Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/1048 E. 2023/1100 K. 03.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1048
KARAR NO : 2023/1100

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :15/03/2023
NUMARASI :2023/54 D.İş Esas – 2023/52 Karar
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN :SELÇUK ECZA DEPOSU TİCARET VE SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. …- …
BORÇLU MURİS : … (T.C.No:…)
KARŞI TARAF
MİRASÇILAR :1-… (T.C.No: …) – …
:2-… (T.C.No: …) – …
:3-… (T.C.No: …) – …
TALEP :İhtiyati Haciz
TALEP TARİHİ :15/03/2023

KARAR TARİHİ :03/07/2023
KR. YAZIM TARİHİ :07/07/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle;aleyhine ihtiyati haciz istenen davalı borçluların 09.11.2022 tarihinde vefat eden miras bırakanı … TC kimlik numaralı …’nın sahibi olduğu … İli … İlçesinde bulunan Şifa Eczanesi’ndeki eczacılık faaliyetlerini devam ettirebilmesi için vefatından önce müteaddit zamanlarda müvekkili şirketten gerekli malzemeleri satın aldığını,işbu ecza malzemelerinin bedellerine karşılık,08.9.2022 tanzim tarihli- 17.11.2022 vade tarihli 650.044,66 TL tutarında ve 06.10.2022 tanzim tarihli-15.12.2022 vade tarihli 662.491,77 TL tutarında senetlerin tanzim edildiğini,,söz konusu senetlerden kaynaklanan borcun tamamı müvekkilin tüm talep ve ihtarlarına rağmen bugüne değin ödenmediğini, borçlu konumundaki mirasçılar ve miras bırakan adına kayıtlı menkul ve gayrimenkul mallar bulunmakta olup,bu malların borçlularca muvazaalı tasarruflar, hileli borçlanmalar ve sair işlemler ile kaçırılması ve açılan takibi akamete uğratma girişimlerinin istihbar olunduğunu, senet borçlusunun vefatı ile mirasçıların sorumlu olduğunu ve borçluların mal kaçırma ihtimali bulunduğunu belirterek, borçluların menkul ve gayrimenkul mallarıyla üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… İhtiyati haciz talebinin reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; mirasçıların reddi miras yapmadıkları gibi murisin müvekkile olan borçlarından haberdar olup borcu da kabul ettiklerini belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Karşı taraf mirasçılar tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER:Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2023 tarih, 2023/54 D.İş Esas – 2023/52 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep; ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince; nüfus kaydına göre borçlu … senetlerdeki vade tarihinden önce öldüğü, Murisin terekesi ve bu kapsamda borçları ölümle birlikte külli halefiyet yoluyla mirasçılara geçmekle birlikte mirasçıların yasal süresinde mirasın hükmen reddi isteminde bulunmalarının mümkün olduğu, bu yönde dosya kapsamında bir açıklık bulunmadığı,mirasçıların 120 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2/7. maddesi kapsamında kalıp kalmadıklarının da belirsiz olduğu ayrıca, senette belirtilen borcun vadesi murisin vefatından sonraki bir tarihe isabet ettiği, mirasçıların bu borcun varlığından haberdar olup olmadığının da anlaşılamadığı, İİK 67/3 maddesinin düzenlemesi nazara alındığında, kanun koyucunun mirasçının murisin borçlarından bilgi sahibi olmamasının mümkün olduğunun öngördüğü ve bu sebeple iyi niyetli mirasçıların bir ölçüde korunması iradesini gösterdiği anlaşıldığı, Kanun koyucunun bu iradesi de dikkate alındığında, murisin ölümünden sonra muaccel olan borcun varlığından haberdar olup olmadıkları ve şahsi sorumluluklarının doğup doğmadığı belirsiz olan mirasçılar aleyhinde şekli yaklaşımla ihtiyati haciz kararı verilmesinin hakkaniyetli görülmediği gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş karar verilmiş karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Bilindiği üzere ihtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini garanti altına almak için mahkeme kararıyla borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır. İhtiyati hacze ilişkin yasal düzenleme İİK’nın 257 ila 268. maddesinde yer almaktadır. Bilindiği gibi ihtiyati haciz talep edebilme koşulları İİK’nın 257. maddesinde gösterilmiş olup maddede hem vadesi gelen hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Bunlar muaccel alacaklarda alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacağın rehinle temin edilmemiş olmasıdır. Müeccel alacaklarda ise kural ihtiyati haciz istenemeyeceği ise de, borçlunun belli bir adresinin olmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu amaçla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa vadesi gelmemiş alacaklarda da ihtiyati haciz kararı verilebilir. Sözü edilen maddede bunun dışında herhangi bir koşul öngörülmemiştir.
İİK’nın 258. maddesi ise “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur” hükmünü içermekte olup, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı ve miktarı hakkında kanaate varılması yeterlidir. Mahkemenin alacağın varlığına kanaat getirmesinden anlaşılması gereken, alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi olmayıp yaklaşık ispat ölçüsünde alacağın varlığını gösteren delillerin sunulmasıdır.
İİK’nın 265/1.maddesi hükmü uyarınca ise borçlu, kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.
İhtiyati haciz, nitelikçe bir geçici hukuki koruma tedbiridir. (HMK 406/2) Geçici hukuki koruma tedbirlerinin amacı, yargı organları önünde hak arayan kişilerin nihai olarak elde etmeyi umdukları haklarına erişimi kolaylaştırmaktır. Bu amacın gerçekleşmesi için, elde edilmesi umulan hakların ya da onların konularının ortadan kalkması, yok olması, değiştirilmesi gibi olasılıkların bertaraf edilmesi gerekir. Elde edilmesi umulan hakka kavuşulmasını kolaylaştırıcı tedbirler hak arama özgürlüğünü, adil yargılama hakkını ve hukuk devleti ilkesini de yakından ilgilendirir. (İHAS 6, 2709 sayılı T.C Anayasası 36, HMK 33) İhtiyati haciz istekleri değerlendirilirken geçici hukuki koruma tedbirlerinin açıklanan bu amacının gözden uzak tutulmaması gerekir. İİK’nun 257 ve izleyen maddelerine göre rehin ile temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.Talep değerlendirilirken tam ispat aranmaz.Yaklaşık ispat yeterledir.
Diğer yandan, miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Hükmi reddin sonuç doğurabilmesi için herhangi bir irade açıklamasına veya dava açılmasına gerek yoktur. Mirası hükmen reddetmiş sayılan kişi, tereke alacaklıları aleyhine husumet yönelterek bu durumun tespitini isteyebileceği gibi bunu defi yoluyla da ileri sürebilir.
Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya bakılacak olursa, aleyhine ihtiyati haciz istenen davalı borçluların 09.11.2022 tarihinde vefat eden miras bırakanı …’nın,eczacılık faaliyetlerini devam ettirebilmesi için vefatından önce ihtiyati haciz talep eden şirketten müteaddit zamanlarda malzeme satın aldığı malzemelerinin bedellerine karşılık,08.9.2022 tanzim tarihli- 17.11.2022 vade tarihli 650.044,66 TL tutarlı ve 06.10.2022 tanzim tarihli-5.12.2022 vade tarihli 662.491,77 TL tutarlı senetleri keşide ettiği, vadesi gelen senet bedellerinin ödenmemesi nedeniyle, İİK’nun 257/1 maddesi uyarınca ihtiyati haciz talep ettiği anlaşılmaktadır.
Karşı taraf mirasçılar, murisleri …’nın mirasçısı sıfatıyla, talebe konu senetlerden kaynaklı borçlarından sorumludurlar. Yerel mahkemece, mirasçıların murisin ölümünden sonra muaccel olan borcun varlığından haberdar olup olmadıkları ve şahsi sorumluluklarının doğup doğmadığı belirsiz olan mirasçılar aleyhinde şekli yaklaşımla ihtiyati haciz kararı verilmesinin hakkaniyetli görülmediği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş ise de, bu hususların doğruluğunun ancak murisin aktifinin ve pasifinin belirlenmesinden sonra ortaya çıkacak olması karşısında İİK’nın 257 ve devamı maddelerindeki koşullarının oluştuğunun kabulü gerekmiştir.
İİK 259.madde uyarınca ihtiyati haciz isteyen alacaklı, hacizde haksız çıktığı taktirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlar için HMK 87.maddesinde yazılı teminatı vermeye mecburdur. Sadece alacak ilama yada bu mahiyette bir belgeye müstenitse teminat alınmayabilir. Eldeki davada mahkemece %15 teminatla talebin kabul edilmesi alacağın niteliğine, miktarına ve hakkaniyete uygundur.
Yukarıda anılan ilke ve esaslar çerçevesinde somut olayın değerlendirilmesinde; ihtiyati haciz talep eden alacaklının yukarıda belirtilen senette yer alan alacak nedeniyle ihtiyati haciz isteminde bulunduğu, somut olayda ihtiyati hacze konu kambiyo senedinin bononun tüm unsurlarını taşıdığı, ihtiyati haciz talebinde bulunanın lehtar olduğu, borcun vadesinin geldiği ve ihtiyati haciz şartlarının oluştuğu anlaşıldığından, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde görülmesi nedeniyle istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca kabulü ile esas hakkında yeniden karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına borca yetecek miktarla sınırlı olmak üzere alacak miktarının %15’i kadar nakdi veya süresiz kesin banka teminat mektubu karşılığı ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, gerekçeli karar başlığında; ihtiyati haciz talep eden vekilinin adresinin yazılmamış olması, 6100 sayılı HMK’nın 297/1-b maddesine aykırı olmakla birlikte sonuca etkili olmadığından, kaldırma nedeni yapılmamış ve bu hususa eleştiri getirilmekle yetinilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere ;
1-İhtiyati haciz talep edenin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle ESASTAN KABULÜNE, Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2023 tarih, 2023/54 D.İş Esas ve 2023/52 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince, KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a)İhtiyati haciz talebinin KABULÜ ile; 2004 sayılı İİK’nın 257 vd. maddeleri gereğince borçlunun takibe konu borcuna ve masraflarına yeter miktarda menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine dava değeri olan 1.312.536,43-TL üzerinden takdiren %15 oranında ‭teminatla davalının menkullerine, gayrimenkullerine, banka hesaplarına ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına da ihtiyati haciz konulmasına,
b)Teminat yatırıldığında kararın infazı için Sakarya Nöbetçi İcra Dairesi’nin yetkili kılınmasına,
c)Alacaklının ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren on gün içinde kararın verildiği yer icra dairesine kararın infazı için başvurabileceğine, bu süre içinde kararın infazı talep edilmediği takdirde İcra ve İflas Kanunu’nun 261. maddesi gereği kararın kendiliğinden kalkacağına,
d)İhtiyati haciz talep eden tarafından yatırılan 296,40-TL peşin harcın karşı taraflardan alınarak ihtiyati haciz talep edene verilmesine
e)Karar tarihindeki AAÜT gereğince 2.400,00-TL vekalet ücretinin karşı taraflardan alınarak, ihtiyati haciz talep edene verilmesine,
f)Artan gider avansının talep halinde ilgilisine iadesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a)İstinaf Kanun Yoluna Başvuru harcının hazineye irat kaydına,
b)İstinaf Karar Harcının talep halinde ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talep edene iadesine,
c)İhtiyati haciz talep eden tarafından yapılan 492,00-TL İstinaf Kanun Yoluna Başvurma harcı ile 263,50-TL posta masrafı olmak üzere toplam 755,50-TL’nin karşı taraflardan tahsili ile ihtiyati haciz talep edene verilmesine,
ç)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
d)İstinaf edenin yatırdığı istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince istinaf edene iadesine,
e)Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
İlişkin; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/07/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*