Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/1589 E. 2023/1275 K. 08.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1589
KARAR NO : 2023/1275

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :09/05/2023
NUMARASI :2023/24 Esas – 2023/298 Karar

DAVACI :EMİR VARLIK YÖNETİM ANONİM ŞİRKETİ -…
VEKİLİ :Av. … – …

DAVALILAR :1-… (T.C.No: …) – …
:2-… (T.C.No: …) – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :12/01/2023

KARAR TARİHİ :08/09/2023
KR. YAZIM TARİHİ :08/09/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; FibaBanka A.Ş’nin borçlulardan olan alacağını davacı Emir Varlık Yönetim A.Ş.’ye temlik ettiğini, her türlü hak ve alacağın davacıya geçtiğini, temlik eden FibaBanka A.Ş ile davalılar arasında Kredi Sözleşmesi imzalandığını, krediye ilişkin borcun ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine Kocaeli İcra Dairesi 2020/38589 Esas (Eski Esas Kocaeli 4. İcra Dairesi 2017/8246) sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla ilamsız takibe geçildiğini, Kocaeli İcra Dairesi 2020/38589 esas sayılı dosyasından yürütülen takibe borçlular tarafından kötü niyetli olarak takibe itiraz edildiğini, akabinde takibin durduğunu, borçluların takip dosyasının dayanağı olan Kredi Sözleşmesini kefil sıfatı ile imzaladığını, borçluların sözleşmeyi borçlu sıfatıyla imza ederek belirlenen şartları ve faiz oranlarını açıkça kabul ettiğini, kredi borcunun ödememesi üzerine yasal takip başlatma zorunluluğu doğduğunu, başlatılan takibe davalı/borçlular tarafından haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini,davalı/borçluların kredi ilişkisinden kaynaklanan borcu belirlenebilir olup, likit bir alacak olduğunu, borçlular tarafından kötüniyetle itirazda bulunulması takip çıkışı alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini gerekli kıldığını, bu sebeplerle borçluların yasal dayanaktan yoksun itirazların iptali ile Kocaeli İcra Dairesi’nin 2020/38589 Esas sayılı dosyası ile yürütülmekte olan takibin devamı ile borçlular aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın iptali davasının bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gereken bir dava olduğunu, müvekkillerinin 2017 yılında yani dava tarihinden yaklaşık 6 yıl önce itiraz ettiklerini, burada hak düşürücü süre yönünden davanın reddinin gerektiğini, iddia olunan kredi borçları yönünden 10 yıllık zamanaşımının söz konusu olduğunu, vade yönünden iddia olunan borçların zamanaşımına uğradığının açık olduğunu, müvekkillerinin takip dosyasının dayanağı olan kredi sözleşmesini kefil sıfatı ile imzaladıklarının iddia olunduğunu ancak kefalet sözleşmesinin usul ve yasaya uygun olmadığının açık olduğunu, zira “TMK Madde 584 – Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır.” düzenlemesinin eşin rızası, TBK md. 584 gereği yazılı olarak verilir ve kefaletin adi yazılı şekilde olmasının yeterli ve gerekli olduğunu, eşlerin müteselsil kefil olmaları halinde ise her iki eşin de rızasının gerektiğini, en az adi yazılı şekilde yapılması şart olan eş rızası alınmadan tarafların kefalet sözleşmesi yapmasının mümkün olmadığını, usule uygun olarak yapılmayan kefalet sözleşmesinin yok hükmünde olduğundan davanın reddi gerektiğini, tüm bu nedenlerle birlikte değerlendirildiğinde, hukuki mesnetten yoksun davanın öncelikle yetki yönünden usulden reddine karar verilecek mahkeme masrafları ve vekalet ücretin davacı tarafa yükletilmesine ve davacı taraf hakkında kötü niyetle takip başlattığından bahisle İİK madde 67 gereğince dava konusu değerin %20’sinden az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davalıların hak düşürücü süre itirazının kabulü ile açılan davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması sebebiyle USULDEN REDDİNE
Davalıların kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; İİK. 67/1 maddesi gereğince bir yıllık itirazın iptali davası açma süresinin itirazın alacaklıya tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağını, açık Yasa hükmü karşısında gerek temlik eden bankaya gerekse davacıya tebliğ edilmiş bir itiraz dilekçesi bulunmadığını, itirazın iptali davasını açmak için hak düşürücü sürenin geçmediğini belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/05/2023 tarih, 2023/24 Esas – 2023/298 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın usulden reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
1-Kamu düzeni yönünden yapılan incelemede;
492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre; “Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (2. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (15. md.). Noksan tespit edilen değerler hakkında 30. madde hükmü uygulanır [16-(4) md.]. Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınır (21. md.). (1) sayılı tarifede yazılı nispi karar ve ilâm harcının 1/4 ü peşin alınır (28. md.). Yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o oturum için yargılamaya devam olunur, takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK’nın 120-(1) maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Harçlarla ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir.
Davanın açılması harca tâbi usuli bir işlemdir. Harçlar Kanunu harç alınması veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece kendiliğinden gözetilmesini ve harcın yatırılmaması halinde ise ne gibi işlemler yapılacağını 30. ve 32. maddelerinde hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davanın nispi harca tabi davalardan olduğu, davacının harçtan muaf olmamasına rağmen başvuru ve karar ve ilam harçlarını yatırmadığı anlaşılmakla, gerekli harçlar tamamlatıldıktan sonra esas hakkında karar verilmek üzere; kararın kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerekmiştir.
2-Kaldırma nedenine göre diğer istinaf istemleri incelenmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; kamun düzenine ilişkin nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a.4 maddesince kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Kamu düzenine ilişkin nedenlerle Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/05/2023 tarih, 2023/24 Esas ve 2023/298 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edene iadesine,
4-İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-İİK’nın 36/5 maddesi gereğince davacı vekilince Kocaeli İcra Dairesi’nin 2023/71689 Esas sayılı dosyasına sunulan teminatın davacıya iadesine,
8-Davacı hakkında düzenlenen 19/07/2023 tarihli ve 1.600,00-TL bedelli harç tahsil müzekkeresinin iptaline, mahkemesince işlem yapılmaksızın geri istenilmesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.08/09/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*