Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/2105 E. 2023/2085 K. 11.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2105
KARAR NO : 2023/2085

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :21/02/2022
NUMARASI :2021/667 Esas – 2022/161 Karar

DAVACI :EUREKO SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALI :MERTUR OTOMOTİV VE TAŞIMACILIK ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. … – …

DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :14/09/2021
KARAR TARİHİ :11/12/2023
KR. YAZIM TARİHİ :11/12/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Doğuş Otomotiv Servis ve Ticaret Anonim Şirketi’ne, davacı Eureko Sigorta A.Ş tarafından … poliçe numarası ile nakliyat emtea abonman poliçesi yapıldığını, davacının sigortalısı olan dava dışı Doğuş Otomotiv şirketine ait bazı araçların lojistik ve taşıma işlemleri davalı Mertur firması tarafından yapılmakta olduğunu, dava dışı sigortalıya ait … şasi numaralı, 2020 model VOLKSVAGEN GOLF marka 0 (sıfır) kilometre aracın, 23.06.2020 sevk tarihli lojistik faaliyeti sırasında sunroof bölgesinde hasarlar meydana geldiğini, ortaya çıkan bu zararın dava dışı sigortalı şirketin karşıladığını, Mertur firmasının taşıma hizmeti esnasında meydana gelen 8.445,56 TL tutarındaki bu maddi zararın, davacı sigorta şirketi tarafından 24.12.2020 tarihinde sigortalısına ödendiğini, davacı sigorta şirketinin, halefiyet ilkesi gereği sigortalısına ödemiş olduğu tazminat miktarının halefi olduğunu ve bu doğrultuda ödenen maddi zarar bedeli davalı Mertur firmasından talep edildiğini, davalı tarafa öncelikle mail yolu ile rücu İhtarı yapıldığını, ardından Gebze İcra Dairesinde 2021/9319 icra takip dosyası ile takibe girişildiğini, davalı şirket haksız ve mesnetsiz olarak söz konusu icra takibine itiraz etmiş ve takibi durdurduğunu, durdurulan icra takibi sonrasında tarafımızca ara buluculuk süreci başlatıldığını ve 2021/57586 ara buluculuk dosya numarası ile görüşmeler yapıldığını; ancak bir sonuç alınamadığını ifade ederek, fazlaya ilişkin her türlü dava ve alacak haklarını saklı tutarak, haklı davalarının kabulüne, başlatmış oldukları Gebze İcra Dairesi 2021/9319 numaralı dosyada yapılan itirazın iptal edilerek, davacı tarafından yapılan ödeme tarihinden itibaren mevduatta uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte takibin devamına karar verilmesine, % 20’de aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı sigorta şirketinin, … şase numaralı 2020 model Golf model aracın taşınması sırasında sunroof bölgesinden hasar aldığını, bu sebeple sigortalısına hasar bedelini ödemiş olduğunu beyanla yapılan ödemenin rücuen tazminini talep etmekte olduğunu, ancak söz konusu davanın haksız olup reddinin gerekmekte olduğunu, irsaliye üzerindeki tespit incelendiğinde, “sunroof fitilinde yırtıklar var” ibaresi mevcut olduğunu, aracın sunroof fitilindeki yırtıkların aracın yüklenmesi, taşınması yahut teslimi sırasında meydana gelebilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, aracın yurt dışından üstü açık gemilerle limana taşınmakta olduğunu, gemi taşıması esnasında güneş ışınlarına maruz kalması, yine gece sert deniz soğuğuna maruz kalması gibi sebeplerle fitillerin yıpranabileceğinin açık olduğunu, Sunroof fitilinin plastik malzeme olduğunu, Güneşte yahut soğukta genleşip büzüşebileceği, bu sebeple dava dışı şirket yetkililerinin kontrolü esnasında sunroofun açılıp kapatılırken yırtık meydana gelebileceğinin açık olduğunu, kaldı ki araçların davalı şirketi elindeyken sunroofunun açılması gibi bir durum da söz konusu olmayacağını, bu iddianın taşımanın doğasına da aykırı olduğunu, davacının, aracın davalı şirket tarafından taşındığı esnasında hasarlandığını iddia etmekte olduğunu, oysaki araçlar öncelikle limandan davalı şirkete ait tırlara yüklenmekte, akabinde taşıma işlemi gerçekleştirilmekte olduğunu, yine liman yüklemeleri karine olarak gönderici tarafından gerçekleştirilmekte olduğunu, bu sebeple araçların davalının yüklemesi yahut taşıması sırasında gerçekleştiğinin maddi deliller ile ispat edilememesi karşısında davacının taleplerinin reddinin gerekmekte olduğunu, sigorta şirketinin rücu hakkının doğabilmesi için, öncelikle, tazminat ödediği kişi ile sigortacı arasında zarar konusunu kapsayan bir sigorta sözleşmesinin mevcut olması gerektiğini, buna göre, zarar gören ile sigortacı arasında tazminat yükümlülüğünü doğuran bir sigorta sözleşmesi yoksa sigortacının tazminat ödeme yükümlülüğü doğmayacağından rücu hakkı da olamayacağını, davacı şirket ile müşterisi arasında bu şekilde düzenlenmiş bir poliçe yoksa ödenen bedellerin davalıdan talep edilmesi mümkün olmadığını, davacı ancak gerçek zararı davalıdan talep etme hakkını sahip olduğunu, davacı sigorta şirketinin, sigortalısına daha fazla tazminat ödemiş olsa bile, kendisi ancak sigortalının uğradığı gerçek zararı talep hakkına sahip olacağını, bu sebeple ödenen bedellerin gerçek ve piyasa koşullarına uygun bedeller olup olmadığı hususu belirlenmesi gerektiğini, tek taraflı düzenlenmiş ekspertiz ve benzeri delillerin davalıya karşı ileri sürülmesi mümkün olmadığını ifade ederek, davanın reddini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, zaman aşımı itirazlarının kabulünü, delillerinin toplanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “…Davanın KISMEN KABULÜNE, (NOT: icra takibi kabul tazminat ret)Davalı borçlunun Gebze İcra Müdürlüğü’nün 2021/9319 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, Özellikle zarar yargılamayı gerektirdiğinden, likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, Sunroof fitilinin plastik malzeme olduğunu, güneşte yahut soğukta genleşip büzüşebileceği, bu sebeple dava dışı şirket yetkililerinin kontrolü esnasında sunroofun açılıp kapatılırken yırtık meydana gelebileceğinin açık olduğunu, kaldı ki araçların davalı şirket elindeyken sunroofunun açılması gibi bir durumun da söz konusu olamayacağını, bu iddianın taşımanın doğasına da aykırı olduğunu, hasarın davalı tarafından yapılan taşıma sırasında meydana geldiğini ispat yükü davacı tarafın üzerinde olduğunu, zira alacak iddiasında bulunan taraf olan davacı sigorta şirketinin bu iddiasını ispat etmekle yükümlü olduğunu, zarar gören ile sigortacı arasında tazminat yükümlülüğünü doğuran bir sigorta sözleşmesi yoksa sigortacının tazminat ödeme yükümlülüğü doğmayacağından rücu hakkının da olamayacağını, davacının ancak gerçek zararını davalıdan talep etme hakkını sahip olduğunu, davacı tarafça talep edilen zararın, piyasa gerçeklerinden uzak ve fahiş olduğunu, kaldı ki şirketin kendi çalıştığı firmalara düzenletilen raporlara itibar edilebilmesinin de mümkün olmadığını, bu sebeple bu bedelin likit olmadığı ve dolayısıyla icra inkar tazminatı da talep edilemeyeceğinin açık olduğunu, davacı tarafça davalıya rücu edildiği iddia edilmesine karşın dosyada buna ilişkin bir delilin mevcut olmadığını, dolayısıyla 3 aylık sürenin geçirildiğinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuş olmasının hatalı olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER:Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/02/2022 tarih, 2021/667 Esas – 2022/161 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava nakliyat abonman sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat nedeniyle başlatılan itirazın iptaline ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusu yapılmıştır.
İnceleme; 6100 sayılı HMK.’nun 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davacı ile dava dışı Doğuş Otomotiv Servis ve Tic. A.Ş. Arasında Nakliyat Abonman Sigorta poliçesi bulunduğu, yine davalı ile Doğuş Otomotiv Servis ve Tic. A.Ş. Arasında 1. Bölge Yurtiçi Araç Taşıma Sözleşmesi bulunduğu, davalının bu sözleşme kapsamında dava dışı Doğuş Otomotiv Servis ve Tic. A.Ş. tarafından Şekerpınar stork sahasından İzmir ilindeki Vosmer Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş.’ye gönderilen 7 adet otomobilden biri olan … şasi numaralı, Volkswagen Golf marka aracın sunroof bölgesindeki fitilde çentik/yırtılma şeklinde hasar oluştuğu, davacı tarafından ödenen hasarın davalıdan rücusu için başlatılan takibe davalı tarafından itiraz edildiği, ilk derece mahkemesince bilirkişi heyetinden rapor alındığı, raporlar ve dosya kapsamındaki ödemeler, deliller ile davalı ile dava dışı Doğuş Otomotiv Servis ve Tic. A.Ş. Arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
1-Davalının istinaf taleplerinin değerlendirilmesinde;
Dava, 6102 sayılı TTK’nın 850 vd. maddelerinde düzenlenen, taşıma işlerinden kaynaklanmaktadır. TTK’nın 863. maddesinde; sözleşmeden durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça gönderenin eşyayı taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorunda olduğu; taşıyıcının da ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir. TTK.’da gönderenin kusursuz sorumluluğu halleri (m. 864), taşıyanın sorumluluğu (m. 875) ile tazminatın hesaplama yöntemi (m. 880), sorumluluk sınırları (m. 882), sorumluluğunun sınırlama hakkının kaydı (m. 886) halleri, açıkça düzenlenmiştir.
Davacı sigortacının taşıma işleminin tarafı olmaması nedeniyle uğradığı zararını taşıma işleminin taraflarından isteme hakkı vardır. Taşıma işleminin tarafları ise gönderen ve taşıyan olup sorumluluk halleri yukarıda açıklandığı gibidir.
Dava dışı sigortalı Doğuş Otomotiv Servis ve Ticaret A.Ş. ile davalı şirket arasında “I. Bölge Yurtiçi Araç Taşıma Sözleşmesi” imzalanmıştır. Sözleşmenin 6.5.2 maddesine göre; “Gemi ve lojistik saha hasarı dışında kalan, yükleme-boşaltma ve taşınma sırasında vuku bulabilecek, taşıyıcı şoförün ve MERTUR bünyesindeki diğer personel kusurundan dolayı oluşan hasarların tazmin edilebilmesi için gerekli tüm belge ve raporların, MERTUR tarafından temin edilmesi ve DOĞUŞ OTOMOTİV’in bilgilendirilmesi zorunludur. MERTUR, bu yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde DOĞUŞ OTOMOTİV’in uğrayacağı tüm zararların tazmininden sorumlu olacaktır.” Sözleşmenin 6.5.3 maddesine göre; “MERTUR’a ait taşıyıcıların veya çalışanların hatasından kaynaklanan 0 sınıfı hasarların dışında kalan hasarlar için, DOĞUŞ OTOMOTİV’in araç bedeli üzerinden uyguladığı nefaset indirim tutarı DOĞUŞ OTOMOTİV’in anlaşmalı olduğu sigorta firması veya DOĞUŞ OTOMOTİV tarafından MERTUR’a rücu edilecektir. DOĞUŞ OTOMOTİV’in hasar sınıflarına göre uyguladığı nefaset oranları EK-E’de verilmiştir.”
Anılan hükümler ile sözleşme hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, davalıdan kaynaklanmayan hasarların nasıl belgelendirileceğinin ve sorumluluk hallerinin sözleşmede açıklandığı (sözleşme 6.5.2) anlaşılmaktadır. Hasara uğrayan aracın 23.06.2020 tarihli sevk irsaliyesiyle davalıya ait … plakalı araçla taşındığı, anılan araçların yüklenmesi sırasında araçta hasar olduğuna dair bir kaydın bulunmadığı, anılan emtianın Vosmer Otomotiv A.Ş.’ye teslimi sırasında 049107 sayılı taşıma irsaliyesindeki tespit raporuna göre anılan araçta sunroof fitilinde yırtıklar olduğunun yazıldığı görülmüştür. Bu durumda teslim alma anında olmayan veya tespit edilmeyen anılan hasarın sözleşmenin 6.5.2.maddesine ve 6102 sayılı yasanın 875.maddesi gereği anılan hasardan davalı taşıyıcı sorumlu olup, dosyada alınan rapora göre davacının davalıdan 8.445,55 TL alacaklı olduğu belirtildiğinden davalının bu yöndeki istinaf talepleri yerinde görülmemiştir.
Dava, Türk Ticaret Kanununun TTK 1472 maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın rücuan tahsili amaçlıdır. Halefiyete dayalı rücu davası esas itibariyle sigortalının kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının onunu halefi olarak sigortacı tarafından açılması olduğundan, sigortalı ile ona zarar veren arasındaki yasal hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Bkz. YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2016/12992 ESAS, 2017/6501 KARAR sayılı ilamı) Bu bağlamda olaya ilişkin uygulanması gereken zamanaşımı süresi, davanın 6102 sayılı yasanın 4.kitabındaki rücu hallerinden olmadığı, 6102 sayılı yasanın 1472.maddesinden kaynaklı olduğu nazara alındığında 6102 sayılı yasanın 855/1.maddesindeki bir yıllık zamanaşımı süresidir. Olayda emtianın teslim tarihi olan 23.06.2020 tarihinden takip tarihine kadar bir yıllık sürenin dolmadığı anlaşıldığından davalının zamanaşımı itiraz yerinde değildir. Bu nedenlerle davalının istinaf talepleri yerinde görülmemiştir.
2-Kamu Düzeni Yönünden Yapılan İncelemede; 6100 sayılı yasanın 26.maddesine göre; Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
Dava değerinin açıkça takipteki asıl alacak miktarı olan 8.445,55 TL üzerinden gösterilip, davanın bu bedel üzerinden harçlandırılarak açıldığı dikkate alınıp, takibe vaki itirazın 8.445,55 TL asıl alacak üzerinden kısmen iptaline karar verilmesi (Benzer yönde Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/7702 esas 2022/683 karar) gerekirken talep aşılarak davaya konu edilmeyen faiz alacağı yönünden de takibin devamına karar verilmesi ve davacının asıl alacak isteminin tamamının kabul edilmesine rağmen davanın kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olup ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, dosyada toplanacak başka delil bulunmadığından 6100 sayılı yasanın 353/1-b-2 maddesi gereği yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE;
1-)Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/02/2022 tarih, 2021/667 Esas – 2022/161 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince kamu düzeni gereğince KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a-Davanın KABULÜNE, Davalı borçlunun Gebze İcra Müdürlüğü’nün 2021/9319 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline ve takibin 8.445,55 TL asıl alacak üzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanmasına
b-Özellikle zarar yargılamayı gerektirdiğinden, likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
c-Alınması gerekli 576,91 TL harçtan peşin alınan 144,23 TL harcın mahsubu ile bakiye 432,68 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 144,23 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
d- Davacı tarafından tebligat, posta, müzekkere gideri ve bilirkişi ücreti olarak sarf edilen 1.246,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 8.445,55 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
f-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
g-Arabulucu gideri olarak sarf edilen 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-)İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 576,91-TL İstinaf Karar Harcından, istinafa gelirken peşin alınan 144,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 432,21-TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
b-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
c-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
ç-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davalıya iadesine,
d-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
f-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/12/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*