Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/941 E. 2023/900 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/941
KARAR NO : 2023/900

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :22/12/2021
NUMARASI :2019/1183 Esas – 2021/1086 Karar

DAVACI :PRODETA MOBİLYA İÇ MİMARLIK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALI :HALK SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. … – …
İHBAR OLUNAN :NUKON LAZER MAKİNE METAL SAN. VE TİC. A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA :Sigorta (Yangın Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ :19/12/2019
KARAR TARİHİ :31/05/2023
KR. YAZIM TARİHİ :28/06/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında “85193206 nolu Yangın Sınai İşletme Sigorta Poliçesi” ile davacıya ait fabrikadaki makinelerin sigorta kapsamına alındığını, 10.06.2019 tarihinde NUKON Model YLS-200-TR-CUT nolu makinede (seri no: 14065150) hasar meydana geldiğini, bu hasara dair davalı sigorta şirketine gerekli bildirimlerin yapıldığını ve 3581337 nolu hasar dosyası ile yapılan incelemelerde ilgili hasarın poliçedeki “teminat dışı haller-mutad kullanım” kapsamında olduğunu belirterek herhangi bir değişim/tamirat işlemi yapılmadığını, ilgili makinenin arıza sebebiyle kapasite kaybına uğradığını ve davacıyı ticari manada zarara uğrattığını, davalının bu eyleminin sigorta poliçesine ve ilgili mevzuata aykırı olduğunu, öncelikle mezkur makinenin Türkiye Distribitörü olan ve davacının ilgili makineyi satın aldığı NUKAN Lazer Makine Metal San. ve Tic. A.Ş. ile yaptıkları görüşmelerde; “mutad kullanım” iddiasının hiçbir dayanağının olmadığı zira mezkur makinede arızalanan modüllerin herhangi bir kullanım ömrünün olmadığı, mutad kullanım sonucu arızalanmayacağı ve arızanın giderilmesi için 3 modülün değişmesi gerektiğinin bildirildiğini, haliyle söz konusu makine ile ilgili en yetkin ve bilgin kişilerin beyan ettiği gibi bu özelliklerdeki modüllerin bir kullanım ömrünün olmadığını, mutad kullanım ile arızalanmayacağını ve 3 modülün değişiminin gerektiğini, bu sebeple ilgili arızanın sigorta poliçe kapsamında olduğunu, ayrıca toplamda 4 adet modüle sahip olan ilgili makinede 1 adet modülün 2018 yılı içerisinde arızalandığını ve o seneye dair poliçe sahibi olan Neova sigorta şirketinin gerekli incelemeleri sonunda arızayı poliçe kapsamında değerlendirerek arızalı 1 adet modülü yenisi ile değiştirdiğini, kalan 3 adet modülün ise davalı ile yapılan poliçe döneminde arızalanmış olup poliçe kapsamında değişiminin yapılması gerektiğini, bahse konu arızanın poliçe kapsamında olması sebebiyle değişim talebiyle davalıya gönderdikleri Kartal 23.Notetliği 26013 nolu ve 26.08.2019 tarihli ihtarnamesine ve diğer bir/ kısım mailler ile ve tüm şifahi uyarılarına rağmen davalının hiçbir adım atmadığını, ilgili arızanın tamiri yahut ilgili modüllerin yenisi ile değiştirilmesi için davalının bu değişimi yapmaya zorlanması amacıyla işbu davanın açılma zarureti doğduğunu, tüm bu sebeplerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak; öncelikle; dava konusu makinenin Türkiye distribitörü “NUKAN Lazer Makine Metal San. Ve Tic. A.Ş.” ye davanın ihbarını, NUKON Model YLS-200-TR-CUT nolu makinede (seri no: 14065150) meydana gelen lazer arızasının, “85193206 nolu Yangın Sınai İşletme Sigorta Poliçesi” kapsamında olduğunun tespiti ile davalının işbu arızanın tamiri için ilgili 3 modülün değişimine mahkum edilmesine, talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı şirket nezdinde 04.04.2019/2020 vadeli, 85193206 sayılı Yangın Sınai İşletme Sigorta Poliçesi mevcut olduğunu, 10.06.2019 tarihli olduğu iddia edilen hasarın 13.06.2019 tarihli ihbarına 3581337 sayılı hasar dosyası açıldığını, yapılan incelemeler neticesinde taleplerin teminat dışında kaldığından reddedildiğini, aynı makinenin daha önce arızalandığı iddia edilen 1 adet modülün Neova Sigorta A.Ş. Nezdinde bulunan poliçeden karşılandığına dair iddianın, poliçe ve hasar dosyası ile ödeme bilgileri ve nedeni bilinmediğinden işbu davaya emsal olamayacağını, poliçe genel ve özel şartlarının benzemeyebileceğini, ilk hasar nedeninin farklı olabileceğini, davaya konu paket poliçede makine kırılması teminatı mevcut olduğunu, davalı şirkete yapılan başvuru kapsamında konunun uzmanı eksperler marifetiyle inceleme yapıldığını, taleplerin teminat dışında kalan hallerden olduğunu tespit edildiğini, ekspertiz raporuyla da tespit edildiği üzere ani ve beklenmedik bir hasar bulunmadığını, hem genel şartlar hem de özel şartlarda teminat dışında bırakılan makinenin normal işletilmesi, mutat kullanımından dolayı ömrünün tamamlanması nedeniyle kaynaklandığının tespit edildiğini, kabul anlamına gelmemek üzere konu diyotlardaki ilk kullanım nedeni ile işlev yitimi davacı tarafın beyan ile kabul ettiği konu dışı 1 adet diyotun arızasıyla ilgili IPG firmasının servis raporunda da konu üç diyotun güçlerinde düşme olduğunun tespit edildiğini, bu halde ayrıca arızanın poliçe vadesinden önce gerçekleştiğini, taleplerin bu nedenle poliçe vadesine girmediğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine, talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın REDDİNE …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; makinede yer alan parçaların kendiliğinden bozulacak parçalardan olmadığını, anormal koşulların oluşması sonucunda arızalanabilecek parçalardan olduğunu, Nukon firmasından gelen belgelerin çoğunun yabancı dilde düzenlenmiş olduğunu, mahiyeti itibariyle işbu belgelerin uyuşmazlığın çözümü noktasında ehemmiyet taşıdığını bu nedenle mahkeme tarafından bu belgelerin tercüme ettirilip incelemeye alınması gerekirken mahkemenin, bunların hiçbirini yapmayarak eksik inceleme ile davanın reddine karar verdiğini, mahkeme tarafından hükme esas alınan 26.09.2021 tarihli bilirkişi raporuna yönelik itirazlarının havi dilekçelerinde de izah ettikleri üzere, makine kırılmasının nedeninin kesin olarak belirlenebilmesi açısından; raporun somut bilgi ve belgeye dayanılmadan hazırlandığını ve hatalı olduğunu belirterek yeni bir rapor alınmak üzere dosyanın alanında uzman bilirkişilerden oluşacak farklı bir heyete gönderilmesini ve mukayese yapılabilmesi yönünden haricen uzman mütalaası temin etmek için taraflarına süre verilmesini talep ettiklerini, ancak mahkemenin, bu taleplerini göz ardı ederek eksik ve hatalı değerlendirmeler içeren bilirkişi raporunu hükme esas almak suretiyle davanın reddine karar vermesinin son derece hatalı olduğunu, belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER:Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/12/2021 tarih, 2019/1183 Esas – 2021/1086 Karar
sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; dava konusu lazer kesim cihazının sigorta poliçe teminatı kapsamında kalıp kalmadığı, teminat kapsamında ise arızanın tamiri ile makinedeki modüllerin değiştirilmesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davacı ile davalı şirket arasında “85193206 nolu Yangın Sınai İşletme Sigorta Poliçesi” ile davacıya ait fabrikadaki makinelerin sigorta kapsamına alındığı, 10.06.2019 tarihinde NUKON Model YLS-200-TR-CUT nolu makinede hasar meydana geldiği, davalının sözleşme gereğince yapması gereken edimini yerine getirmediği belirtilerek, NUKON Model YLS-200-TR-CUT nolu makinede meydana gelen lazer arızasının, “85193206 nolu Yangın Sınai İşletme Sigorta Poliçesi” kapsamında olduğunun tespiti ile davalının işbu arızanın tamiri için ilgili 3 modülün değişimine mahkum edilmesi için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davanın reddine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya arasına alınan 12/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; gerek keşif gözlemlerinde gerekse dosya içerisinde yapılan incelemede dava konusu lazer kesim modüllerinin Nukon Model YLS-200-TR-CUT cihazı üzerinde mevcut olduğu, CNC olarak lazer kesim yapılması amacı ile kullanıldığı,2014 yılı yapımı olduğu cihaz üzerinde bulunan rezonatör içerisinde 4 adet modül bulunduğu 10.06.2019 tarihinde işlem esnasında cihaz ekranında güç kaybı görülerek cihazın yetkili servisi ile irtibata geçildiğinde 4 modülden 3 adedinin arızalı olduğunun tespit edildiğinin ifade edildiği, yerinde yapılan incelemelerde konu makine üzerinde mevcut modüllerin çok düşük kapasitede çalıştığı görülmüş olup taraflarına bilgi veren yetkili ile görüşüldüğünde kesim kapasitesinin son derece düşük olduğu ve bu şartlar altında cihazdan yararlanmakta güçlük çektiklerinin ifade edildiği, dolayısı ile davacının davalıdan konu modüllerin sigorta poliçesi kapsamında değerlendirilerek gerekli değişimin yapılmasını talep ettiği, gerek yerinde yapılan inceleme ve inceleme esnasında makine yetkilileri ile yapılan görüşmelerden gerekse dosya içerisinde mevcut bilgi ve belgelerden olayın 10.06.2019 tarihinde normal çalışma esnasında meydana geldiği, konu Nukon marka REX 315 model CNC lazer kesim makinasında saç kesimi yapıldığı esnada güç kaybı meydana geldiği ve cihazın yetkili servisi ile irtibata geçildiğinde makine içerisindeki mevcut rezanatör içerisinde bulunan dört adet modülden üç adedinin arızalı olduğunun görüldüğü, makina üzerinde yapılan incelemelerde de güç kaybı olduğu gerek ekrandan gerekse taraflarına gösterilen lazer kesim işlevinin yavaş ve yetersiz oluşundan tespit edildiği, cihaz modüllerinde meydana gelen arızanın sebebi araştırıldığında dosya içerisinde net bir sebep gösterilmediği, meydana gelen arızanın hangi sebeple meydana geldiğine dair kesin bir kanaat oluşmadığı, ayrıca yine dosya içerisinde Nukon Lazer Makine Metal Sanayi A.Ş. logolu 3234 numaralı ve 16.08.2018 tarihli servis formunda 2 adet modülde arıza olduğu ve değişim gerektiği belirtilirken 03.10.2018 tarihli faturada sadece 1 tanesinin değiştirildiğinin tespit edildiği, bu durumda bu süreç içerisinde 3 adet modülün kesim işlemine devam ettiğinin düşünüldüğü, servis yetkilileri ile yapılan görüşmede modüllerin yukarıda belirtilen sebeplerden de zaman içerisinde arıza yapabileceği (toprak yapısının yetersiz oluşunun da arızaya sebep olabileceği), modüllerin kullanım ömrünün olduğu ancak olay anında ömürlerin dolup dolmadığı konusunda kesin bir tarih verilemeyeceği, ayrıca dosya içerisinde de bulunan servis raporunda 2018 yılında da benzer bir olayın meydana geldiği ayrıca dosya içerisinde bulunan eksper raporunda da belirtildiği gibi makinanın zaman içerisinde güç kaybetmesinin ve bu durumda hala kullanılmasının makina modüllerindeki zayıflamanın devam ettiği ve zaman içinde konu olayın meydana geldiği, sigortacılık prensiplerinde bulunan ve olayın bir hasar olarak değerlendirilebilmesi için gerekli ani yada beklenmedik sebep olabilecek herhangi bir dış etmenin dosya içerisinde belirtilmemiş olması sebebi ile hasarın/arızanın sigorta poliçesi kapsamımda değerlendirilemeyeceği ve arızanın teminat hali olabileceği, olayda toplam hasar miktarının günümüz koşullarında; 3 x11.000,00 Euro + 730 Euro servis bedeli = ( 3 x (11.000 x 9,09 TL ) + 730 x 9,09 ) = 299.970 TL + 6.635,70 TL = 306.605,70 TL olduğu, ancak hesaplanan poliçe üzerinden hesaplanan 0,47 eksik sigorta ve %10 muafiyet düşüldüğünde toplam hasarın 146.250,92 TL olarak hesaplandığı, olay tarihinde; 3 x11.000,00 Euro + 730 Euro servis bedeli = (3 x (11.000 E x 6,5847 TL ) + 730 E x 6,5847 TL) = 222.101,93 TL olduğu, ancak hesaplanan poliçe üzerinden hesaplanan 0,47 eksik sigorta ve %10 muafiyet düşüldüğünde toplam hasarın 105.646,05 TL olarak hesaplandığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Dosya arasına alınan 26/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; lazer diyotlarının ömrünü etkileyen çok sayıda faktör olduğu, Katastrofik (felaket seviyesinde) hasarın, lazer diyotlarının hasar modları (türleri) arasında en önemlilerden biri olduğu, zira lazer diyotlarının zamanla bozunduğu, yani diyotların sınırlı bir ömrü olduğu, cihazı çalıştırırken, lazer ışını oluşumuna katkıda bulunmayan ön akımın, cihazın ışık yayma özelliklerinin değişmesine neden olduğu, bunun yol açtığı tipik sonucun, aynı ışık seviyesini üretmek için daha fazla akım uygulanmasının gerekmesi olduğu, birçok durumda, lazer diyotunun ömrünün, aynı ışın değerine ulaşmak için daha yüksek bir akım uygulanması gereken zaman olarak tarif edildiği, çoğu üreticinin, bu yüksek akımın sınırını başlangıç değerinin 1.2 katı olarak tanımladığı, bu değerin, ekipmanda bulunan herhangi bir otomatik güç kontrol devresinde bir sınır değer olarak seçilebileceği, diğer bir deyişle, aynı ışık seviyesini elde etmek için cihaza ilk kullanımda uygulanan akımın 1,2 katı akım uygulanmaya başlandığında lazer diyotun ömrünün sonuna ulaştığının kabul edildiği, belirli bir kullanım süresinden sonra aynı lazer gücüne ulaşmak için daha fazla akım uygulanması gerektiği, bunun sınırının ise ilk kullanım sırasında uygulanan akımın %20 daha fazla uygulandığı tarih olduğu, bu tarihten sonra lazer diyotun verimsiz olması nedeniyle değiştirilmesi gerektiği, dava konusu cihazda 2018 yılından beri bir güç azalması meydana geldiğine göre cihazın bozulmasında ani bir aşırı akım dalgalanmasının etkili olmadığı, cihazın muhtemelen aşırı kullanım sonucu oluşan ısınması nedeniyle kristal yapısının bozulması durumunun oluştuğu, dava konusu lazer ışınıyla kesme tezgahinin lazer ışının üretildiği rezonatör bölümünde bulunan 4 adet diyottan bir adedinin 2018 yılında yeterli güç üretememesi nedeniyle değiştirildiği, bu tarihte diğer 3 diyotun da gücünde azalma olduğunun tespit edildiği, dolayısıyla dava konusu 3 diyotun, aşırı kullanıma bağlı olarak ısınması sonucu kristal yapısının bozulduğu ve buna bağlı olarak cihazın genel bozulmaya uğradığı, bu nedenle dava konusu diyotların kullanılmaz hale gelmesinin, aşırı akım dalgalanması gibi ani bir dış etki sonucu oluşan arıza hali olarak kabul edilemeyeceği, rutin kullanımı sırasında aşırı zorlanmasına bağlı olarak cihazın soğutma koşullarının yeterli gelmemesi nedeniyle kristal yapısının bozulduğu, bu şekilde ışın üretemez hale geldiği, bu durumun taraflar arasında geçerli sigorta poliçesi kapsamında olmadığı, diyotların rutin ve kötü kullanım sonucu bozuldukları, hasar yönünden 12.01.2021 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya ve varılan sonuca katıldıkları, davacının davalı şirketten talep edebileceği bir maddi zararının olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Dosya arasında bulunan ve taraflar arasındaki yangın sınai işletme sigorta poliçesi kapsamında “makine kırılması” teminatı bulunmakta olup, poliçenin “Makine Kırılması Teminat Kapsamı, Özel Şartları ve Muafiyetleri” başlıklı bölümüne göre, “Hem elektronik hem de mekanik aksam ihtiva eden makinelerin elektronik kısımlarına “Elektronik Cihaz Sigortası Türk Genel Şartları”, mekanik kısımlarına ise “Makine Kırılması Türk Genel Şartları” çerçevesinde teminat verilebilir.” Bu nedenle Genel Şartların 1. Maddesinde belirtilen zararlar teminat kapsamına dahil edilebilecektir. Ancak yangın sınai işletme sigorta poliçesi genel şartların 1. maddesinde belirtilen tüm zararları değil taraflar arasındaki poliçede yazılı olan zararları kapsamaktadır.
Taraflar arasındaki poliçede; “Sigortalı kıymetlerin normal işlemesinden ve mutad kullanılmasından doğan aşınma ve yıpranmalarından veya çürüme, paslanma, korozyon, erozyon veya oksidasyondan, atmosferik vs. şartların sebebiyet verdiği tedrici bozulmalar teminata dahil değidir.”, “Belli bir süre kullanım sonrası aşınma sonucu değişmesi gereken ömürlü parçalar (sigorta, conta, kayış, rulman, kırıcı, delici, kesici uçlar vs. ) ile sarf malzemeleri ve elektronik bilgi işlem sistemlerinde kayıt edilen bilgiler dahil olmak üzere manyetik disk, bant, kart ve düz metin formları ve benzer bilgi ortamının fiziki hasarları sonucu ziya ve hasarları teminata dahil değildir.” hükümleri yer almakta olup, davalının savunmasına esas teşkil eden Genel Şartların 3-h. maddesi ile teminat harici bırakılan mutad kullanım sonucu oluşan hasarların taraflar arasındaki poliçe ile de teminat atına alınmadığı sabittir.
Eldeki davada; davacı şirkete ait makinenin davalı sigorta şirketine 04.04.2019-2020 tarihlerinde sigortalandığı, davacıya ait sigortalı makinedeki hasarın, bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere zaman içinde mutad kullanım sonucu oluştuğu, hasara ani ve beklenmedik bir dış etkenin sebep olduğunun davacı tarafça iddia ve ispat edilemediği, taraflar arasındaki poliçenin klozlar kısmında hangi risklerin teminat altına alındığının tek tek sayıldığı, ancak bu klozlar arasında makinenin mutad kullanımına bağlı eskime, yıpranma ve bozulmalarının teminat kapsamına dahil edilmediği, hasarın oluş şekli ile Genel Şartların 3-h maddesi ve taraflar arasındaki poliçe hükümlerine göre değerlendirme yapılarak hazırlanan 26.09.2021 tarihli bilirkişi raporu ayrıntılı olduğundan hükme esas alınmış olup, meydana gelen hasarın poliçe teminat kapsamını belirleyen 1. maddesine göre beklenmedik ani bir sebepten dolayı gerçekleşen hallere girmediği, 3/h. maddesine göre mutad kullanımdan doğan aşınma ve yıpranmalar sonucu teminat dışı bir durumda gerçekleştiğinden davalı sigorta şirketinin sorumluluğu bulunmadığı, hasarın oluş nedenine göre rizikonun poliçe özel ve genel şartları gereğince teminat dışında kaldığı anlaşılmakla mahkemece davanın reddine şeklinde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, hukuki değerlendirme ve varılan sonucun yerleşik Yargıtay İçtihatlarına ve Daire’mizin uygulamalarına da uygun olduğu, yapılan tahkikatın yeterli ve ilk derece mahkemesi gerekçesinin davacının istinaf nedenlerini karşılar nitelikte bulunduğu anlaşıldığından, davacının istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca; Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Bakiye 99,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 31/05/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*