Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/155 E. 2019/1038 K. 14.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2015/155 Esas – 2019/1038
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/155
KARAR NO : 2019/1038

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLLERİ : …

DAVALI : 1- … –
VEKİLİ : Denizevler Mah.226.Sk. Vedat Yüksel Ap. No:1 Da:4 … Atakum / SAMSUN
DAVALI : 2-…
VEKİLİ :
DAVALI : 3-… – – Kışla Mah. 976 Sk. No:3 İç Kapı No:7 İlkadım/ SAMSUN
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/02/2015
KARAR TARİHİ : 14/11/2019
KARARIN YAZ. TARİH : 12/12/2019
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesini özetle; davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile 27/12/2013 günü müvekkilinin kullanmakta olduğu … plakalı motosikletin çarpışması sonucunda yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin kaza neticesinde yaralandığını, müvekkilinin kaza öncesinde bir restauarnatta döner ustası olarak çalışmakta oluğunu, müvekkilinin aylık gelirinin 3.500,00 TL olduğunu, araç sürücüsü … hakkında Samsun 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/462 Esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını, yapılan yargılama soncunda 13/11/2014 tarih 2014/388 Karar sayılı karar ile kazanın meydana gelmesinde asli ve tek kusurulu olmasından dolayı mahkumiyet kararı verildiğini, müvekkilinin kaza sonrasında zor günler geçirdiğini ve ailesine karşı olan yükümlülüklerini yerine getiremediğini, müvekkilinin geçirdiği kaza nedeniyle sol ayak bileğinde 8 parçalı kırık meydana geldiğini, müvekkilinin bir takım tedaviler gördüğünü ve ameliyat geçirdiğini, haksız fiil şartlarının oluştuğunu bu nedenle bu davanın açılmasının zaruri hale geldiğini belirterek müvekkilinin uğradığı zararın değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari 3.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen, sigorta şirketi için poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere ve müvekkilinin yaşadığı acı ve ızdırabın bir nebze de olsa karşılanabilmesi için 25.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 27/12/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Ak Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin yapılan ödemeler mahsup edildikten sonra ancak poliçe limitleri oranından sorumluluğunun mevcut olduğunu, söz konusu kaza nedeniyle dava açılmadan önce müvekkili şirkete müraacat olmadığını, dava dosyası kapsamında müvekili şirketin sigortalısının kusurunu gösteren bilgi ve belge bulunmadığı, tedavi ve bakıcı giderlerinden müvekkil şirketin sorumluluğunun olmadığı, davacı yanın meydana gelmiş kaza neticesinde doğmuş ve sgorta poliçesinden karşılanacak maluliyet ve zararının olmadığı, geçici maluliyetten müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, davacının gerçek zararının belirlenmesinin gerektiğini, davacının kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerektiğini, ancak dava tarihinden itibiraen faiz istenebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın hukuki yarar şartı ve iyiniyet şartını taşımadığından reddini talep ettiklerini, ayrıca zamanaşımı, görev ve yetki itirazlarını da süresi içinde mahkemeye sunduklarını, 6100 Sayılı HMK md. 116 ve devamında düzenlenen ilk itirazlarını da mahkemeye sunduklarını, davacının müvekkilinden hiç bir alacağının bulunmadığını, müvekkilinin davaya konu olayda hiç bir kusuru olmadığı gibi … plakalı aracın bütün bakım ve kontrollerinin eksiksiz bir biçimde yapıldığını, davacının talep ettiği manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, davacının yanın aylık gelirinin 3.500 TL olduğu şeklindeki beyanı kabul etmediklerini ve gerekli araştırmanın yapılmasını talep ettiklerini, davacı yanca ileri sürülen iddiaları kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde kaza tespit tutanağı, Samsun 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/462 Esas 2014/388 Karar sayılı ilamını sunmuştur.
Mahkememizin 2015/155 Esas 16/02/2015 tarihli kararı ile davalı … üzerine kayıtlı … plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketinden kazaya ilişkin oluşturulan hasar dosyası ile poliçe celp edilmştir.
Samsun 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/462 Esas sayılı dosyası celb edilmiştir.
… ve Samsun Gazi Devlet Hastanesinden kaza sonrası görmüş olduğu tedavilere ait kayıtlar celb edilmiştir.
Ankara ATK’dan 17/09/2015 tarihli kusur raporu aldırılmıştır.
İstanbul ATK’dan 18/04/2016 tarih ve 7853 karar sayılı maluliyet raporu aldırılmıştır.
İlyasköy Polis Merkezi Amirliği vasıtası ile davacı … hakkında ekonomik sosyal durum araştırması yaptırılmıştır.
Gazi Polis Merkezi vasıtasıyla davalı … ve davalı … hakkında ekonomik sosyal durum araştırması yaptırılmıştır.
Sosyal Güvenlik Kurumundan davacının çalışmasına ilişkin sgk kayıtları celp edilmiştir.
Aktüer bilirkişiden 05/08/2016 tarihli rapor aldırılmıştır.
Davacı vekili tarafından 14/12/2016 tarihli dilekçe ile davacının çalıştığı işe ilişkin beyan dilekçesi sunulmuştur.
Aktüer bilirkişiden 02/08/2017 tarihli ek rapor aldırılmıştır.
Davacının gelirine ilişkin olarak … ve … Derneğinin yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Aktüer bilirkişiden 22/01/2018 tarihli 2. Bilirkişi ek raporu aldırılmıştır.
Aktüer bilirkişiden 12/09/2018 tarihli 3. Ek rapor aldırılmıştır.
14/05/2019 tarihli celsede davacı tanıkları …, … ve …’ın davacının gelirine ve çalışmasına ilişkin beyanları alınmıştır.
Davacı vekili 26/10/2018 havale tarihli dilekçesi ile dava değerinin belirli hale getirerek maddi tazminat talebini toplam 270.594,49 TL’ye yükselterek harcını ödemiştir.
DELLİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Tüm dosya kapsamından, davalı ….’nin T-45523455-0-0 poliçe nolu ZMMS poliçesi ile zorunlu mali sorumluluk sigortacısı, davalı …’in maliki olduğu … plakalı aracın davalı … sevk ve idaresinde iken davacı … sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklet ile çarpışması sonucunda 27/12/2013 tarihinde trafik kazasının meydana geldiği, kaza sonrasında davacının yaralandığı, kaza sebebiyle davacının geçici ve kalıcı iş göremezliğe ilişkin maddi zararları ile manevi zararının tazmini talebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dava ve cevap dilekçelerine göre uyuşmazlık “Mahkememizin görevli olup olmadığı, davacı taleplerinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, kazadaki kusur durumu, davacı …’in kaza sebebiyle maddi ve manevi zarar görüp görmediği, gördü ise miktarı” noktalarında toplanmıştır.
Kaza tespit tutanağının incelenmesinde 27/12/2013 tarihinde … plakalı aracın … plakalı motorsiklete aracın ön kısmı ile motorsikletin sol yan kısmına çarpması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, poliçe örneğinden hasara sebebiyet veren … plakalı aracın … adına kayıtlı Renault Marka, 2005 model otomobil cinsi araç olduğu, kaza anında araç sürücüsünün davalı … olduğu, aracın T-45523455-0-0 poliçe nolu ZMMS poliçesi ile davalı … tarafından sigortalandığı, dosyaya sunulan poliçe incelendiğinde ölüm ve sakatlık durumunda şahıs başına tazminatın 250.000,00 TL limit ile teminat altına alındığı anlaşılmıştır.
Samsun 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/462 Esas 2014/388 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde 27/12/2013 tarihinde meydana gelen eldeki davaya da sebebiyet veren tarfik kazası sebebiyle kovuşturma yapıldığı, yapılan yargılama sonunda ”sanık …’ ın olay tarihinde sevk ve idaresindeki araç ile, katılan …’ nun kullandığı motorsiklete çarptığı, …’ in çarpmanın etkisiyle basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde, hayat fonksiyonlarını orta derece etkileyecek, kırık meydana getirecek şekilde yaralandığı kabul edilerek” katılan Fahrettine yönelik taksirle yaralama suçundan mahkumiyet hükmü verildiği, sonuç ceza yönünden hükmün açıklanmasının geri bırrakılmasına karar verildiği, kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Samsun 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/462 Esas 2014/388 Karar sayılı dosaysında trafik bilirkişisinden kusur raporu aldıırlmış, 10/10/2014 tarihli raporda kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü …’ ın asli kusurlu olduğu, … plaklaı araç sürücüsü …’nun kusurunun bulunmadığı beliritlmiştir.
Kazanın oluşumunda izafe kusur oranlarının tespiti için Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesinden 17/09/2015 tarihli kusur raporu aldırılmış, raporda meydana gelen kazada davacı …’ nun kusursuz olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ ın %100 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü …’ın tamamen kusurlu olduğu birbirini doğrulayan bilirkişi raporları ile tespit edilmiş, davalılar vekillerinin kusura yönelik itirazları yerinde görülmemiştir.
Maluliyet yönünden davacı …’nun hasta kayıtları ve raporları toplanmış, İstanbul ATK’dan aldırılan maluliyet raporunda davacının 27/12/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında E cetveline göre %18,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabiliceği belirtilmiştir.
Maluliyetin tespiti sonrasında aktüer bilirkişiden rapor aldırılmış, davacı …’ nun geleri asgari ücret baz alınarak yapılan hesaplama neticesinde dava konusu kaza nedeniyle iş görememezlik tazminatı olarak 94.082,87 TL miktarında davalılardan alacaklı olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından aktüer bilirkişi raporuna davacının çalışmasına esas geliri yönünden itiraz edilmiş, Mahkememizce davacının gelirinin tespitine yönelik olarak … ve … Derneği’ne müzekkere yazılmış, verilen cevabi yazıda 2013 yılı itibariyle dönerci ustasının emsal maaş miktarının 2.600,00 TL ile 4.500,00 TL arasında değiştiği belirtilmiştir.
Gelen yazı cevabı ve davacı vekilinin rapora itirazının değerlendirilmesi için dosyamız kök raporu hazırlayan bilirkişiye tevdi edilmiş, hazırlanan ek raporda yapılan hesaplama neticesinde, davacının geliri 1.021,50 TL baz alındığında, davacının 132.294,19 TL iş görememezlik zararının oluştuğunun belirtildiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından bilirkişi ek raporuna davacının gelirine ilişkin eksik değerlendirme yapıldığı belirtilerek itiraz edilmiş ve bilirkişiden itirazları karşılar şekilde 2. Ek rapor aldırılmıştır, özetle; davacının emsal gelirine ilişkin olarak … Birliği Derneği yazı cevabına göre davacının kaza tarihindeki geliri 4.000,00 TL baz alınarak yapılan hesaplama neticesinde davacının kaza nedeniyle 376.966,49 TL iş görememezlik zararının bulunduğu, TÜİK verilerine göre yapılan hesaplamaya göre 135.491,06 TL iş görememezlik zararınının hesaplandığı belirtilmiştir.
Davacı tarafından iş bu rapora davacının bağlı bulunduğu meslek odası tarafından bildirilen emsal ücret değerlendirilerek hesaplama yapılmasının gerektiği belirtilerek itiraz edilmiştir.
Mahkememizce dava dosyası aynı aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş ve meslek odası tarafından bildirilen alt ve üst sınır dikkate alınarak terditli bir şekilde rapor tanzimi istenilmiş ve hazırlanan 3. Ek raporda özetle; davacının sigortalı hizmet dökümünde prime esas brüt ücret üzerinden yapılan hesaplama neticesinde 144.726,07 TL, meslek odası tarafından bildirilen 2.600,00 TL aylık gelire göre yapılan hesaplamada 270.594,49 TL, meslek odası tarafından bildirilen ücretlere göre ortalama sınıra göre yapılan hesaplamada 347.498,86 TL, meslek odası tarafından bildirilen üst sınıra göre hesaplama yapıldığında 449.374,96 TL iş görememezlik zararının hesaplandığı belirtilmiştir.
Davacı ile davalı gerçek kişiler yönünden sosyal ve ekonomik durum araştırması yaptırlmıştır.
Mahkememizce davacının gelirine ve çalışmasına yönelik olarak davacı tanıkları dinlenilmiş ve beyanlarında davacı ile bir dönem aynı iş yerinde birlikte çalıştıklarını, davacının kaza döneminde döner ustabaşısı olarak görev yaptığını, 3.000,00 – 3.500,00 TL arasında maaş alındığı, sigorta primlerinin asgari ücret üzerinden gösterildiğini belirtmişlerdir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 26/10/2018 tarihli dilekçe ile 3.000,00 TL maddi tazminat davasını ıslah ederek 267.594,49 TL arttırırarak 270.594,49 TL’ye yükseltmiş, harcı ikmal etmiştir.
Sonuç olarak Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, tanık beyanları, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davacının yaralanmasına sebebiyet veren aracın davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan … plakalı araç olduğu, kazanın meydana gelmesindeki tüm kusurun … plakalı araç sürücüsünde olduğu, davacının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, davacının kaza sebebiyle kalıcı maluliyetinin bulunduğu ve davacının tespit edilen iyileşme süresi ve davacının döner ustası olduğu, sosyal ve ekonomik durum araştırmasın, SGK hizmet dökümündeki çalıştığı iş kolu, tanık beyanları dikkate alınarak ilgili meslek odasından alınan emsal ücrete ilişkin alt sınır dikkate alınarak PMF yaşam tablosu ve dosyadan tespit edilen kusur ve maluliyet oranlarına göre yapılan hesaplama sonucu 270.594,49 TL maddi zararının bulunduğu anlaşılmakla, davalı sigorta şirketi teminat limiti olan 250.000,00 TL’den sorumlu tutulararak davacının maddi tazminat talebinin kabulüne, dosya kapsamında dava tarihinden önce sigorta şirketi yapılan başvuru bulunmadığından temerrüt oluşmadığı kanaatine varılarak sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat miktarının tayininde 22/06/1966 tarih 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesi nazara alınarak dosyanın özelleştirilmesi gerekmiştir. Buna göre somut olayda özellikle kusur tazminatın tayininde en önemli etken olarak değerlendirilmiştir. Bunun yanında davacının maluliyeti, tarafların ekonomik sosyal durumları, manevi tazminatın zenginleşmeye yol açacak nitelikte olmaması değerlendirilerek talep miktarının fazla olduğu anlaşılmıştır. Ancak meydana gelen zarar sebebiyle duyulan acı, elem, kederin bir nebzede olsa giderilmesine yönelik olarak tarafların ekonomik sosyal durumlarıyla, paranın alım gücüyle, ülkenin ekonomik gerçekleriyle manevi tazminatın niteliği, maluliyet ve kusur durumuyla uyumlu olacak şekilde manevi tazminata hükmetmek gerektiğinden yukarıda belirtilen etkenler nazara alınarak, davacı için 17.000,00 TL manevi tazminata hükmetmenin hak, nesafet ve adalet kurallarına uygun olacağı değerlendirilerek davanın kısmen kabulüne hükmetmek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile, 270.594,49TL’nin (davalı …’nin sorumluluğu 250.000,00TL poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılar … ve … yönünden 27/12/2013 kaza tarihinden, davalı … yönünden 16/02/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 17.000,00TL’nin 27/12/2013 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 19.645,58 TL karar ilam harcından peşin alınan 965,64 TL ve ıslah ile alınan 913,96 TL harcın mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 18.635,98 TL’nin davalılardan (davalı sigorta şirketi 16.144,74 TL limit ile sorumlu tutulmak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı, 45,60 tedbir talebi harcı, 913,96 TL ıslah harcı, peşin karar ilam harcı olarak yatırılan 95,64 TL ile 4,10 vekalet suret harcı gideri olmak üzere toplam 1.087,00 TL’ nin (davalı sigorta şirketi 1.004,27 TL limit ile sınırlı olmak kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından ödenen 745,75 TL tebligat ve posta gideri, 1.061,35 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1807,10 TL yargılama giderinin (davalı sigorta şirketi 1.669,56 TL limit ile sınırlı olmak kaydı ile) davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı maddi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 22.185,67 TL vekalet ücretinin (davalı sigorta şirketi 20.497,16 TL limit ile sınırlı tutulmak kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı manevi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalı … kısmen reddedilen manevi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a ödenmesine,
8-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
10-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, davacı asil ile vekilinin, davalı … ve Davalı … vekilinin yüzüne karşı davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.14/11/2019

Katip

Hakim

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.