Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/2646 E. 2023/161 K. 13.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2646
KARAR NO : 2023/161

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/10/2022
NUMARASI : 2022/501 Esas – 2022/1425 Karar

DAVACI : …I (T.C.No: …) – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALI :GENÇ TURİZM NAKLİYAT VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVA :İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ :05/05/2022
KARAR TARİHİ :13/02/2023
KR. YAZIM TARİHİ :14/03/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile dava dışı HO WON Oto. İnş. Malz. Filtre San. ve Tic. A.Ş. arasında personel taşıma sözleşmesi tanzim edildiğini, davacı ile davalı şirket arasında ise dava dışı şirketin … ili, … ilçesi ile … mahallesindeki ikamet eden personellerin taşınması hususunda hizmet alım sözleşmesi tanzim edildiğini, sözleşme gereği belirlenen bir kısım bedellerin davalı tarafından ödenmediğini, davalı aleyhine Sakarya 4. İcra Müdürlüğü’nün 2022/3424 sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının itirazının üzerine takibin durduğunu, davalının dava süresi boyunca mal varlıklarının üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla taşınır, taşınmaz malları ve banka hesapları üzerine ihtiyati haciz konulmasını, icra takibine yapılan itirazların fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 14.926,14-TL yönünden iptalini, takibin devamını, borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yerinin Kocaeli olduğundan yetkili mahkemenin Kocaeli Mahkemeleri olduğunu, davacının taraflar arasındaki araç tedarik sözleşmesindeki hükümlere aykırı olarak işi bıraktığını, davacının sözleşmede belirtilen usule aykırı olarak sözleşmeyi feshettiğini, davacının sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, davanın reddini, davacının haksız ve kötü niyetli olarak açtığı takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davalının Yetki ilk itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine, Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde başvurulması halinde dosyanın yetkili Kocaeli Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yetki sözleşmesinin yapılmış olmasının re’sen inceleme ve re’sen yetkisizlik kararı verilebilecek hallerden olmadığını, yerel mahkeme tarafından eksik inceleme ve araştırma neticesinde yapılan değerlendirmede yetkisizlik kararı verildiğini, yerel mahkeme tarafından genel işlem koşullarının tacirlere uygulanamayacağından bahisle yapılan itirazların reddine dair vermiş olduğu kararın hukuka aykırı olduğunu, taraflar arasında mevcut sözleşmedeki yetki şartının genel işlem koşulu niteliğinde olduğunu ve yazılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesindeki açıklamalar ve esasa dair beyanların, dosya kapsamında mevcut tüm deliller ışığında somut olay incelendiğinde taraflar arasında akdi ilişkinin mevcut olduğunu, söz konusu akdi ilişkiden kaynaklanan davacının bakiye fatura alacaklarının mevcut olduğunu, söz konusu alacaklarının para alacağı olduğu ve para borçlarında TBK 89 gereği alacaklı olan davacının yerleşim yerinin yetkili olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava ve icra takibinin yetkisiz icra dairesi ve yetkisiz mahkemede açıldığı gerekçesiyle yetki hususuna itiraz edildiğini, davacı yanın iddia ettiği üzere yerel mahkemenin re’sen yetkisizlik kararı vermediğini, yerel mahkemenin yetkisizlik kararının gerek ilgili kanun maddeleri gerek tarafların arasında geçerli olan araç tedarik sözleşmesine uygun olduğunu belirterek; haksız istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/10/2022 tarih, 2022/501 Esas – 2022/1425 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Sakarya 4. İcra Müdürlüğünün 2022/3424 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince yetkisizlik kararı karar verilmiş karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davalı ile dava dışı HO WON Oto. İnş. Malz. Filtre San. ve Tic. A.Ş. arasında personel taşıma sözleşmesi tanzim edildiği, davacı ile davalı şirket arasında ise dava dışı şirketin … ili, … ilçesi ile … mahallesindeki ikamet eden personellerin taşınması hususunda hizmet alım sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme gereği belirlenen bir kısım bedellerin davalı tarafından ödenmediği belirtilerek, davalı tarafından ödenmeyen taşıma bedelleri yönünden davalı aleyhine takip başlatıldığı, başlatılan takibe davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine duran takibin devamı için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davada yetkisizlik kararı verildiği, verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İcra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin olmayıp, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması halinde, icra dairesi kendiliğinden yetkisizliğini gözetemeyeceği için borçlunun itiraz yolu ile bunu ileri sürmesi gerekir. İtirazın iptali davalarında; icra dairesinin yetkisine itiraz edilmesi durumunda; İİK’nın 50. maddesi uyarınca; öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın HMK’nın 164. maddesi hükmü uyarınca; ön sorun olarak incelenmesi gerekir. İcra Dairesi’nin bu konuda re’sen inceleme yetkisi bulunmamaktadır.
İcra Dairesi’nin yetkisine yönelik itirazının incelemesi neticesi; mahkeme, icra dairesinin yetkili olduğuna karar verirse; borçlunun, icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazı hakkında; Anayasa’nın 141/3 ve HMK’nın 27. maddesi uyarınca gerekçeli olarak icra dairesinin yetkisine vaki itirazın kaldırılmasına karar verilecektir ve bu kararını da taraflara tefhim veya tebliğ edecektir. Mahkeme yapmış olduğu inceleme neticesi; takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise, yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından, dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine, karar verilecektir (YHGK. 27/11/2013 Tarih ve E:2013/13-372 Esas – K:2013/1606 sayılı kararı).
İlamsız icra takibinde yetkili icra daireleri İİK’nın 50. maddesi yollaması ile 6100 sayılı HMK’nın yetkiye ilişkin 6. vd. maddelerine göre belirlenir. Yine 6098 sayılı TBK’nın 89. maddesine göre para alacaklarına ilişkin icra takibi alacaklının yerleşim yeri icra dairesinde de yapılabilir. Taraflar arasında bir ticari ilişkinin varlığı ispat edilemediğinde alacak bir para alacağına dönüşmeyeceğinden yetkili icra dairesi İİK’nın 50. maddesi yollaması ile 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi uyarınca borçlunun takip tarihindeki yerleşim yeri icra daireleridir.
Eldeki uyuşmazlıkta; davalı tarafından hem icra dairesinin yetkisine hem de mahkemenin yetkisine itiraz edildiği, ilk derece mahkemesince davanın yetkili mahkemede açılmadığından bahisle davanın usulden reddine karar verildiği, ancak icra dairesinin yetkisi hakkında bir karar verilmediği, icra dairesinin yetkisi hakkında bir karar verilmeden esasa girilemeyeceği dikkate alındığında kararın kaldırılması gerekmiştir.
Gerekçeli karar başlığında; taraf vekillerinin adreslerinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, diğer istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.4 maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.4 maddesi gereğince; yukarıda açılanan hususlara ilişkin olmak üzere ESASTAN KABULÜNE,
2-Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/10/2022 tarih, 2022/501 Esas ve 2022/1425 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edene iadesine,
5-İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi. 13/02/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*