Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/1854 E. 2023/1761 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1854
KARAR NO : 2023/1761

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :22/06/2023
NUMARASI :2023/474 Esas – 2023/713 Karar

DAVACI :PRODEM TEKNİK MALZEME MÜHENDİSLİK TAAHHÜT ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER PAZARLAMA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALI :BURAK BORU SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :18/06/2022

KARAR TARİHİ :31/10/2023
KR. YAZIM TARİHİ :30/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından ticari ilişkiden doğan, faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağı için 1.118.707,22-TL tutarında Gebze İcra Dairesi’nin 2021/2187 Esas sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme icra emrinin, davalı şirketin Ticaret Sicil Gazetesi’nde yer alan resmi adresine 08.03.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, Tebligat Kanunu’na ve usule uygun biçimde davalı şirkete gerçekleştirilen tebligata karşın, 7 günlük itiraz süresinde davalı tarafça borca itiraz edilmediğini, itiraz süresinin geçmesinden sonra, Unifit şirketini devralan … …’nun şirketi tarafından 18.03.2021 tarihinde haksız bir biçimde borca ve ferilerine itiraz edildiğini ancak itirazın 18.03.2021 tarihli müdürlük kararı ile ödeme emrinin TK’nın 35. maddesine göre 08/03/2021 tarihinde borçlu tüzel kişiliğe tebliğ edildiği görülmekle yasal süresinde olmayan itirazın reddine karar verildi gerekçesi ile itirazın reddedildiğini, bunun üzerine davalı tarafça tamamıyla haksız bir biçimde borçtan kurtulmak maksadıyla tebligatın usulsüz yapıldığı iddiası ile Gebze 2. İcra Mahkemesi’nin 2021/134 Esas sayılı dosya ile şikayet davası açıldığını, davada istinaf incelemesi sonucu kararın bozulduğunu, 2022/132 Esas yeni esas numarası ile yargılamaya devam edildiğini, derdest dosya henüz karara bağlanmadığından, icra dosyasına yapılan itirazın ve tebligatın akıbeti belirsiz olduğundan herhangi bir hak kaybına uğramamak adına; hiçbir koşulda itirazı ve usulsüz tebligat iddiasını kabul manasına gelmemek kaydıyla, işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, davalı şirketin hiçbir haklı gerekçesi olmaksızın tamamen borcunu ödememe amacı güderek ve süreci uzatmak maksadıyla borca itiraz ettiğini, bu sebeple; öncelikli olarak, Gebze 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2022/132 Esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına, Gebze 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2022/132 Esas sayılı dosyasında davanın kabulüne karar verilmesi sonucunda kararın kesinleşmesi ve borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kabul edilerek takibin durdurulması halinde; davalarının kabulüne, davalı/borçlunun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazının iptaline, takibin takip tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte takibin devamına, davalının, asıl alacak tutarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine mahkum edilmesine, Gebze 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2022/132 Esas sayılı dosyasında açılan davanın reddine karar verilmesi ve kararın kesinleşmesi sonucun tebligatın usule uygun yapıldığının yerel mahkemece kabulü ile borçlunun icra takibine itirazının reddi ile haklı icra takiplerinin kesinleşmesi halinde; konusuz kalan davada karar vermeye yer olmadığına ilişkin hüküm kurulmasına ve dava açılmasına taraflarınca sebebiyet verilmediğinden yargılama giderleri ve sair giderler ile vekalet ücretinin her halükarda davalıya yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın açıldığı tarihte hem davalı şirketin hem de davacının merkezinin İstanbul ili sınırları içerisinde olduğunu, bu bakımdan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, genel yetki kuralına göre İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, Gebze 2. İcra Mahkemesi’nin 2021/134 Esas davanın derdest olması sebebiyle davanın reddi gerektiğini, dava konusu ürünlerin davalı şirkete teslim edilmediğini, bu bakımdan davalı şirketin böyle bir borcunun da bulunmadığını bu sebeple; davanın reddine, davacının alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… 1-Dava dilekçesinin yetki yönünden REDDİNE,
2-Mahkememizin yetkisizliğine, dosyanın kesinleşmesini müteakip süresinde müracaat halinde yetkili ve görevli İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Gebze Asliye Ticaret Mahkemelerinin, huzurda görülmekte olan itirazın iptali davasında yetkili olup, davanın niteliği itibarı ile icra dosyası kapsamında değerlendirme yapıldığında; takip tarihinde devrolunan şirket merkezinin Gebze/Kocaeli’de bulunduğu da göz önüne alındığında davalı tarafın yetki itirazının haksız ve yersiz olduğunun sabit olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın iptali davası genel hükümlere tabi bir dava olup, icra dairesinin yetkisi ile itirazın iptali davasının yetkisinin birbirinden bağımsız olduğunu, dolayısıyla genel yetki kuralı uyarınca yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, takip sırasıda yetkiye itiraz edilmemiş olmasının, itirazın iptali aşamasında yetkiye itiraz edilmesine engel olmadığını, zira icra dairesi ile mahkemenin yetkisinin birbirinden bağımsız olduğunu belirterek; haksız istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/06/2023 tarih, 2023/474 Esas – 2023/713 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.

İlk derece mahkemesince yetkisizlik kararı verilmiş karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davalı/ borçlu, süresi içerisinde ödeme emrine yaptığı 18/03/2021 tarihli itirazda, yetkili icra dairesinin İstanbul Anadolu Adliyesi İcra Daireleri olduğunu belirtilerek icra dairesinin yetkisine ve cevap dilekçesinde mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir.
İlamsız icra takibinde yetkili icra daireleri İİK’nın 50. maddesi yollaması ile 6100 sayılı HMK’nın yetkiye ilişkin 6. vd. maddelerine göre belirlenir. Yine 6098 sayılı TBK’nın 89. maddesine göre para alacaklarına ilişkin icra takibi alacaklının yerleşim yeri icra dairesinde de yapılabilir. Taraflar arasında bir ticari ilişkinin varlığı ispat edilemediğinde alacak bir para alacağına dönüşmeyeceğinden yetkili icra dairesi İİK’nın 50. maddesi yollaması ile 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi uyarınca borçlunun takip tarihindeki yerleşim yeri icra daireleridir.
Somut olayda; Dairemizin 29/05/2023 tarih ve 2023/939 Esas-2023/888 Karar sayılı ilamı üzerine ilk derece mahkemesince icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek itirazın reddine karar verildiği, takip tarihi itibarıyla Gebze icra dairesinin yetkili olduğu, davalı şirketin dava tarihinden önce (08/03/2021) adres değişikliği yaptığı ve … adresinin tescil edildiği, davacı şirketin adresinin de … olduğu, dava tarihi itibarıyla her iki tarafın adresinin de İstanbul ilinde olduğu, gerek genel yetki kuralları gerekse TBK’nun 89. maddesine göre Gebze mahkemelerinin yetkili olmayıp İstanbul Anadolu mahkemelerinin yetkili olduğu, icra dairesinin yetkisi ile mahkemenin yetkisinin ayrı olduğu, itirazın iptali davasının icra takibinin yapıldığı yerde açılacağına ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı, davalının mahkemenin yetkisine itirazının süresinde ve usulüne uygun olduğu anlaşıldığından davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı değerlendirilmiştir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca; davacının istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
8-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.31/10/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*