Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/877 E. 2023/861 K. 26.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/877
KARAR NO : 2023/861

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :22/12/2021
NUMARASI :2020/196 Esas – 2021/652 Karar

DAVACI :ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ – … – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALI :VESTEL ELEKTRONİK SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – … – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVA :Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :29/04/2020

KARAR TARİHİ :26/05/2023
KR. YAZIM TARİHİ :09/06/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından 691213217 nolu Anadolu Turistik Paket Poliçesi ile Sigortalanan …’ya ait … adresindeki otelde 14.05.2018 tarihinde yangın çıktığını, yangının davalının üretici olduğu televizyonun haksız fiile ihmal ve ağır kusurla hatalı ve yeterli teknik gereklilikte olmayan şekilde üretilmesi yüzünden meydana geldiğini, itfaiye yangın raporu ve eksper raporu ve yangından sonra yaptırılan Kocaeli 2. ATM 2018/202 Değişik İş ve 2018/204 Karar sayılı mahkeme tespitine ile sabit olduğunu, Hasarlı otelde yapılan Eksper incelemesi sonucu belirlenen 372.636,00-TL tazminat sigortanın …’ya 27.06.2018 tarihinde ödendiğini, davalıya yöneltilen rücu talebine ve İstanbul Arabuluculuk Bürosu 2019/10506 Esas büro no ve 2019/58534 Arabuluculuk esası ile arabuluculuk başvurusuna olumlu sonuç alınmadığını, davalının meydana gelen yangını kapsar ürün sorumluluk poliçesine çabalarına rağmen ulaşılamadığını ancak yapılan e-posta yazışmalarında hasar dosya numarası olduğu düşünülen Vestel 2019 CS 4218/1 numarası bilgisi edinildiğini, dava konusu olay tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu 49,71,73. madde TTK 1472. maddeleri 6502 sayılı Tüketici Korunması Hakkındaki Kanun Yargıtay 13. HD, E.2016/21603 K. 2019/1840 T. 14.02.2019 tarihli emsal içtihadı, HGK. E 2012/1814 k 2013/715 T. 15.05.2013 tarihli içtihatları haksız fiil hükümleri çerçevesinde ağır kusurlu davalıdan alacağını sigortalının kanuni halefi olarak tahsil etme olanağı verildiğini belirterek, 372.636,00-TL tazminatın ödeme tarihi olan 27.06.2018 tarihinden, ticari faiziyle (merkez bankasının kısa vadeli avanslar için uyguladığı avans faiz oranı) davalıdan tahsiline, davanın Allianz Sigorta A.Ş.’ye ihbarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yangının kaynağının ispat edilmediğini, yangının televizyondan kaynaklandığı iddiasının taraflarınca kesinlikle kabul edilmemekle birlikte gerek itfaiye raporu, gerekse tespit dosyası kapsamında yangının başlangıç sebebi olduğu iddia edilen televizyonun Vestel marka olduğunun tespit edilemediğini, zararın meydana gelmesinde dava dışı sigortalının kusuru olup olmadığı ve zararın artmasındaki kusurun ortaya konulması gerektiğini, cihazın ev tipi kullanım için olduğu, sadece evde kullanılması gerektiği, ticari amaçla yada toplu kullanım için uygun olmadığını, davacı tarafça gerçekleştirilen ödeme miktarının fahiş olduğunu, kullanılmış eşyaların bakımında amortisman, aşınma, yıpranma vb kalemlerin hesaplamada dikkate alınması gerektiğini, davacı tarafın faiz isteminin hukuka aykırı olduğunu belirterek işbu cevap dilekçesinin kabulü ile usul ve esasa aykırı davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın REDDİNE …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; itfaiye raporu eksper raporuna, mahkeme tespiti ile çelişen bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, davanın reddini kabul anlamına gelmemekle beraber davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin maktu olması gerektiğini belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi heyet raporu yeterli ve hükme esas alınabilir nitelikte olduğunu, yangının çıkış noktası olduğu iddia edilen televizyona ilişkin olarak davacının dikkate alınmasını talep ettiği itfaiye raporu, Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/202 D. İş sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporu ve tüm raporlar kapsamında belirlenmiş kesin bir tespit, televizyona ilişkin marka bilgisi, satış faturası, kabul anlamında gelmemekle birlikte televizyonun yangın sebebi olduğu iddiası ve bu yangının televizyondan hangi sebepten kaynaklanarak meydana geldiğine ilişkin hiçbir tespit, delil ve dayanak bulunmadığını, yani davacının hükme esas alınmasını istediği raporlarda da televizyonun markasına ilişkin bir tespit bulunmadığını, yangın vakasında olayın dayanağı olan sebeplerle, gerçekleşen sonuç arasında illiyet bağının kurulamadığını ancak davalı şirket ürünü dahi olsa, ürün evde kuru ortamlarda kullanıma uygun olup eğer televizyon davalı şirket ürünü ise bile televizyon kullanım amacına uygun kullanılmadığından zararın davalıya rücu edilemeyeceğini, kaldı ki dosya içerisinde yangının çıkış sebebinin televizyon olup olmadığının da belli olmadığını, bununla beraber, dosyada elektrik mühendisi, makine mühendisi ve yangın uzmanından alınan heyet raporu varken, itfaiye raporuna itibar edilmesi mümkün olmadığını, davacının davalı şirket lehine nispi vekalet ücreti tesis edilmiş olmasına itiraz ettiğini, dava bir tazminat davası olduğundan maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirtiği iddiaların da mesnetsiz iddialar olduğunu belirterek; haksız istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/12/2021 tarih, 2020/196 Esas – 2021/652 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı sigortanın dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu bedelin rücuen tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince toplanan deliller ve yapılan yargılama sonunda; “…Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketi tarafından 691213217 nolu Anadolu Turistik Paket Poliçesi ile Sigortalanan dava dışı …’ya ait kuzey otelde 14.05.2018 tarihinde meydana gelen yangın sonucu otelde meydana gelen hasar kapsamında sigortalısına ödemiş olduğu bedeli , yangının davalı şirkete ait televizyondan çıktığı iddiası ile iş bu dava açılmıştır. .6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesinde sigortacının, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal ettiği.(Yargıtay 17 HD nin E:2019/4840 K: 2020/6587 sayılı ilamı)Somut olayda bilirkişi heyetinden alınan raporda yangının çıkış mahallinin fitness salonu olduğu, ısı kaynağının televizyon olduğu ,televizyona ait parçalar olmadığı için fiziken incelenemediğinden televizyonda meydana gelen arızanın kullanım hatasından mı yoksa üretim hatasından mı kaynaklandığı hususunda net bir kanaate varılamadığı, televizyona ait evrak,, fatura , demirbaş listesi olmadığından televizyonun marka ,modeli ve kaç yılında alındığının tespit edilmediği, dosyaya sunulan Vestel Smart led tv kullanım kılavuzunda televizyonunu evde kuru ortamlarda kullanım için uygun olduğu, televizyonun kullanım amacına uygun kullanılmadığı kanaatine varıldığının belirtildiği, bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olarak hazırlanması ve denetime elverişli olması nedeniyle davacı vekilinin yeniden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiş, davalı vekilinin dosyaya davacı vekili tarafından sunulan bilgiler doğrultusunda Vestel Smart 50FD73500 50 led tv ye ilişkin kullanım kılavuzu ibraz edildiği, ,kılavuzda televizyonun kuru yerlerde, evde kullanım için uygun olduğunun belirtildiği, yangının çıkış yeri gözönüne alındığında televizyonun kullanım amacına uygun kullanılmadığı, kaldı ki televizyon üzerinde inceleme yapılamadığından kullanım hatası mı yoksa üretici mi hatasının olduğunun tespit edilememesinden dolayı , davalı tarafın kusurlu olduğu ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklindeki gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda, dosya kapsamındaki raporlardan yangına neden olduğu iddia olunan tv de üretim/imalat hatasının bulunduğu yönünde bir delil ve tespit mevcut değildir. Bu durumda, sigortalıya ait otelde bulunan TV’de herhangi bir imalat hatasının bulunmadığı, yangının uygun olmayan ortam şartları neticesinde meydana geldiği, davalının herhangi bir kusurunun tespit edilmemiş ve delillendirilmemiş olduğu, bu nedenle kendisine sorumluluk yüklenemeyeceği anlaşılmakla; davanın reddine karar verilmesi isabetlidir.
Bununla birlikte, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT tarifesinin üçüncü kısmına göre ücret” başlıklı 13/1. fıkrasına göre; Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
2. fıkra gereğince; Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.
3. fıkra gereğince; Maddi tazminat istemli davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.
4. fıkraya göre; maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 13 üncü maddesinin dördüncü fıkrası; “Maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.” hükmünü içermektedir. Buna göre, ilk derece mahkemesince; maddi tazminat istemli davanın tümünün reddine karar verilmiş olması nedeniyle, davalı lehine tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümü uyarınca maktu vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, nisbi vekalet ücretine karar verilmiş olması doğru olmayıp hükmün bu yönden düzeltilmesi gerekmektedir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/20428 Esas, 2021/6505 Karar sayılı emsal ilamı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2021/5123 Esas, 2021/12940 Karar sayılı emsal ilamı).
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b.2 uyarınca yargılamada bir eksiklik bulunmamakla birlikte kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı veya yargılamada bulunan eksikler duruşma yapılmadan tamamlanacak nitelikte ise Bölge Adliye Mahkemesince düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi mümkündür.
Mahkemece, gerekçeli karar başlığında; taraflar ile taraf vekillerinin adreslerinin yazılmamış olması, 6100 sayılı HMK’nın 297/1-b maddesine aykırı olmakla birlikte sonuca etkili olmadığından, kaldırma nedeni yapılmamış ve bu hususa eleştiri getirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kısmen kabulüne, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından; dairemizce davanın esası hakkında HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere ;
1-Davacının ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KISMEN ESASTAN KABULÜNE, Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/12/2021 tarih, 2020/196 Esas ve 2021/652 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince, KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a)Davanın REDDİNE,
b)Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 6,363,70-TL harcın mahsubu ile artan ‭6.304,4‬0-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
c)Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
d)Davacı tarafından yapılan masraflarının davacının üzerinde bırakılmasına,
e)6325 sayılı HUAK 18/A-13,14. maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden İstanbul Arabuluculuk Bürosu 2019/10506 numaralı dosyasında ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması halinde haksız çıkacak taraftan tahsil olunacağı düzenlendiğinden davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
f)HMK 120. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından karar kesinleşene kadar yapılacak masraflar mahsup edilerek arta kalan miktar olduğu taktirde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a)İstinaf Kanun Yoluna Başvuru harcının hazineye irat kaydına,
b)İstinaf Karar Harcının talep halinde ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
c)Davacı tarafından yapılan 220,70-TL İstinaf Kanun Yoluna Başvurma harcı ile 111,50-TL posta masrafı olmak üzere toplam 332,20-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
d)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e)Davacının yatırdığı istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davacıya iadesine,
f)6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ilamın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi’ne TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/05/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*