Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/239 E. 2022/2327 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :2022/239
KARAR NO :2022/2327

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… … (…)
ÜYE :… … (…)
ÜYE :… … (…)
KATİP :… … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :21/10/2021
NUMARASI :2019/315 Esas – 2021/603 Karar

DAVACI :SINIRLI SORUMLU ÇAVUŞLU KÖYÜ TARIMSAL KALKINMA KOOPERATİFİ – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALI :TÜRKİYE SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. … – …

DAVA :Tazminat
DAVA TARİHİ :03/07/2019

KARAR TARİHİ :29/12/2022
KR. YAZIM TARİHİ :19/01/2023

İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının tarım kooperatifi olduğunu, davacı kooperatife a… plaka sayılı aracın 27.08 2018 tarihinde kooperatif yetkilisi … … sevk ve idaresinde iken Kocaeli ili Derince ilçesinde gerçekleşen bir kaza nedeniyle hasarlandığını, aracın 64814661 poliçe numarası ile davalı Halk Sigorta A.Ş.’den kasko sigortalı olduğunu, kazadan sonra sigorta şirketine başvurulduğunu ve 3468067 hasar dosya numarası ile inceleme süreci uzadığından ve gecikmeden kaynaklanan mali kayıplar nedeniyle aracın davalının eksperinin belirlemiş olduğu rakam dahilinde onarımının yaptırıldığını ancak davalı sigorta şirketinin hasarı karşılamayacaklarını sözlü olarak davacı kooperatif yetkililerine bildirdiklerini, bunun üzerine yasal zorunluluk gereği arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu ve 19.02.2019 tarihinde anlaşmazlık tutanağı düzenlendiğini, davalı şirketin hasar bedelini ödememesinin hiçbir dayanağı olmadığını beyanla taraflar arasındaki kasko sigorta sözleşmesi gereği 35.150,26-TL hasar bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plaka sayılı aracın davalı şirket nezdinde 24.07.2018-02.07.2019 tarihleri arasında 64814661 numaralı Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile davacı adına sigortalı olduğunu, kazanın 27/08/2018 tarihinde saat 16:30 sularında Kocaeli ili, Derince İlçesi, İshakçılar Mahallesi mevkinde meydana geldiğini, kaza tespit tutanağına göre … …’nın kusurlu olduğu ve diğer araç sürücüsüne kusur atfedilmediğini, olay günü kaza yerine gidildiğinde … plakalı traktör ve sürücüsünün olay yerinde iken, davalı şirketçe kasko sigortalı … plakalı kamyonet ve sürücüsünün olay yerinde bulunmadığının tespit edildiği, sigortalı araç sürücüsünün olay yerini terk ettiğini ve 20 dk sonra geri döndüğünü, davalı şirketçe alınan 10.12.2018 tarihli Hasar Komitesi Kararına göre yapılan araştırmalar neticesinde ilgili kazada sürücü değişikliği yapıldığı kanaatine varıldığını ve bu nedenle 32.327,98-TL hasarın ödemesinin reddedilmesine karar verildiğini, işbu hasar dosyasında şüpheli hasar nedeniyle davalı şirketçe ödeme yapılmadığı, mahkemece sigortalı araçta sürücü değişikliği yapılıp yapılmadığı hususunun araştırılması gerektiğini, davalı şirketin sorumluluğu bakımından önem arz ettiğini, kabul anlamına gelmemek üzere talep edilen hasar bedelinin davacı tarafından ispatlanması gerektiğini, tarafların kusur durumlarının tespit edilmesi gerektiğini, davalının yapılan başvuruyu haklı olarak reddetmesi nedeniyle temerrüte düşmediğini, avans faiz talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın kabulü ile; 35.150,26 TL tazminatın 15/10/2018 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, rapora karşı itirazlarını dile getirmelerine rağmen dosyada ek rapor alınması yoluna gidilmediğini, ilgili raporda sayın bilirkişilerce yapılan incelemede davaya konu aracın şoförünün … … olduğunun ön kabulü ile hareket edildiğini, ancak huzurdaki davada işbu durumun ispatlanamadığını, sürücü olduğu iddia edilen kişinin 20 dakika sonra olay yerine geldiğini, dosya içeriğinde bulunan hastane evraklarında … …’nın isminin dahi bulunmaması göz önüne alındığında araçta meydana gelen zararların sigorta teminatının dışında kaldığını, kaza yerinden hastaneye araçla gitmenin dahi 30 dakikayı bulduğunu, gidiş dönüş süresi de göz önüne alındığında olayda … …’nın sürücü olarak bulunmadığının açık olduğunu, zorunlu haller hariç olmak üzere sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması teminat dışında kalan haller olarak düzenlendiğini, davalı şirket aleyhine hükmedilen tazminata avans faizin uygulanmasının hatalı olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/10/2021 tarih, 2019/315 Esas – 2021/603 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kasko sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda,”…..Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı kooperatife ait … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından 24.07.2018-02.07.2019 tarihleri arasında kasko poliçesi ile sigortalandığı, … plaka sayılı aracın 27.08 2018 tarihinde kazaya karıştığı ve kaza tespit tutanağına göre %100 kusurlu olduğu, araçta meydana gelen hasar nedeniyle davacının hasar tazminatı için davalı sigorta şirketine başvurduğu, başvurunun sürücü değişikliği kanaatine varıldığı gerekçesiyle 10.12.2018 tarihli hasar komite kararı ile reddedildiği, davalı sigorta şirketinin davaya cevap dilekçesinde … plakalı aracın olay yerini terk ederek 20 dakika sonra olay yerine döndüğünü ve sürücü değişikliği yapıldığını iddia ettiği, kaza tespit tutanağında kaza yerine gelindiğinde kaza yapan araçların olay yerinde olduğu, kamyonet sürücüsünün olay yerinde bulunmadığı, olay yerinde bulunan Jandarma Asayiş ekipleri ve tanık beyanlarından sürücünün araçta yaralananları hastaneye götürdüğü ve geleceği bilgisinin alındığı, yaklaşık 20 dakika sonra … …’nın olay yerine geldiği, araçta yolcu konumunda bulunan … … ve İsmail … …’ da yaralanma meydana geldiği hususlarının yazılı olduğu, davacıya ait aracın sürücüsünün … … olmadığı iddiasının sigorta şirketi tarafından ispat edilemediği, … …’nın olay yerinden ayrılıp 20 dakika sonra olay yerine döndüğü ve kaza tespit tutanağında yazılı olan saatin 16.30 olduğu, … … ve … …. …’ın hastane giriş kaydının da saat 16.45 olduğu, Kasko Sigortası Genel Şartları’nın teminat dışı zararları düzenleyen A.5.10. maddesinde; “Zorunlu haller (tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma vb) hariç olmak üzere bu maddenin 5.4 ve 5.5 nolu bentlerdeki ihlaller nedeniyle, sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması.”nın düzenlendiği, tedavi amaçlı veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme durumlarının hariç bırakıldığı, kaza tespit tutanağı, hastane kayıtları ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde davalı sigorta şirketinin teminat dışı hallerin varlığını ispat edemediği, makine mühendisi bilirkişi tarafından yapılan değerlendirmede … … Sigorta Eksperlik Hizmetlerinin 07.12.2018 tarih ve 4390 nolu raporunda … plakalı aracın ön tarafından hasarlı olduğunun belirtildiği ve araçta değişmesi gereken hasarlı parça ve malzemelerin detaylı listesi birim fiyatları ile verildiği, hasar tutarının 28.502,98 TL olduğu, onarım ve montaj işçilikleri listesi birim fiyatları ile verilerek yapılan işçiliklerin toplamının 3.825,00 TL olduğu, KDV tutarının 5.819,04 TL olduğu, araçtaki toplam hasarın 38.147,02 TL olduğu, sigortalı aracın hasarını gösteren fotoğraflar incelendiğinde aracın ön kısmından hasarlı olduğu, eksper raporunda tanımlanan hasarlı parçalarla uyumlu olduğunun görüldüğü, parça ve malzemeler ile işçiliklerin birim fiyatlarının günün şartlarına uygun olduğu, hasarlı parçaların ve malzemelerin değeri (KDV hariç) 28.502,98 TL, işçiliklerin tutarı (KDV hariç) 3.825,00 TL, toplam hasar (KDV hariç) 32.327.98 TL, toplam hasar (KDV dahil) 38.147,02 TL olarak tespit edildiğinin bildirildiği, bilirkişi raporunun ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli olduğu, davacı tarafça talep edilebilecek KDV dahil toplam hasar miktarının 38.147,02 TL olduğu anlaşılmakla davalı sigorta şirketinin hasar bedelini ödemekle yükümlü olduğu kanaatiyle taleple bağlılık ilkesi gereğince davanın kabulü ile 35.150,26 TL tazminatın sigorta şirketinin temerrüte düştüğü 15/10/2018 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur….” şeklindeki gerekçeyle davanın kabulü ile; 35.150,26 TL tazminatın 15/10/2018 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
6102 sayılı TTK’nın 1409/2.maddesi gereğince kazanın teminat kapsamı dışında olduğunu ispat yükü davalı sigortacıya ait olup, olay tarihinde geçerli olan Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarında KSGŞ’nın A.5.10. maddesinde, “zorunlu haller (tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma vb) hariç olmak üzere bu maddenin 5.4 ve 5.5 nolu bentlerdeki ihlaller nedeniyle, sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılma” denilmek suretiyle, maddede ifade olunan haller ile benzer haller dışında olay yerini terkin, zararın teminat dışı olmasına yol açacağı kabul edilmiştir.
Taraflar arasında güven ve iyi niyet esasına dayanan sigorta sözleşmelerinde, gerek sigortalının gerekse sigortacının haklarını kullanırken ve yükümlülüklerini yerine getirirken iyi niyetle hareket etmesi; rizikonun gerçekleşmesinden sonra doğru ihbar yükümlülüğü altında bulunan sigortalının, bu yükümlülüğüne uyup uymadığının saptanmasında da bu ilkenin göz önünde tutulması gerekir.
Somut olaya bakıldığında davacı kooperatife ait … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından 24.07.2018 – 02.07.2019 tarihleri arasında kasko poliçesi ile sigortalandığı, … plaka sayılı aracın 27.08.2018 tarihinde kazaya karıştığı ve kaza tespit tutanağına göre %100 kusurlu olduğu, araçta meydana gelen hasar nedeniyle davacının hasar tazminatı için davalı sigorta şirketine başvurduğu, başvurunun sürücü değişikliği kanaatine varıldığı gerekçesiyle 10.12.2018 tarihli hasar komite kararı ile reddedildiği, davalı sigorta şirketinin davaya cevap dilekçesinde … plakalı aracın olay yerini terk ederek 20 dakika sonra olay yerine döndüğünü ve sürücü değişikliği yapıldığını iddia ettiği, kaza tespit tutanağında kaza yerine gelindiğinde kaza yapan araçların olay yerinde olduğu, kamyonet sürücüsünün olay yerinde bulunmadığı, olay yerinde bulunan Jandarma Asayiş ekipleri ve tanık beyanlarından sürücünün araçta yaralananları hastaneye götürdüğü ve geleceği bilgisinin alındığı, yaklaşık 20 dakika sonra … …’nın olay yerine geldiği, araçta yolcu konumunda bulunan … … ve … … …’ da yaralanma meydana geldiği hususlarının yazılı olduğu görülmüş olup, İDM tarafından her ne kadar yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemece, ispat yükünün sigortalıda olduğu ve maddi hasarlı kazanın meydana geldiği de gözetilerek, davacıya KSGŞ’nın A.5.10. maddesi kapsamında dava dışı sürücünün olay yerini terk sebebinin genel şartlarda belirtilen hangi haklı sebebe dayandığını somut şekilde ispatlaması hususunda imkan tanınması, ayrıca zarar gören araçta davaya konu trafik kazası nedeniyle meydana gelen hasar miktarının tespiti hususunda uzman bilirkişi raporu alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi olay yeri terkin tek başına teminat dışı hal olmadığı, ispat yükünün sigorta şirketinde bulunduğu, sigorta şirketinin zararın teminat dışı olduğunu somut delille ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma sebebine göre davalı-davacı sigorta şirketi vekilinin sair istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Gerekçeli karar başlığında; davalı ve vekilinin adresinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesince kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının; İlk derece mahkemesinin kararına ilişkin İstinaf Başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince ESASTAN KABULÜNE,
a-Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/10/2021 tarih, 2019/315 Esas – 2021/603 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
b-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf Karar Harcının, talebi halinde ve ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
3-İstinaf eden tarafından yapılan İstinaf başvuru giderlerinin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından değerlendirilmesine,
4-Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
İİK’nın 36-(5) maddesi gereğince Kocaeli İcra Dairesi 30/12/2021 Tarih, 2021/157933 Esas sayılı dosyasına sunulan teminatın (nakit/teminat mektubu) yatırana iadesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362-(1)-g) maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/12/2022

… …
Başkan …
¸e-imzalıdır.
… …
Üye …
¸e-imzalıdır.
… …
Üye …
¸e-imzalıdır.
… …
Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*