Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/1582 E. 2023/1542 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :2023/1582
KARAR NO :2023/1542

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :15/05/2023 Tarihli ara kararı
NUMARASI :2023/234 Esas
İHTİYATİ TEDBİR VE İTİYATİ HACİZ İSTEYEN
DAVACI :… (T.C. NO: …) – …
VEKİLİ :Av. … – …
KARŞI TARAF
DAVALI : … (T.C. NO: …) – …
DAVA TÜRÜ :Haksız Rekabetten Kaynaklanan(Tazminat)
DAVA TARİHİ :12/05/2023
TALEP :İhityati tedbir ve İhtiyati haciz
TALEP TARİHİ :12/05/2023
KARAR TARİHİ :11/10/2023
KR. YAZIM TARİHİ :11/10/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ile davalı … endüstriyel fabrika ve işletmelerde emniyet sistemleri ile iş güvenliği sistemleri mekanik ve elektronik ekipmanlarının imalatı, montajı, satışı ve proje mühendisli hizmetleri vermek amacıyla 18/03/2022 tarihinde Ticaret Siciline tescil edilen esas sözleşme ile yönetim kurulu üyesi olarak TLS Emniyet Sistemleri San. Tic. A.Ş’ni kurduklarını, davalı tarafından kurucu üye ve yönetim kurulu üyeliği görevlerinin getirmiş olduğu sadakat, özen, genel kuruldan izin almadan şirketle kendisi veya başkası adına işlem yapmama şirket menfaatlerini gözetme yükümlülükleri ile aynı konuda ticari işlerle uğraşan diğer şirketlerde yönetici olmama yasağına aykırı olarak müvekkilinin yöneticilerinden olduğu TLS Emniyet Sistemleri San. Tic. Anonim Şirketini zarara uğradığını, yönetim kurulu üyesi davalının TLS Emniyet Sistemleri San. Tic. A.Ş ile aynı konuda ticari işlerle uğraşan MST Endüstriyel Sis. Tic. Ltd. Şti’nde kurucu üye, münhasıran yönetim kurulu üyesi ve müdür olduğunu, davalının yönetim kurulu üyesi olduğu MST Endüstriyel Sis. Tic. Ltd. Şti’nce ekti sundukları belgelerden anlaşılacağı üzere TLS Emniyet Sistemleri San. Tic. A.Ş tarafından üretilen tır emniyetli park sistemlerinin satışını gerçekleştirdiğini, TLS Şirketinde ürünleri piyasa değerinin altından satın alınması işlemleri ile TTK 395 ve 396 maddelerinde hüküm altına alınmış rekabet yasağına aykırı olduğunu, TLS şirketi ile aynı ticari işlemlerde bulunan MTS şirketine ait web sitesi görüntülerinde davalının münhasıran yönetim kurulu üyesi ve müdürü olduğu MST şirketine ait web sitesinde TLS şirketinin logosu kullanıldığını, TLS şirketinin ürünlerinin MST tarafından piyasa değerinin altında alınmış ve MST tarafından fahiş miktar farkıyla satıldığını, TLS şirketinin iş çevresi ve bilinildiği kullanılarak davalı tarafından gerek yönetim kurulu üyesi olarak görev ve sorumluluklarına gerekse rekabet yasağına aykırı davranışları neticesinde TLS şirketi ve ortalarından olan davacının zarar uğrattığını, davalının yönetim kurulu üyesi sorumluluklarına aykırı iş ve işlemleri hasebiyle davacının Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu ve dosyasının soruşturma aşamasında olduğunu belirterek davalı TLS şirketindeki idari hak ve yükümlülüklerinin kaldırılarak şirkete kayyım atanmasına, telafisi güç veya imkansız kararlara yol açmaması adına davalı ile davalının münhasıran yönetim kurulu üyesi olduğu MTS Endüstriyel Sis. Tic. Ltd. Şti’nin menkul gayrimenkullerinin tespiti ile ihtiyaten haczine, davacının uğramış olduğu şimdilik 10.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi zararlarının avans faizi ile davalıdan alınmasına, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince 15/05/2023 Tarihli ara kararı ile; “…Davacı vekilinin TLS Emniyet Sistemleri San. Tic. A.Ş’ne kayyım atanmasına ilişkin ihtiyati tedbir talebini REDDİNE, Davacı vekilinin MTS Endüstriyel Sis. Tic. Ltd. Şti’nin menkul ve gayrımenkulleri ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına yönelik talebin REDDİNE …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı ihtiyati tedbir ve itiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati tedbir ve itiyati haciz isteyen davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilimiz ile davalının; TLS Emniyet Sistemleri A.Ş.’nin yönetim kurulu üyeleri olmaları, TLS Şirketinin yönetim kurulunda başka üye bulunmaması, yönetim kurulunun anonim şirketin zorunlu organı olması ve yönetim organının işlevsiz hale gelecek olması nedenleriyle TLS Emniyet Sistemleri A.Ş.’ye tedbiren kayyım atanması istemimizin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtmek isteriz.Dosya içerisine girmiş evraklarda da görüleceği üzere Ticaret Sicil kayıtlarının dosyaya celbi için yazılan müzekkerenin de MST yerine MTS yazılmak suretiyle maddi hatalı olduğunu belirtmek isteriz.HMK 389-406 Maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir şartlarına uygun, yaklaşık ispatı sağladığımız, İİK 257. Maddesindeki şartlara uygun olarak dava konusu alacağımızın rehinle temin edilmemiş olması, İİK 258/1’de alacağın varlığı hakkında kanaate yeterli banka dekontları ile faturaları sunmuş olmamız sebepleriyle ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerimizin reddinin hukuka aykırı olduğu kanaatiyle ilk derece mahkemesince verilen ara kararın kaldırılarak ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerimizin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Karşı taraf davalı tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER:Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/05/2023 Tarihli ara kararı, 2023/234 Esas sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep; anonim şirkete yönetim kayyımı atanması, haksız rekabet nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince 15/05/2023 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbirin ve ihtiyati haczin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.
Limited şirketler yönünden TTK’nın 636 ve 638. maddelerinde özel geçici hukuki koruma düzenlemesi getirildiği halde, anonim şirketler yönünden geçici hukuki korumaya ilişkin özel düzenleme yapılmadığından, tedbir talebi hakkında genel hüküm olan HMK 389 vd. maddelerinin uygulanması gerekir.
6100 Sayılı HMK 389/(2) maddesi uyarınca ” Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” Aynı yasanını 390 maddesi “tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 365. maddesinde, anonim şirketlerin yönetim kurulu tarafından yönetilip ve temsil olunacağının düzenlenmiş, YK üyelerinin seçimi, süreleri, ibraları hakkında karar verilmesi ve görevden alınmaları. TTK 408 maddesi uyarınca genel kurulun, devredilemez ve vazgeçilemez görev ve yetkileri arasında sayılmıştır. TTK da anonim şirketlerde yönetim kurulunun yönetim yetkisinin mahkemelerce kaldırılacağına veya sınırlandırılacağına ilişkin yasal düzenlemenin bulunmadığı gibi anonim şirkete mahkemece yönetim kayyımı atanmasına olanak sağlayan açık bir kanun hükmü bulunmamaktadır. Kural olarak şirketler genel kurul tarafından seçilen yöneticileri tarafından temsil ve ilzam edilir.
TMK’nın 427/4. maddesi uyarınca bir tüzel kişinin gerekli organlarından yoksun kalması ve yönetiminin başka yoldan sağlanamaması durumunda yönetim kayyımı atanacağı düzenlenmiştir.
Davalının iddia edilen eylemlerinin haksız rekabet olup olmadığı, haksız rekabet nedeniyle davacının tazminat talep edip edemeyeceği hususları yargılama sonunda ortaya çıkacaktır. Buna göre dosyanın geldiği aşama itibarı ile ibraz edilen deliller, genel kurul tarafından seçilen YK yetkilerinin sınırlandırılmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için gerekli olan yaklaşık ispata elverişli değildir. Tarafların ortağı olduğu TLS Emniyet Sistemleri A.Ş.’de organ boşluğu da bulunmadığından mahkemece ihtiyati tedbire yönelik talebin reddi yerindedir.
Yine davacı taraf, davalının ve dava dışı MST Endüstriyel Sis… Ltd. Şti’nin malvarlığı değerlerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiş ise de; Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. (2008 sayılı yasanın 257/1.maddesi) Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur. (2008 sayılı yasanın 258/1.maddesi) Dosyaya davacı tarafından, davalıdan alacaklı olduğuna dair yaklaşık ispata yarar delil sunulmadığı gibi, MST Endüstriyel Sis… Ltd. Şti’nin ayrıca davada taraf dahi olmadığı, davanın tarafı olmayan kişi hakkında karar verilemeyeceği de nazara alındığında mahkemece ihtiyati haczin reddine karar verilmesi yerindedir.
Gerekçeli karar başlığında; Tarafların T.C. nosu, dava tarihi, davacı vekilinin adresinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.’nun 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, ihtiyati tedbir ve itiyati haciz isteyen davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 189,95-TL istinaf karar harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yolu için yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/10/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*