Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/1826
KARAR NO : 2023/1430
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/05/2023
NUMARASI : 2022/140 Esas – 2023/426 Karar
DAVACILAR : 1-NHT NAKLİYAT HAFRİYAT İNŞAAT PETROL ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
: 2-… – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : HİLAL PETROL VE YALÇINKAYA NAKLİYAT PAZARLAMA TİC. LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 18/02/2022
KARAR TARİHİ : 27/09/2023
KR. YAZIM TARİHİ : 27/09/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili NHT Nakliyat ve Hafriyat işi ile uğraşmakta olup sektöründe öncü firmalardan olduğunu, müvekkili şirket davalı Hilal Petrol ve Yalçınkaya Nakliyat Paz. Tic. Ltd. Şti.nden 2016 yıllarında akar yakıt aldığı, iş bu akaryakıt karşılığında Türkiye’de yerleşik akaryakıt ilişkilerinde mevcut olduğu üzere müvekkil teminat olarak 2016 yılı düzenleme tarihli senet verdiğini, ancak müvekkilinin vermiş olduğu senedin üzerinde ödeme tarihi bulunmadığını, aynı zamanda kefil olarak …’de yazmadığını, son olarak da senet üzerinde teminat senedi olarak verildiği an itibariyle 2 adet imza bulunduğunu, ancak Ziraat Bankası kanalıyla protesto çekileceği mesaj olarak müvekkile bildirilen ve lehtarı davalı olan senet üzerinde yukarıda bahsi geçen konularda tahrifat yapılarak teminat senedi bankaya sunulduğunu, müvekkili NHT Nakliyat Hafriyat İnş. Pet. Ürün. San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından 2 imza içeren 28.09.2016 düzenleme, 20.02.2022 vade tarihli ve 150.000TL bedelli senet teminat amaçlı verildiğini, ancak senette görüleceği üzere senet üzerinde müvekkili NHT Nakliyat Hafriyat İnş. Pet. Ürün. San. ve Tic. Ltd. Şti. temsilcisi …’ın 4 imzası bulunduğunu, teminat amaçlı olarak verilen iş bu senet tahrif edildiğini, teminat amaçlı verilen senedin amacı bir anlaşma uyarınca işin,verilen sözün,mal veya hizmetin eksiksiz tamamlanacağını, taahhüdün sorunsuz yerine getirileceğini,verilen taahhüdün yerine getirilmediği takdirde, şöyle bir sorumlulukla karşı karşıya kalacağını beyan eden tarafın imzaladığı şartlı-bedelli senet olduğunu, müvekkili 2016 yıllarında almış olduğu akar yakıtın bedelini eksiksiz ödediğini, söz konusu senet konusuz kaldığını, teminat amaçlı verilmeyen bir senedin düzenleme tarihi ile vade tarihi arasında 6 yıl olması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı taraf senet vasfının 3 yıl sonra zaman aşımına uğrayacağı düşüncesiyle iş bu senedin ödeme tarihini ileri tarih olarak sonra düzenleyerek senedi tanzim etme gayesi güttüğünü, senetteki bir diğer tahrifatta müvekkili … söz konusu senette kefil olmamasına rağmen kefil olarak gösterilmesi olduğunu, iş bu senet müvekkil şirket tarafından akar yakıt alımına istinaden verilmiş bir teminat senedi olup, kefil gösterilecek bir durum ortada olmadığını, müvekkilinin davalı şirkete herhangi bir borcu olmadığının tespitine, dava konusu senedin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket tarafından davacı şirkete 2016 – 2017 – 2018 – 2019 yıllarında yapılan akaryakıt satımından kaynaklı ticari münasebet nedeniyle, müvekkil şirketin resmi ticari defter ve kayıtlarından da anlaşılacağı üzere; müvekkil şirketin faturalara dayalı Davacı şirketten bakiye 377.693,90.-TL alacağı bulunduğunu, müvekkili şirketin, davacıdan olan cari hesap alacağından tahsil edildiğinde mahsup edilmek üzere; Davacı ”NHT Nakliyat Hafriyat İnşaat Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti.” tarafından, kendisine ait Garanti Bankası, İsmet Paşa Cd. Şubesi, … no.lu banka hesabından tanzim ederek müvekkil şirkete vermiş olduğu; 8100224 no.lu, 55.000.-TL bedelli, 30.11.2018 tarihli, 8100225 no.lu, 55.000.-TL bedelli, 31.12.2018 tarihli, 8100229 no.lu, 80.000.-TL bedelli, 31.01.2019 tarihli, 3 adet, toplam 190.000.-TL bedelli çekin karşılığının hesabında olmaması nedeniyle, muhatap banka tarafından çeklerin arkası yazıldığını, müvekkil şirket tarafından tahsilat yapılamamış olduğundan, davacının cari hesap borcundan mahsup edilemediğini, ayrıca, davacılar tarafından düzenlenerek müvekkil şirkete verilmiş bulunan 20.02.2022 tarihli, 150.000.-TL bedelli senedin de karşılığının ödenmemesi nedeniyle, senet protesto olduğunu, netice olarak resmi kayıt ve belgelerden, müvekkil şirkete ait ticari defter ve kayıtlardan sabit olduğu üzere, müvekkil şirketin toplam 377.693,90.-TL alacağı bulundığını, davacıların aksi yöndeki tüm beyan ve iddiaları haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın REDDİNE, Davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı ve davalı vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; “Yerel mahkeme her ne kadar bilirkişi raporuna göre hüküm kurmuşsa da söz konusu bilirkişi raporu hükme esas alınabilecek nitelikte değildir. Dosya kapsamında bilirkişi raporuna karşı itirazlarımız sunulmuşsa da itirazlarımız dikkate alınmamıştır. Bilindiği üzere teminat amaçlı verilen senedin amacı bir anlaşma uyarınca işin,verilen sözün, mal veya hizmetin eksiksiz tamamlanacağını, taahhüdün sorunsuz yerine getirileceğini, verilen taahhüdün yerine getirilmediği takdirde, şöyle bir sorumlulukla karşı karşıya kalacağını beyan eden tarafın imzaladığı şartlı-bedelli senettir. Davalı müvekkilin 2016 yılı düzenleme tarihli teminat amaçlı vermiş olduğu iş bu senedi tahrif ederek söz konusu senedi bankaya sunmuştur. Her ne kadar mahkeme 16.09.2022 tarih ve 2 nolu celsesinde tarafların ticari defteri üzerinde inceleme yapılarak takip konusu faturaların kayıtlı olup olmadığı, bedelinin ödenip ödenmediği ve ödenmeyen borç miktarı var ise tutarının tespit edilmesini bilirkişiden istemişse de dava dilekçemizde de belirttiğimiz üzere söz konusu senet tahrif edilmiştir. Yine davacı şirket yönünden de … le olan ilişkisi senet düzenleme yetkisinin olup olmadığı senedin geçersizliği ya da geçerliliği ortaya konmaksızın davanın reddi yine kabul edilebilir değildir. Dosyanın yeniden bilirkişiye gönderilmesi gerekmekteyken yerel mahkeme davanın reddine karar vermiştir’ beyanı ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; “Yerel Mahkeme tarafından verilen kesin süre içerisinde davacılar tarafından dava konusu dönemlerin tamamını kapsayan ticari defterler dosyaya ibraz edilmemiştir. Bu durum Bilirkişi Raporunda; “Davacı 2018 yılı ticari defterlerini incelemeye sunmuştur. … Davacı 2019 yılında ticari defter tutmadıklarını, iflas ettiklerini beyan etmiştir” şeklinde belirtilmiştir. Davacı şirket tarafından 2019-2020-2021 ve 2022 yıllarına ait ticari defterler ibraz edilmemiş olması nedeniyle, Bilirkişi tarafından Davacılara ait ticari defterlerin tamamı incelenememiştir. Bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda; yukarıda da belirtildiği üzere Müvekkil şirketin 2019-2022 yıllarına ait ticari defterlerinde yapılan inceleme neticesinde, 2022 yılı Şubat ayı sonu itibariyle, davalı müvekkil şirketin davacıdan 377.693,90.-TL alacaklı olduğu doğru olarak tespit edilmiştir. Müvekkil şirketin 2022 yılı Şubat ayı sonu itibariyle davacıdan 377.693,90.-TL alacaklı olduğu ticari defter ve kayıtlarıyla ispat olunmuştur” beyanı ile İstinaf taleplerinin kabülüne, Yerel Mahkeme kararında “…davacının, davalıya toplam 282.239,90.-TL tutarında borcunun olduğunun anlaşıldığı…” şeklinde yer alan hatalı ve eksik gerekçenin kaldırılarak, gerekçenin “…davalının davacıdan 377.693,90.-TL alacağının bulunduğu, davaya konu edilen 150.000.-TL tutarındaki senet davalının ticari defterlerine davacıdan tahsilat olarak işlendiği, senet protesto olduğunda ise davalı, davacının hesabına borç kaydetmiş olduğunun anlaşıldığı…” şeklinde düzeltilerek, davanın reddine karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi 05/05/2023 tarih, 2022/140 Esas – 2023/426 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
1-Kamu düzeni yönünden yapılan incelemede;
492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre; “Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (2. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (15. md.). Noksan tespit edilen değerler hakkında 30. madde hükmü uygulanır [16-(4) md.]. Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınır (21. md.). (1) sayılı tarifede yazılı nispi karar ve ilâm harcının 1/4 ü peşin alınır (28. md.). Yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o oturum için yargılamaya devam olunur, takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. 6100 sayılı HMK.’nun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK.’nun 120-(1) maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Harçlarla ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir.
Davanın açılması harca tâbi usuli bir işlemdir. Harçlar Kanunu harç alınması veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece kendiliğinden gözetilmesini ve harcın yatırılmaması halinde ise ne gibi işlemler yapılacağını 30. ve 32. maddelerinde hükme bağlanmıştır.
Somut olayda; davacı tarafından 150.000,00-TL yönünden borçlu olmadığının tespiti istemine dayalı dava açıldığına göre, bu şekli ile davanın harca esas değerine göre 150.000,00–TL üzerinden nisbi olarak alınması gerekmektedir.
Dosyanın incelemesinde; davanın nispi harca tabi davalardan olduğu, dava değerinin 150.000,00-TL olduğu, dava açılırken harcın dava değeri üzerinden 1/4 oranında peşin harcın yatırılmadığı, eksik harç tamamlanmadan karar verildiği anlaşılmakla kararın kaldırılmasına, eksik harç tamamlandıktan sonra esas hakkında karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerekmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 30 ve 32. maddelerine göre, yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Bu nedenle, mahkemece dava değeri üzerinden alacağına ilişkin eksik kalan nispi peşin harcın tamamlatılması, yargılamaya daha sonra devam edilmesi gerektiğinden bu husus gözetilmeksizin karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Karar kamu düzenine ilişkin bu eksiklik nedeniyle kaldırılmıştır.
2-Kaldırma nedenlerine göre, davalının istinaf nedenleri bu aşamada incelenmemiştir.
Gerekçeli karar başlığında; davacı vekili ve davalı ve taraf vekillerinin adreslerinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; diğer istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kamu düzeni nedeniyle kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.4 maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Kamu düzeni nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.4 maddesi gereğince Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi 05/05/2023 tarih, 2022/140 Esas – 2023/426 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edenlere iadesine,
4-İstinaf edenler tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Davacı hakkında düzenlenen 18/07/2023 tarihli ve 179,90 TL bedelli harç tahsil müzekkeresinin iptaline, mahkemesince işlem yapılmaksızın geri istenilmesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi. 27/09/2023
…
Başkan …
¸e-imzalıdır
…
Üye …
¸e-imzalıdır
…
Üye …
¸e-imzalıdır
…
Katip …
¸e-imzalıdır
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*