Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/761 E. 2022/880 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/761 – 2022/880
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/761
KARAR NO : 2022/880

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :24/01/2022
NUMARASI :2022/39 Esas – 2022/41 Karar

DAVACI :GENERALİ SİGORTA A.Ş….
VEKİLİ :Av. …
DAVALILAR :1 -…
:2 -…
DAVANIN KONUSU :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :19/01/2022
KARAR TARİHİ :25/04/2022
KR. YAZIM TARİHİ :24/05/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …un maliki olduğu ve diğer davalının sürücüsü olduğu … plakalı aracın müvekkili tarafından sigortalanan … plakalı araca çarpması nedeniyle oluşan hasarın müvekkilince sigortalıya ödendiğini, sigortalının haklarına halef oldukları için ödenen bedelin rücuen tazmini açısından Kocaeli İcra Dairesinin 2021/148757 Esas sayılı dosyası ile başlattıkları takibe itiraz edildiğini beyan ederek; itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … Mahkememizin görevsizliği sebebiyle açılan davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve süresinde talep halinde dosyanın görevli Kocaeli Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine, süresi içinde talepte bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece öncelikli olarak yapılması gereken kazaya karışan araçların ticari nitelikli araçlar olup olmadığını ilgili Trafik Tescil Müdürlüğünden sorup araçların gelen trafik kayıtlarına göre görev konusunda karar vermesi ve bu zorunluluğa uyulmaması istinaf nedeni olup, kaldı ki her iki araç da ticari nitelikle araçlar olduğundan Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesi davaya bakmakla görevli olduğunu, somut davada sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma olanağı olmadığı çünkü iki ticari araç çarpışmış olup her iki taraf da tacirdir ve bu kazanın doğuracağı sonuçlar da ticari olacağını beyan ederek, yerel mahkeme görevsizlik kararının kaldırılmasına, Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğuna karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ 24/01/2022 Tarih – 2022/39 Esas – 2022/41 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı üçüncü kişiye ödenen maddi tazminatın rücuen tahsili amacıyla yapılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece; mahkemenin görevsizliği sebebiyle açılan davanın usulden reddine, karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davalı …’ın maliki diğer davalının sürücüsü olduğu…plakalı aracın davacı tarafından sigortalanan… plakalı araca çarpması nedeniyle oluşan hasarın davacı sigorta şirketince sigortalısına ödendiği, davacının sigortalısının haklarına halef olduğu, davacı tarafından ödenen bedelin rücuen tazmini için davalılar aleyhine Kocaeli İcra Dairesinin 2021/148757 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalılar tarafından takibe itiraz edildiği, itirazın hükümden düşürülmesi eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’da ilk derece yargılamasında yazılı yargılama usulü beş aşamadan oluşacak şekilde düzenleme yapılmıştır. Bunlar; 1-Davanın açılması ve dilekçeler aşaması, (Madde 118,126-136) 2-Ön inceleme, (Madde 137-142) 3-Tahkikat (Madde 143-293) 4-Sözlü yargılama (Madde 184-186) ve 5-Hükümdür (madde 294). Dava şartları ve ilk itirazlar ön incelemede sonuca bağlanır. Ön inceleme ise dilekçelerin karşılıklı olarak verilmesinden sonra yapılır (HMK’nın madde 137/1, 139/1 ilk cümle). Buna göre, usule ilişkin kararın verilebilmesi için; dava dilekçesinin davalıya tebliği, cevap süresinin (HMK’nın madde 127/1) beklenmesi, süresi içinde cevap verilmesi halinde davacıya tebliği, onun cevaba cevap verme süresinin (HMK’nın madde136/1) beklenmesi, davacı dilekçe verdiğinde bunun davalı tarafa tebliği ve davalının ikinci cevap süresinin beklenmesi zorunludur. Mahkemenin, dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verebileceğini öngören aynı Kanun’un 138. maddesi hükmü, dilekçelerin karşılıklı verilmesi zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Bu hüküm, hakime belirtilen hususlar hakkında gerekmiyorsa ön inceleme duruşması yapmaksızın karar verebilme yetkisi tanır. Ön inceleme duruşması yapmaksızın dosya üzerinden karar verilebilmesi için de davanın ön inceleme aşamasına getirilmiş olması gereklidir. Yasa’nın 137/1. fıkrasında, ön incelemenin dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra yapılacağının açıkça öngörülmüş olması karşısında, dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında hakim tarafından kendiliğinden gözetileceğine ilişkin 115/1. madde hükmü de bu hususlarda, davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmeden karar verilebileceğine izin verir tarzda bir yoruma elverişli değildir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, 1086 sayılı Kanun’dan farklı olarak iddia ve savunmanın genişletilmesi yahut değiştirilmesi yasağını dava ve cevap dilekçesinin verilmesiyle başlatmamış; bu yasağı, dilekçelerin karşılıklı verilmesinin tamamlanmasına, bazı hallerde ön inceleme duruşmasına kadar ileriye ötelemiştir. Tarafların bu haklarını kullanabilmeleri, dilekçelerin karşılıklı olarak verilmesini veya bunun için kanunda belirlenen sürelerin geçmesini gerekli kılar.
Bu genel anlatımlar ışığında somut olaya gelince; mahkemece davalıya dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği, davalının süresinde cevap dilekçesini sunmadığı ve mahkemece herhangi bir araştırma yapılmadan dosya üzerinden görevsizlik kararı verilerek davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Görevle ilgili düzenlemeler; kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Taraflar da, yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile resen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir. TTK’nın 5. maddesinde; “aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” hükmü yer almaktadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5-(3) maddesine göre de; Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Eldeki dosyada; davacının sigortalısına ait …plakalı aracın uyap ortamından yapılan sorgulamasında, bu aracın, ticari kullanım amaçlı minibüs olduğunun, Davalı …’a ait …plakalı aracın da yine uyap ortamından yapılan sorgulamasında bu aracın da ticari kullanım amaçlı otobüs olduğunun belirtildiği, dolayısıyla kazaya karışan araçların “ticari” amaçlı araç olma ihtimali gözönünde bulundurularak, mahkemece öncelikle, usule uygun şekilde açılan davada gerekli tebligatların yapılarak taraf teşkilinin sağlanması ve sonrasında davacının sigortalısına ait araç ile davalıların maliki ve kullanıcısı oldukları aracın ticari araç olup olmadıklarının, usulüne uygun şekilde yapılacak araştırma sonrası tespit edilmesi ve sonrasında oluşacak kanaate göre mahkemenin görevli olup olmadığı hususunda olumlu veya olumsuz bir karar vermek olmalıdır.
Gerekçeli karar başlığında; davacı vekilinin adresinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, diğer istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; yukarıda açılanan hususlara ilişkin olmak üzere ESASTAN KABULÜNE,
2-KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 24/01/2022 tarih, 2022/39 Esas ve 2022/41 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edene iadesine,
5-İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi. 25/04/2022


Başkan-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Üye-1…
¸e-imzalıdır

Katip-…
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*