Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/938 E. 2019/106 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/938 Esas – 2019/106
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/938 Esas
KARAR NO : 2019/106 Karar

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …
VEKİLLERİ :
DAVALI : … … –
VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 06/12/2017
KARAR TARİHİ : 05/02/2019
KARARIN YAZ. TARİH : 01/03/2019
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili 06/12/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş’ye 11/02/2017 Cumartesi günü gelen ihbar ile Samsun’a doğalgaz arzı sağlayan 20 inch çaplı çelik ana dağıtım hattına, bölgede yol çalışması yapan davalı … … tarafından hasar verildiğinin öğrenildiğini, kontrolsüz gaz çıkışı olduğunu, müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararın ödenmesi için davalıya Samsun 4. Noterliği’nin 13/03/2017 tarihli 004082 yevmiye numaralı ihtarnamesini gönderdiklerini, davalının ihtarnameye rağmen ödeme yapmadığını, bu sebeple Samsun 9 İcra Müdürlüğünün 2017/136370 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, takip tarihinden sonra ancak ödeme emrinin tebliğinden önce 30/10/2017 tarihinde davalının fatura bedelini ödediğini ancak icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu belirterek, davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, %20 oranında icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 26/01/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin haksız fiilden kaynaklanan zararın tahsilini istemiş olmasına karşın zararı açık, net ve hukuka muteber şekilde ispatlamadığını, davacı şirketin kendi kusurunu es geçtiğini, oysa ki davalı şirkete yol yapım çalışması olduğunun bildirildiğini, davacı şirketin sahada elaman bulundurmaktan imtina ettiğini, böylelikle üzerine düşen özen yükümünü yerine getirmediğini, davacının olayla ilgili hiçbir tespit yaptırmadığını ve asli sorumluluğun davacıda olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Deliller, delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde, Samsun 9 İcra Müdürlüğünün 2017/136370 Esas sayılı dosya fotokopisi, 19/07/2017 tarihli 210.075,78TL bedelli fatura, doğalgaz hatlarına verilen hasar tespti tutanağı suretlerini sunmuştur.
Davacı vekili 27/02/2018 havale tarihli cevaba cevap dilekçesi ibraz etmiştir.
Davalı vekili 20/03/2018 havale tarihli 2. cevap dilekçesini ibraz etmiştir.
Davacı vekili 31/05/2018 havale tarihli delil dilekçesi sunmuş, ekinde doğalgaz hattına zarar verilmesine ilişkin hasar tutanakları, harcama makbuzları, ayrıntılı dokümanlar ile kurumlarla yapılan yazışma örneklerini sunmuştur.
Mahkememizin 17/05/2018 tarihli celsesinde verilen 5 nolu ara karar gereği nitelikli hesaplamalar alanında bankacı bilirkişi …’ten 20/06/2018 tarihli rapor aldırılmış, davacı vekili 10/10/2018 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi sunmuştur.
Davalı vekili 17/10/2018 havale tarihli dosyada öncelikle kusur raporu aldırılmasına yönündeki usuli eksikliklerin giderilmesi ve dosyanın yeni bir heyete tevdi edilmesi konulu talep dilekçesi sunmuştur.
Mahkememizce resen bankacı bilirkişi …’ten 27/11/2018 havale tarihli ek rapor aldırılmıştır.
Davalı vekilinin talep üzerine …. ile ….’ye dava ihbar edilmiştir.
İhbar olunan …. vekili tarafından hasarın sigorta teminatı kapsamında olmadığından bahisle şirketlerinin sorumluluklarının bulunmadığına dair dilekçe sunulmuştur.
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Tüm dosya kapsamından davacı tarafından davalı aleyhine Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2017/136370 sayılı dosyası üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu şirket daimi çalışanına 31/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin süresindeki yetki ve borca yönelik itirazları üzerine takibin durduğu, icra dosyasında itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edildiğine dair bilgi ve belgeye rastlanmadığından davacının itirazın iptali ve takibin devamı için süresi içerisinde eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2017/136370 sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklının … , borçlunun … … olduğu, 210.075,78 TL asıl alacak, 5.179,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 215.255,73 TL alacak üzerinden, 27/10/2017 tarihinde takip başlatıldığı, borcun sebebinin 19/07/2017 tarihli 210.075,78TL bedelli fatura olduğu, itirazın icra müdürlüğünün yetkisine, borca, anaparaya, faize ve tüm ferilere ilişkin olduğu görülmüştür.
Dosya kapsamına göre uyuşmazlık, icra dairesinin yetkili olup olmadığı, davalının takip tarihinden sonra ancak ödeme emrinin tebliğinden önce 30/10/2017 tarihinde fatura asıl alacağını davacıya ödemiş olması gözetilerek davalının Samsun 9 İcra Müdürlüğünün 2017/136370 Esas sayılı dosyasına faturada belirtilen asıl alacak dışında borcu olup olmadığı, var ise miktarı noktasındadır.
İcra dosyasındaki faturaya konu alacağın doğalgaz ana dağıtım hattına verilen zarara yönelik olması ve haksız fiilin meydana geldiği yerin Samsun ili olması sebebiyle 6100 sayılı HMK’nın 16. maddesine göre davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı borçlu tarafından fatura asıl alacağının ödenmiş olması ve ödeme makbuzunun incelenmesinde borcun ihtirazı kayıtla ödendiğine ilişkin bir açıklamaya da rastlanmamış olması sebebiyle fatura asıl alacağının çekişmeli olmadığı kabul edilerek davalının davacıya ait doğalgaz ana dağıtım hattına zarar verilmesine yönelik kusurun ve buna göre zararın tespit ettirilmesine yönelik talepleri reddedilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 100. Maddesinde “borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir.” hükmüne yer verilmiştir.
Alacaklının takip talebindeki TBK’nın 100. maddesine yönelik talebi de gözetilerek icra dosyasındaki bakiye alacak hesabının yaptırılması için dosya nitelikli hesaplamalar uzmanı (bankacı) bilirkişiye tevdi edilmiş, 25/06/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda Samsun 4. Noterliği’nin 13/03/2017 tarih 04082 yevmiye nolu ihtarnamesi ile 573.766,86-TL zararın 3 gün içinde ödenmesinin talep edildiği, 19/07/2017 tarihinde 210.075,78-TL bedelli ve 363.691,08-TL bedelli 2 adet fatura kesildiği, 210.075,78-TL bedelli faturanın Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2017/136370 sayılı dosyası üzerinden 27/10/2017 tarihinde icra takibine konu edildiği, 30/10/2017 tarihinde fatura asıl bedelinin ödediği, 07/11/2017 tarihinde takibin durduğu, alacaklı tarafından keşide edilen ihtarnamenin tebliği ve borçluya tanınan 3 günlük ödeme süresinin ilavesi ile 22/3/2017 tarihinde temerrüdün oluştuğu, alacaklının takip talebindeki yasal faiz talebi ile bağlı kalınarak takip tarihi itibariyle dosya borcunun 221.577,42-TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
Takip talebinde davacının TBK’nın 100. Maddesi talebinin bulunması sebebiyle ödemelerin öncelikle ferilerden düşülerek hesaplama yapılması için dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmiş, 27/11/2018 havale tarihli ek raporda takip tarihi ve ödeme tarihine göre faiz oranı yönünden alacaklının talebiyle bağlı kalınarak hesaplama yapılmış, ödeme tarihindeki dosya borcundan ödenen tutar mahsup edilmek suretiyle ödeme tarihi itibariyle bakiye borç 24.300,04-TL olarak hesaplanmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı dosyada kusur ve zarar hesabı yaptırılması gerektiği yönüyle itiraz edilmiş, asıl borcun ödenmiş olması sebebiyle itiraza itibar edilmemiş, ek raporda icra dosyası açılış masrafları, icra dosyası vekalet ücreti ayrı ayrı belirtilmek suretiyle takip tarihindeki alacak tutarı belirlenerek davacı vekilinin bildirdiği ödemeler ve tarihlerine göre alacaklının talebiyle bağlı kalınarak işlemiş faiz hesabının yapıldığı, sonuç hesaplamanın ödemeler öncelikle ferilerden mahsup edilmek suretiyle doğru olarak yapıldığı kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, icra takibine konu fatura alacağının haksız fiilden kaynaklı olduğu, alacaklının haksız fiil tarihinden itibaren faiz isteyebileceği, ancak 19/7/2017 fatura tarihinden takip tarihine kadar yasal faiz talep edildiği, ek rapordaki hesaplamaların denetime elverişli olduğu, borçlu davalının ödeme tarihine kadar işlemiş faiz hesabının yapıldığı, borca karşılık yapılan ödemelere ve takip tarihindeki borca göre icra dosyasındaki bakiyenin tamamen ödenmemiş olması sebebiyle alacaklı vekilinin tam icra vekalet ücretine hak kazandığı anlaşılmakla, ödemelerin TBK’nın 100. Maddesine göre ferilerden (ödeme tarihine kadar yapılan masraflar, tam icra vekalet ücreti ve takip tarihinden ödeme tarihine kadar işlemiş faiz) mahsubundan sonra kalan alacak bedelinin doğru hesaplandığı, takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin öncelikle ferilerden doğru olarak mahsup edildiği anlaşılmakla ek rapordaki ödemelerin öncelikle icra vekalet ücreti, icra masrafları ve işlemiş faizden mahsup edilerek hesaplanan 24.300,04-TL üzerinden davanın kabulüne, (Yargıtay 12. HD 2018/3764 Esas, 2018/9280 Karar sayılı kararı, 2018/3457 Esas, 2018/7979 Karar sayılı kararı), hüküm altına alınan bakiye asıl alacak borçlunun fatura tutarını ödemiş olması sebebiyle likit kabul edilerek davacının talebi gibi icra inkar tazminatı ödenmesine dair karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Eldeki davada hüküm altına alınan alacak belirlenirken icra dosyasından hak kazanılan tüm vekalet ücreti mahsup edildikten sonra kalan asıl alacak bulunmuş ve hüküm altına alınmış ise de bakiye asıl alacağa icra dairesi tarafından yeniden vekalet ücreti işletilebileceği veya masrafın değerlendirmeye alınabileceği düşünülmüş ise de kararın gerekçe kısmında tam vekalet ücreti ve itiraz tarihine kadar yapılan tüm masraflar mahsup edilerek hesaplama yapıldığının açık olması yanında bu hususların şikayet yolu ile çözümlenmesi imkanı bulunduğundan kararda ayrıca değinilmemiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
1-Davalının Samsun 9 İcra Müdürlüğünün 2017/136370 Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine itirazının 24.300,04TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa 30/10/2017 ödeme tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin Reddine,
2-Hüküm altına alınan 24.300,04TL’nin %20 si oranında 4.860,00TL icra inkar tazmitanının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.659,94 TL karar ilam harcından peşin alınan 421,39TL’nin mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 1.238,55 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL başvurma harcı ile peşin karar ilam harcı olarak yatırılan 421,39 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.916,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından ödenen 227,50 TL tebligat ve posta gideri, 380,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 607,50 TL yargılama giderinden kabul/red oranına göre hesaplanan 598,27 TL’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
9-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.05/02/2019

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.