Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2023/181 E. 2023/554 K. 14.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/181
KARAR NO : 2023/554

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/11/2022
NUMARASI : 2022/460 Esas 2022/808 Karar
DAVACI : ANADOLUBANK ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …-…
DAVALI (İstinaf eden) : … (T.C. Kimlik No:…)
VEKİLİ : Av. …-…
DAVANIN KONUSU : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
KARAR TARİHİ :14/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :14/04/2023
Yukarıdaki esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme’si kararının incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya içeriğindeki tüm bilgi ve belgeler okunup, tetkik edilip heyetçe yapılan müzakerede, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı incelenerek aynı Kanun’un 353. maddesi gereğince duruşma yapılmaksızın yapılan inceleme sonunda gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankaya, davalının talebi üzerine, Gebze İcra Müdürlüğü’nün 2022/6084 esas sayılı dosyasından 06/04/2022 tarihli birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, birinci haciz ihbarnamesine müvekkili banka tarafından aynı gün içerisinde 06/04/2022 tarihli ve RKA/2022046834 sayılı müvekkili banka evrak kayıt numarası ile ”Yazınızda adı geçen borçlu/borçlulara ait Bankamız nezdinde herhangi bir açık hesaba, hak ve alacağa rastlanılmamıştır” şeklinde cevap verildiğini, bankanın birinci haciz ihbarnamesine süresi içerisinde cevap vermesine rağmen aynı icra müdürlüğü dosyasından 18/05/2022 tarihli ikinci haciz ihbarnamesi tebliğ edildiğini, müvekkili banka tarafından 18/05/2022 tarih ve RKA/2022065597 kayıt numarası ile ”Birinci haciz ihbarnamesine süresi içerisinde itiraz edildiği, 2. haciz ihbarnamesinin gönderilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, usul ve yasaya aykırı olarak müvekkil Banka’ya 2. haciz ihbarnamesine de itiraz edildiğini” belirten cevap verildiğini, birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine itiraz edilmesine rağmen, bu kere dosyadan 10/06/2022 tarihinde üçüncü haciz ihbarnamesi gönderildiğini, söz konusu haciz ihbarnamesinde 59.237,77 TL’ye faiz ve masrafları ile birlikte haciz konulduğu, yapılan ikinci ihbara rağmen müddeti içinde itiraz edilmemesi nedeniyle borcun müvekkili banka zimmetinde sayıldığının belirtildiğini, müvekkili banka nezdinde, müvekkili bankaya gönderilen haciz ihbarnamelerinde yer alan borçlu ”Tasfiye Halinde Enöz Gıda İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi”ne ait bir hak ve alacağı bulunmamakta ve açık bir hesabı da bulunmadığını, İcra Müdürlüğü tarafından gönderilen birinci haciz ihbarnamesine karşı müvekkili banka tarafından süresi içerisinde itiraz edilmiş olup, alacaklının bu cevap ve itirazın aksini iddia etmesi halinde İcra ve İflas Kanunu’na göre işlem yapması gerektiğini, birinci haciz ihbarnamesine süresi içerisinde yapılan itiraza rağmen müvekkili bankaya gönderilen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnameleri gönderilmesi usulsüz olup, gönderilen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin gönderilmesine ilişkin kararların iptaline karar verilmesini ve müvekkili bankanın borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkiline Gebze İcra Müdürlüğü’nün 2022/6084 esas sayılı dosyasında borçlu bulunan Enöz Gıda İnşaat Taahhüt Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ndeki alacağı için takibe girişildiğini, bundan dolayı borçlunun banka hesaplarındaki hak ve alacakları için birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacı Anadolubank Anonim Şirketi’ne 06/04/2022 talep tarihli 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, aynı gün içerisinde tebliğe çıkarılan haciz ihbarnamesinin 06/04/2022 tarihinde alıcısı tarafından açıldığını ancak yedi günlük cevap süresi içerisinde dosyaya herhangi bir cevap verilmediğini, bunun üzerine 17/05/2022 talep tarihli 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ikinci haciz ihbarnamesinin alıcısı tarafından 18/05/2022 tarihinde açıldığını ancak bu ihbarnameye de süresi içinde herhangi bir cevap verilmediğinden 09/06/2022 talep tarihli 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildiğini ve alıcısı tarafından 10/06/2022 tarihinde tebligatın açıldığını, icra dosyasından da görüleceği üzere davacı tarafın bahsi geçen haciz ihbarnamelerine 30/06/2022 tarihinde ”Haciz İhbarnamesinde yer alan borçluların Bankamızda hak ve alacağı bulunmamaktadır” şeklinde cevap ve itirazlarını sunduğunu, İİK gereği belirtilen cevap sürelerini kaçırdıklarını, yukarıda detaylı şekilde izah edildiği üzere davacı tarafa, haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun olarak gönderilmesine rağmen kanuni süreler içinde cevap vermediğini, bu yönüyle taleplerin hukuka uygun olduğunu, davacının cevapları süresi içinde sunulmamış olup dosyaya bu süreler geçtikten sonra cevapların yüklendiğini, süresi içinde cevap verildiği iddia edilmişse de dosyaya eklenen bir cevap olmadığından bu durumun taraflarınca bilinmesinin de mümkün olmadığını, itirazlar icra dosyasına girmemiş olsa bile bundan müvekkilinin sorumlu tutulmasının düşünülemeyeceğini, yukarıda açıklanan nedenlerle süresi içinde cevap verilmeyen ve davacı tarafça icra dosyasına da gönderilmiş bir haciz ihbarnamesine cevap ve itiraz dilekçesi de bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DOSYADA TOPLANAN DELİLLER:
Gebze İcra Müdürlüğü’nün 2022/6084 esas sayılı dosyası.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ:
Mahkemece; davanın kabulüne, davacının, Kocaeli İcra Müdürlüğü’nün 2022/6084 esas sayılı takip dosyasında, takip dosyası borçlusu …’a borçlu olmadığının tespitine, davacının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki iddia ve beyanlarını tekrarla, icra dosyasından da görüleceği üzere davacı tarafın bahsi geçen haciz ihbarnamelerine 30/06/2022 tarihinde ”Haciz ihbarnamesinde yer alan borçluların Bankamızda hak ve alacağı bulunmamaktadır” şeklinde cevap ve itirazlarını sunduğunu, İİK gereği belirtilen cevap sürelerini kaçırdıklarının aşikar olduğunu, davacı tarafça, haciz ihbarnameleri usulüne uygun olarak gönderilmesine rağmen kanuni süreler içinde icra dosyasına yüklenen herhangi bir cevap yüklenmediğini, bu yönüyle taleplerinin hukuka uygun olduğunu, bu hususun icra dosyası incelendiğinde de açıkça görüleceğini, davacının haciz ihbarnamesine karşı cevaplarının dosyaya bu süreler geçtikten sonra yüklendiğini, itirazlar icra dosyasına girmemiş olsa bile bundan müvekkilinin sorumlu tutulmasının düşünülemeyeceğini, yüksek mahkeme kararlarının da bu yönde olup davalı müvekkilinin yargılama giderleri ile sorumlu tutulabilmesi için dava açılmasına sebebiyet vermiş olması gerektiğini, konuyla ilgili yüksek mahkeme kararlarında da bu hususa değinildiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER:
Dava, İİK’nın 89/3. maddesi kapsamında 3. kişi tarafından açılan menfi tespit talebine ilişkindir.
İlk Derece mahkemesi’nce, icra dosyasının incelenmesinde davacıya gönderilen 06/04/2022 tarihli 1. haciz ihbarnamesine karşı 06/04/2022 tarihinde, 18/05/2022 tarihli 2. haciz ihbarnamesine karşı 06/04/2022 tarihinde itiraz dilekçesi verilerek itiraz edildiği, itirazların süresinde olduğu gerekçesiyle davacının davasının kabulüne; davacının, davalının kötü niyetli olarak dava konusu işlemi yaptığını ispatlayamadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ise de;
Hukuki yararın varlığı, dava koşulu niteliğinde olup; mahkemece, kendiliğinden göz önünde tutulur. Dava, borçlu olmadığının tespiti istemidir. Dava hakkı hukuki yarar ile sınırlıdır. Davacı, ihlal edildiğini ileri sürdüğü hakkını elde edebilmek için mahkeme kararına muhtaç bulunmalıdır. Bu bağlamda, hukuki korunmada, (davada) zorunluluk olmalıdır. İdeal veya geleceğe dönük bir yarar yeterli değildir. Kural olarak, eda davalarında hukuki yararın varlığı asıldır ve ayrıca bu yönde bir ispat yükümlülüğü yoktur. Tespit davalarında ise; hukuki ilişkinin varlığının, ‘hemen’ tespit edilmesinde davacının korunmaya değer bir hukuki yararının bulunması gerekir. Bu da, üç şartın birlikte varlığına bağlıdır:
a)Davacının bir hakkı veya hukuki durumu, güncel (halihazır) bir tehlike ile tehdit edilmiş olmalı;
b)Bu tehdit nedeniyle, davacının hukuki durumu tereddüt içinde olmalı ve bu husus davacıya zarar verebilecek nitelikte bulunmalı;
c)Yalnız kesin hüküm etkisine sahip olup, cebri icraya yetki vermeyen (icraya konulamayan) tespit hükmü, bu tehlikeyi ortadan kaldırmaya elverişli olmalıdır.
Somut olayda; davacıya gönderilen birinci ihbarnamesine davacı tarafından süresi içerisinde itiraz edilmiş olup davacıya gönderilen haciz ihbarnamesi kesinleşmemiştir. Bu durumda ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin hüküm ifade etmeyeceği sabittir ve davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı yoktur.
O halde mahkemece, dava açılmasında hukuki yarar olmadığından davanın usulden reddine, dava usulden reddedildiğinden davalı lehine tazminata hükmolunmasına yer almadığına karar verilmesi gerekirken, davanın esası incelenerek yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olduğundan davalının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak esasa ilişkin yeniden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/460 esas 2022/808 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
B)- Esasa ilişkin aşağıdaki şekilde yeni hüküm tesisine,
1-Davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Dava usulden reddedildiğinden davacı aleyhine tazminata hükmolunmasına YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
C)-İstinaf yargılaması yönünden;
1-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde davalıya iadesine,
2-Davalı tarafından yapılan 220,70 TL istinaf başvuru gideri, 82,50 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam 303,2‬0 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4-HMK’nın 333. maddesi gereğince kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
5-Kararın İlk Derece Mahkemesi’nce taraflara tebliğ edilmesine,
Dair, İİK’nın 363/1, HMK’nın 346. ve 352. maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/(1)-a maddesi gereğince miktar itibarı ile KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/04/2023


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır