Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/357 E. 2023/95 K. 23.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/357 Esas – 2023/95
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/357 Esas
KARAR NO : 2023/95

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR :
DAVALI :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2016
KARAR TARİHİ : 23/01/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 13/02/2022

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Kaza tarihi itibariyle ZMMS poliçesi bulunmayan ve … sevk ve idaresinde olan … plakalı aracın, yaya konumundaki …çarpması şeklinde gerçekleşen 05.11.2015 tarihli trafik kazasında … vefat ettiğini ve davacı… estekten yoksun kaldıklarını, davacıların manevi zararlarının da oluştuğunu ve zarardan aracın maliki olması sebebiyle davalı … da sorumlu tutulması gerektiğini beyanla, gerçek zarar belirlendiğinde talep miktarını artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için şimdilik 400-TL’den toplam 1.200-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalılardan, yine her bir davacı için 30.000-TL’den toplam 90.000-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalı …. tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı…. vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, davadan önce 13.05.2016 tarihine davacı….toplam 57.456-TL tutarında ödeme yapılıp tarafların ibralaştıklarını ve sorumluluğun bu suretle sona erdiğini, kazaya sebep olduğu ileri sürülen aracın sigorta poliçesinin bulunup bulunmadığı konusunda araştırma yapılması ve tarafların kazadaki kusur oranlarının belirlenmesi, tazminat konusunda rapor alınması gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …. davaya cevap vermemişlerdir.
Samsun 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 06.02.2017 tarih ve 249/25 sayılı görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiş ve esasın yukarıdaki sırasına kaydedilmiştir.
Hasar dosyası ile tarafların sosyo-ekonomik durumları hakkında yapılan araştırma neticesinde düzenlenen tutanaklar celp edilmiştir.
Destek … eğitim durumuna ilişkin belgeler … celp edilmiş, yeni çalışmaya başlayan bekar bir din görevlisinin emsal ücreti Samsun İl Müftülüğü’nden sorulmuştur.
Davaya konu kaza sebebiyle davacılara rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı SGK’dan sorulmuş ve rücuya tabi gelir bağlanmadığının bildirildiği görülmüştür.
Kazaya sebep aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu trafik sigorta poliçesinin bulunup bulunmadığı sorulmuş ve cevabi yazıdan poliçesinin bulunmadığı görülmüştür.
Kazaya sebep araç anahtarının hırsızlanması suçu ile ilgili Samsun 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2021/1695 Esas sayılı dosyası celp edilmiş olup incelenmesinde: Aracın,… tarafından emaneten … verildiği ve araç anahtarı onun zilyetliğinde iken … tarafından hırsızlanıp kaçırıldığı, araç onun kullanımında iken bir süreliğine …verildiği ve kazanın bu esnada gerçekleştiği kabul edilerek sonuca gidildiği, ilk kararın istinaf incelemesinde kaldırıldığı ve yargılamanın uzunca bir süre geçmiş olmasına rağmen devam ettiği görülmüştür.
Mahkememizce ATK Ankara Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 08.02.2018 tarihli raporda özetle: Kazanın münhasıran araç sürücüsü (davalı) …. kusuru ile gerçekleştiği, (destek) … kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınan biri kök ve dördü ek rapor olmak üzere raporlarda özetle: TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant hesaplama yöntemi ile 2022 yılı asgari ücrete göre; davalı … … tarafından davacı …ödeme yapılan 13.04.2016 tarihi itibariyle zararın …yönünden 127.969,09-TL, …yönünden ise 96.901,45-TL olduğu, oysa … 31.674-TL, ..ise 25.782-TL ödendiği, buna göre … 96.295,09-TL, …e ise 71.119,45-TL eksik ödeme yapıldığı, yapılan ödemelerin rapor tarihine kadar faizleriyle birlikte toplamının .. yönünden 50.456,68-TL, …yönünden ise 41.070,73-TL olduğu; davacıların rapor tarihi itibariyle zararlarının …yönünden 615.919,08-TL, …yönünden ise 386.059,38-TL olduğu ve bu tutarlardan ödenen tutarların faizleriyle birlikte toplamının mahsubuna göre .. (615.919,08-TL – 50.456,68-TL) 565.462,40-TL, … ise (386.059,38-TL – 41.070,73-TL) 344.988,65-TL daha ödeme yapılması gerektiği, … ile kardeşi davacı … arasında farazi destek ilişkisinin bulunup bulunmadığı konusundaki takdirin mahkemeye ait olduğu mütala edilmiştir.
Davacı vekili bedel artırım dilekçesi ile talep miktarını artırmış ve poliçe limitinin kişi başı 290.000-TL olduğunu belirtip, davacılara ödenen tutarların faizleriyle birlikte toplamını poliçe limitinden mahsup ederek … için (290.000-TL – 50.456,68-TL) 239.543,32-TL, … için ise (290.000-TL – 41.070,73-TL) 248.929,27-TL tazminat talep etmiştir.
Bilirkişi raporları ve bedel artırım dilekçesi davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazasına bağlı oluşan destekten yoksun kalma hukuki sebebine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde, kazaya sebep olduğu saptanan araç maliki …ile sürücüsü … maddi ve manevi tazminat talep edilmiş ise de, manevi tazminat davasının takip edilemeyeceği 17.10.2022 tarihli dilekçe ile bildirilmiş, maddi tazminat davasının takip edilmeyeceği de 06.06.2022 tarihli celsede beyan edilmiştir. Hal böyle olunca, davalı … ile … hakkındaki maddi – manevi tazminat davalarının açılmamış sayılmasına karar verilmiş, davayı vekil marifetiyle takip eden… yararına davacılar arasındaki ihtiyari dava arkadaşlığı gözetilip, Yargıtay 4. HD.nin 08.06.2022 tarih ve 27376/8464 sk. ile 20.06.2022 tarih ve 3776/9079 sk. nazara alınarak, maddi-manevi tazminat talepleri ve her bir davacı bakımından ayrı vekalet ücretine hükmedilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun (KTK) 85. maddesinde, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı vazedilmiştir. Somut olayda, davalı …ile … kazaya sebep olduğu saptanan aracın maliki ve sürücü olmaları, … Hesabına ise aracın kaza tarihi itibariyle ZMMS poliçesinin bulunmaması hasebiyle husumet tevcih edildiği anlaşılmakta olup, sorumluluğun dayanağı KTK m. 85/1 ve 91/1, Sigortacılık Kanunu m. 14/2-a ve … … Yönetmeliği m. 9/a hükümleridir. Bu halde, uyuşmazlığın çözümünde, KTK ve 6098 sayılı TBK hükümleri ile ZMMS Genel Şartları’nın Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı uyarınca TBK’ya aykırı olmayan hükümlerinin uygulanması gereklidir. Aracın, kaza tarihi itibariyle zorunlu trafik sigortası bulunmadığı anlaşıldığına göre, davalı … Hesabına husumet tevcih edilmesinde bir isabetsizlik yoktur ve davalı vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde değildir.
KTK’nın 111. maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre hak düşürücü süre olup, mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir. Somut olayda; olay nedeniyle davalı … … tarafından davacılara 13.04.2016 tarihinde ödeme yapılmış ve taraflar arasında 12.04.2016 tarihli ibraname imzalanmış olup, eldeki davanın 18.05.2016 tarihinde açıldığı anlaşıldığına göre, KTK’nın 111. maddesinde öngörülen 2 yıllık hak düşürücü süre, dava tarihi itibariyle geçirilmemiştir. Bu halde, davalı … … vekilinin, ödeme yapılmakla sorumluluğun sona erdiğine dair itirazı yerinde değildir.
Davadan önce yapılan ödemelerin değerlendirilmesine gelince; bu tür ödemeler, müşterek ve müteselsil borçluları ödeme miktarı kadar borçtan kurtaracağından, böyle bir durumda önce yapılan ödemenin ödeme tarihi itibariyle yeterli olup olmadığı saptanmalı, bunun için ödeme tarihi verileri dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödeme miktarı karşılaştırılmalı, ödemenin yeterli bulunması halinde ibra nedeni ile davanın reddine karar verilmeli, yetersiz olduğunun anlaşılması halinde ise, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince yapılan ödemeye hesaplama yapıldığı tarihe kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmalı ve hesaplanan tutardan mahsup edilmelidir (Bkz: Yargıtay HGK’nun 14.03.2012 tarih ve 4-824/134 sk.).
Somut olayda, yukarıda işaret edildiği üzere, davadan önce davacı … 31.674-TL ve …’e 25.782-TL tutarında ödeme yapılmış olup, davacıların ödeme tarihindeki verilere göre gerçek zararları … için 127.969,09-TL ve … için 96.901,45-TL’dir. Görülüyor ki, … 96.295,09-TL ve …’e 71.119,45-TL noksan ödeme yapılmıştır. Buna göre, yapılan ödemelere rapor tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmalı ve bu suretle belirlenen miktarlar hesaplanan tazminat tutarından mahsup edilerek sonuca gidilmelidir.
Davacıların rapor tarihindeki destek zararları, davacı … için 615.919,08-TL ve … için 386.059,38-TL olup, sigorta şirketince yapılan ödemelerin rapor tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte (… için 50.456,68-TL ve … için 41.070,73-TL) bu tutarlardan indirilmesi gerekmektedir. Buna göre, davacılara ödenmesi gerekli tazminat tutarları … yönünden (615.919,08-TL – 50.456,68-TL) 565.462,40-TL ve … yönünden (386.059,38-TL – 41.070,73-TL) 344.988,65-TL’dir.
Davacılar vekili, bedel artırım talebinde bulunurken, poliçe limitinin kişi başı 290.000-TL olduğunu belirtmiş ve davacılara ödenen tutarların faizleriyle birlikte toplamını poliçe limitinden mahsup ederek … için (290.000-TL – 50.456,68-TL) 239.543,32-TL, … için de (290.000-TL – 41.070,73-TL) 248.929,27-TL talep etmiştir. Oysa, eldeki dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, ZMMS Genel Şartlarının “sigortanın kapsamı” başlıklı A.1. maddesi uyarınca, sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, KTK’ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder. Yargıtay (Kapatılan) 17. HD.nin 30.04.2013 tarih ve 3841/5914 sk.nda da belirtildiği üzere; poliçe limiti, davacı sayısına göre değil, ölen kişi sayısına göre tespit edilir. Dava konusu trafik kazasında bir kişinin ölmüş olmasına göre davalı … … sadece 290.000-TL’lik limit kadar sorumlu olacaktır; her bir davacı için ayrı ayrı limit kadar sorumlu olduğunun kabulü mümkün değildir (Bkz: Yargıtay (Kapatılan) 17. HD.nin 02.06.2015 tarih ve 20413/8084 sk.).
O halde; 290.000-TL’lik poliçe limitinin, davalı … … tarafından davadan önce yapılan ödemenin mahsubuna göre bakiyesinin (290.000-TL – 57.456-TL) 232.544-TL olduğu nazara alınmalı ve davacı … ile …’in hesaplanan bakiye destek tazminatı toplamı olan (565.462,40-TL + 344.988,65-TL) 910.451,05-TL’nin, limitin çok üzerinde kaldığı gözetilerek ödenmesi gerekli tazminat tutarlarının proporsiyon … ile belirlenmesi yoluna gidilmelidir. Mahkememizce de bu yönde işlem yapılmış, davacı … (565.462,40-TL x 232.544-TL / 910.451,05-TL) 144.428,30-TL, …’e ise (344.988,65-TL x 232.544-TL / 910.451,05-TL) 88.115,70-TL ödenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Dava dilekçesinde davacı … yönünden de destek tazminatı talep edilmiş ise de; kardeşler yönünden destek olduklarının kabulü için 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 364. maddesinde vazolunan kardeşin kardeşe destek olması için gerekli şartların bulunması gerekir. Somut olayda, davacının özel bakımı gerektirecek derecede sakat veya iyileşmeyen bir hastalığın bulunmadığı, desteklik edecek abisi …gerek parasal yönden ve gerekse yaşam koşulları içerisinde bakım gücünün ve olanaklarının bulunduğu ve refah içerisinde olduğu yönünde bir iddiada bile bulunulmadığı, nitekim …vefat anında öğrenci olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. O halde, davacı … tarafından … Hesabına karşı açılan davanın ispatlanamadığından reddi gerekmektedir.
Bu sebeplerle; davalı … Hesabına karşı davacı… tarafından açılan dava (400-TL) reddedilmiş, diğer davacılar tarafından açılan dava ise kısmen kabul – ret (… için 144.428,30-TL kabul, 95.115,02-TL ret; … için 88.115,70-TL kabul, 160.813,57-TL ret) ile sonuçlanmıştır.
Davalı … …’nın ödeme tarihi olan 13.04.2016 tarihi itibariyle temerrüte düştüğü kabul edilmiş (Bkz: Yargıtay 4. HD.nin 16.06.2022 tarih ve 4998/8957 sk.), hüküm altına alınan tutarlara sigortasız aracın otomobil olduğu da gözetilerek ödeme tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmüştür.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Maddi Tazminat davası hakkında olmak üzere;
1-Davalı … ile …hakkındaki davanın 6100 s. HMK’nın 150. maddesi uyarınca 06.09.2022 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına,
2-Davalı … … hakkındaki davanın kısmen kabulüne;
i-144.428,30-TL’nin 13.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı … … verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
ii-88.115,70-TL’nin 13.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı … … verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
iii-Davacı … … tarafından açılan davanın reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca;
i-Davacı … … ile … … yönünden alınması gerekli 15.885,08-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 8.386,62-TL’nin mahsubu ile bakiye 7.498,46-TL’nin davalı … …’ndan alınarak Hazineye gelir kaydına,
ii-Davacı … yönünden alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20-TL’nin mahsubu ile bakiye 150,70-TL’nin belirtilen davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı … … ile … … tarafından ödenen 8.386,62-TL’nin davalı … …’ndan alınarak belirtilen davacılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan toplam 2.135,90-TL tutarındaki yargılama giderinin;
i-1/3’ine tekabül eden 711,96-TL’nin davacı … üzerinde bırakılmasına,
ii-2/3’sine tekabül eden 1.423,94-TL’nin davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 677,88-TL’sinin davalı … …’ndan alınarak belirtilen bu iki davacıya verilmesine,
6-Davacı … … ile … …, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen;
i-22.664,25-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … … verilmesine,
ii-14.098,51-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … … verilmesine,
7-Davalı … …, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13. maddesine göre belirlenen;
i-15.218,40-TL vekalet ücretinin davacı … …’tan alınarak davalıya verilmesine,
ii-14.098,51-TL vekalet ücretinin davacı … …’tan alınarak davalıya verilmesine,
iii-400-TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davalı …, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 7/1. maddesine belirlenen;
i-9.200-TL vekalet ücretinin davacı … …’tan alınarak davalıya verilmesine,
ii-9.200-TL vekalet ücretinin davacı … …’tan alınarak davalıya verilmesine,
iii-400-TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak davalıya verilmesine,
9-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
B-Manevi Tazminat davası hakkında olmak üzere;
1-Davanın 6100 s. HMK’nın 150. maddesi uyarınca 17.01.2023 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli toplam (179,90-TL x 3) 539,70-TL karar ve ilam harcından peşin alınan toplam 223,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 315,80-TL’nin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı …, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen;
i-9.200-TL vekalet ücretinin davacı … …’tan alınarak davalıya verilmesine,
ii-9.200-TL vekalet ücretinin davacı … …’tan alınarak davalıya verilmesine,
iii-9.200-TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; davacılar vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı. 23/01/2023

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5. maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.