Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/532 E. 2019/66 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/532 Esas – 2019/66
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/532 Esas
KARAR NO : 2019/66

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLİ :
DAVALI : … –
DAHİLİ DAVALILAR : 1- … –
2- … –
3- … –
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2016
KARAR TARİHİ : 22/01/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı …, davalıya ait taşınmaz üzerine bina inşa etmek üzere anlamışlar, aralarına Samsun 3.Noterliğinin 29/12/2008 tarih ve 36925 yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, müvekkil müteahhit sözleşme gereği üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini, taraflarca tespit olunan bir takım ufak eksiklikler de 22/12/2010 tarihli taahhütname gereğince müvekkilce tamamlandığını, taraflar arasında imzalanan 14/03/2011 tarihli protokol ile müvekkil ile davalı arsa sahibi 22/12/2010 tarihli taahhütnamenin teminatı ayrıca da altını özellikle çiziyoruz 2015 yılı sonuna kadar bodrum, teras ve çatı döşemelerinin su ve ısı tecrit durumlarının takip edilerek gereğinin yapılmasının teminatı olmak üzere teminat senedi düzenlenmesini kararlaştırdıklarını, buna karşılık müvekkil tarafından arsa sahibi davalıya protokol tarihi yani 14/03/2011 düzenleme tarihli 10.000 TL, 15.000 TL, 25.000 TL tutarlı 3 adet teminat senedi verildiğini, taraflar arasında düzenlenen 14/03/2011 tarihli protokol senetlerinin teminat olarak düzenlendiğinin açık olduğunu, kötü niyetli arsa sahibinin aradan yıllar geçtikten sonra senetleri müvekkile iade etmek yerine, 09/05/2016 tarihinde iş bu teminat senetlerini sanki alacak senediymiş gibi Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2016/101369 E. Numarasında kayıtlı olarak icra takibine koyduğunu, iş bu icra takibinin tamamen kötü niyetli hukuki dayanaktan yoksun bir takip olduğunu, davalının bu inşaatla ilgili tüm haklarının zaman aşımına uğradığını, zaman aşımı itirazında bulunduklarını, müvekkilinin söz konusu takipte alacaklı gözüken …’a hiçbir borcunun olmadığını, müvekkilin takibe dayanak senetler ve buna dayalı icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptalini talep ettiklerini, kötü niyetli alacaklıdan takibin %20 sinden az olmamak üzere tazminatın alınarak müvekkile ödenmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili 17.11.2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacının 29/12/2008 tarihinde müvekkiline ait olan arsa için kat karşılığı olmak koşulu ile bina üzerinde inşaat tesis etmek üzere anlaştıklarını, Noter huzurunda yapılan anlaşmanın eki mahiyetinde imzalanan bir anlaşma daha söz konusu olduğunu, bahsi geçen anlaşma ekinde müteahhit tarafından inşaa edilecek binanın yapımında kullanılacak malzemelerin mahiyetinin belirlendiğini, ancak müteahhit Noterde düzenlenen detaylı teknik şartname ve mahal listesinde taahhüt etmiş olduğu şartnameye uymayarak sözüne ve sözleşmeye sadık kalmadığını, müteahhidin taahhüdünü yerine getirmemesi üzerine, müvekkilinin davacıyı uyararak eksikliklerin giderilmesini talep ettiğini, verdiği sözleri yerine getirmeyen müteahhidin müvekkillerinin eksiklikleri gidereceğine inanmaması üzerine 3 parça halinde toplamda 50.000 TL olmak sureti ile senet verildiğini, müteahhidin senetleri müvekkiline teminat kapsamında verdiğini, müteahhidin 14/03/2011 tarihli protokolde belirtilen ikinci taahhüdünü de yerine getirmemesi nedeni ile müvekkilinin almış olduğu 3 parça senedi taahhüt edilen 2015 yılı sonuna kadar bekleyerek herhangi bir eksikliğin giderilmiş olmaması üzerine 09/05/2016 tarihinde davacı aleyhinde icra takibine konu edildiğini, bahsi geçen senetlerin 14/03/2011 tarihinde teminat amaçlı olarak 2015 yılı aralık ayı sonuna kadar tüm eksikliklerin giderilmesi koşulu ile teminat altına alındığını, müvekkilinin senetlerin teminatın sona ermesinden 5 ay sonra icra takibine koyduğunu, davanın tümüyle reddini talep etmiştir.
Toplanan deliller, dellilerin tartışılması ve değerlendirilmesi:
Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2016/101369 E. sayılı dosyası, taraflar arasında düzenlenen taahhütname ve protokol, keşif ve keşif sonrası alınan bilirkişi raporu, Ticaret Sicil Müdürlüğü ve Vergi Dairesi yazı cevapları.
Dava, kambiyo senetlerinden kaynaklı menfi tespit talebine ilişkindir.
Tüm dosya itibari ile yapılan değerlendirme neticesinde; Dava konusu uyuşmazlığın, kambiyo senetlerinden kaynaklı menfi tespit talebine ilişkin olduğu, davacı tarafın, davalı ile aralarında Samsun 3.Noterliğinin 29/12/2008 tarih ve 36925 yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, taraflar arasında imzalanan 14/03/2011 tarihli protokol ile davacı ile davalı arsa sahibi 22/12/2010 tarihli taahhütnamenin teminatı olarak 2015 yılı sonuna kadar bodrum, teras ve çatı döşemelerinin su ve ısı tecrit durumlarının takip edilerek gereğinin yapılmasının teminatı olmak üzere teminat senedi düzenlenmesini kararlaştırdıklarını, buna karşılık davacı tarafından arsa sahibi davalıya protokol tarihi yani 14/03/2011 düzenleme tarihli 10.000 TL, 15.000 TL, 25.000 TL tutarlı 3 adet teminat senedi verildiğini, taraflar arasında düzenlenen 14/03/2011 tarihli protokol senetlerinin teminat olarak düzenlendiğinin belirtildiği, davalının ise cevap dilekçesinde; 3 parça halinde toplamda 50.000 TL olmak sureti ile senet verildiğini, davacının senetleri kendisine teminat kapsamında verdiğini beyan etmekle, dava konusu olan senetlerin tarafların aynı yöndeki beyanları ile teminat amacıyla verilen senetler olduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. Maddesine göre; bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerektiği, buna göre, davacının müteahhit olduğu, davalının arsa sahibi olduğu ticari işletmesiyle ilgili bir iş olmadığı dolayısıyla nisbi ticari dava söz konusu olmadığı, Taraflar arasında senedin teminat senedi olarak verildiği anlaşıldığından tarafların sıfatı ve temel ilişkinin eser niteliğine göre görevli mahkeme ticaret mahkemesi olmayıp, asliye hukuk mahkemesi olduğundan mahkememizin görevsizliğine dair, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ sebebiyle HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği davanın USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20. madde gereği karar kesinleştiğinde ve iki haftalık yasal sürede talep halinde dosyanın görevli Samsun Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağının ihtarına,
3-Yargılama gideri ve harç açısından HMK’nun 20 ve 331. maddeleri nazara alınarak süresinde başvurulması halinde görevli mahkemece nazara alınmasına, süresinde başvurulmaz ise, talep halinde mahkememizce karara bağlanmasına.
Dair, karar taraf vekillerinin yüzünde tebliğden itibaren iki hafta içinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça anlatıldı, usulen tefhim edildi. 22/01/2019

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza
Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-imza ile imzalanmıştır.