Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/1998 E. 2023/1624 K. 13.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1998
KARAR NO : 2023/1624

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :10/07/2023
NUMARASI :2023/213 Esas – 2023/762 Karar

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. … – Av. … – Av. … – …
DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 20/03/2023
KARAR TARİHİ :13/10/2023
KR. YAZIM TARİHİ :20/10/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı firmadan 07/04/2022 tarihinde Daıkın Isıtma ve Soğutma Sistemleri San. Tic. A.Ş. muhtelif firmalara ve muhtelif teslim yerlerine indirilmek üzere toplam 304 adet … adresinde indirilmek üzere 40 adet ürün yüklemesinin 07/04/2022 tarihinde Daıkın Isıtma A.Ş. fabrikasından müvekkilinin aracına yapıldığını, iş bu taşıma sebebiyle hak kazandığı ücretin müvekkiline bu zamana kadar ödenmediğini, firmalar arasında yüklemede ve teslim almada yaşanan bir yanlışlık olmasından bahisle ve bu yanlışlığı çözmeye çalıştıkları söylenerek bunca zaman müvekkiline ücreti ödenmediğini bunca zaman oyalandığını, gelinen aşamada 19 adet ürün eksikliği sebebiyle müvekkiline ücret ödenmediğini, ödenmediği gibi de bir de üzerine eksik ürünlerin faturasının müvekkiline fatura edildiğini, müvekkili oğlu ile birlikte sevk irsaliyelerinde yazan ürünleri araca yüklemek üzere Daıkın Isıtma ve Soğutma Sistemleri San. Tic. A. Ş. fabrikasında yükleme için aracı yükleme peronuna yanaştırdıklarını, yükleme yetkilileri yükleme işlemi tamamlandı diyerek aracın perondan ayrılmasını sağlayarak müvekkilinin aracın kapılarını kapattığı esnada bir yanlışlık yapıldığını, yeniden yükleme peronuna yaklaşması gerektiğini söylediklerini, bunun üzerine müvekkilinin aracı yeniden yükleme peronuna yaklaştırdığını ve orada yeniden indirme-yükleme işlemi yapıldığını, yükleme esnasında yapılan yanlışlığın müvekkiline bildirilmediğini, fabrikadan çıkışı sağlanan müvekkiline bildirilmiş olan irsaliyelerden yalnızca dört tanesinin teslim edildiğini, … adresinde indirilecek irsaliyelerin teslim edilmediğini, irsaliyelerdeki bu eksikliği müvekkili yola çıktıktan sonra fark edilmiş olup eksik olan irsaliyelerin müvekkiline direk gönderilmeyip … adresinde teslim alacak firmaya gönderildiğini, müvekkilinin … adresine geldiğinde indirme yapan işçilere kaç adet indirdiğini sorduğunda kendisine 58 adet ürün indirildiğini söylediklerini, ancak iki adet irsaliyede toplam 9+31=40 adet indirilmesi gerektiğini, müvekkilinde irsaliye mevcut olmadığı için kontrol etme şansı olmadığını, bu adreste kaç adet ürün indirildiğinin tespiti için de indirme işlemi yapan işçilerin ve yetkililerin bu hususta dinlenmesi gerektiğini, bir gün sonra müvekkilinin … adresine giderek kalan ürünlerin teslimini gerçekleştirdiğini, teslim yapılan adresin dağıtım adresi olduğu konusunda tarafına bilgi verilen müvekkilinin bildirdiği dört irsaliye ile birlikte … adresinde kalan ürünleri teslim ettiğini, 1 nolu irsaliyede üzerinde … … adında teslim alan kişinin imzasının mevcut olduğunu, müvekkilinin beyanına göre … … adlı şahsın önce ürünlerin tamamını teslim almak istemediğini, müvekkilinin dağıtım yeri burasıymış demesi ve ısrarı üzerine aralarında bir konuşma geçtiği esnada yanlarına bir araç yaklaştığını, içinden buranın dağıtım yetkilisi olduğunu söyleyen kişinin … …’e tüm ürünleri indirmesi konusunda talimat verildiğini, böylece … …’in aracı tamamen boşalttırarak 304 adet radyatörü teslim aldığını beyan eden irsaliyeyi imzaladığını, yük boşaltma esanasında LEDA İnşaat Ltd Şti. mühendisi olduğunu söyleyen … …’ın da irsaliyesinde belirtilen 8 adet ürünü alarak araçlarına yükleyip gittiklerini, müvekkilinin …’de indirilen tüm ürünlerini teslim ettikten sonra yalnızca 1 nolu irsaliyede … … adlı şahsın 304 adet irsaliyeyi teslim aldığını yazarak imzaladığını, diğer irsaliyeleri müvekkilinin imzasız halde Beni Tur Lojistiğe gönderdiğini, ancak her nasıl olmuşsa müvekkilinin imzasız göndermiş olduğu bu irsaliyelerin de diğer firmalara imzalanmış bir şekilde ulaştığı bilgisinin taraflarına Erem Lojistik tarafından verildiğini, hatta bazı irsaliyelerde müvekkilinin ismi altında kendine ait olmayan imzaların da mevcut olduğunu, bunun kimler tarafından yapıldığı hususunun da araştırılması gerektiğini, müvekkilinin davalı şirketten bu taşımacılık karşılığı hak kazandığı ücretin 15.700,00-TL olduğunu, ancak ücretin ödenmediğini, 19 adet eksik ürün olduğundan bahisle müvekkiline ücreti ödenmediğini, müvekkilinin ücreti ödenmediği gibi eksik ürünlerin faturası da müvekkiline yüklenmek istenip adına fatura düzenlenerek gönderildiğini, müvekkilinin işi Beni Tur’dan aldığını ve taşıma anlaşmasınının onunla yaptığını, dolayısıyla ücret alacağının onun tarafından ödenmesi gerektiğini, ancak gelinen aşamada Beni Tur Lojistik’in ücreti ödemediğini, fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydı ile 15.700,00-TL alacağının dava tarihinden itibaren hesaplanacak aylık faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirkette davacı tarafından her iki adres için toplamda 24.596,00-TL’lik fatura kesildiğini, müvekkili şirketin diğer adreslere ilişkin olarak yapılan taşımaların ücretini ödediğini, bu ödemelerin ticari defterlerinde de kayıtlı olduğunu, davacı tarafından … adresli taşımaya yönelik olarak yapılan taşımada eksik kalorifer peteği olması sebebiyle malların göndericisi olan Erem Lojistik Hizmetleri Ltd. Şti. tarafından müvekkili şirkete ödeme yapılmadığı gibi üstüne ibraz edilmeyen ürün yansıtma bedeli olarak 23.363,58-TL’lik fatura kesildiğini, bu sebeple de müvekkili şirketin, davacı tarafından eksik ürün teslim edilmiş olması sebebiyle … adresli taşımaya ilişkin olarak 14.750,00-TL’lik taşıma bedelini ödemediğini, tüm taşımacılık işlemlerinde taşıma yapan kişi veya firmanın yüklemiş olduğu mal için ne kadar mal aldı ise ona karşılık bir irsaliye faturası düzenlendiğini ve buna ilişkin olarak da karşılıklı teslim eden ve teslim alan şeklinde imza altına alındığını, dolayısıyla da davacının ne kadar ürünü taşıdığı, nerelere teslim edilecekse de bu irsaliye faturaları ile bu ürünler teslim edilmekte ve teslim alan tarafından imzalandığını, davacı vekili tarafından da ifade edildiği üzere taşımaya konu 344 adet kalorifer peteği (radyatör) içeren malzemenin davacıya ait araca 07.04.2022 tarihinde yüklendiğini, zira teslim edilmiş olan 304 adet kalorifer peteğinin haricinde 58 adet kalorifer peteğinin de başka bir alıcıya teslim edildiği ancak aslında bu alıcıya 40 adet kalorifer peteği teslim edilmesi gerekirken 19 adet kalorifer peteği fazladan teslim edildiğini, dolayısıyla da 323 adet malzeme teslim edilmesi gereken alıcıya 304 adet kalorifer peteği teslim edildiğini, aslında bu iki rakam arasında da bir tutarsızlık söz konusu olduğunu, davacı tarafından 344 adet malzeme yüklendiği ancak bunun 304 adeti bir adreste, 58 adeti de başka bir adreste indirilmesi ile toplamda 362 adet kalorifer peteği indirildiğinin ifade edildiğini, bu durumda davacının daha kaç adet ürün aldığını dahi bilmediğini, ancak bu durum sonucunda müvekkili şirketin yüklenici firmaya karşı sorumlu duruma düştüğünü ve ödeme yapmak zorunda kaldığını, davacının ortaya çıkan problemin çıkmasındaki en büyük kusuru aslında kaç adet ürün yüklenildi ve bu ürünlere ilişkin olarak irsaliye faturalarının alınması noktasında olduğu, dolayısıyla da teslim ederken de hangi ürün hangi adreste indirildi, kaç adet kime teslim edildi buna ilişkin olarak da elinde herhangi bir belgesi olmadığını, davacı tarafından yüklenilen 344 adet kalorifer peteğinin ilgili adreste 323 adet kalorifer peteği teslim etmesi gerekirken 304 adet teslim edilmesi üzerine eksik yapılan teslimatlar yönünden asıl lojistik sorumlu şirketi olan TLS Loistik A.Ş tarafından bu taşıma işlemi için görevlendirilen alt taşeronu ve malları davacının aracına yükleyen Erem Lojistik Hizmetleri Ltd Şti şirketine 27.12.2022 tarihinde Yansıtma Diğer Gelirler adı altından 23.363.58 TL’lik fatura kesildiğini, Erem Lojistik şirketi tarafından da taşıma işlemi için alt taşeronu olan müvekkili şirket ile anlaşmış olması sebebiyle 31.12.2022 tarihinde İbraz Edilmeyen Ürün Yasıtma Bedeli adı altında eksik yapılan teslimatlar için müvekkili şirkete 23.363,58-TL’lik fatura kesildiğini, müvekkili şirkette eksik ibraz edilen mallar için yapılan ödemeye karşılık taşıma işlemini gerçekleştiren alt taşeronu olan davacı …’a 09.01.2023 tarihinde ibraz edilmeyen ürün yansıtma bedeli olarak 23.363,58-TL’lik fatura kesildiğini, müvekkili şirket davacı şirket ile daha evvel de taşıma işleri için anlaştığını ve bu işlemler sonrasında tam ve eksiksiz olarak ödemelerini yaptığını, ancak davacı tarafından yapılan taşıma sırasında …’e yapılan taşıma sonrasında eksik yapılan ürünler sebebiyle müvekkili şirketin zarara uğradığını ve müvekkilinin zararının davacı tarafından giderilmediğini, davacı tarafından müvekkili şirkete (Gebze, Samsun, Ordu, Trabzon, Rize, Artvin Nakliye) bedeli olarak 15.06.2022 tarihinde 24.596,00TL’lik fatura kesildiğini, müvekkilinin bu faturaya ilişkin olarak … adresi dışında kalan taşıma bedellerini ödediğini, ancak 14.750,00-TL’lik … adresli taşımada eksik ürünler teslim edilmesi sebebiyle bu taşımaya konu nakliye bedeli ödenmediğini, buna ilişkin olarak da yapılan teslimatların eksik olduğu ve ilgili lojistik firmalarından teyit için beklenildiğinin davacıya iletildiğini, müvekkilinin ödeme yapmış olduğu hususu hem 15.06.2023 tarihli nakliye bedeli fatura bedelinin 24.596,00-TL iken davacı tarafından 15.700,00-TL’lik dava açılmış olması ile de ispat edildiğini, ayrıca müvekkiline ait ticari defterler incelendiğinde de bu hususun ortaya çıkacağını, davacının daha tam olarak kaç adet radyatör teslim aldığını, almış olduğu radyatörlerin hangilerinin hangi adreste hangi irsaliyeye göre kime teslim edildiğini bilmediğini, aslında elindeki irsaliyelere göre tüm radyatörlerin yanlış kişilere teslim edilmiş göründüğünü, buna rağmen irsaliyelerin imzasız olarak müvekkili şirkete gönderildiğini daha sonrada bu irsaliyelerin başka kişilerce imzalandığını iddia ettiğini, ancak müvekkili şirkete tüm irsaliyelerdeki radyatörleri adetlerine göre kime teslim edildiğine ilişkin imzalı olarak göndermesi gerektiğini, bu sebeple yapılan taşıma işleminde taşımaya konu bir kısım ürünlerin zayi edilmiş olup bu sebeple de oluşan zararın davacı tarafından tazmini gerektiğini, davanın reddine, davacının kötü niyetli ve haksız talepleri nedeni ile %20 az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Açılan davanın, 6100 Sayılı HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE, …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; “Öncelikle belirtmek gerekir ki tensip zaptının 10 nolu maddesinde mahkemece eksik harcın ne olduğu belirtilmemiş yine eksikliğin ne kadar olduğu belirtilmemiştir. Kesin süre verilmiş ise de bu kesin sürenin neye ilişkin olduğu anlaşılması imkansızdır.İlk bakıldığında ilgili tensip zaptının 10 nolu maddesi 9 nolu maddesinin devamı niteliğinde, eksikliği tamamlama gibi algılanmaktadır. Ve karışıklığa neden olmaktadır.Yine mahkemece yapılan bu eksikliğe rağmen tarafımca telefon ile ilgili mahkemenin kalemi aranarak durum anlaşılmaya çalışılmıştır. Ve kalemin yönlendirmesi ile istenen bedel tarafımızca eksiksiz olarak ödenmiştir. Bu anlamda üzerimize düşen tüm yükümlülükleri kusursuz olarak yerine yetirmiş bulunmaktayız. Belirtmek gerekir ki 6100 sayılı kanun gereği davanın usulden reddini gerektirecek bir durum söz konusu değildir. Kanun maddesinin (g) bendinde ancak gider avansının yatırılmamasını usulden redde gerekçe göstermiş peşin harcın yada herhangibir harcın yatırılmamasını usulden red gerekçesi olarak saymamıştır. Bu durumda dosyanın usulden reddine değil ancak işlemden kaldırılmasına karar verileceği Yerleşik Yargıtay İçtihatlarında mevcuttur. Kaldı ki yerel mahkeme gerekçede 114/2 ile Harçlar kanununa mad. 28’e gönderme yaparak gerekçe göstermeye çalışmıştır. Ancak ilgili maddede de yine peşin harcın yatırılmamasının usulden red gerektiren bir durum olmadığı sadece kararın tebliğe çıkmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel olduğunu belirtmiştir.İlgili harçlar kanunu; (Nispi harclarda ödeme zamanı: (1) Madde 28 – (1)) bu durum da göstermektedir ki yerel mahkemece verilen karar gerekçeleriyle dayandığı madde numaralarını da kapsar şekilde hatalıdır. Ayrıca peşin harcın eksik olma durumunda mahkemece taraflara öncelikle süre verilmelidir. Bu süreye rağmen peşin harç ödenmemesi halinde kesin süre verilmelidir. Eksik harcın varlığı halinde ilk etapta kesin süre verilmesi zaten hukuksuzdur. Ayrıca mahkemece harç isteniyorsa bu harcın ne harcı olduğu ve ne kadar olduğu belirtilmesi de zorunluluktur.Bu sürelere rağmen peşin harcın yatırılmaması halinde dosya usulden reddedilmeyip yalnızca işlemden kaldırılmalıdır. Zira Peşin harç yatırmama red sebebi değil işlemden kaldırılma nedenidir. Yerel mahkemece tensip zaptının 10 nolu maddesinde harcın ne harcı olduğu ve ne miktarda olduğu belirtilmeden kesin süre vermiş bu yanlışlık mahkemece anlaşılmış olacak ki tarafıma 11/05/2023 tarihinde bu kez peşin harcın yatırılmasına gerektiğine ilişkin kesin süreyi belirten tebligat göndermiştir. Bu süre içinde de istenen harç bedeli tarafımızca yatırılmıştır” beyanı ile yerel mahkeme kararının kaldırılması ve taleplerinin kabulü talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
DELİLLER:Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/07/2023 tarih, 2023/213 Esas – 2023/762 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; alacak istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince; açılan davanın, 6100 Sayılı HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine, karar verilmiş karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davacının, davalı firmadan farklı şirketlere teslim edilmek üzere 40 adet ürünün taşınması işini aldığı, davacı tarafından davalıdan teslim alınan bu ürünlerin tesliminin gerekli firmalara yapıldığı, ancak davalı firma tarafından taşıma ücretinin davacıya ödenmediği belirtilerek 15.700,00-TL taşıma ücreti alacağının alacağının davalıdan tahsili için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davanın usulden reddine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Eldeki davada, ilk derece mahkemesince 28/03/2023 tarihli tensip zaptının 10 nolu ara kararı uyarınca, davacı vekiline eksik harcın tamamlanması için 2 haftalık kesin süre verildiği, bu süre içerisinde eksik harcın yatırılmaması halinde ise, eldeki davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verileceğinin ihtarının yapıldığı, verilen kesin sürede davacı tarafça harcın yatırılmadığı nedeniyle de Harçlar Kanununun 28. maddesi ile 6100 sayılı HMK’nun 114/2. ve 115/2. Maddesi uyarınca davanın usulden reddine şeklinde karar verilmişse de verilen karar doğru olmamıştır.
492 sayılı Harçlar Yasası’nın 27-28. maddelerine göre; harca tabi davalarda, dava açılırken davacıdan bir başvurma harcı ve nispi harca tabi davalarda nispi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır. Dava açılırken, harcın eksik alınmış olması halinde, mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanunu’nun 30 ve 33. maddeleri uyarınca tamamlanması yoluna gidilir ve davacıya eksik harcı yatırması için süre verilir. Şayet verilen süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise dosya işlemden kaldırılır ve HMK’nın 150. maddesi uyarınca süresinde tamamlanarak yenilenmez ise açılmamış sayılmasına karar verilir. (Harç kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece kendiliğinden re’sen dikkate alınmalıdır.) Yine aynı Kanun’un “Harç Ödenmeyen İşlemler” başlığını taşıyan 32. maddesinde ise, “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak, ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır.” hükmü getirilmiştir.
Ayrıca; HMK’nın “Harç ve Gider Avansının Ödenmesi” başlıklı 120 maddesi:
“Madde 120- (1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.” düzenlemesini içermektedir.
Eldeki davada; davacının dava dilekçesinde, davalıdan taşıma bedeli alacağını alamadığı, bu alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesi için eldeki davanın açıldığı, açılan davada dava değerinin 15.700,00 TL olarak belirtildiği, mahkemece 28/03/2023 tarihinde düzenlenen tensip zaptının 10 nolu ara kararında; Davacı vekiline eksik harcın tamamlanması için 2 hafta kesin süre verilmesine (yatırılmaz ise dava şartı yokluğunda usulden ret kararı verileceğinin ihtarına) ihtaratın tensip zaptı tutanağı ile yapılmasına şeklinde ara karar, takip eden ilk celsede de açılan davanın, 6100 Sayılı HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE şeklinde hüküm kurulduğu anlaşılmışsa da, mahkemece davacı tarafa eksik harç olarak ödenmesi gereken bedelin tam olarak hesaplanmadan genel ve soyut olacak şekilde eksik harcın tamamlanmasının ihtar edildiği ve ayrıca eksik harç miktarının tam, açık ve net olarak hesaplamasının yapılmasından sonra bu eksikliğin giderilmemesi halinde bunun sonucunun ne olacağının da açık ve doğru bir şekilde ihtarının yapılmadığı tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kesin süre içeren ihtarın usulüne uygun olmadığı ve sonuca elverişli olmadığı anlaşıldığından kararın kaldırılması gerekmiştir.
Gerekçeli karar başlığında; davacı vekilinin adresinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, diğer istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince; yukarıda açılanan hususlara ilişkin olmak üzere ESASTAN KABULÜNE,
2-GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 10/07/2023 tarih, 2023/213 Esas ve 2023/762 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edene iadesine,

5-İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-İİK’nın 36/5 maddesi gereğince davacı vekilince Gebze 1. İcra Hukuk Mahkemesi 31/07/2023 tarih 2023/538D.İş-2023/538 Karar sayılı dosyasına sunulan teminat mektubunun yatıran davacıya iadesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi. 13/10/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*