Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/478 E. 2019/326 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/478 Esas – 2019/326
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/478
KARAR NO : 2019/326

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/06/2017
KARAR TARİHİ : 02/04/2019
KARARIN YAZ. TARİH : 22/04/2019
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili 01/06/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Giresun’da öğrenci olduğu dönemde 07/12/2009 tarihinde nüfus cüzdanını kaybettiğini, Nüfus Müdürlüğü’ne yaptığı bildirim neticesinde kendisine 62,00 TL’lik idari para cezası kesildiğini, bu tarihten sonra müvekkilinin nüfus cüzdanını ele geçirenlerce davacı adına … Ticaret adında sahte bir şirket kurulduğunu, müvekkilinin sürekli borçlandırıldığını, davacının sahte kurulan işyerine ait borçlarla ilgili sürekli savcılıkta ifade verdiğini, icra dosyalarında kendini aklamaya çalıştığını, davacının ilgililer hakkında şikayette bulunduğunu ancak bu kişilerin bir türlü bulunamadığını, öğretmen olan davacının maaşına haciz konulduğunu, müvekkilinin davalıya böyle bir borcu olmadığını, icra takibine konu çekteki imzanın da müvekkile ait olmadığını belirterek davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve kötü niyetli olan davalının % 20′ den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Deliller, dellilerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığına dair kararları ile ifade tutanaklarını sunmuştur.
Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2015/34695 sayılı dosyası aslı dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizin 08/06/2017 tarihli ara kararı gereğince Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2015/34695 sayılı dosyasında başlatılan icra takibinde icra veznesine yatan / yatacak paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda %25 teminat karşılığında İhtiyati tedbir konulmasına dair karar verilmiştir. Davacı 13/06/2017 tarihinde teminatını yatırmış, karar taraflara tebliğ edilmiş ve icra dairesine de bu hususta yazı yazılmıştır.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2012/71083 soruşturma sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, incelenmesinde davacı … hakkında karşılıksız çek keşide etmek suçundan soruşturma yapıldığı ve çeklerin kimliği tespit edilemeyen failler tarafından sahte biçimde oluşturularak piyasaya sürüldüğünden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2015/19669 Soruşturma 2015/575 Birleştirme sayılı kararı ile eldeki davanın konusu olan çek sebebiyle davacının şikayetçi olduğu, soruşturmanın Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2010/27737 Soruşturma sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği görülmüştür.
Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yetkisizlik kararı verilmesi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2011/19482 Soruşturma sayılı dosyası üzerinden şikayet ile ilgili somut bilgi ve belge ele geçirilemediğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılarak …’a ait imza örnekleri aldırılmıştır.
Giresun İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü’ne yazılan 02/04/2018 havale tarihli yazı cevabı ile davacıya ait imza asıllarını içerir evraklar gönderilmiştir.
Samsun İcra Dairesi’nin 2015/34695 sayılı dosyasından imza incelemesine esas olmak üzere dava konusu çek aslının gönderilmesi istenmiş, 05/06/2018 tarihli yazı cevabında çek aslının gönderildiği belirtilmiş ise de incelenmesinde ‘… Bankası tarafından aslı gibidir yapılmış çek fotokopisi evrakının gönderildiği’ anlaşılmış, Mahkememizin 05/06/2019 tarihli yazısı ile evrak iade edilmiştir.
İcra dosyasından takibe dayanak edilen evrakın … Bankası tarafından aslı gibidir yapılmış çek fotokopisi olduğu anlaşılmakla … Bankasında çek aslı istenmiş, 06/07/2018 tarihli yazı cevabında çekin Finansbank tarafından takas merkezine ibraz edildiğinin anlaşıldığı bildirilmiştir.
Bu kez …’tan çek aslı istenmiş, 30/10/2018 havale tarihli yazı cevabında karçılıksız işlemine tabi tutulan çek aslının hamiline iade edildiği ve çek aslının bankalarında bulunmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizin ara kararı gereği davalıya 16/11/2018 tarihli muhtıra çıkarılmış, çek aslının imza incelemesine esas olmak üzere 2 haftalık sürede mahkemeye sunulması, aksi halde ispat yükü gözetilerek aleyhte değerlendirme yapılacağı ihtar edilmiştir.
Davalı vekili 07/01/2019 tarihli dilekçesi ile vekaletname sunmuştur.
Davalı vekili yargılamanın 12/02/2019 tarihli 5. Celsesinde çek aslının bulunduğu yeri bildirmek üzere süre talep etmiş, Mahkememizce muhtıra ile verilen sürenin kesin olmaması sebebiyle 1 nolu ara karar ile davalı vekiline çek aslını sunmak veya celb edilmek üzere bulunduğu yeri bildirmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, aksi halde mevcut delil durumuna göre karar verileceği ihtar edilmiştir.
Davacı vekilinin talebi üzerine … Bankasından bir kez daha çek aslı sorulmuş, 18/01/2019 havale tarihli yazı cevabında çek aslının bulunmadığı bildirilmiştir.
Samsun İcra Dairesi’nin 2015/34695 sayılı dosyasından dosyada yapılan tahsilatlara ve alacaklıya yapılan tüm ödemelere ilişkin tahsilat ve reddiyat makbuzları istenmiş, … tarihli yazı cevabı ile dosyadaki tahsilat ve alacaklıya yapılan ödemelere ilişkin reddiyat makbuzları gönderilmiş, yine banka onaylı çek sureti gönderilmiştir.
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından davacı hakkında Samsun İcra Dairesinin 2015/34695 sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine özgü genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, kimliği belirsiz kişilerce davacı adına sahte işyeri kurulduğu ve sahte çeklerin piyasaya sürüldüğü, davacı tarafından icra takibine dayanak edilen çek üzerindeki imzanın sahte olduğundan bahisle çek sebebiyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İcra dosyasının incelenmesinde alacaklının …, borçluların … ve … olduğu, … Bankası … Şubesine ait … çek nolu keşidecisi …, lehtarı … Ticaret … olan, 15/09/2010 keşide tarihli 34.850,00TL bedelli çeke dayalı takip başlatıldığı, icra dosyasına banka onaylı çek suretinin sunulduğu, incelenmesinde banka sorumluluk bedelinin tahsili için çekin … tarafından 2010 yılı Aralık ayı içerisinde … Bankası Samsun Şubesine ibraz edildiği, 500,00TL banka sorumluluk tutarının tahsil edildiği, çek aslının banka tarafından alınarak ibraz eden …’a … Bankası Samsun Şubesi tarafından onaylanan fotokopinin verildiği görülmüştür.
Çek üzerinde imza incelemesine esas olmak üzere davacı istiktab edilmiş, davacıya ait imza örnekleri celbedilmiş ise de çek aslı bulunamamış, ilgili bankalardan çek aslı istenmiş, cevaben çek aslının ibrazda müşteriye iade edildiği bildirilmiş, banka onaylı çek fotokopisinde çekin yasal sürede takasa ibrazdan sonra banka sorumluluk bedelinin tahsil için … Bankası Samsun Şubesine sunulduğu anlaşılmış, bu bankadan da çek aslı istenilmiş ise de çek aslının bankalarında bulunmadığı bildirilmiş, davalı hamile çek aslını imza incelemesine esas olarak dosyaya sunmak üzere ihtarlı kesin süre verilmiş, kesin sürede çek aslı sunulmadığı gibi çek aslının bulunduğu yer de bildirilmemiştir. Davalı vekili tarafından sunulan 15/02/2019 havale tarihli dilekçede çek aslının icra dosyasından soruşturma dosyalarına gönderildiği, buralardan sorulması istenmiş ise de icra dosyasındaki takip dayanağının banka onaylı çek fotokopisi olduğu, fotokopi evrak üzerinde imza incelemesinin sonuç doğurmayacağı anlaşılmakla davalının bu beyanı Mahkememizce yeterli görülmemiştir.
Sonuç olarak Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre eldeki kambiyo senedine dayalı başlatılan icra takibine karşı sahtelik iddiasıyla açılan menfi tespit davasında, takibe dayanak çek üzerindeki imzanın borçluya ait olduğunu ispat yükünün çeki elinde bulunduran hamil olan davalı üzerinde olduğu, tüm yazışmalara rağmen çek aslı elde edilemediği gibi davalıya verilen usulüne uygun kesin süre içerisinde çek aslının imza incelemesine esas olmak üzere Mahkememize sunulmadığı, icra dosyasındaki banka onaylı fotokopi üzerinde imza incelemesi yaptırılmasının sonuç doğurmayacağı, davalının iddialarını ispatlayamadığı anlaşılmakla davacının senet sebebiyle davalıya borçlu olmadığının kabulü gerekmiş, davacı beyanları ve soruşturma dosyalarına göre davacı adına sahte işyeri açıldığı ve sahte çeklerin piyasaya sürüldüğü, davacının mağdur edildiği gibi davalının da kendisini davacı olarak tanıtan kişilerce dolandırıldığı anlaşılmakla, davalının kötüniyetli olduğu dosya kapsamına göre sabit olmadığından davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Ayrıca icra dosyasından gönderilen tahsilat ve reddiyat makbuzlarına göre davacının maaşından haciz yoluyla kesinti yapıldığı, yine Mahkememizce verilen tedbir kararına rağmen alacaklı vekiline 17/01/2019 tarihinde 900,00TL, 25/09/2018 tarihinde 820,00TL, 18/05/2018 tarihinde 780,00TL olmak üzere toplam 2.500,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmakla ve davacının istirdat talebi de gözetilerek alacaklıya ödenen miktar yönünden istirdat dair karar verilmiş, menfi tespit hükmü ile birlikte borçlu davacıdan tahsil edilen ve icra veznesinde bulunan tüm paranın borçlu davacıya iadesi gerekeceğinden bu kısım yönünden menfi tespit hükmü kurulması ile yetinilmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın kabulü ile
1-Davacının Samsun 9. İcra müdürlüğünün 2015/34695 takip sayılı dosyasına konu keşidecisi …, lehtarı … Ticaret …, muhatabı … Bankası … Şubesi/ İstanbul, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 15/09/2010 , çek numarası … olan 34.850,00 TL bedelli çek sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-İcra dosyasından davalıya ödendiği anlaşılan 2.500 TL’nin istirdadı ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.380,00 TL harçtan peşin alınan 659,42 TL harcın mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 1.721,18 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4- Davacı tarafından yapılan (başlangıçta peşin 659,42 TL harç, 256,10 TL posta gideri olmak üzere) toplam 915,52 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 4.182,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.02/04/2019

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.