Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/242 E. 2023/834 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/242
KARAR NO : 2023/834

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/09/2020
NUMARASI : 2018/822 Esas – 2020/373 Karar

DAVACI : ASFORM MATBAACILIK KIRTASİYE VE BİLGİSAYAR SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ : Av. … – …
FERİ MÜDAHİLLER: 1-AVRASYA TÜNELİ İŞLETME İNŞAAT VE YATIRIM A.Ş. -…
VEKİLİ : Av. … – …
: 2-DENİZBANK A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 3-DESTANBUL YAPI DEKORASYON MOBİLYA TEKSTİL TURİZM TİCARET LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 4-T. HALK BANKASI A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … -…
: 5-ORFİN FİNANSMAN A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 6-OTOKOÇ OTOMOTİV TİCARET VE SANAYİ A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 7-ÖZ YEŞİL GÖNEN GIDA SANAYİ TİCARET LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ :Av. … – …
: 8-T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 9-ŞEKERBANK TÜRK A.Ş.- …
VEKİLİ : Av. … –
: 10-T.C. ZİRAAT BANKASI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 11-TÜRK EKONOMİ BANKASI A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 12-TÜRKİYE FİNANS KATILIM BANKASI A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 13-TÜRKİYE GARANTİ BANKASI A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 14-TÜRKİYE İŞ BANKASI A.Ş. -…
VEKİLİ : Av. … – …
: 15-VAKIF KATILIM BANKASI A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 16-T. VAKIFLAR BANKASI T.A.O. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 17-YAPI KREDİ FACTORING A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 18-YAPI VE KREDİ BANKASI A.Ş.- …
VEKİLİ : Av. … – …
: 19-T.C. ZİRAAT BANKASI A.Ş.- …
VEKİLİ : Av. … – T.C. Ziraat Bankası A.Ş. Kocaeli Bölge Yöneticiliği …
: 20-ANADOLUBANK A.Ş.-…
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Konkordato
DAVA TARİHİ : 15/10/2018

KARAR TARİHİ : 25/05/2023
KR. YAZIM TARİHİ : 26/05/2023

Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/09/2020 Tarih, 2018/822 Esas – 2020/373 Karar sayılı kararına yönelik yapılan istinaf incelemesi neticesinde; Dairemizin 22/09/2021 Tarih, 2021/1401 Esas – 2021/1478 Karar sayılı kararı, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 20/12/2022 Tarih, 2021/6027 Esas – 5910 Karar sayılı kararı ile bozulması üzerine dosyanın yukarıda yer alan esasa kaydı sonrası yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin 2004 yılından beri faaliyette bulunduğunu, davacının yapmış olduğu yatırımlar ile bölgede söz sahibi olduğunu, davacı şirketin iştigal konuları içerisinde yaptığı ticaretlerde piyasa şartları neticesinde satışlarının bir kısmının vadeli çek ve senetlerle gerçekleştiğini, bir kısmının ise açık hesap gününde havale şeklinde gerçekleştiğini, ürün tedarik aşamasında ise alımların büyük bir kısmının kısa vadeli çek nakit havale şeklinde gerçekleştiğini, finans kuruluşlarının faiz oranlarını fahiş oranlarda yükseltmesi neticesinde işletmelerinin nakit akışı sorunlarıyla karşı karşıya kalmasına sebep olduğunu, davacı şirketin devam eden işleri neticesinde piyasadan yüklü miktarda alacağını tahsil edemediğini, yaşanan gecikmeler neticesinde davacı şirketin kendi ödemelerini yapmakta zorluklar yaşadığını, kurların ve faiz oranlarının yükselmesinin kredi ve hammadde maliyetlerini arttırmasının davacı şirketi olumsuz anlamda etkilediğini, davacı şirketin bu denle zorlu şartlar ile karşılaşmasına rağmen işletme faaliyet alanlarından hiçbir tanesini kapatmadığını, hiçbir personeli işten çıkarmadığını ve ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam ettiğini, davacı şirket adına kayıtlı olan gayrimenkullerin bulunduğunu, bu süreç içerisinde gayrimenkullerini nakde çevirerek işletme sermayesini güçlendirerek daha kısa sürede iyi sonuçlara ulaşacağını, bu sebeple İİK.’nın 286. maddesinde belirtilen eksiksiz olarak hazırlanmış olması sebebi ile 287. maddesinde belirtilen 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesine, İİK’nın 287/2. maddesi gereğince geçici komiser atanmasına, davacı şirketin İİK.’nın 297/2. maddesi doğrultusunda malvarlıklarının korunmasına yönelik tedbirlerin alınmasına, İİK’nın 288/I maddesine göre geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğuracağından, mühlet içinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere hangi nedene dayanırsa dayansın davacı şirket aleyhine her türlü ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve muhafaza işlemleri dahil tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına, davacı şirketin aktifinde bulunan menkul ve gayrimenkuller ile 3. kişilerin şirketler lehine alacaklılara tahsis ettiği rehin ve ipotek işlemlerine ilişkin rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplerde satışların durdurulmasına, şirket aleyhine yapılmış ve yapılacak her türlü takipteki muhafaza, teslim ve tahliyeye dair icrai işlemlerin durdurulmasına, geçici mühlet içerisinde yapılacak inceleme sonucu 1 yıllık kesin mühlet kararı verilmesine, İcra İflas Kanununda belirlenen kesin süre içinde yapılacak yargılama sonucu konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davacının davasının reddine, davacı şirket lehine mahkememizce verilen kesin mühlet kararının kaldırılmasına, mahkememizce verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına, komiserin görevinin derhal sonlandırılmasına, …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; konkordato projemiz alacaklılar tarafından kabul edildiğini; kaydi borçlar arasında yer almayan ve bizzat ödemekle yükümlü bulunmadığı kefalet borcunun nisaba dahil edilerek yeniden hesaplama yapılması neticesinde çıkan sonuca göre karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu; davacı şirket, konkordato mühleti içinde tüm yükümlülüklerini eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini; belirterek; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Feri Müdahil T. Garanti Bankası A.Ş. vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; konkordato dosyalarında komiserler tarafından sadece borçluların sunmuş olduğu belgeler, defterler üzerinde inceleme yapıldığını ve bu durumun sorun oluşturduğunu; komiserlik sadece borçluların sunmuş olduğu defterler üzerinden inceleme yaptığı için defterlerde yer almayan şirket kredi kart alacaklarını, gayrinakdi riskleri (çek, teminat mektubu, kmh, dts, komisyon, poliçe vb. ) görmediğini; davacı firma bugüne kadar hiçbir ödeme yapmadığını; teklif dahi etmediğini; mevcut borçları kapsamında projesini yerine getirebilecek durumda da olmadığını; davacının kötüniyeti açık olduğunu belirterek; davacının istinaf başvurusunun reddine, karar verilmesini, talep ederiz.
Feri Müdahil Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; bugüne kadar davacı şirket tarafından davalı şirkete olan borçlarının tasfiyesi ile ilgili borçlu şirket ile görüşmeler yapıldığını; bir sonuç alınamadığını; davacı şirketin iyileştirme projesinin bu haliyle uygulanabilirliği bulunmadığını; İlk derece mahkemesinin vermiş olduğu kararın hukuka uygun ve yerinde olduğunu belirterek; davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddini talep etmiştir.
Feri Müdahil Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacının, konkordato projesinin alacaklılar tarafından kabul edilmesine rağmen aksi yönde karar verilmesinin hukuka aykırılık teşkil ettiği iddiası oldukça isabetsiz olduğunu; zira davacının iddia etmiş olduğu komiser raporu, yerel mahkemenin de detaylıca izah ettiği üzere kefalet borçları nisaba dahil edilmeden tanzim edildiğini; dolayısıyla (32) alacaklıdan (20)’sinin projeyi kabul etmesi komiser raporunun hukuka aykırı olarak tanzim edildiği gerçeğini değiştirmeyeceğini belirterek; davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/09/2020 Tarih – 2018/822 Esas, 2020/373 Karar sayılı kararı ve tüm dosya dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; 2004 sayılı İİK’nın 285. vd. maddelerinde düzenlenen konkordato istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, konkordato talebinde bulunan şirket yönünden İİK’nın 302-(3) maddesinde belirtilen nisapların sağlanmaması nedeniyle tasdik koşullarının gerçekleşmediği gerekçesi ile konkordato davasının reddine karar verilmiş, karara karşı, konkordato talep eden borçlu şirket vekili, süresi içerisinde istinaf yoluna başvurduğu, Dairemizin 03/02/2021 tarih 2020/1861 esas 2021/207 karar sayılı kararı ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, konkordato talebinin adi alacaklar yönünden kabulüne, rehinli alacaklar yönünden reddine karar verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay 15. HD.’nin 17/06/2021 tarih 2021/4430 esas 2021/2814 karar sayılı ilamı ile Dairemiz kararının bozulmasına karar verildiği, bozma sonrası yapılan yargılamada Dairemizce 22/09/2021 tarih 2021/1401 esas 2021/1478 karar sayılı kararı ile istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği, bu kararın temyizi üzerine Yargıtay 6. HD.’nin 20/12/2022 tarih 2021/6027 esas 2022/5910 karar sayılı ilamı ile Dairemizin kararının bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bozma sonrası dairemizce yeniden yapılan yargılamada; davacı şirket yetkilisi ve şirket vekilinin şirketin borca batık hale geldiğini, konkordato projesinin uygulanma imkanının kalmadığını belirterek şirketin iflasını talep ettikleri, bu talep üzerine şirketin borca batıklığı yönünden dairemizce bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi heyetinin 10/05/2023 tarihli raporunda; şirketin 31/12/2022 tarihi itibariyle kaydi bilançoya göre 5.427.369,33 TL, rayiç bilançoya göre 6.300.792,98 TL ve 31/03/2023 tarihli rayiç bilançoya göre 6.350.247,88 TL borca batık olduğu ve tescilli sermayesini tamamen yitirdiğinin belirlendiği anlaşılmıştır.
İİK’nın 292-(1)-a) bendinde; borçlunun mal varlığının korunması için iflasın açılması gerekiyorsa, (b) bendinde; konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa konkordato talebinin reddedilerek borçlunun iflasına karar verileceği ve aynı Kanunun 179. maddesinde; sermaye şirketleriyle kooperatiflerin aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden düzenlenen ara bilançoya göre borca batık olduğu tespit edilirse iflasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
Eldeki uyuşmazlıkta; bilirkişi heyetinin 10/05/2023 tarihli raporunda, şirketin rayiç bilançoya göre borca batık olduğunun belirlenmesi, dosya kapsamı itibariyle artık konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin de kalmaması ve şirketin kalan mal varlığının korunması için davacının iflasının açılması gerektiği anlaşılmakla konkordato talebinin reddi ile şirketin iflasına karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenlerle; HMK’nın 353-(1)-b)-2) madde gereğince yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)İlk derece mahkemesi kararının Dairemizin 22/09/2021 Tarih, 2021/1401 Esas – 2021/1478 Karar sayılı kararı kaldırılması, Dairemiz kararının da Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 20/12/2022 Tarih, 2021/6027 Esas – 5910 Karar sayılı kararı ile bozulması nedeniyle yapılan yargılama sonunda YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
a)Konkordato talebinin REDDİNE,
b)Gebze Ticaret Sicili Müdürlüğü’nün [7781] sicil numarası ile sicile kayıtlı ASFORM MATBAACILIK KIRTASİYE VE BİLGİSAYAR SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin İİK’nın 292/1-a-b ve 179. maddeleri gereğince İFLASINA,
c)İflasın 25/05/2023 günü saat 14:10 itibari ile AÇILMASINA,
ç)Dairemizce İflas kararının Gebze İflas Müdürlüğü’ne BİLDİRİLMESİNE ve Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi ve Dairemiz dosyalarına yatırılan iflas avanslarının Gebze İflas Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
d)İİK’nın 166-(2) maddesi uyarınca iflas müdürlüğünce gerekli bildirim ve ilanların derhal yapılmasına,
e)İhtiyati tedbir kararlarının kaldırılmasına,
f)Kayyım …’ın görevine SON VERİLMESİNE, Kayyımın görevinin sonlandırıldığının Sakarya Bilirkişi Bölge Kuruluna derhal bildirilmesine,
g)İİK’nın 288-(3) maddesi uyarınca davanın reddine ve tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin kararın aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine,
h)Alınması gerekli maktu 179,90 TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 35,90- TL harçtan mahsubu ile bakiye 144,00-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
ı)Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
i)Dava hasımsız olarak açıldığından 6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
2-)İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-Bakiye 120,60 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
b-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
c-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
ç-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
d-Dava hasımsız olarak açıldığından 6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
Dair Davacı vekili Av. … ve davacı şirket yetkilisi …’ın yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (10) gün içinde Dairemize veya Dairemize gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle Yargıtay’ın ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere TEMYİZ yasa yoluna başvurma hakkı bulunduğuna oy birliği ile karar verildi.
25/05/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*