Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/361 Esas – 2022/137
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI : … –
VEKİLLERİ :
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 03/05/2017
KARAR TARİHİ : 08/02/2022
KARARIN YAZ. TARİH : 08/03/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile davalı arasında 02.04.2021 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, kredi sözleşmesi uyarınca borçluya kredi ve gayrinakdi krediler sağlandığını, söz konusu borçlar ödenmeyince davacı banka tarafından hesabın kat edildiğini, Samsun 3.Noterliğinin 16.05.2016 tarih ve 07592 yevmiye nolu ihtarnamesi ile durumun borçluya bildirildiğini, davalı aleyhine Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2016/105746 E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından icra takibine kısmi itirazda bulunulduğu ve takibin durmasına karar verildiğini, davalının yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini, davalının alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle, davalının davacı banka ile imzalanmış olan genel kredi sözleşmesinden kaynaklı borçların tamamına itiraz etmediğini, borca kısmi itirazda bulunduğunu, davacı banka ile imzalamış oldukları genel kredi sözleşmesi çerçevesinde kullanmış ve Sürat Kargo Lojistik ve Dağıtım Hizmetleri A.Ş ye vermiş olduğu teminat mektubundan kaynaklı olduğu belirtilen alacak iddiasına itiraz ettiğini, lehtara hiçbir bedel tazmin etmeyen davacının söz konusu teminat mektubuyla ilgili olarak alacağından bahsedilemeyeceğini beyanla haksız davanın reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yüklenmesini, dava konusu değerin %20 sinden az olmamak üzere davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Genel Kredi Sözleşmesi sureti, Samsun İcra Müdürlüğünün 2016/105746 E. Sayılı dosyası, Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 04.01.2021 tarihli bilirkişi raporu.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 04.01.2021 tarihli raporda özetle, takip tarihine göre davalı borçlu …’den olan nakit alacağın 1.281,57 TL asıl alacak olmak üzere 1.282,24 TL, Finansman Desteği Kredisi için takipte bağlılık gereği %9 oranında gecikme faizi ve faizin %5 i oranında BSMV olduğu kanaatine varıldığı tespit edilmiştir.
Dava, itirazın iptali talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından, davacı tarafından davalı aleyhine Samsun İcra Müdürlüğünün 2016/105746 E. sayılı takip dosyası ile 25.05.2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacı ile toplam 53.510,00 TL alacak için takip yapıldığı, … tarafından borca itiraz dilekçesi sunulduğu, davacının da itirazın iptali için iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2016/105746 E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının …, borçluların …, …, …, … ve … olduğu, toplam 53.510,00 TL üzerinden takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu …’e 06.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, … tarafından İcra Dairesine sunulan 15.02.2017 tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği, İcra Dairesinin 15.02.2017 tarihli tensip tutanağı ile icra takibinin 50.000 TL yönünden durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK’nun 67. Maddesinde düzenlenen ve borçlunun itirazının hükümden düşürülerek takibin devamını sağlamayı amaçlayan itirazın iptali davası hukuki nitelikçe takip hukukuna özgü bir tahsil davasıdır. İtirazın iptali davasının açılabilmesi ve davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi için bir takım şartların varlığı gerekir. Bu şartların bulunmaması halinde davanın usulden reddi gerekmektedir.
İtirazın iptali davasının dinlenebilmesinin öncelikli şartı hukuki yararın bulunmasıdır. Hukuki yarar kural olarak davanın açıldığı anda mevcut olmalıdır. Ancak bu tür davaların icra takibi ile olan bağlantısı gözetildiğinde itirazın iptali davasına esas takibin yapıldığı tarihte davacının takipte hukuki yararı olmalıdır.
İtirazın iptali davasının dinlenebilmesinin ikinci şartı da geçerli ilamsız icra takibinin yapılmış olmasıdır.
İtirazın iptali davasının üçüncü şartı ise süresi içerisinde yapılmış geçerli bir itirazın bulunmasıdır. İlamsız takiplerde borçlunun ödeme emrini tebliğden itibaren 7 gün içerisinde itiraz etmiş olması gerekir. Süresi içerisinde yapılan itiraz ile icra takibi durur. İtiraz süresinde değil ise takip durmamış olacağından alacaklının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı yoktur.
İtirazın iptali davasının itirazın tebliğden itibaren 1 yıl içerisinde açılmış olması da diğer bir şarttır. Yine itirazın icra mahkemesinde kaldırılmamış olması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan itirazın iptali davasının şartlarına göre dava dosyası incelendiğinde, takibin borçlu … ve diğerlerine karşı yapıldığı, … adına çıkartılan ilk tebligatın 07.06.2016 iade döndüğü, bunun üzerine çıkartılan 2.tebligatın 06.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 15.02.2017 tarihli dilekçe ile yasal süresinden sonra itirazda bulunduğu, itirazın iptali davasında süresi içinde yapılmış itirazın olmasının ön dava şartı olduğu, eldeki davaya konu takipte süresi içinde yapılmış bir itirazın olmadığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğundan reddi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Dava şartının olmaması sebebi ile davanın esasına girilemediğinden davalı tarafın kötüniyet tazminat talebi yerinde görülmemiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ön dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Davalının tazminat talebinin reddine
3-23/01/2018 tarihli TMSF Hukuk İşleri Daire Başkanlığı’nın Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği yazı nazara alındığında Müflis …’nın harçtan muaf olduğu anlaşılmakla harç alınmasına yer olmadığına
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine.
6-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
7-Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine.
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe veya tutanağa bağlanacak beyan ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.
08/02/2022