Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/77 E. 2023/202 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/77
KARAR NO : 2023/202

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :09/02/2021
NUMARASI :2020/340 Esas – 2021/93 Karar

DAVACI : … (T.C.No: …) – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALILAR :1-.. (T.C.No: …) – …
:2-… (T.C.No: …) – …
:3-… (T.C.No: …) – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :05/05/2016

KARAR TARİHİ :21/02/2023
KR. YAZIM TARİHİ :17/03/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalılar ile 02.01.2008 tarihli ortaklık sözleşmesi tanzim ettiğini, bu sözleşme uyarınca Bel-Pet Petrol Ürn. Dağ. Nak. İnş. Ltd. Şti.’nde müvekkilinin %50 davalılardan …’in % 20 …’in %15 …’in ise %15 hisseye sahip olduğunu, ortaklar arasında tanzim edilmiş olan bu sözleşmeden dolayı Maliye Bakanlığı Alemdar Vergi Dareis Başkanlığı tarafından 07.07.2011 tarihli ve 2011062713507000002 ceza ihbarnamesi sonucu 04.09.2012 düzenleme tarihinde 22.500,00 TL TEK. B. A. DAM. Vergisi, 1.500,00 TL VER. ZİY. CEZ., 24.378,75 TL GEC. FAİZİ olmak üzere toplam 48.378,75 TL tahakkuk ettiğini, ortaklar arasındaki sözleşme nedeni ile tahakkık eden 48.378,75 TL’yi diğer ortakların ödemeye yanaşmaması nedeni ile tek başına ödediğini, ödenen bu cezadan kendi %50 hissesine denk gelen 24.189,37 TL yi mahsup ettikten sonra kalan 24.189,37 TL yi diğer ortaklara hisseleri oranında rücu etmek ve alacağını tahsil etmek üzere Kocaeli 6 İcra Müdürlüğünün 2016/16 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığını, davalıların müvekkilinin alacağını ödemek yerine kötü niyetli olarak borca itiraz ederek takibi durdurduklarını, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilleri aleyhine Kocaeli 6. İcra Müdürlüğünün 2016/16 E. sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibine yaptıkları itirazın iptaline karar verilerek takibin devamını talep ettiklerini, Kocaeli 6. İcra Müdürlüğünde takip konusu edilen alacağın, davacının müvekkilleri ile ortak olduğu Bel-Pet Petrol Ürünleri Dağıtım Nakliyat İnşaat Ltd. Şti. aleyhine Alemdar Vergi Dairesi tarafından 07/07/2011 tarih ve 2011062713507000002 Ceza İhbarnamesi sonucu 04/09/2012 düzenleme tarihinde 22.500,00 TL TEK.B.A.DAM. Vergisi, 1500 VER.ZİY.CEZ., 24.378,75 TL gecikme faizi olmak üzere 48.378,75 TL borcun kendisi tarafından ödendiğinden bahisle diğer ortaklar müvekkillerine şirket hisseleri oranında rücuen tazmini sebebine dayandığını, davacının ödediğini iddia ettiği vergi borcunun muhatabının Bel-Pet Petrol Ürünleri Dağıtım Nakliyat İnşaat Limited Şirketi olduğunu, davacının Bel-Pet adına bir borcu ödediğini iddia ettiğine göre TBK m.167 gereğince ödediğini iddia ettiği borcu ancak Bel-Pet şirketi tüzel kişiliğinden talep edebileceğini, TTK m.602 gereğince şirketin borç ve yükümlülükleri dolayısıyla sadece malvarlığıyla sorumlu olduğunu, limited şirket ortağı müvekkillerinin şirkete olan sorumluluğu ise sermaye koyma borcu ile sınırlı olduğunu, davacının şirkete ortak olduğu tarihte Bel-Pet şirketinin ödenmiş sermaye toplamının 2.000.000 TL olduğunu, müvekkillerinin şirkete sermaye koyma borcu bulunmadığını, dolayısıyla davacının ödediğini iddia ettiği şirkete ait vergi borcundan ötürü müvekkillerine rücu etmesinin hukuki dayanağı bulunmadığını, davacı şirkete ait bir borcu ödemiş ise ödediği meblağı ancak borcun muhatabı şirketten isteyebileceğini, davacının müvekkilleri aleyhine haksız ve kötüniyetli olarak icra takibi açmış ve devamında aynı saikle işbu davayı ikame ettiğini, davacı tacir olduğundan, söz konusu alacağının şirketten talep edebileceğini bilmemesinin mümkün olmadığını, davacı tarafın ödediğini iddia ettiği vergi borcunu şirketten talep edebileceğini çok iyi bilmesine rağmen hususla ilgili olarak müvekkilleri aleyhine ilamsız icra takibi başlatarak alacağı için kötüniyetli olarak hukuki süreç başlattığını, dava dilekçesinde iddia edildiği gibi söz konusu vergi borcundan ötürü davacı tarafından müvekkillerine, borcun ödeneceğine dair bir bilgi verilmediğini, Bel-Pet şirketi ve ortakları müvekkillerinin, davacı ve kardeşi şirket müdürünün hukuka aykırı eylem ve işlemleri nedeniyle telafisi imkansız zararlara maruz kaldığını, bu sebeplerle, taraflar arasında devam eden birçok hukuk davacı ve ceza soruşturmaları mevcut olduğunu, davacı aleyhine tazmin yükümlülüğü doğurması kuvvetle muhtemel bu davalar nedeniyle müvekkileri ile husumetli hale geldiğinden müvekkillerine maddi olarak zarar vermek kastıyla icra takibine giriştiğini, bu sebeplerle davacı aleyhine, haksız ve kötüniyetle başlattığı icra takibi nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı yükletilmesini talep ederek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… davanın kabulü ile Kocaeli 6. İcra Müdürlüğünün 2016/16 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, Şartlar oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu sözleşme, damga vergisine tabi değildir, Damga vergisine ilişkin hükümler, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nda (DVK) yer alır, DVK’nin 1. maddesinde, (1) sayılı Tablo içerisinde listelenen kâğıtların damga vergisine tabi olduğu belirtilir, ilgili tablo, her takvim yılının sonunda yayınlanan Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğleri ile güncellenir, dava konusu sözleşme, inançlı işlem barındıran bir iş ortaklığı sözleşmesi damga vergisine tabi olmayıp Vergi Dairesinin tarhiyatı da hukuka aykırıdır, ne var ki davanın konusu, sözleşmenin tarafları ile Vergi Dairesi arasındaki dış ilişki ve bu ilişkiden türeyen edimler değil taraflardan birinin diğerlerine yönelik rücu girişimidir, o hâlde davanın da bu rücu girişiminin genel hukuk ilkelerine uygunluğu etrafında şekillenmesi gerekir, ne var ki vergi ihtarı, yalnızca davacıya tebliğ olunmuş, davacı bu konuda herhangi bir yargı yoluna başvurmamış, ihtarı hukuki yönden muhakeme etmemiş, doğrudan ödeme yoluna gitmiş ve kötü niyetli olarak müvekkilleri de sözde paylarına düşen kısmı ödemeye zorlamıştır, damga vergisi tahakkuk ettiyse bile davacı, öncelikle Bel Pet’e rücu etmelidir, bu olasılık eldeki davanın müvekkillere karşı açılmasının mümkün olmadığı gerçeğini değiştirmemektedir, zira 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un (AATUHK) 35/1. maddesi açıktır, davacı, tarhiyatın ortaya çıktığı davadan feragat etmiştir, feragatten neredeyse dört yıl sonra eldeki davayı açmıştır, feragat edilen bir davada uyuşmazlık konusuna ilişkin hüküm kesinleştikten sonra aynı konuda tekrar dava açılamaz, ilk derece mahkemesi bu hususu da bütünüyle göz ardı etmiş, ne ilgili dosyayı incelemiş ne de dava koşullarının en başında gelen derdestlik yasağını dikkate almıştır, sadece bu husus bile davacının bu dava kapsamındaki taleplerinin tamamen müvekkilleri zarara uğratma amacını taşıdığı ve dürüstlük kuralına da aykırılık teşkil ettiği gerçeklerini ortaya koymaktadır, davada husumet ve önceden yapılması gereken işlemler yönünden dava koşulu eksiklikleri mevcuttur, beyanında bulunarak, HMK’nin 353/1(a)-4. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddi ile %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tüm dosya kapsamı doğrultusunda inceleme yaparak davanın kabulüne karar vermiştir, karşı tarafın değindiği ve ekte sunduğunu belirttiği kararlardaki açıklamalar ile somut dava örtüşmemektedir, diğer taraftan davalıların davaya cevap süresinde değinmediği daha sonradan değindiği iddia ve savunmaları, iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağına aykırılık arz ettiğinden muvafakat etmiyor, hükme esas alınmamasını talep ediyoruz, derdestlik yönündeki iddiaları ve itirazları da yerinde değildir ayrca davalı tarafın duruşma ve icra inkar tazminatı talep etmesinin de hukuki şartları oluşmamıştır, karşı tarafın borcunu ödememesi nedeniyle müvekkil zor durumda kalmış ve davalıların ödemesi gereken amme alacağını ödemek zorunda kalmıştır, bu durumda müvekkil gayet iyi niyetli ve basiretli bir tacir olarak borcu ödemiş ve davalıların sorumlu oldukları oranda onlara rücu etmiştir, davalıların, müvekkil hakkında aksini iddia etmesi TMK 2 maddesindeki ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık arz etmektedir, beyanında bulunarak; davalıların istinaf başvurularının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 09/02/2021 tarih, 2020/340 Esas – 2021/93 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının ödemek zorunda kaldığı damga vergisi, vergi cezası ve gecikme faizini şirket ortaklarından payları oranında tahsili amacıyla başlattığı icra takibine yapılan itirazının iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; taraflar arasında 02.01.2008 tarihli ortaklık sözleşmesi tanzim edildiği, bu sözleşme uyarınca Bel-Pet Petrol Ürn. Dağ. Nak. İnş. Ltd. Şti.’nde davacının %50 davalılardan …’in % 20 …’in %15 …’in ise %15 hisseye sahip olduğu, ortaklar arasında tanzim edilmiş olan bu sözleşmeden dolayı Maliye Bakanlığı Alemdar Vergi Dareis Başkanlığı tarafından 07.07.2011 tarihli ve 2011062713507000002 ceza ihbarnamesi sonucu 04.09.2012 düzenleme tarihinde 22.500,00 TL TEK. B. A. DAM. Vergisi, 1.500,00 TL VER. ZİY. CEZ., 24.378,75 TL GEC. FAİZİ olmak üzere toplam 48.378,75 TL tahakkuk ettirildiği, ortaklar arasındaki sözleşme nedeni ile tahakkuk eden 48.378,75 TL’yi diğer ortakların ödemeye yanaşmaması üzerine davacının bu bedeli ödediği belirtilerek, davalıların hissesine düşen miktarın davalılardan tahsili için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davanın kabulüne karar verildiği, verilen karara karşı davalılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya arasına alınan icra dosyasının incelenmesinde; davacı … tarafından davalılar aleyhine 04/01/2016 tarihinde Kocaeli 6. İcra Müdürlüğü’nün 2016/16 esas sayılı icra dosyası ile toplam 31.448,17-TL alacak için icra takibi başlatıldığı, davalılar vekili tarafından 11/01/2016 tarihinde borca itiraz edildiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
İlk Derece Mahkemesince taraf delilleri toplanmış, 03.05.2017, 15.12.2017 ve 04.10.2019 tarihli bilirkişi raporları aldırılmıştır.
Eldeki davada, mahkemece; vergi borcunun tahakkuk ettiği dönemde, davacının %50 davalılardan …’in % 20 …’in %15 …’in ise % 15 hisseye sahip olduğu Bel-Pet Petrol Ürn. Dağ. Nak. İnş. Ltd. Şti.nin hisselerinin ve bir kısım gayrimenkullerinin devrine ilişkin dava dışı eski ortak …’ın da taraf olduğu iş ortaklığı sözleşmesi akdedildiği, ilgili sözleşme nedeniyle doğan damga vergisinin, vergi cezası ve gecikme faizinin vergi dairesince davacıdan tahsil edildiği, davacının şirket hisseleri oranında ödediği bedeli davalılardan rücuen tahsil etmek istediği, davalıların borcu kabul etmedikleri, davacının öncelikle şirkete başvurması gerektiğini savundukları anlaşılmıştır. Taraf iddia ve savunmaları, Kocaeli 6. İcra Müdürlüğünün 2016/16 E. sayılı takip dosyası, dosya kapsamında yer alan bilirkişi raporları, taraflar arasında akdedilen iş ortaklığı sözleşmesi, ödeme belgeleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş, bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin davacının davalılara hangi oranda rücu edebileceği hususunda benimsenen ve uygulanan oran farklılıklarından kaynaklandığı, davacının talep edebileceği asıl alacağı ve işlemiz faiz miktarının tutarı hususunda raporlar arasında çelişki bulunmadığı, tarafların sözleşmeyi ortağı oldukları şirket adına değil kendi nam ve hesaplarına imzaladıkları, şirketin sözleşmede taraf olmadığı, davacının takip talebinde davalılardan şirket hisseleri oranında talepte bulunduğu anlaşılarak davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın kural olarak doğru olduğu anlaşılmıştır.
Ancak her bir davalının müteselsilen değil paylarına düşen miktar nispetinde ayrı ayrı bireysel olarak sorumlu tutulmaları gerektiği ve davalıların takip öncesi temerrüde düşürülmedikleri için faizden sorumlu tutulmayacakları düşünülmeden karar verilmesi hatalı olduğundan bu hatanın yeniden yargılamayı gerektirmediği anlaşılmakla bu hususların düzeltilerek yeniden karar verilmesi gerekmiştir.
Gerekçeli karar başlığında; davalıların vekilinin adresinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Bu nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kısmen kabulüne, yerel mahkemenin kararının kamu düzeni gereğince kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus da bulunmadığından; dairemizce davanın esası hakkında HMK’nın 353-(1)-b)-2) madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalıların İSTİNAF BAŞVURUSUNUN KISMEN KABULÜ ile; KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 09/02/2021 tarih, 2020/340 Esas ve 2021/93 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince kamu düzeni gereğince KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a-Davanın KISMEN KABULÜ ile; Kocaeli 6. İcra Müdürlüğü 2016/16 esas sayılı dosyasına yapılan takibe itirazın kısmen iptali ile; takibin … yönünden 9.675,75 TL, … yönünden 7.256,81 TL, … yönünden 7.256,81 TL’den sorumlu olmak üzere asıl alacak üzerinden takibin devamına,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-Şartlar oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
c-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan sorumlulukları oranında …’den 3.680,00 TL, …’den 2.760,00 TL, …’den 2.760,00 TL alınarak davacıya verilmesine,
d-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.652,38-TL harçtan peşin harcın davalılardan sorumlulukları oranında …’den 660,95 TL, …’den 495,71 TL, …’den 495,71 TL olmak üzere ayrı ayrı alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
e-Davacı tarafından sarf edilen toplam 1.900,90-TL yargılama giderinin peşin ve tamamlama harcı olarak yatırılan toplam 379,86-TL ile birlikte toplam 2.280,76 TL’nin davalılardan sorumlulukları oranında …’den 912,30 TL, …’den 684,23 TL, …’den 684,23 TL olmak üzere ayrı ayrı alınarak davacıya verilmesine,
f-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-İstinaf Kanun Yoluna Başvuru harcının hazineye irad kaydına,
b-İstinaf Karar Harcının talep halinde ilk derece mahkemesince davalıya iadesine,
c-Davacı tarafından yapılan 27,50 TL istinaf kanun yolu ve 129,20 TL posta masrafı olmak üzere toplam 156,70 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
d-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e-Davalının yatırdığı istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davalıya iadesine,
f-Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 21/02/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*