Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/12 E. 2019/506 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/12 Esas – 2019/506
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/12 Esas
KARAR NO : 2019/506Karar

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
KÜÇÜK :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/01/2018
KARAR TARİHİ : 23/05/2019
KARARIN YAZ. TARİH : 21/06/2019
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi …’ in … plakalı araç ile Samsun Ankara karayolunda seyir halinde iken meydana gelen trafik kazasında vefat ettiğini, aracın davalı sigortanın 22/05/2010 başlangıç tarihli 1 yıl süreli … poliçe no ile sigortalı olduğunu, müvekkillerinin eşi ve babaları olan murisin vefatı nedeni ile onun maddi desteğini kaybettiğini, bu nedenle maddi zararlara uğradıklarını zira müvekkili ve çocuklarının bakımının da annelerine kaldığını, yine müvekkilinin ve çocuklarının babalarının maddi desteğini kaybettiklerini, bu şekilde davacı ve çocuklarının zarar gören 3.kişi olarak poliçe kapsamında zararlarının tazmini için iş bu davanın açılması gerektiğini, müvekkillerinin desteklerini kaybetmeleri nedeni ile uğradıkları maddi zararlarının 2918 sayılı yasanın 92/b maddesi kapsamında da olmadığını ayrıca poliçede bu yönde bir özel şart olmadığını, bu durumda aracın ZMM sigortacısı olan davalının şirketin tehlike sorumluluğu nedeni zarardan sorumlu olduğunu, müvekkillerinin ve çocuklarının eşlerinin ölümü nedeni ile uğradıkları destekten yoksun kalma zararlarına ilişkin olarak fazlaya dair haklar saklı olarak; müvekkilinin eşi Bengü için 20.000,00 TL maddi, çocuk için 20.000,00 TL şimdilik toplam; 40.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 26/12/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Karayolları Trafik Kanunu 109 maddesine göre Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zaman aşımına uğradığını, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğan ve ceza kanunu nun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmesi durumu bulunursa bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olduğunu, bu nedenle zaman aşımı itirazında bulunduklarını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile sigorta poliçesine göre teminat limitlerinin 175.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi , işletenin üçüncü şahıslara kusuruyla verdiği zararları teminat altına aldığından ve davada işletene atfı kabil bir kusur bulunmadığından, kazanın meydana gelmesine zarar gören tam kusuru ile sebep olduğundan haklarındaki davanın reddine, poliçe limitinin dikkate alınmasına, müteveffanın gerçek geliri olan asgari ücret üzerinden Aktüer bilirkişi vasıtasıyla yapılacak hesap ile davacıların gerçek zararının tespitine, sigortalı aracın müteveffa ne için teslim edildiğinin tespiti ile hatır için teslim edilmiş ise hatır taşıması indirimi yapılmasına, iş nedeniyle teslim edilmiş ise davacılara bağlanan gelirlerin hesaplanacak tazminattan mahsubuna, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini Mahkememizden talep etmiştir.
Toplanan Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Kaza tespit tutanağı, hasar dosyası, sigorta poliçesi, Ekonomik ve Sosyal Durum Araştırması, bilirkişi raporu, ıslah dilekçesi ve tüm dosya kapsamı.
Dava, davacıların murisi …’in trafik kazasında vefat etmesi nedeniyle kaza anında kullanmakta olduğu aracın ZMMS sigortacısı olan davalı sigorta şirketine karşı açılan destekten yoksunluk tazminatının tahsili davasıdır.
… plaka sayılı aracın ZMMS sigorta poliçesi dosya içinde mevcut bulunmakta olup, sigortayı yapan şirketin davalı şirket olduğu, sigortanın başlangıç tarihi 22/05/2010 olup, sigorta sonu tarihinin 22/05/2011 tarihi olduğu, kazanın bu tarihler arasında meydana geldiği, anlaşılmıştır. Dosyaya veraset ilamı sunulmuş, Samsun 3 Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/538 Esas -517 Karar sayılı veraset ilamından … in mirasçıları eşi … ve Müşterek çocukları … olduğu anlaşılmıştır.
Müteveffa … ile davacı mirasçısı hakkında mali ve sosyal durum araştırması yapılmış, gelen evrak dosyaya konulmuştur.
Davalı vekili zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de 2918 sayılı KTK 109/2 maddesine göre davanın cezayı gerektiren bir eylemden doğması ve ceza kanunun bu eylem için daha uzun bir zaman aşımı süresi ön görmesi halinde bu sürenin maddi tazminat talebi ile açılacak davalar için de geçerli olacağı belirtilmiş olup, uzamış zaman aşımı süresinin tazminat talebi ile açılacak davalarda uygulanabilmesi için eylemin ceza kanununa göre suç sayılması gerekli ve yeterlidir. Fail hakkında mahkumiyet kararı verilmesi veya bir ceza davası açılması ya da zarar görenin o davada tazminat yönünden bir talepte bulunması şartı da aranmamaktadır. Bu sebeple davalı vekilinin zaman aşımı itirazının uzamış ceza zaman aşımı henüz dolmadan dava açılmış olmakla reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili kazaya zarar görenin ağır kusurunun neden olması halinde işletenin zararı tazmin yükümlülüğünden kurtulabileceğini, bu durumda işletenin sorumluluğunu teminat altına alan sigorta şirketinin de zarardan sorumlu tutulamayacağını iddia etmiş olup, dosyada mevcut HGK kararlarında da belirtildiği gibi davacının ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan 3. Kişi sıfatıyla dava açtığı, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı, dolayısıyla tam kusurlu araç şoförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun, müteveffa sürücünün desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceği, 2918 sayılı KTK ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarına göre aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı davalı sigorta şirketinin, işletenin 3. Kişilere verdiği zararları teminat altına aldığı dikkate alınarak destekten yoksun kalan davacılar zarar gören 3. Kişi konumunda olduğundan davalı sigorta şirketinin zararın tamamından sorumlu olduğu dikkate alınmıştır.
Taraflarca gösterilen tüm evrak ve deliller toplanmak suretiyle dosya aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi aktüerya uzmanı Av. … raporunda gerekli ayrıntılı hesaplamayı yapmak suretiyle sonuç olarak; davacı eş … in davalı sigorta şirketinden 126.194,36TL tazminat talep edebileceğini, davacı çocuk … in davalı sigorta şirketinden 10.874,91TL tazminat talep edebileceğini belirtmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi sunarak davacı … için 126.194,36TL, … için 10.874,91TL olmak üzere toplam 137.069,27TL nin davalıdan kaza tarihinden itibaren yasal faizle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Mahkememiz dosyasının daha önce esas numarasının 2014/755 esas olduğu, 20/11/2014 tarihinde 2014/466 karar sırasına kaydının yapılarak; davacı … için açılan davanın kabulü ile davacı … için dava dilekçesinde talep edilen 20.000,00TL ile ıslah dilekçesi ile artırılan 106.194,36TL olmak üzere toplam 126.194,36TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine, davacı … için talebin kısmen kabul edilerek, 10.874,91TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine, bakiye talebinin reddine karar verildiği, dosyanın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2015/2076 esas 2017/8171 karar numarası ile 26/09/2017 tarihinde bozularak mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının bilirkişi …’ a tevdii edildiği, bilirkişinin 07/02/2019 havale tarihli raporunu ibraz ettiği, raporda özetle; hak sahibi eş …’ in toplam; 257.039,16 TL maddi tazinat alacağı olduğu, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 164.007,71 TL limitle sınırlı olduğu, hak sahibi (çocuk) …’ in toplam; 17.227,53 TL maddi tazminat alacağı olduğu, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 10.992,29 TL limitle sınırlı olduğuna dair rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının 17/04/2019 havale tarihli, 27/04/2019 havale tarihli ve 15/05/2019 havale tarihli yazı cevapları ekinde bilgi ve belgelerin gönderildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme sonucunda; Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi tarafından düzenlenen 07/02/2019 tarihli rapor ile eş …’ in toplam; 257.039,16 TL maddi tazinat alacağı olduğu, hak sahibi (çocuk) …’ in toplam; 17.227,53 TL maddi tazminat alacağı olduğunun belirlendiği ancak 6100 sayılı HMK’nın “Islahın zamanı ve şekli” başlıklı 177. Maddesinde ” Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir” yönündeki hükmü nedeniyle tahkikatın bitiminden sonra bozma sonrası yapılan ıslah usulüne uygun olmadığından davacı vekilinin 09.09.2014 tarihli ıslah dilekçesi nazara alındığı ayrıca davacı vekilinin mahkememizin 2014/755 Esas 2014/466 Karar sayılı kararını ve bu karara dayanak alınan bilirkişi raporuna itiraz etmemesi nedeniyle önceki hükmün davalı yönünden kazanılmış hak doğurduğundan mahkememizin önceki kararından fazlasına hükmedilemeyeceğinden, davanın davacı … yönünden kabulü ile; 126.194,36 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davanın … yönünden kısmen kabulü ile; 10.874,91 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın davacı … yönünden KABULÜ İLE;
126.194,36 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın … yönünden KISMEN KABULÜ İLE;
10.874,91 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya dair talebin reddine,
2-Alınması gerekli 9.363,20 TL harçtan peşin ve ıslahla alınan 468,16 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.895,04 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına.
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 13.376,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine.
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine.
5-Davacı tarafça yapılan 136,62 TL peşin harç, 24,30 TL başvuru harcı, 331,54 TL ıslah harcı ve davacı tarafça yapılan 909,10 TL yargılama gideri olmak üzere toplam; 1.401,56 TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 1.319,65 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine. Geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına.
6- Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
7-Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine.
Dair, karar davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 15 gün içinde Yarıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça anlatıldı, usulen tefhim edildi.23/05/2019

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza