Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/980 E. 2023/933 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/980
KARAR NO : 2023/933

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/03/2023
NUMARASI : 2021/925 Esas – 2023/260 Karar

DAVACI : HALİÇ ENTEGRE GERİ DÖNÜŞÜM METAL ÇİVİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
FERİ MÜDAHİLLER : 1-ANADOLU FAKTORİNG ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
2-ANADOLUBANK ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
Av. … – …
3-BAŞER FAKTORİNG ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
4-BNP PARİBAS FİNANSAL KİRALAMA ANONİM ŞİRKETİ …
5-TEB FAKTORİNG ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
6-ÇAĞDAŞ FAKTORİNG ANONİM ŞİRKETİ – …
7-İSTANBUL VARLIK YÖNETİM ANONİM ŞİRKETİ – …

VEKİLİ : Av. … – …
8-FİBA FAKTORİNG ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
9-GSD FAKTORİNG ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
10-SAKARYA ELEKTRİK PERAKENDE SATIŞ ANONİM ŞİRKETİ …
VEKİLİ : Av. … – …
11-T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI – …
VEKİLİ : Av. … – …
12-ŞEKER FAKTORİNG ANONİM HİZMETLERİ ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
13-TÜRKİYE CUMHURİYETİ ZİRAAT BANKASI ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
14-TEKNOSA İÇ VE DIŞ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
15-YAPI KREDİ FİNANSAL KİRALAMA ANONİM ORTAKLIĞI – …
VEKİLİ : Av. … – …
16-YAPI VE KREDİ BANKASI ANONİM ŞİRKETİ …
VEKİLİ : Av. … – …
17-ZEPLİN TURİZM TAŞIMACILIK YATIRIM SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
18-ALİŞAN LOJİSTİK ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA TÜRÜ : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)
DAVA TARİHİ : 16/12/2021

KARAR TARİHİ : 07/06/2023
KR. YAZIM TARİHİ : 09/06/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 23.10.2015 tarihinde kurularak faaliyete başlayan Haliç Entegre Geri Dönüşüm Metal Çivi San.ve Tic. Ltd. Şti.’nin kurulduğu günden beri geri dönüşüm ve palet sektörünün öncü firmalarından biri olduğunu, sektörünün öncü firmalarından biri olarak faaliyetlerine devam ettiğini, özellikle 2020 yılı başından itibaren tüm dünyayı etkileyen pandemiden dolayı davacı şirketin zarar gördüğünü ve bunun neticesinde cirosunun düştüğünü, finansal sıkıntılar yaşadığını, dünyada ve ülkemizde koronavirüs salgınının düzelmesi ve hayatın tekrar normal seyrine dönmesi ile davacı şirketin tekrar yüksek ciroları ile şu an yaşadığı nakit sıkıntısından kurtulup sektörünün öncü firmalarından biri olarak faaliyetlerine devam edeceğini, davacı şirkete ilişkin konkordato hükümlerine başvurulmaması halinde küçük bir azınlığın cebri icra yoluyla alacağını tahsil edeceğini, katma değer sağlayan bir şirketin iflasın eşiğine geleceğini, bu durumda ülke ekonomisinin zarar göreceğini, davacı …’in şirketin yetkilisi olduğunu, davacı şirketin nakit dar boğaza girmesi ve şirketin borçlarına vermiş olduğu kefaletler sebebiyle ciddi bir cebr-i icra tehtidiyle karşı karşıya kalma ihtimalleri bulunduğunu, davacı şirketin konkordato projesinin başarıya ulaşmasıyla birlikte müvekkilinin şahsi kefaletlerinin bulunduğu borçların da sona ereceğini, müvekkili şirket ve gerçek kişi davacının şirketin ortak ve yöneticisi olup müşterek kefalet durumlarının söz konusu olduğunu, borçların aynı hukuki nedenden kaynaklanması, borç sebeplerinin, kefili bulundukları kredi borçlarının benzer ve aynı ilişkilerden kaynaklanmış olması karşısında HMK’nın 166/4 maddesi gereğince davanın, davacı şirket ve davacı gerçek şahıslar yönünden birlikte görülmesi gerektiğinden davacı şirket ve davacı gerçek şahıslar hakkındaki konkordato davasının birlikte açılma zarureti hasıl olduğunu, davacı şirketin işletme sermayesi ihtiyacının çözülmesi halinde yüksek teknoloji ve yüksek kaliteye sahip üretim faaliyetlerini devam ettireceğini ve daha karlı duruma geleceğini, konkordato talebi ile amaçlarının belirli bir süre haciz ve muhafaza baskısı yaşamadan faaliyet göstermenin sağlanması olduğunu, konkordato taleplerinin kabul edilmesi halinde şirkete ortak olma görüşmelerinin devam eden ortak adayları ile sürecin başarılı sonuçlanabileceğini ve sıcak para girişi sağlanacağını, ileri ki yıllar için de projelerde ifade ettikleri sermaye artışları ile sabit kıymet takdir satışlarından elde edilecek gelirlerle borçların ödenebileceğini, işletme sermayesi ihtiyacının karşılanması amacıyla yeni ortak adayları ile muhtelif görüşmeler yapıldığını ve yapılmaya da devam ettiğini bu sebeple; öncelikle davacının faaliyetine devam edebilmesi ve malvarlığının korunabilmesi için İcra ve İflas Kanunu’nun 287, 288., 294, ve 295. maddeleri gereğince; İİK’nın 206/1 sırasındaki haklar hariç olmak üzere, 6183 sayılı Kanundan doğan vergi ve her türlü harç, ceza ile SGK alacakları (prim, idari para cezalan dahil) ile ilgili takipler dahil olmak üzere, hangi sebebe dayanırsa dayansın davacı aleyhine yeni takip yapılmaması, haciz, ihtiyati haciz, e-haciz, ihtiyati tedbir, satış, muhafaza işlemleri uygulanmaması, evvelce yapılmış olan tüm takiplerin durdurulmasına, yeni takip başlatılmamasına, tedbir tarihinden sonra uygulanan haciz, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına, davacı şirket hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılmış ve yapılacak tüm icra takiplerinde satışlarının durdurulması, rehinli menkullerin muhafazasının durdurulmasına, davacının tüm kurumlar ve şirketler nezdindeki hak ve alacaklarının 3. kişilerce haciz, muhafaza ve tahsil edilmesinin önlenmesi ve evvelce yapılmış takiplerden üzerine haciz konulan hak ve alacaklar da dahil olmak üzere tüm hak ve alacaklarının davacı davacıya ödenmesine, davacının muhafaza altına alınmış ve alınacak emtia, taşıt, cihaz, leasing kapsamındaki makine ve diğer hak ve alacakların davacı müvekkiline iadesine, davacı müvekkiline ait olup haczedilen araçların kayıtlarına konulan yakalama şerhlerinin kaldırılmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesine, işbu karar tarihinden sonra alacaklı bankalarda davacıya ait hesaplara gelecek paralar ile ilgili, ilan tarihinden önce muaccel hale gelmiş kredi ve başkaca alacaklar için yapacakları rehin, takas uygulamalarının İİK’nın 294. maddesi yollaması ile İİK’nın 200. maddesinin 1, 2 ve 3. fıkrası kapsam ve şartlarında tedbiren durdurulmasına, davacının bankalardaki hesaplarına yatırılan paralara bankalarca rehin veya takas hükmünde olmak üzere konulan ve uygulanan blokajların kaldırılmasına ve blokaja tabi tutulan bedellerin davacının ilgili banka hesabına davacının kullanımına sunulmak üzere iadesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacı tarafından banka ve finans kuruluşlarına tahsil, takas ve teminat olarak verilmiş olan çek, senet ve her türlü kıymetli evrakın davacıya iadesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacının takip borçlusu olduğu takiplerde kendisi aleyhine veya 3. şahıs konumunda oldukları takiplerde kendisine yönelik 89/1 haciz ihbarnameleri gönderilmesinin tedbiren önlenmesine, davacıya ait çeklerin arkasının karşılıksızdır olarak yazılmasının önlenmesi, senetlerin protesto edilmesinin önlenmesine, davacının SGK ve diğer kamu kuruluşları nezdinde doğmuş ve doğacak hak, alacak ve istihkaklarının üzerine haciz konulmamasına, konulmuş olanların kaldırılmasına, davacı müvekkilinin bankalar nezdindeki teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren durdurulmasına, zımnında yargılama neticesine kadar ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve davacıya komiser tayinine, öncelikle İcra ve İflas Kanunu’nun 287. maddesi gereğince 3 aylık geçici mühlet verilmesine ve gerekli görülmesi halinde işbu müddetin 2 ay daha uzatılmasına geçici İİK’nın 285. maddesi çerçevisinde geçici mühlet neticesinde İcra ve İflas Kanununun 289. maddesi gereğince bir yıllık kesin mühlet kararı verilmesine ve gerekli görülmesi halinde bu mühlet kararının 6 ay daha uzatılmasına, kesin mühlet kararının ilanına yargılama neticesinde İİK’nın 305. ve diğer maddeleri gereğince konkordatonun tasdikine, tasdik kararının ilanına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … 1-Davacının konkordato talebinin kabulü ile; İİK’nın 305, 306. maddeleri gereğince konkordato tasdik koşulları oluştuğundan, Gebze Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 23308 nolu sicilinde kayıtlı davacı HALİÇ ENTEGRE GERİ DÖNÜŞÜM METAL ÇİVİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ ( İlyasbey Vergi No:4550375234)’nin konkordato teklifinin; alacaklıların talebi, komiserin görüşü nazara alınarak ADİ ALACAKLAR yönünden tasdiki ile; davacının konkordato kapsamındaki tüm borçlarının ilk ödeme 2023 yılının 15 Nisan günü başlamak üzere aylık taksitler halinde her ayın 15’inde olmak üzere toplam 36 eşit taksitte ödenmesine,
2-Konkordato projesine alacaklılar teminat koşulu aranmaksızın katılmış olduğundan teminat alınmasına yer olmadığına,
3-İİK’nın 306/2 maddesi gereğince mahkemece tayin edilen komiserin; konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim tedbirlerini almakla görevli denetim kayyımı olarak atanmasına,
Kayyımın; borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda iki ayda bir mahkemeye rapor sunmaları, sunulacak raporların UYAP’a taranarak alacaklıların ve borçlunun incelemesine hazır tutulmasına,
4-Konkordato denetçisi kayyımın yapacağı iş, emek ve mesaileri nazara alınarak 9.000,00.-TL ücret takdiri ile davacının takdir edilen bu ücretin ilk üç ayı için olan 27.000,00.-TL’yi dosyaya 2 hafta içinde yatırmasına,
5-Çekişmeli alacak sahiplerine İİK’nın 308/b maddesi gereğince kararın ilan tarihinden itibaren 1 ay içinde dava açmaları için süre verilmesine, bu süre içinde dava açmayanların konkordatoyu feshettirme haklarının düşeceğinin ihtarına (ihtaratın ilan ile yapılmasına)
6-İİK’nın 306/3 maddesi yollamasıyla İİK’nın 288. maddesi uyarınca tasdik kararının ilanına ve geçici mühlet kararında bildirim yapılan ilgili yerlere müzekkere ile bildirilmesine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı alacaklı SGK vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Alacaklı T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kurumun alacakları konkordato projesinden etkilenmekte olup, proje kapsamı uyarınca davanın kabulüne ilişkin verilen hükmün yüksek mahkeme tarafından istinafen incelenerek alacaklı kurum lehine kaldırılması gerektiğini; ayrıca konkordato komiseri tarafından hazırlanan ve gerekçeli karara mesnet teşkil eden rapordaki davacı kurum aleyhine olan hususları kabul etmediklerini beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı tarafça, istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/03/2023 Tarih – 2021/925 Esas – 2023/260 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; konkordato istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde; davacı şirketin vade konkordatosu talep ettiği, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda konkordato talebinin adi alacaklar yönünden tasdikine ve kesin mühlet ile verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına karar verildiği, karara karşı alacaklı SGK vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır.
İİK’nın 308-(c) maddesinde; “Konkordato, tasdik kararıyla bağlayıcı hale gelir. Tasdik edilen konkordato projesinde konkordatonun, tasdik kararının kesinleşmesiyle bağlayıcı hale geleceği de kararlaştırılabilir; bu takdirde mühletin etkileri, kanunda öngörülen istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hale geldiği tarihe kadar devam eder.
Bağlayıcı hale gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir.
206’ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacaklar, rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 sayılı Kanun kapsamındaki amme alacakları hakkında bu maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulanmaz.
Kredi kurumları tarafından verilen krediler de dahil olmak üzere, mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçlar, adi konkordatoda konkordato şartlarına tabi değildir; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda yahut sonraki bir iflasta masa borcu sayılır. Aynı kural karşı edimin ifasını komiserin izniyle kabul eden borçlunun taraf olduğu sürekli borç ilişkilerindeki karşı edimler için de geçerlidir” hükmü bulunmaktadır.
Bu yasa hükmü uyarınca; T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın alacakları İcra ve İflas Kanunu’na göre değil 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre takip ve tahsil edilmektedir. Bu Kanuna tâbi alacaklar konkordato hükmünün dışında kaldığından T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın alacaklarının konkordatodan etkilenmediği sonucuna varılmaktadır.
Konkordatodan etkilenmeyen alacakların itirazlarının dikkate alınması gerekmediği gibi bunların alacaklılarının toplantıya çağrılmasına da gerek bulunmamaktadır. Diğer bir ifade ile ve konkordato tedbirlerinin hükümle birlikte kaldırılmasına karar verilmesi de dikkate alınarak T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın konkordatonun tasdikine ilişkin olarak istinaf yasa yoluna başvurmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartı olduğu gibi istinaf yasa yoluna başvurulması için de aranan bir şarttır.
Açıklanan nedenlerle müdahil T.C. SGK Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunda bulunmakta hukuki yararı bulunmadığından istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Müdahil T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın istinaf isteminin USULDEN REDDİNE,
2-Müdahil kurum harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca temyizi kabil kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ilamın tebliğinden itibaren (10) gün içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere oy birliği karar verildi.07/06/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*