Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1010 E. 2019/350 K. 05.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/1010 Esas – 2019/350
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLET ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1010
KARAR NO : 2019/350

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/12/2017
KARAR TARİHİ : 05/04/2019
KARAR YAZIM T. : 15/04/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili mahkememize verdiği 16/08/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle;davacı şirketin, davalı şirkete iş yerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmeti verdiğini, davacı ile davalı arasındaki sözleşmenin sona erdiğini ancak bakiye bedelin davacıya ödenmediğini, ödenmeyen bedel için Samsun 9. İcra Müdürlüğü 2017/54018 sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının borca itirazının üzerine takibin durduğunu beyanla Samsan 9. İcra Müdürlüğü’nün 2017/54018 Esas sayılı dosyasındaki icra takibine yaptığı itirazın iptalini, davalının takip konusu borcu ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesinin tebliğ edildiği anlaşılmış, ancak dilekçeye cevap vermediği görülmüştür.
Toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi:
Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2017/54018 Esas sayılı dosyası uyap üzerinden dosya içerisine eklenmiş, davacı vekili 22/01/2018 havale tarihli dilekçe ekinde OSGB ile Hizmet Alan İşyeri Arasındaki İş Güvenliği Uzmanlığı Sözleşmesi suretini, zimmet formu suretini, 18/05/2018 tarihli dilekçesi ile fatura suretlerini muhasebe kayıtları suretini ibraz etmiştir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nden ve Amasya Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü’nden İSG-KATİP üzerinden davacı ve davalının aldığı iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerine dair tüm kayıtlar celp edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi …’ndan 05/03/2019 tarihli rapor alınmış, raporda davacı şirketin 2016 yılı ticari defter kayıtlarına göre, davalı şirket adına düzenlenen hizmet faturalarının bedellerinin nakden tahsil edildiğinin kayıtlı olduğu, bu nedenle davacı şirketin davalı şirketten alacağının olamayacağı tespit edilmiş, rapor taraflara gönderilmiş, davacı vekili rapora karşı beyan dilekçesi ibraz etmiştir.

Dava, faturaya dayalı takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından, davacı tarafından davalı aleyhine 9. İcra Müdürlüğü’nün 2017/54018 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine ilamsız takip yapıldığı, davalının süresi içerisinde icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiği, davacının ise itirazın iptali ve takibin devamı için iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davalı taraf icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise de taraflar arasında sözleşmesel ilişki bulunduğu, bu durumda TBK 89 maddesi gereği alacaklının ikametgahının bulunduğu yer icra dairesinde takip yapmasının mümkün olduğu anlaşılmakla icra dairesinin yetkisine itirazın reddi gerekmiştir.
İcra dosyasından takibin dayanağının taraflar arasındaki 29/06/2016 tarihli “OSGB ile Hizmet Alan İş Yeri Arasındaki İş Güvenliği Uzmanlığı Sözleşmesi” olduğu, sözleşmede tarafların imzasının bulunduğu görülmektedir. Buna göre davacının sözleşme kapsamındaki işi ifa ettiğini ispatlaması gerekmektedir. İşin yapımına ilişkin davacı vekilince ibraz edilen 13/07/2016 tarihli “KKD Zimmet Formu” ve “Eğitim Katılım Formu” ibraz edilmiştir. Buna göre işin yapıldığı anlaşılmaktadır.
Ödeme hususunda davacı tarafın ticari defterleri bilirkişi vasıtasıyla incelenmiş, 05/03/2019 tarihli mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda davacının 2016-2017 defterlerinde yevmiye ve defter-i kebirin usulüne uygun tutulduğu, envanter defterine kayıt yapılmadığından defterlerin bir bütün olarak delil kabul edilemeyeceği, davalı şirketin davacıdan 29/06/2016, 04/08/2016 tarihleri arasında İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmeti aldığı, taraflar arasında akdi ilişkinin bulunduğu, davacı şirketin 2016 yılı ticari defter kayıtlarına göre davalı şirket adına düzenlenen hizmet fatura bedellerinin nakden tahsil edildiğinin kayıtlı olduğu bildirilmiştir.
Böylece taraflar arasında hizmet akdinin bulunduğu, davacının sözleşme gereği edimini ifa ettiği, ancak kendi ticari defterlerine fatura bedellerinin nakden alındığını kayıt ettiği, buna göre herhangi bir alacağının kalmadığı sonucuna varılmıştır.
Her ne kadar davacı vekili davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesini talep etmiş ise de kendi ticari defterlerindeki kayıt sebebiyle davalı tarafın defterlerinin incelenmesine gerek kalmamış, davanın değerinin 1.000,00 TL olduğu anlaşılmakla, aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davanın REDDİNE,
2.Alınması gerekli 44,40 TL harcın peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına.
3.Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
4.Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
5.Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine.
Dair, karar davacı vekilinin yüzünde davalı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere verilen karar açıkça anlatıldı, usulen tefhim edildi.
05/04/2019

Katip

Hakim