Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/2000 E. 2023/1807 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/2000 – 2023/1807
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/2000
KARAR NO : 2023/1807

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : …(…)
ÜYE : …(…)
KATİP : …(…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/07/2023 Tarihli İhtiyati Hacze İtirazın Reddi Kararı
NUMARASI : 2023/460 Esas

İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN/DAVACI : DES YAZILIM MÜHENDİSLİK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
İHTİYATİ HACZE
İTİRAZ EDEN/DAVALI : GÜNGÖR OTOMOBİL YAN SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ – …

VEKİLİ : Av. … – …

DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
TALEP : İhtiyati Haciz
DAVA TARİHİ : 07/06/2023
KARAR TARİHİ : 08/11/2023
KR. YAZIM TARİHİ : 09/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı firma davalı yana ekte sunulu faturadan görüleceği üzere saç metal kalıbı üzerine ürün satmış olup iş bu mallar karşı yana teslim edildiğini; davacı tarafından yapılan işin karşılığı olarak, 15/09/2020 Tarih … Fatura numaralı 80.240,00 EUR bedelli (Kdv Dahil) fatura tanzim edildiğini; taraflar ise bu faturanın tanzimi akabinde, 27/10/2020 tarihinde karşılıklı olarak mutabakata varmış ve 30/09/2020 tarihi itibariyle davalı yanın, davacı şirkete toplamda, 57.915,12 EUR cari hesap borcunun bulunduğunu imza altına aldıklarını; taraflar arasında her ne kadar mutabakata varılmış olsa da, davalı yan ilerleyen aşamada bakiye kalan borcunu davacı şirkete ödemediğini; davalı yanın borcunu ödememesi üzerine davalı taraf aleyhine işbu borcun tahsili amacıyla Gebze İcra Müdürlüğü 2022/15815 Esas Sayılı dosyasıyla icra takibine girişildiğini; davalı yan, 01/07/2022 tarihli dilekçesiyle, “Alacaklı Gözüken Yana Borcumuz Yoktur” demek suretiyle borca itiraz etmiş, icra takibini haksız ve kötüniyetli olarak durdurduğunu; davalı tarafın borca itirazda bulunması mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu bu nedenle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini beyan ile; haklı davanın kabulüne, Gebze İcra Müdürlüğü’nün 2022/15815 e. sayılı dosyasına davalı/borçlu tarafından yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline ve takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalının takip konusu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminata mahkum edilmesine, taleplerinin kabulü ile borçlunun borca yeter menkul ve gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı firma ile dava arasında devam eden iş ilişkisi sonucunda davalı firma tarafından ödemeler yapılmış ancak davacı tarafından bu ödemeler bakiye alacaktan düşmediğini; davalı firma defalarca davacı firmanın finans bölümüyle iletişime geçmiş yapılan ödemelerin mahsubunu talep etmiş ancak olumlu sonuç alamadığını; davalı firmanın ve davacının banka kayıtları ve ticari defterleri incelendiği takdirde davalı firmanın ödemeleri mahsup edilmediği anlaşılacağını; davacının delilleri arasında sunmuş olduğu mutabakat formunun hukuki bir dayanağı bulunmadığını; ihtiyati haciz talebinin reddi gerektiğini beyan ile, davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince 10/07/2023 tarihli ara karar ile; ” … 1-İİK’nın 257 vd. maddelerindeki yasal koşulların oluştuğu anlaşılmakla talebin kabulü ile 12.508,00.-EURO alacağın karar tarihi olan 10/07/2023 tarihindeki Merkez Bankası efektif satış kuruna göre karşılığı 355.602,44.-TL’nin %15’i oranında 53.340,36.-TL teminat yatırılması halinde İHTİYATİ HACİZ TALEBİNİN KABULÜNE,
2-Borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının borca yetecek miktarının İHTİYATİ HACZİNE … ” karar verilmiştir.
Davalı vekili 18/07/2023 tarihli ihtiyati haciz kararına karşı itiraz dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz kararının, davalının ticari hayatını olumsuz etkileyecek olması sebebiyle, kaldırılması gerektiğini, davalı firmanın tüm banka hesaplarına bloke konulmuş olması nedeni ile ticari faaliyetlerini mali yönden devam edilmesi sekteye uğratıldığını, davacı taraf davalı firmanın ödemelerini mahsup etmeden huzurdaki davayı açmış olması yargılamayı gerektirecek bir husus olduğunu, davacının ihiyati haciz talebinin reddi gerektiğini, bu
sebeplerle ve re’sen dikkate alınacak gerekçelerle;

itirazlarının kabulü ile 10.07.2023 tarihli ara karardan tamamen dönülerek davacının ihtiyati haciz talebinin kaldırılması ve davacının bu yöndeki talebinin reddine karar verilmesini, 10.07.2023 tarihli ara kararın icrası yapılmış ise hacizlerin kaldırılması yönünde de ara karar oluşturulmasını talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince 19/07/2023 tarihli ara karar ile; ” … Mahkememizin 10/07/2023 tarihli ihtiyati haciz kararına davalı vekili tarafından yapılan itirazın REDDİNE … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; faturadan kaynaklanan alacak için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Talep; ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davacının, faturadan kaynaklanan alacağının tahsili için Gebze İcra Dairesi’nin 2022/15815 E. sayılı ilamsız icra takibi başlattığı, davalının ödeme emrine süresinde itiraz etmesi üzerine eldeki davayı açtığı ve davalı/borçlunun borca yeter menkul ve gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczini talep ettiği, ilk derece mahkemesince 10/07/2023 tarihli ara karar ile, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verildiği, davalı/borçlunun itirazı üzerine ilk derece mahkemesince duruşmalı yapılan incelemede 19/07/2023 tarihli ara karar ile, davalının ihtiyati hacze itirazının reddine karar verildiği, karara karşı İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
İİK’nın 257-(1) maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir”.
İİK’nın 257-(2) maddesi; “Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder”.
İİK’nın 258-(1) maddesi; ” … Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur … ” hükmü düzenlenmiştir.
Rehinle temin edilmemiş muaccel bir alacağın var olması halinde ihtiyati hacze karar verilebilir. Mahkemece ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi şart olmayıp alacağın varlığı hakkında yeterli kanaate sahip olunması için mahkemeye bu konuda delillerin sunulması yeterli kabul edilmelidir. Başka bir söyleyişle alacağın varlığının yaklaşık olarak ispat edilmesi gerekli ve yeterlidir.
İİK’nun 265/1. Maddesindeki; “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere,mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.” şeklindeki hüküm ile itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır.
Açıklandığı üzere, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için davacı alacaklının muaccel bir alacağı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmesi gerekmekte olup davalının cevap dilekçesinde malların teslim edilmediğini değil bedellerinin ödendiğini savunduğu, bu hale göre davacının yaklaşık ispat koşulunu yerine getirdiği, ödeme iddiasının ise İİK’nın 265. maddesinde sayılı itiraz nedenleri arasında olmadığı anlaşılmakla istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Karar başlığında; tarafların ve vekillerinin adreslerinin yazılmaması İİK’nın 260. ve kıyasen uygulanması gereken HMK’nın 391-(2) maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; ihtiyati hacze itiraz eden davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; ihtiyati hacze itiraz eden davalının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yolu için yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davalıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.08/11/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*