Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/437 E. 2021/249 K. 19.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/437 Esas – 2021/249
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/437 Esas
KARAR NO : 2021/249

HAKİM : Emrullah BALIK 153082
KATİP : Elif YAYLA 240243

DAVACI : …
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVALI : 2-
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 3-
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVALI : 4-
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVALILAR : 5-
6-
7-

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/08/2016
KARAR TARİHİ : 19/04/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 03/05/2021

Mahkememizde görülen Rücuen Tazminat davasının açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: .. isimli işçinin davacı şirket ile davalı …’na karşı açtığı Samsun 2. İş Mahkemesi’nin .. Esas sayılı işçilik alacaklarından kaynaklı davanın kıdem (2.824,76-TL) ve ihbar (448,40-TL) tazminatı ile yıllık izin (828,96-TL), fazla çalışma (6.190,97-TL), hafta tatili (2.222,98-TL) ve UBGT ücreti (253,72-TL) yönünden kabul ile sonuçlandığını ve kararın derecattan geçerek 01.10.2018 tarihinde kesinleştiğini, ilamın icrası için Samsun 4. İcra Dairesi’nin .. Esas sayılı takip dosyasından başlatılan takipte 07.08.2015 tarihinde alacaklıya fer’ileri ile birlikte toplam 20.405,17-TL ödenerek dosyanın kapatıldığını, oysa içşinin 01.01.2012-31.08.2012 tarihleri arasında … ile …nin oluşturduğu iş ortaklığında, 01.09.2012-31.12.2012 tarihleri arasında .. ile (eski ticaret unvanı ..) …nin oluşturduğu iş ortaklığında, 01.01.2013-30.04.2013 tarihleri arasında …de, 01.05.2013-14.08.2013 tarihleri arasında ..de ve 15.08.2013-15.04.2014 tarihleri arasında davacı şirkette çalıştığını ve buna göre dava dışı işçiye yapılan ödemelerden anılan şirketlerin ve ayrıca işçinin fiilen çalıştığı işyeri sahibi …’nın da sorumlu olduğunu beyanla, dava değerini artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte şimdilik 200-TL’nin ..’ndan, 100-TL’nin .. ile ..den, 100-TL’nin .. ile ..den, 100-TL’nin …den, 100-TL’nin …den alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı .. vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığını bildirmiş ve haksız olan davanın reddini talep etmiştir.
Davalı…vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını ve davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, ayrıca davanın haksız olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Haksız olan davanın reddini talep etmiştir.
Davalı .. vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını ve davanın haksız olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Samsun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 06.04.2017 tarih ve.. sayılı görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiş ve esasın yukarıdaki sırasına kaydedilmiştir.
Samsun 2. İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası celp edilmiş olup, incelenmesinden: Davacı … tarafından son alt işveren (davacı) … ile .. aleyhine açtığı davada 2.824,76-TL kıdem ve 448,40-TL ihbar tazminatı ile 828,96-TL yıllık izin, 6.190,97-TL fazla çalışma, 2.222,98-TL hafta tatili ve 253,72-TL UBGT ücretine hükmedildiği, kararın derecattan geçerek 01.10.2018 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Samsun 4. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden; Samsun 2. İş Mahkemesi’nin 09.07.2015 tarih ve .. sayılı ilamınına istinaden toplam 17.897,21-TL üzerinden ilamlı icra takibine girişildiği ve (davacı) .. tarafından 07.08.2015 tarihinde 20.405,17-TL tutarında ödeme yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporları taraflara usulünce tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 19.02.2021 tarihli bedel artırım dilekçesi ile özetle: Talep miktarını alınan bilirkişi son raporu doğrultusunda artırdığını bildirmiş, … ile ..den 5.130,59-TL’nin, .. ile …den 1.213,35-TL’nin, ..den 2.913,58-TL’nin, ..den 2.975,19-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Dava, son alt işverenin işçiye yaptığı ödemenin asıl işeveren ile diğer alt işverenlerden rücusuna dair tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın belirsiz alacak davasını düzenleyen 107/1. maddesinde; “Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hükme göre, belirsiz alacak davasının alacak miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenemediği ya da imkansız olduğu hallerde olanaklı olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan davalıların istirdada konu tutarın ne kadarından sorumlu oldukları ancak tahkikat aşamasında toplanacak delillere ve alınacak bilirkişi raporuna göre belirlenecek olup, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı vardır. Davalı …vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde değildir.
Öncelikle davalı ….nin yetki itirazı ve akabinde davalıların zamanaşımı def’i değerlendirilecektir.
Davanın dayanağı olan iş sözleşmesinin ifa yerinin İlkadım/Samsun (HMK m. 10) ve davalılardan .. ile …nin yerleşim yerinin Samsun (HMK m. 7/1) olduğu anlaşıldığına göre, davalı vekilinin yetki itirazı yerinde değildir. Dava konusu alacak talebi, alt işverenler ile asıl işverenler arasındaki hizmet alımı sözleşmesine dayandığından burada uygulanacak zamanaşımı süresi TBK m. 146 gereğince on yıldır ve ödemenin yapıldığı tarihe göre dava süresinde açılmıştır. Davalı .. vekili ile … vekilinin zamanaşımı def’i yerinde değildir.
Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.
İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar. İşveren tarafından bu ödemenin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de aynı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir. Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmekte olup, sözleşmeyi feshedenin son yüklenici konumundaki davacı olduğu ve yıllık izinlerin de bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücreti son yüklenici konumundaki davacının sorumluluğundadır. Yine, ihbar tazminatından son işveren sorumlu olup, bu konuda yapılan ödemenin asıl işverenden ya da diğer alt işverenlerden talep edilmesi mümkün değildir. Buna göre, son alt işveren konumundaki davacının ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti hakkında rücuen tazminat talepleri yerinde değildir ve bu sebeple ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti ödemelerinin fer’îleriyle birlikte davacı üzerinde bırakılması gerekmektedir. Bu yöne ilişkin dava reddedilmiştir.
Yükleniciler aleyhine açılan rücu davalarında ayrı sözleşmelerle hizmet ifa eden yükleniciler mecburi dava arkadaşı olmadığı gibi borçtan müteselsilen sorumlu olacaklarına ilişkin kanun hükmü veya sözleşme bulunmamaktadır. Bu nedenle alacak davalarında her davalı aleyhine ayrı tahsil hükmü kurulmalıdır. Davanın itirazın iptali şeklinde açılmış olması durumunda ise takibin hangi davalı açısından hangi miktarla devam edeceği ayrı ayrı belirlenmelidir. Nitekim Yargıtay 23. HD.nin 23.06.2020 tarih ve 1047/2188 sayılı kararında da aynı ilkeler benimsenmiş, bu tür davalarda hangi ilkeler çerçevesinde değerlendirme yapılacağı müstakar hale gelmiştir.
Somut olayda; dava dışı …’nin son alt işveren olan davacı şirket ile asıl işveren olan davalı ..’na karşı Samsun 2. İş Mahkemesi’nde alacak davası açtığı ve davanın kabul ile sonuçlanıp 2.824,76-TL kıdem ve 448,40-TL ihbar tazminatı ile 828,96-TL yıllık izin, 6.190,97-TL fazla çalışma, 2.222,98-TL hafta tatili ve 253,72-TL UBGT ücretine hükmedildiği, kararın derecattan geçerek 01.10.2018 tarihinde kesinleştiği ve Samsun 4. İcra Dairesi’nin .. Esas sayılı dosyada toplam 17.897,21-TL üzerinden ilamlı icra takibine girişildiği, takip borçlusu davacı şirket tarafından 07.08.2015 tarihinde alacaklıya fer’ileri ile birlikte toplam 20.405,17-TL ödeme yapıldığı, iş bu davanın son alt işveren konumundaki davacı tarafından asıl işveren ile diğer altişverenlere karşı açıldığı anlaşılmaktadır.
Dava dışı işçi, 01.01.2012-31.08.2012 tarihleri arasında … ile ..nin oluşturduğu iş ortaklığında çalışmış olup, 19.12.2011 tarihli sözleşmede kıdem tazminatı ödemesine yer verilmemiş, kıdem tazminatının kimin sorumluluğunda olduğu belirlenmemiştir. Anılan tarihler arasındaki 240 güne tekabül eden kıdem tazminatı tutarı 822,75-TL’dir. Ayrıca davalı iş ortaklığının kendi dönemine tekabül eden fazla çalışma ücretinin 1.720,81-TL ve hafta tatili ücretinin 657,22-TL olduğu rapor ile saptanmıştır. Takibe konu toplam tutarın fer’isi olarak yapılan ödeme ile davalının sorumlu olduğu toplam miktar birlikte değerlendirildiğinde davalının sorumlu olduğu takip masrafının 1.919,81-TL olduğu anlaşılmaktadır. Buradan, yukarıda yapılan değerlendirmeler kapsamında, anılan davalı şirketlerin, 822,75-TL kıdem tazminatı ile 1.720,81-TL fazla çalışma ve 657,22-TL hafta tatili ücreti, ayrıca 1.919,81-TL takip masrafı olmak üzere toplam 5.130,59-TL’den sorumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Dava dışı işçi, 01.09.2012-31.12.2012 tarihleri arasında .. ile (eski ticaret unvanı ..) …nin oluşturduğu iş ortaklığında çalışmış olup, 24.08.2012 tarihli sözleşmede kıdem tazminatı ödemesine yer verilmemiş, kıdem tazminatının kimin sorumluluğunda olduğu belirlenmemiştir. Anılan tarihler arasındaki 120 güne tekabül eden kıdem tazminatı tutarı 411,37-TL’dir. Ayrıca davalı iş ortaklığının kendi dönemine tekabül eden hafta tatili ücretinin 347,96-TL olduğu rapor ile saptanmıştır. Takibe konu toplam tutarın fer’isi olarak yapılan ödeme ile davalının sorumlu olduğu toplam miktar birlikte değerlendirildiğinde davalının sorumlu olduğu takip masrafının 454,02-TL olduğu anlaşılmaktadır. Buradan, yukarıda yapılan değerlendirmeler kapsamında, anılan davalı şirketlerin, 411,37-TL kıdem tazminatı ile 347,96-TL hafta tatili ücreti ve ayrıca 454,02-TL takip masrafı olmak üzere toplam 1.213,35-TL’den sorumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Dava dışı işçi, 01.01.2013-30.04.2013 tarihleri arasında ..de çalışmış olup, 29.03.2013 tarihli sözleşmede kıdem tazminatının yüklenicinin sorumluluğunda olduğu açıkça belirtilmiştir. Anılan tarihler arasındaki 120 güne tekabül eden kıdem tazminatı tutarı 411,37-TL’dir. Ayrıca davalının kendi dönemine tekabül eden fazla çalışma ücretinin 1.065,11-TL ve hafta tatili ücretinin 309,29-TL olduğu rapor ile saptanmıştır. Takibe konu toplam tutarın fer’isi olarak yapılan ödeme ile davalının sorumlu olduğu toplam miktar birlikte değerlendirildiğinde davalının sorumlu olduğu takip masrafının 1.090,23-TL olduğu anlaşılmaktadır. Buradan, yukarıda yapılan değerlendirmeler kapsamında, anılan davalı şirketin, 411,37-TL kıdem tazminatı ile 1.065,11-TL fazla çalışma ve 309,29-TL hafta tatili ücreti, ayrıca 1.090,23-TL takip masrafı olmak üzere toplam 2.913,58-TL’den sorumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Dava dışı işçi, 01.05.2013-14.08.2013 tarihleri arasında …de çalışmış olup, 29.04.2013 tarihli sözleşmede kıdem tazminatının yüklenicinin sorumluluğunda olduğu açıkça belirtilmiştir. Anılan tarihler arasındaki 104 güne tekabül eden kıdem tazminatı tutarı 356,52-TL’dir. Ayrıca davalının kendi dönemine tekabül eden fazla çalışma ücretinin 1.198,24-TL, hafta tatili ücretinin 231,96-TLve UBGT ücretinin 75,19-TL olduğu rapor ile saptanmıştır. Takibe konu toplam tutarın fer’isi olarak yapılan ödeme ile davalının sorumlu olduğu toplam miktar birlikte değerlendirildiğinde davalının sorumlu olduğu takip masrafının 1.113,28-TL olduğu anlaşılmaktadır. Buradan, yukarıda yapılan değerlendirmeler kapsamında, anılan davalı şirketin, 356,52-TL kıdem tazminatı ile 1.198,24-TL fazla çalışma, 231,96-TL hafta tatili ve 75,19-TL UBGT ücreti, ayrıca 1.113,28-TL takip masrafı olmak üzere toplam 2.975,19-TL’den sorumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Dava dışı işçi, 15.08.2013-15.04.2014 tarihleri arasında davacı şirkette çalışmış olup, 21.12.2009 tarihli sözleşmede kıdem tazminatı ödemesine yer verilmemiş, kıdem tazminatının kimin sorumluluğunda olduğu belirlenmemiştir. Anılan tarihler arasındaki 240 güne tekabül eden kıdem tazminatı tutarı 822,75-TL’dir. Ayrıca davacının kendi dönemine tekabül eden fazla çalışma ücretinin 2.196,81-TL, hafta tatili ücretinin 676,55-TLve UBGT ücretinin 140,95-TL olduğu rapor ile saptanmıştır. Takibe konu toplam tutarın fer’isi olarak yapılan ödeme ile davalının sorumlu olduğu toplam miktar birlikte değerlendirildiğinde davalının sorumlu olduğu takip masrafının 3.058,04-TL olduğu anlaşılmaktadır. Buradan, yukarıda yapılan değerlendirmeler kapsamında, davacının 822,75-TL kıdem tazminatı ile 2.196,81-TL fazla çalışma, 676,55-TL hafta tatili ve 140,95-TL UBGT ücreti, ayrıca 3.058,04-TL takip masrafı olmak üzere toplam 6.895,10-TL’den sorumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Davalı … ile alt işverenler arasındaki hizmet alım sözleşmelerinde kıdem tazminatı ödemesine yer verilmemiş olup, kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler sorumludur. Bu veçhile, davalı …’nın kıdem tazminatı yönünden de herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı değerlendirilmiş, davanın (200-TL) reddine karar verilmiştir.
Bu sebeplerle, davalı … dışındaki davalılara yönelik davanın kabulüne karar verilmiş, talep doğrultusunda dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
Davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu nazara alınmış, her bir davalı bakımından hüküm altına alınan toplam miktar üzerinden davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Davalı …nin 13.02.2017 tarih ve 9262 satılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanan tür değişikliği kararı ile … olduğu anlaşılmış, anılan şirket hakkında …. hakkında karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE;
i-5.130,59-TL’nin dava tarihinden (01.08.2016) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ile …den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
ii-1.213,35-TL’nin dava tarihinden (01.08.2016) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ile ….den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
iii-2.913,58-TL’nin dava tarihinden (01.08.2016) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ….den alınarak davacıya verilmesine,
iv-2.975,19-TL’nin dava tarihinden (01.08.2016) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ….den alınarak davacıya verilmesine,
v-Davalı … hakkındaki davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 835,61-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 238,10-TL’nin mahsubu ile bakiye 597,51-TL’nin;
i-250,60-TL’nin davalı …. ile …den,
ii-59,28-TL’nin davalı …. ile ….den,
iii-142,31-TL’nin davalı ….den,
iv-145,32-TL’nin davalı ….den,
Alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından ödenen 238,10-TL’nin,
i-99,86-TL’nin davalı …. ile …den,
ii-23,63-TL’nin davalı …. ile ….den,
iii-56,71-TL’nin davalı ….den,
iv-57,90-TL’nin davalı ….den,
Alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 2.089,10-TL yargılama giderinden;
i-876,20-TL’nin davalı …. ile …den,
ii-207,22-TL’nin davalı …. ile ….den,
iii-497,58-TL’nin davalı ….den,
iv-508,10-TL’nin davalı ….den,
Alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen;
i-4.080-TL’nin davalı …. ile …den müştereken ve müteselsilen,
ii-1.213,35-TL’nin davalı …. ile ….den müştereken ve müteselsilen,
iii-2.913,58-TL’nin davalı ….den,
iv-2.975,19-TL’nin davalı ….den,
Alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı … davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 200-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’na verilmesine,
7-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; Davacı vekili ile Davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, 6100 sayılı HMK m. 341/2 gereğince KESİN olmak üzere karar verildi, anlatıldı.
19/04/2021
Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.