Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/355 E. 2022/769 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No:
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZ. TARİH :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı esas borçlu … Gıda ve Tekel Ür. Tic. Ltd.Şti. arasında imzalanmış Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmeleri uyarınca adı geçen şirkete çeşitli krediler tahsis edilerek kullandırıldığını, Davalı …’ın … tarihli 150.000,00TL limitli kredi sözleşmesinde kefaletinin bulunması nedeniyle hakkında icra takibine geçildiğini, dava dışı esas borçlu firma hakkında teminatta Gayri Menkul ipoteği bulunması nedeniyle İlamsız takibe geçilmediğini, asıl borçlu hakkındaki ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin Samsun 1. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyası ile yürütüldüğünü, dosyada asıl borçlu şirket hakkında 14/01/2016 tarihinde 138.283,19 TL kesin rehin açığı belgesi alındığını yapılan tahsilatlar sonucu alınan rehin açığı belgesiyle birlikte daha sanra ilamsız takibe geçileceğini, davalının kefaletten rücu etmediği gibi müvekkil bankaca da kefaletten ibra edildiğine dair bir evrak verilmediğini, davalının kefil odarak imzaladığı sözleşmeler uyarınca borçtan sorumluluğunun sabit olduğunu, yapmış olduğu itirazın art niyetli olduğunu, davalıların yetki yönünden yapmış olduğu itirazın da yerinde olmadığını, adı geçen davalının itirazıyla takibin durduğunu bu nedenlerle yapmış oldukları itirazlarının iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesini” talep dava etmiştir.
Davalı vekili 11.04,2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle : davacı vekilinin dava dilekçesinde belirtmiş olduğu hususları kabul etmediklerini, davacı banka ile dava dışı esas borçlu … Gida ve Tekel Ür. Tic. Ltd.Şti arasında imzalanmış … tarihli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesinin incelendiğinde müvekkilinin kefil olarak imzasının bulunmadığının görüleceğini, kredinin teminatı olarak şirket tarafından ipotek verildiğini, davacı bankanın icra takibine dayanak gösterdiği … tarihli kredi sözleşmesinde müvekkilinin imzası olmadığından sorumluluğunun da olmadığını, ipotekler paraya çevrilmeden müvekkili aleyhine yapılan lcra takibinin haksız olduğunu bu konuda örnek Yargıtay kararının bulunduğunu, müvekkilinin imzasının bulunduğu … tarihli sözleşmenin davacı bankanın … Şubesi ile imzalandığını ve 414.07.2014 tarihli ikinci sözleşme ile ilgisinin bulunmadığını, ayrıca müvekkli tarafından Samsun Asliye Tic. Mahkemesinin … E sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığından sonuçlanana kadar iş bu davanın bekletici mesele haline getirilmesini, bu nedenlerle davanın reddine, alıcağın % 20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini” talep etmiştir.
Toplanan deliller:
Bankaya yazılan müzekkere ile celp edilen genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi sureti, noter hesap kat ihtarnamesi sureti, takip talebi, ödeme emri suretleri, takibe itiraz evrakı, alacak devir sözleşmesi, Samsun 1. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyası, Bilirkişi heyetinden alınan 27/09/2017 tarihli bilirkişi raporu, Mahkememiz … Esas, 2017/788 Karar sayılı dosyası gerekçeli kararı, tüm dosya kapsamı ve sair belgeler,
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı ilamsız takibe karşı yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; Samsun 1. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına konu kredi sözleşmesi ve sözleşmelerinde davacının kefaletinin bulunup bulunmadığı, takibin dayanağı kredi sözleşmelerinin tarihi ve hangi şubeden kullandırıldığı, davacının kefaletinin takibe konu edilen kredi sözleşmesini kapsayıp kapsamadığı ve borcun miktarına nihayetinde takibe yapılan itirazın haklı olup olmadığına ilişkindir.
Samsun 1. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklının iş bu davanın davacısı borçluların kefil sıfatım ile …, …, … ve … olduğu, borç sebebi olarak … Gıda ve Tekel Ür Tic. Ltd.Şti.’nin kredi sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap borcu olarak gösterildiği, … Çırakın süresinde icra dairesinin yetkisine, asıl borca ve ferilerine itiraz ettiği takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş olmakla öncelikle icra dairesinin yetkisinin tespiti gerekmektedir. Bilindiği üzere HMK’nun 17 vd.maddeleri gereği yetki sözleşmeleri ancak tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapılabilmektedir. Yetki sözleşmesi ile bir veya birden fazla mahkemenin yetkili kılınması mümkündür. Taraflar aksini kararlaştırmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen mahkemede açılabilir. Öte yandan TTK’nun 7/2.maddesinde düzenlenen teselsül karinesi gereği ticari borçlara kefalet halinde hem asıl borçlu ile kefil hemde kefiller arasındaki ilişkilerde 1.fıkra hükmü uygulanır. Yani 2 veya daha fazla kişi içlerinden yalnız biri veya hepsi için ticari niteliğe haiz bir iş dolayısıyla diğer bir kimseye karşı birlikte borç altına girerse kanunda veya sözleşmede aksi öngörülmemişse müteselsilen sorumlu olurlar. Takibe dayanak ve davaya konu kredi sözleşmesinde ve davacının imzasının yer aldığı 25/09/2008 tarihli kredi sözleşmesinde Samsun mahkeme ve icra dairelerinin de yetkili olduğu açıkça belirtilmiştir. Kredi sözleşmeleri, ticari nitelikte sözleşme olduğundan anılan yetki kaydı HMK’nın 17. maddesi uyarınca asıl borçlu yönünden geçerli olup, yetki kaydı kefaletin fer’iliği ilkesi ile 6102 sayılı TTK’nın 7. maddesindeki ticari teselsül karinesi uyarınca müteselsil kefilleri de bağlayacaktır. Buna göre, davalının yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Dosya davacı banka tarafından Temlik Alan davalı Sümer Varlık Yönetim A.Ş.’ye temlik sözleşmesi ile 29/09/2016 tarihinde temlik edilmiş olup davayı bu aşamadan sonra temlik alan vekili takip etmiştir.
Dosyaya ibraz edilmiş olan sözleşmelere göre temlik eden davalı bankanın … şubesi ile dava dışı asıl borçlu … Gıda ve Tekel Ürünleri Ltd. Şti arasında … tarihinde 150.000,00 TL limitli, temlik eden bankanın Atakum şubesi ile 14.04.2014 tarihli 155.000,00 TL limitli iki ayrı GKS imzaladığı, davacının yalnızca … tarihli sözleşme altında müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğu buna göre de davacının kefalet limitinin 150.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
Cevap dilekçesinde belirtilen Mahkememizin … E. 2017/788 K. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …, temlik alan davalının Sümer Varlık Yönetim A.Ş olduğu, dava konusunun Samsun 1. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına konu kredi sözleşmesi ve sözleşmelerinde davacının kefaletinin bulunup bulunmadığı, takibin dayanağı kredi sözleşmelerinin tarihi ve hangi şubeden kullandırıldığı, davacının kefaletinin takibe konu edilen kredi sözleşmesini kapsayıp kapsamadığı ve borcun miktarı konusuna ilişkin menfi tespit davası olduğu anlaşılmakla belirtilen dosyanın taraflarının eldeki davanın tarafları ve konusu ile aynı olması, verilecek kararın eldeki davayı etkileyecek mahiyette olması nedeni ile HMK’nun 165. Maddesine göre mahkememizce bekletici mesele yapılmıştır.
Bekletici mesele yapılan dosyada alınan 14/06/2017 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; temlik eden davalı bankanın takip tarihi itibariyle dava dışı asıl borçlu … Gıda ve Tekel Ürünleri Ltd. Şti den her iki kredi nedeniyle 203.151,57 TL alacaklı olduğunu, her iki kredinin de … tarihli kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan krediler olduğunu, davacının takip konusu kredilerin dayanağı olan … tarihli sözleşmede kendisini kefil sıfatıyla sorumluluk altına sokacak imzasının bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
Mahkememizin … E. 2017/788 K. Sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile Samsun 1.İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasındaki takip nedeniyle davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, davalı temlik alan vekilinin istinaf talebinde bulunduğu ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesinin 03.11.2020 tarih ve 2020/1217-1389 E. K. sayılı ilamı istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, davalı vekilinin istinaf kararını temyizi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 15.02.2022 tarih ve 2020/8173 E. 2022/1126 sayılı ilamı ile Bölge adliye mahkemesince, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, icra takibine konu kredinin 14.04.2014 tarihli kredi sözleşmesinden dolayı kullandırıldığı, bu durumda temlik eden bankanın 14.04.2014 tarihli kredi sözleşmesine … tarihli kredi sözleşmesinin eki niteliğinde hüküm koymasının imzası bulunmayan davacının sorumluluğunu değiştirmeyeceği, bu nedenle mahkeme kararının yerinde olduğu gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, karara karşı davalı temlik alan vekilince temyiz kanun yoluna başvurulduğu, yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verildiği ve mahkememiz kararının 15.02.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce bilirkişi heyetinden 27/09/2017 tarihli bilirkişi raporu aldırılmış raporun incelenmesinde; Davalı müşterek borçlu müteselsil kefil … hakkında yürütülen takibin yasal ve hukuka uygun olduğu, davacı … Aş nin usulüne uygun düzenlenen 25/09/2008 ve … tarihli genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi sonucu dava dışı esas borçlu … Gıda ve Tekel Ür Tic Ltd Ştinden 187.679,74 TL müşterek borçlu ve müteselsil kefil … … 157.536,50 TL alacaklı olduğu, alacak tutarının her iki kredi sözleşmesinden birlikte kaynaklandığı, davacı banka tarafından kefil … için takip tarihi itibariyle belirlenen asıl alacak tutarı olan 150.428,75 TL sina takip tarihinden itibaren yıllık %54 oranında gecikme faizi ile faizin %5 kadar gider vergisi talep edilebileceği; davalı müşterek borçlu müteselsil kefil … … 157.536,50 TL likit alacaklara ilişkin %20 icra inkar tazminatının mahkeme takdirinde olduğu görüş ve kanaati bildirilmiş, Bilirkişi raporu taraflara usulünce tebliğ edilmiştir. Mahkememizce bekletici mesele yapılan dosya ve dosya kapsamında alınan rapor dikkate alınarak bu rapor hükme esas alınmamıştır.
Toplanan kanıtlara ve dosyadan oluşan kanaate göre; davacı bankanın dava dışı şirket ile 25/09/2008 ve … tarihlerinde iki ayrı genel kredi sözleşmesi imzaladığı, davacının 25/09/2008 tarihli kredi sözleşmesine kefil olduğu, … tarihli kredi sözleşmesinde ise kefil olarak imzasının bulunmadığı, bu nedenle kredi sözleşmesi ile bağlı olmadığı, mahkememizin … E. 2017/788 K. Sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda açıkça anlaşılacağı üzere icra takibine konu kredinin … tarihli kredi sözleşmesinden dolayı kullandırıldığı, bu durumda temlik eden bankanın … tarihli kredi sözleşmesine 25/09/2008 tarihli kredi sözleşmesinin eki niteliğinde hüküm koymasının imzası bulunmayan davacının sorumluluğunu değiştirmeyeceği, Mahkememizin … E. 2017/788 K. Sayılı dosyasında da yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile Samsun 1.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasındaki takip nedeniyle davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, verilen kararın 15/02/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla davalının davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı taraf alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminat talebinde bulunmuş ise de İİK 67. maddesine göre tazminata hükmedebilmek için davacının haksız ve kötü niyetli olduğunun sabit olması gerektiği, dava reddedilmiş olmakla, davacı haksız olmakla birlikte aynı zamanda takibi başlatmakta kötü niyetli olduğuna dair kanaat verici bilgi, belge bulunmadığından bu talebinde reddi gerektiği kanaatine varılmış, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının KÖTÜNİYET TAZMİNAT TALEBİNİN REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 1.509,93 TL harcın mahsubu ile bakiye; 1.429,23 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan 157.50 TL posta masrafı, 900,00 TL bilirkişi ücreti olmak toplam 1.057,50 TL yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 18.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine.
6-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
7-Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine.
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı…
Katip …
¸

Hakim …
¸