Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/729 E. 2019/318 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2015/729 Esas – 2019/318
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/729 Esas
KARAR NO : 2019/318 Karar

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLLERİ :
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN : 1- … –
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN : 2- … –
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN : 3- … –
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN : 4- … –
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN : 5- … –
VEKİLLERİ :
İHBAR OLUNAN : 6- … – …
7- …
8- … –
9- … – …

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/08/2015
KARAR TARİHİ : 28/03/2019
KARARIN YAZ. TARİH : 17/04/2019
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili 06/08/2015 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacının, uyuşmazlığın konusu dava tarihinden itibaren geriye doğru 10 yıllık döneme ilişkin elektrik faturalarına yansıtılan bedellerin hukuka aykırı bedeller olduğunu, bu nedenle 10 yıllık döneme ilişkin müvekkiline ait elektrik faturalarının davalı şirkete müzekkere yazılarak celbinin gerektiğini, davalı şirketin bu faturaları TTK nın 82’inci maddesi gereği 10 yıl süreyle saklamak zorunda olduğunun açık olduğu, davalı şirkete Eylül 2005 Ağustos 2015 dönemleri arasında … (…) aracılığıyla gerçekleştirilen ödemelere ilişkin dekontların ödemeleri gösterir belgelerin, …’na müzekkere yazılarak celbinin gerektiğini, davanın kabulü ile fazlaya ve faize ilişkin tüm talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydı ile, Eylül 2005 Ağustos 2015 tarihleri arasındaki dönemde kayıp kaçak bedeli, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmet, iletim bedelleri ve kayıp kaçak bedelleri üzerinden hesaplanan TRT payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi olarak müvekkil şirketten tahsil edilen tutarların şimdilik 1000 TL sinin, müvekkil şirket tarafından davalıya ödeme yapılan her bir faturanın ödenme tarihinden tahsil tarihine değin ayrı ayrı işletilecek TCMB avans faiziyle birlikte müvekkil şirkete iadesine, yargılama gider ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 20/08/2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; eldeki davaya bakmakta görevli Mahkemenin İdare Mahkemeleri olduğunu, Elektrik Piyasası Kanunu Bazı Kanunlarda DEğişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Tasarısının 10. Maddeesinde göre mahkemenin yetkisinin hizmet bedellerinin EPDK’nın düzenleyici işlemlerine uygunluğu denetimiyle sınırlı olduğunu, EPDK’nın düzenleyici işlemlerinin uygulanmasının zorunlu olduğunu ve kayıp kaçak bedellerinin de tarifeler gereği tahsil edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Toplanan deliller, dellilerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava dilekçesi ekinde sözleşme örneği, davalı tarafından düzenlenen fatura örnekleri, davacı şirket tarafından davalı şirkete gönderilen ihtarname örneği sunulmuştur.
Yedaş Samsun İl Koordinatörlüğü’nün 10.5.2016 tarihli yazı cevabı ekinde davacıya ait aboneliğe ilişkin sözleşmeler, ilgili kayı ve belgeler ile faturalar CD halinde gönderilmiştir.
Dosya 2 makşne mühandisi 1 nitelikli hesaplamalar uzmanı avukat bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 20/01/2017 havale tarihli ön bilirkişi raporu sunulmuştur.
Yedaş Samsun İl Koordinatörlüğü’nün 08.02.2017 tarihli yazı cevabı ekinde bilirkişi ön raporunda istenen bilgiler CD halinde gönderilmiştir.
Dosya yeniden aynı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 28/02/2019 havale tarihli bilirkişi raporu sunulmuştur.
Dava, elektrik abonelerinden tahsil edilen kayıp-kaçak bedellerinin istirdadı davasıdır.
Tüm dosya kapsamından davacının davalı ile imzaladığı sözleşme gereği kurmuş olduğu baz istasyonalrını işletmek ve baz istasyonların ilişkin binalarda kullanmak üzere ticarethane tarifesi üzerinden elektrik hizmeti aldığı, faturalarda yer alan kayıp kaçak bedeli, iletim bedeli, perakende satış bedeli, TRT payı, sayaç okuma ve dağıtım bedeli adı altındaki tahakkukların haksız olduğundan bahisle kesintilerin tespiti ile HMK’nın 107. Maddesine göre 15.000,00-TL’nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi için eldeki kısmi alacak davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dava tarihinden sonra 04/06/2016 tarihinde kabul edilen 6719 sayılı “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile 6446 sayılı yasada bir takım değişiklikler yapılmıştır. 17 Haziran 2016 tarihli Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanunun Geçici 20. maddesine göre EPDK kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. madde hükmü uygulanacaktır. 6719 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik, 6446 sayılı kanunun 17/10. maddesine göre de Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda Tüketici Hakem Heyetleri ile Mahkemelerin yetkisi bu bedellerin Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.
Yürürlükteki 6719 sayılı yasayla değişik 6446 sayılı yasanın geçici 20. maddesi gereği bu Kanunun yürürlük tarihinden önce açılmış davalarda da uygulanması gerekmektedir. Bu sebeple açıklığa kavuşturulması gereken husus 6719 sayılı yasa ile değişik, 6446 sayılı yasanın 17/10 maddesi gereği davalı kurum tarafından yapılan tahakkukların EPDK’nın düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlı olacaktır.
Mahkememizce aldırılan 28/02/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda; 6446 sayılı yasayı değiştiren 6719 sayılı yasanın 21. Maddesi hükmü ile 6446 sayılı yasanın 17. Maddesine eklenen 10. fıkra gereğince dağıtım şirketleri tarafından tüketicilere gönderilen elektrik faturalarına karşı yapılan başvuru ve açılan davalarda hakem heyeti ve mahkemelerin yetkisinin iş bu faturalarda yapılan fiyatlandırmanın EPDK tarafından onaylanıp belirlenen fiyatlara uygun olup olmadığının denetlenmesi ile sınırlandırıldığı, aynı yasanın geçici 20. Maddesine göre de eldeki dava ve başvurularda da 17. Madde hükmünün uygulanması gerektiğinin açıkça belirtildiği, buna göre halen derdest olan davalarda da hakem heyeti ve mahkeme tarafından yalnızca faturadaki fiyatlandırmanın EPDK kararlarına uygun olup olmadığının denetlenme imkanının olduğu yani yalnızca yerindelik denetimi yapılacağı, içerik denetimi yapılamayacağı, davalı dağıtım şirketi tarafından davacı şirkete gönderilen elektrik faturalarındaki fiyatlandırmanın EPDK’nın onaylayıp belirlediği tarifelere uygun olduğu ve bu bağlamda davacı şirketin abonelikleri için davalı Yelişırmak Elektrik Dağıtım A.Ş’den “kayıp-kaçak, perakende satış hizmeti, sayaç okuma, iletim ve dağıtım bedeli ve TRT payı bedeli” alacağının olmadığı kanaati belirtilmiş, aynı zamanda 143.570,01-TL kayıp kaçak bedeli, 81.396,76 TL iletim bedeli, 34.074,14 TL PSH bedeli, 857,76 TL sayaç okuma bedeli, 419.419,91 TL dağıtım bedeli, 65.413,41 TL bedeliye tüketim vergisi, 64.721,70 TL TRT fonu ile 32.398,73 TL enerji fonu hesaplandığı rapor edilmiştir.
Yukarıda açıklanan yasa hükümleri doğrultusunda dava tarihinden sonra yürürlüğe giren yasa hükümleri gereği davanın konusunun kalmadığı anlaşılmıştır. (Yargıtay 3. HD’nin 08/02/2017 tarih 2016/16610 Esas 2017/1011 Karar sayılı örnek ilamı)
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331. maddesinin 1. fıkrasında; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği düzenlenmiştir. Bu durumda yargılamaya devam edilerek dava açıldığı zaman hangi tarafın haksız olduğunun tespit edilmesi ve tutumuyla dava açılmasına sebep olan tarafa yargılama giderinin yükletilmesi gerekmektedir.(Y.3HD 2016/16610 E 2017/1011 K örnek ilamı)
Somut olayda, davacı tarafın dava açıldığı tarihteki mevzuat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 K. Sayılı kararı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin kararları gereği dava açmakta haklı olduğu, Yasa değişikliğinin 17 Haziran 2016 tarihli Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe girdiği, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliği ya da içtihadı birleştirme kararı gereği davanın kabul edilmemesi nedeniyle haksız çıkmasına rağmen davacının yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı kanaatine varılmıştır.
Anılan yasa maddeleri ve 6100 sayılı HMK’nın 331. maddesinde belirtilen hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre davanın görülmesi sırasında geçmişe yürür yasa gereğince davanın konusuz kalması dikkate alınarak davacının yargılama giderlerinden sorumlu olmaması yanında davanın esastan kabulle sonuçlanmayıp konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmediği görülmekle davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmiştir.(Y.3HD 2016/16610 E 2017/1011 K sayılı örnek ilamı)
6719 sayılı yasanın iptali yönünden Anayasa Mahkemesine başvuru yapılmış ve 15/02/2018 tarih ve 30333 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 2016/150 Esas, 2017/179 Karar sayılı kararı ile 6446 sayılı yasanın 17. Maddesine eklenen 10. Fıkranın iptaline karar verilmiş ise de 21.1.2004 tarih, 2004/10-44 Esas, 2004/19 Karar sayılı HGK kararı gereğince Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilmesi gerektiğinden ve aldırılan bilirkişi raporunda da davacıdan yapılan kesintilerin EPDK tarafından onaylayıp belirlenen tarifelere uygun olduğu belirtildiğinden davanın konusuz kalmış olması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
Davanın belirsiz alacak davası olarak açılmış olması ve belirsiz alacak davalarında kanun yoluna başvurmanın kamu düzenine ilişkin sayılması sebebiyle davacı yönünden kanun yolu açık olarak hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-KONUSUZ KALAN DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40-TL red harcından peşin alınan 27,70-TL karar ilam harcının mahsubu ile bakiye 16,70-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 417,7-TL tebligat ve posta gideri, 1.050,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.467,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan 110,00-TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
5-İhbar olunan … tarafından yapılan 10,00 TL yargılama giderinin ihbar olunan üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.28/03/2019

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.