Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/655 E. 2022/849 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/655 – 2022/849
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/655
KARAR NO : 2022/849

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :20/01/2022
NUMARASI :2021/797 Esas – 2022/57 Karar

DAVACI :TÜRKİYE İŞ BANKASI A.Ş
VEKİLİ :Av. …
DAVALI :SARIOĞULLARI NAKLİYAT İNŞAAT GIDA MADENCİLİK TURİZM PETROL ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
DAVA TARİHİ :28/10/2021

KARAR TARİHİ :25/04/2022
KR. YAZIM TARİHİ :04/05/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı Sarıoğulları Nakliyat İnşaat Gıda Madencilik Turizm Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/880 Esas sayılı dava dosyası ile konkordato davası açıldığını ve davadan verilen karar ile 02/07/2020 tarihinden itibaren ilk 6 ayı ödemesiz ilk ödeme 02/01/2021 tarihinde yapılmak üzere 24 ayda ve eşit taksitler halinde ödenmek üzere firmanın konkordatosunun tasdik edildiğini, tasdik edilen konkordato projesi kapsamında davacı firma tarafından imtiyazlı alacaklı konumunda olan davacı bankaya ödeme yapması gerekirken davacı firma tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, ayrıca 3. kişiler tarafından firma lehine verilmiş olan ipotekler açısında da taahhüt edilen satışların gerçekleştirilmediğini ve davacı bankaya ödeme yapılmadığını, ayrıca firmanın adına kayıtlı olan malvarlığı açısından yerel mahkeme nezdinde de satış izni talep edilmediğinin anlaşıldığını, komiser tarafından yerel mahkeme dosyasına ibraz edilen 24/12/2020 tarihli raporlardan da anlaşılacağı üzere, firmanın kar etmediği sadece malvarlığını koruduğu, bilançosunda ise ciddi azalma olduğunun anlaşıldığını, bunun üzerine 2018/880 Esas sayılı dosyadan her ne kadar konkordatonun feshi talep edilmiş ise de taleplerinin usulen reddedilerek 01/03/2021 tarihli ara karar ile davacı ve vekiline ödeme yapılması yönünde ihtarat yapılması aksi halde konkordatonun feshinin talep edilebileceğinin ihtar edildiğini, yapılan ihtaratlar gerek davacıya gerekse vekiline tebliğ edilmesine ve tebliğden itibaren yaklaşık 8 ay geçmesine rağmen halen müvekkiline bir ödeme yapılmadığı gibi hiçbir alacaklıya da ödeme yapılmadığını, bu sebeple davalı firma tarafından Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 2018/880 Esas sayılı dosyası ile açılan konkordato davası kapsamında verilen tasdik kararı kapsamında davacı tarafından davacı bankaya ifada bulunulmaması nedeni ile konkordatonun feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… 1-Davacının, davalının konkordato projesinin tamamen feshi talebinin reddine, 2-Davacının, davalının konkordato projesinin kısmen feshi talebinin kabulüne; Mahkememizin 2018/880 Esas 2020/321 Karar sayılı kararı ile tasdik edilen davalı Sarıoğulları Nakliyat İnşaat Gıda Madencilik Turizm Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin konkordato projesinin, davacı Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi bakımından kısmen feshine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının mal varlığının gerek davacı alacaklının gerekse diğer alacaklıların tüm alacaklarını karşılamaya yeter durumda olduğunu, 11.01.2022 tarihli komiser raporunda da açıkça görüldüğü üzere ipotek alacaklısının satışlarından dolayı ipotek borcu ödediğinden kaynaklarında azalma olduğu ancak borca batık olmadığının tespit edildiğini, davalı şirketin davacı gibi bazı alacaklıların alacağını erken tahsil etme çabasından dolayı ciddi hak kayıpları yaşadığını, hacizlerin kaldırılması konusunda talepler hakkında karar verilmeden ve açılan davalar beklenmeden ödeme yapılmadığından bahisle alacaklı davacı yönünden konkordatonun feshine karar verilmesinin, gerek davalının maddi durumunu, gerek konkordato projesinin uygulanmasını, gerekse alacaklılar arasındaki eşitliği bozduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı firma tarafından gerek tasdik kararından önce gerekse tasdik kararından sonraki ödemesiz dönemde ve gerekse kararın bağlayıcı hale gelmiş olduğu tarihten bu yana borcun ödenmesine dair herhangi bir işlem yapmadığını, komiser raporlarından da anlaşılacağı üzere başkaca alacaklılar nezdinde de ödeme yapılmadığının sabit olduğunu, firmanın ödeme yapması gereken tarihten bu yana davacı bankaya herhangi bir bilgi vermediği de dikkate alındığında devam eden süreçte de ödeme yapmasının beklenmediğini, bu bağlamda, borçlar açısından davacı bankaya ifada bulunulmadığını belirterek; istinaf başvurusunun reddine, yerel mahkeme kararının onanmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/01/2022 tarih, 2021/797 Esas – 2022/57 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; 2004 sayılı İİK’nın 308/f ve 308/e maddeleri gereğince açılan konkordatonun tamamen feshi olmadığı takdirde konkordatonun kısmen feshi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, konkondatonun kısmen fesih talebinin kabulüne karar verilmiş karara karşı, davalı borçlu vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Konkordato talep eden davalı borçlunun konkordato istemi hakkındaki kesinleşen ilama göre; “Konkordato projesinin konkordatoya tabi adi alacaklılar yönünden tasdiki ile; davacının tastik edilen proje kapsamındaki adi borçlarının, konkordato tastik kararının verildiği tarih olan 02/07/2020 tarihinden itibaren 6 ayı ödemesiz, ilk ödeme 02/01/2021 tarihinde yapılmak üzere 24 ayda ve eşit taksitler halinde ödemesine, Konkordato talebinin rehinli alacaklar yönünden reddine” karar verildiği, davacı alacaklının eldeki dava ile; davacı şirketin tasdik edilen konkordato projesi gereğince ödeme yapmadığını belirterek konkordatonun feshini talep ettiği ve davacı alacaklının borçludan hem adi hem de rehinli alacağının bulunduğu anlaşılmıştır.
Konkordatonun kısmen feshi 2004 sayılı İİK’ya 28/2/2018 tarihinde 7101 sayılı Yasa’nın 37. Maddesiyle eklenen 308/e maddesinde “Kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir. Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir” biçiminde düzenlenmiştir.
Bu halde, konkordatonun bir alacaklısınca feshinden söz edebilmek için öncelikle tasdik edilmiş bir konkordato projesinin bulunması bunun yanında konkordatoya tabi borcun yani konkordato alacağının proje gereğince ifa edilmemiş olması davanın sebebini teşkil eder.
Eldeki davada; davacı alacaklının tasdik edilmiş konkordato projesi kapsamında adi alacağının bulunduğu ve alacağın proje kapsamındaki ödeme takvimine göre ifa edilmediği sabittir. Uyuşmazlığa dair belirlenen bu olguların varlığı kısmen fesih kararı için yeterli koşullardır. Bu nedenle, davalı borçlunun projenin gerçekleştirilmesine engel hallere dair gerekçelerin dinlenilemeyeceği bu duruma göre, mahkemece konkordatonun kısmen feshine dair koşullarının gerçekleştiğine dair karar yerindeki gerekçelerle yazılı şekilde karar vermesinde isabetsizliğin bulunmadığı değerlendirilmiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davalının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; davalının istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Alınması gerekli harç bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın tebliği işlemlerinin kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, İİK m. 308/e gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere, oybirliğiyle karar verildi.25/04/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*