Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/306 E. 2019/500 K. 21.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/306 Esas – 2019/500
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/306 Esas
KARAR NO : 2019/500

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/03/2016
KARAR TARİHİ : 21/05/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 17/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İSTEM : Davacının Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; “davalı …’un … plaka sayılı araç ile Samsun Asarcık yolu üzeri Gökçepınar mevkiinden Samsun’a doğru seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı istikatmetten gelmekte olan davacılardan …’in kullandığı … plaka sayılı araca çarptığını, … plakalı aracın … Sigorta A.Ş. tarafından ZMSS ile sigortalı olduğunu, … plakalı aracı kullanan …’in ağır yaralandığını, araçta bulunan …’in de yaralandığını, her iki yaralılarında Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördüklerini, … plakalı araç üzerine İhtiyati Tedbir konulmasını, HMK’nun 107. maddesi gereği şimdilik 100 TL maddi tazminatın, sürücü ve işleten yönünden kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile diğer davalı sigorta şirketinden dava tarihinden itibaren işyelecek avans faizi ile birlikte müşterek müteselsilden tahsili ile …’e ödenmesine, ayrıca … için 70.000,00 TL manevi tazminatın, … için 10.000,00 TL manevi tazminatın, … için 10.000,00 TL manevi tazminatın, … için 5.000,00 TL manevi tazminatın, … için 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalı sürücü ve işletenden müşterek ve müteselsilen tahsili ile belirtilen hak sahibi olan davacılara ödenmesini Mahkememizden talep ve dava etmiştir
CEVAP : Davalı … ve …’un mahkememize birlikte vermiş olduğu cevap dilekçesinde: Mahkememizin görevsiz olduğunu, kendileri açısından davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, trafik kazasının tespit tutanağından anlaşılacağı üzere zeminin buzlu ve kaygan olması nedeniyle gerçekleştiğini, kendilerinin kısıtlı bir davranışlarından kaynaklandığını, davacı taraflardan Zeki Gökçek’in yüzünde sabit bir iz kalmadığını, ağır bedensel zarara uğramadığını, davacıların tazminatlarının sebepsiz zenginleşme oluşturacak nitelikte olduğunu bu talepleri kesinlikle kabul etmediklerini, … plaka numaralı aracın üzerine konulan tedbirin kaldırılmasını, tam kusurlu olduklarının hususunun doğru olmadığını kusur incelemesinin yeniden yaptırılmasını belirterek davanın reddi ile itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı sigorta şirketi vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın usulden reddinin gerektiğini, davacı tarafından müvekkil şirkete başvuru yapılmadığını, bu nedenle dava açma hakkının bulunmadığını, davayı kabul etmemekle kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kusur oranlarının ve maluliyet tespit edilmesi gerektiğini, iş göremezlik hesaplanması durumunda 6111 sayılı yasa kapsamında müvekkilin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, bu talebin de teminat dışında olduğunu, dilekçelerinde belirttikleri yargıtay kararlarına dayanarak tazminat hesaplanmasında belirttikleri tabloların kullanılmasını ve teknik faizin 1,8 olarak esas alınmasını talep ettiklerini, davayı kabul anlamına gelmemekle gelirin asgari ücret üzerinden hesap edilmesi gerektiğini, müvekkil şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kabul manasında olmamak üzere faiz başlangıç tarihinin dava tarihi itibariyle yasal faiz olması gerektiğini belirterek davanın esastan ve usulden reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-Davalı Sigorta şirketine ait Sigorta Poliçesi İncelendiğinde; … plakalı aracın davalı … tarafından ZMMS kapsamında 26/12/2014-26/12/2015 tarihleri arasında sigortalı olduğu, bu tarihler itibariyle kaza tarihini kapsadığı, kişi başına teminat miktarının ölüm ve sakatlık halinde 268.000,00 TL, kaza başına ölüm ve sakatlığın 2.680.000,00 TL limit ile teminat altına alınmış olduğu görülmüştür.
2-Samsun 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/454 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı …’ un sanık olduğu, katılanın davacılar … ve …’ in katılan oldukları, sanık hakkında taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan kamu davası açıldığı, 1 yıl 3 ay hapis cezası verildiği, verilen cezanın TCK’ nın 51/1 maddesi gereğince ertelenmesine ve sanığın sürücü belgesinin 3 ay süre ile geri alınmasına karar verildiği görülmüştür.
3-Samsun 10. Asliye Ceza Mahkemesince Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan 28/12/2015 Tarihli kusur raporu incelendiğinde; davalı sürücü …’ un dava konusu kazanın meydana gelmesinde asli ve tam derecede kusurlu olduğu, müşteki sürücü …’ in kusursuz olduğunun belirtildiği görülmüştür.
4-Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının 05/03/2016 tarihli yazı cevabı incelendiğinde; dava konusu kaza nedeniyle davacılara Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından yapılan rücuya tabi herhangi bir ödeme kaydına rastlanılmadığının belirtildiği görülmüştür.
5-Adli Tıp Kurumunun 3 İhtisas Dairesinden alınan 18/09/2017 Tarihli maluliyete ilişkin raporu İncelendiğinde; davacı …’in 17/01/2015 tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı yaralanması, 11/10/2008 tarih ve 2701 sayılı resmi gazetede yayımlanan Çalışma Güce ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği hükümleri çerçevesinde maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 1,5 aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği görülmüştür.
6-Davacıların itirazı neticesinde Ondokuzmayıs Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından temin edilen 07/08/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının 17/01/2015 tarihinde meydana gelen alnın sol tarafında kesiye neden olan trafik kazası yaralanmasının hali hazır durumu göz önüne alındığında, 11/10/2008 tarih ve 2701 sayılı resmi gazetede yayımlanan Çalışma Güce ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği’ ne göre meslekte kazanma gücünden kayba neden olmadığı, geçici iş görememezliğine neden olan arızalarının iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 10 güne kadar uzayabileceğinin belirtildiği görülmüştür.
7-Her iki Adli Tıp Raporunun değerlendirilmesi neticesinde seçenekli olarak temin edilen 23/01/2019 Tarihli Aktüerya Bilirkişi Raporu İncelendiğinde; yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde, 17/01/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan davacı …’ in Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu raporuna göre yapılan hesaplamada iyileşme süresinin 1,5 ay kabul edilmesi halinde 1.450,65 TL geçici iş görememezlik tazminatı alacağı, Ondokuzmayıs Üniversitesi Adli Tıp Raporuna göre yapılan hesaplamada iyileşme süresi 10 gün kabul edildiği takdirde 322,37 TL geçici iş görememezlik tazminatı alacağının bulunduğunun belirtildiği görülmüştür.
8-Davalı asillerden … hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; şahsın işsiz olduğu, aylık her hangi bir gelirinin olmadığı, oturduğu evin kira olduğu ve 650,00 TL kira ödendiği, bakmakla yükümlü olduğu eşi ve 1 çocuğunun bulunduğu, eşinin memur olduğu, aylık gelirinin 2.400,00 TL olduğu, üzerine kayıtlı her hangi bir mal varlığının bulunmadığı, fiziksel çalışmasını engelleyecek herhangi bir rahatsızlığının bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
9-Davalı asillerden … hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; evli ve 2 çocuğunun bulunduğu, memur emeklisi olduğu, ortalama 1.500,00 TL aylık gelirinin bulunduğu, kendi evinde oturduğu kire vermediği, oturduğu ve araç haricinde başkaca mal varlığının bulunmadığı, lise mezunu olduğu, engelinin bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
10-Davacı … hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; kendi evinde oturduğu, kira vermediği, evli ve dört çocuğunun bulunduğu, okur yazar olmadığı, üzerine kayıtlı mal varlığı olmadığı, astım hastası olduğu, üç ayda bir 800,00 TL sakatlık maaşı aldığı, bakmakla yükümlü sadece eşinin olduğunun belirtildiği görülmüştür.
11-Davacı … hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; kira vermediği, kendi evinde oturduğu, evli ve dört çocuğunun bulunduğu, okur yazar olmadığı, üzerine kayıtlı mal varlığı bulunmadığı, çalışmaya engel halinin bulunmadığı, aylık sabit gelirinin bulunmadığı, çalışmadığı, bakmakla yükümlü sadece eşinin olduğu, çocuklarının evli ve ayrı yaşadığının belirtildiği görülmüştür.
12-Davacı …( …) hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; kira vermediği, bekar olduğu iki çocuğunun olduğu, ilkokul mezunu olduğu, üzerine kayıtlı mal varlığı olmadığı, çalışmaya engel halinin bulunmadığı, aylık sabit bir gelirinin bulunmadığı, çalışmadığı, bakmakla yükümlü çocuklarının olduğunun belirtildiği görülmüştür.
13-Davacı … hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; kira vermediği, evli üç çocuğunun bulunduğu, ilkokul mezunu, üzerine kayıtlı mal varlığı olmadığı, çalışmaya engel halinin bulunmadığı, aylık sabit bir gelirinin bulunmadığı, seyyar satıcılık yaptığı, bakmakla yükümlü ailesinin bulunduğunun belirtildiği görülmüştür.
14-Davacı … hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; kira vermediği, evli iki çocuğunun bulunduğu, ilkokul mezunu olduğu, üzerine kayıtlı transit marka minibüs olduğu, çalışmaya engel halinin bulunmadığı, aylık sabit bir gelirinin olmadığı, seyyar satıcılık yaptığı, bakmakla yükümlü olduğu ailesinin olduğunun belirtildiği görülmüştür.
15-Davalı … hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; çiftçilikle uğraştığı, aylık ortalama 1.000,00 TL gelirinin olduğu, emekli olduğu aylık 1.000,00 TL emekli maaşı aldığı, başka gelirinin bulunmadığı, kendi evinde oturduğu kira vermediği, bakmakla yükümlü olduğu eşi ve iki çocuğunun bulunduğu, üzerine kayıtlı Fiat Doblo marka bir aracın bulunduğu, fiziksel engelinin bulunmadığı, ailede kendisinden başka çalışanın bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
16-Davalı … hakkında tanzim edilen sosyo ekonomik araştırma tutanağı incelendiğinde; inşaat işleri ile uğraştığı, sabit gelirinin bulunmadığı, başka gelirinin olmadığı, oturduğu evin babasına ait olduğu kira ödemediği, eşi ve 3 çocuğu bulunduğu, üzerine kayıtlı mal varlığı bulunmadığı, çalışmaya engel fiziksel engelinin bulunmadığı, ailede kendisinden başka çalışanın bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
KANITLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucu açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Somut olayda uyuşmazlık 17/01/2015 tarihinde meydana gelen kazada tarafların kusur durumları ve kaza sonucu davacı … ‘ de maluliyet ve geçici iş göremezlik durumunun oluşup oluşmadığı ve davacıların manevi zarara uğrayıp uğramadığı noktalarında toplanmaktadır.
Yapılan soruşturma sonucu toplanan delilerden; 17/01/2015 tarihinde … plaklı aracın, davacı … kullandığı … plakalı araca çarpması neticesinde davacı yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, … plakalı aracın olay tarihinde … Sigorta A.Ş nezdinde Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, davalı …’ un kazanın oluşumunda tam ve asli kusurluğu olduğu, davacı sürücü …’ in kusursuz olduğu, kaza sonucu sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı ve 1,5 ay süre ile geçici iş görememezlik durumunun oluştuğu anlaşılmaktadır.
Oluş ve kabüle göre;
Maddi tazminat yönünden yapılan değerlendirme:
Davalı … kazaya karışan … plaklı aracın maliki ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı, davalı … sürücüsü olup bilindiği üzere araç işletenin, malikin sorumluluğu 2918 sayılı KTK’nın 85/1 maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükümüne göre, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın işleteni ve malik, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, aynı kanunun 86/1 maddesi gereğince de işleten kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusurunun bulunmaması ve araçtaki bozukluğun kazayı etkilemiş olmaması halinde sorumluluktan kurtulacağı belirtildiğini, diğer bir deyişle araç işletenin veya malikinin meydana gelen zarardan sorumluluğu sürücünün kusur oranında olduğu belirtilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.madde hükmü incelendiğinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur hükmünün olduğu görülmüştür.
Yine bilindiği gibi 6102 sayılı TTK’nın tazminat ilkesi başlıklı 1459 maddesinde belirtiliği gibi zarar sigortalarında asıl amaç sigorta ettirenin uğradığı gerçek zararın karşılanmasıdır. Sigorta poliçesinde gösterilen limit ise, sigortacının rizikonun gerçekleşmesi halinde sorumlu olacağı azami miktarın belirlenmesi amacıyla konulur. Yoksa rizikonun gerçekleşmesiyle birlikte sigorta poliçesinde belirlenmiş olan azami miktarının tamamın ödenmesi diye bir şey söz konusu olmadığıdır.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.madde hükmü incelendiğinde, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde hükmün yer aldığı görülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 90’ıncı maddesinde Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanacağı düzenlenmiştir. (2918 s KTK 90)
Mahkememizce, Samsun 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/454 esas sayılı dosyası kapsamında tanzim edilen Adli Tıp kusur raporu incelenmiş olup, özetle; davalı sürücü …’ un dava konusu kazanın meydana gelmesinde asli ve tam derecede kusurlu olduğu, müşteki sürücü …’ in kusursuz olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Kusur tespiti yapıldıktan sonra davacıda kaza nediyle maluliyet oluşup oluşmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu Başkanlığından rapor tanzimi talep edilmiş ve hazırlanan raporda özetle; davacı …’in 17/01/2015 tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı yaralanması, 11/10/2008 tarih ve 2701 sayılı resmi gazetede yayımlanan Çalışma Güce ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği hükümleri çerçevesinde maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 1,5 aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği görülmüştür.
Davacı tarafından maluliyete ilişkin rapora yapılan itirazlar değerlendirilmek suretiyle Samsun Ondokuzmayıs Üniversitesi Adli Tıp Başkanlığına dosyamızın da gönderilmesi ile rapor tanzim edilmesi istenmiş ve hazırlanan 07/08/2018 tarihli raporda özetle; davacının 17/01/2015 tarihinde meydana gelen alnın sol tarafında kesiye neden olan trafik kazası yaralanmasının hali hazır durumu göz önüne alındığında, 11/10/2008 tarih ve 2701 sayılı resmi gazetede yayımlanan Çalışma Güce ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği’ ne göre meslekte kazanma gücünden kayba neden olmadığı, geçici iş görememezliğine neden olan arızalarının iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 10 güne kadar uzayabileceğinin belirtildiği görülmüştür.
Kusur ve Maluliyet durumu bu şekilde belirlendikten sonra Mahkememizce Adli Tıp Kurumlarından temin edilen raporlar ve dosya kapsamına göre her iki rapordaki orana göre ayrı ayrı olacak şekilde davacının maddi tazminat zararının hesaplanması için dosyamız aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiş ve hazırlanan raporda özetle; yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde, 17/01/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan davacı …’ in Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu raporuna göre yapılan hesaplamada iyileşme süresinin 1,5 ay kabul edilmesi halinde 1.450,65 TL geçici iş görememezlik tazminatı alacağı, Ondokuzmayıs Üniversitesi Adli Tıp Raporuna göre yapılan hesaplamada iyileşme süresi 10 gün kabul edildiği takdirde 322,37 TL geçici iş görememezlik tazminatı alacağının bulunduğunun belirtildiği görülmüştür.
Davacı tarafından Adli Tıptan yeniden ek rapor aldırılması talep edilmiş ise de; her iki raporda …’de sürekli maluliyet oluşmadığı yönünde ortak kanaat belirtildiği bu anlamda raporlar arasında çelişki bulunmadığı çelişkinin geçici iş göremezlik süreleri noktasında toplandığı görülmüştür. Her ne kadar mahkememizce Samsun Ondokuzmayıs Üniversitesince rapor aldırılmış ise de; Adli Tıp Kurumu raporuna davalılar tarafından itiraz edilmemiş olunması hususu nazara alınarak geçici iş göremezlik süresi yönünden Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu tarafından tanzim edilen rapor dosya kapsamına uygun bulunmuş olunup bu doğrultu da Adli Tıp Raporundaki sürelerin hükme esas alınmasına karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçe ile 100,00 TL maddi tazminat taleplerini ıslah ederek toplam 1.350,65 TL ye yükseltmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumunun 28/12/2015 tarihli kusur raporu, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesinin malüliyete ilişkin 18/09/2017 tarihli raporu, 23/01/2019 tarihli aktüer bilirkişi raporu, sigorta poliçeleri ve dosyada yer alan diğer bilgi ve belgeler dikkate alındığında davacının 17/01/2015 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı 1.350,65 TL maddi zarara uğradığı görülmekle 1.350,65 TL maddi tazminatın davalı … Sigorta A.Ş yönünden dava tarihi olan 21/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, diğer davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 17/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen ve müştereken alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat yönünden yapılan değerlendirme:
Bilindiği üzere 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 90’ıncı maddesinde Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanacağı düzenlenmiştir.(2918 s KTK 90)
Hakim, manevi tazminat miktarını özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak belirler. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.
Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut olayda davalı …’ un kazanın meydana gelmesinde tam ve asli kusurlu olması, davacı …’ in iyileşme süresi, davacının tedavi gördüğü süre kaza sonrası çektiği acı, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve somut olayın özellikleri, sorumluluğun niteliği ve olay tarihindeki paranın alım gücüne, hakkaniyet ve adalet hususları dikkate alınarak davacı …’ in manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 4.000,00 TL manevi tazminatın, davalılar … ve …’ tan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen ve müştereken alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebileceği Türk Borçlar Kanunun manevi tazminat başlığı taşıyan 56/2 hükmünde düzenlenmiştir.
Somut kazada zarar gören …’de ağır bedensel zarar oluştuğuna dair herhangi bir rapor olmadığından davacılar …, …, … ve …’ in manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının maddi tazminat davasının KABULÜ ile
1.350,65 TL maddi tazminatın davalılar Erol ve Fehmi yönünden kaza tarihinden itibaren, diğer davalı Sompo Japon yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı … manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile
4.000,00 TL manevi tazminatın davalılar Erol ve Fehmi yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacılar …, …, … ve … manevi tazminat davalarının ayrı ayrı REDDİNE,
Maddi tazminat davası yönünden;
Harçlar :
Alınması gerekli 92,26 TL harçtan peşin alınan 341,90 TL harç ile 44,40 TL tamamlama harcı toplamı 386,30 TL harcın mahsubu ile bakiye artan 294,04 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Yargılama giderleri :
a)Davacı tarafça yapılan başlangıçta ödenen her bir davacı için ayrı ayrı olmak üzere başvurma harcı 206,80 TL, tedbir talebi harcı 48,10 TL posta ve tebligat gideri 539,80 TL, bilirkişi ücreti 750,00 TL, Adli Tıp Rapor bedelleri 1.473,65 TL olmak üzere toplam 3.018,35 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine.
b)Davacı tarafça yapılan 92,26 TL peşin harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
Vekalet ücretleri :
Davacı … kabul edilen maddi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 1.350,65 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine.
Manevi tazminat davası yönünden;
Harçlar:
Alınması gerekli 273,24 TL harcın davalılar … ve …’ tan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Vekalet ücretleri :
a)Davacı … kısmen kabul edilen manevi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’ tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ e verilmesine.
Sair hususlar :
a)Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
b)Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine.
Dair, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davalılar Fehmi ve Erol ile davacı vekilinin yüzünde diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.21/05/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-imza ile imzalanmıştır.