Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/2009 E. 2022/1898 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2009
KARAR NO : 2022/1898

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TARİHİ : 15/06/2022 Tarihli İhtiyati Tedbire İtirazın Reddi Kararı
NUMARASI : 2022/264 Esas

İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN/DAVACI : …
VEKİLİ : …
İHTİYATİ TEDBİRE
İTİRAZ EDEN/DAVALI : …
VEKİLİ : …

DAVA TÜRÜ : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
TALEP : İhtiyati Tedbir
DAVA TARİHİ : 11/05/2022
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
KR. YAZIM TARİHİ : 25/11/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının 2015 yılında ailesine ait yarım kalan inşaatın tamamlanması amacıyla dava dışı … ve …’le sözleşme yaptığını, işbu sözleşme taraflarca karşılıklı edimleri ifa edilmek suretiyle hitama erdiğini ve tarafların karşılıklı birbirlerini ibra ettiklerini, davalının bir takım kişilerle birlikte 2018 yılı Aralık ve 2019 yılı Ocak ayları içerisinde davacıyı kendi aracı içerisinde sıkıştırarak ölümle tehdit ederek, maddi cebir ve tehditle, zorla boş senede imza attırdığını, bunun üzerine davacının Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/12704 Soruşturma numaralı dosyasının bulunduğunu, fakat Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/12704 Numaralı dosyasında yürütülen soruşturmada yeterli delil elde edilemediğinden davalı hakkında takipsizlik kararı verildiğini, davalı tarafından 15.01.2019 keşide tarihli, 15.05.2020 vade tarihli 1.800.000,00 TL bedelli senede dayanılarak, Kocaeli İcra Dairesi’nin 2021/95345 E. Sayılı dosyası ile davacı aleyhinde icra takibine başlanıldığını, Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/14320 Sor. Numaralı dosyası ile davacı tarafından Savcılığa yeniden suç duyurusunda bulunulduğunu, Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı 2021/14320 E. Sayılı dosyası üzerinden yapılan soruşturmada, senet incelenmek üzere Bilirkişiye gönderildiğini ve Bilirkişi tarafından T.C. no ile keşideci imzalarının davacı … tarafından kaçınma davranışı etkileri ile imzalandığı, kalan kısımlarının ise davacı … tarafından doldurulduğu yönünde rapor düzenlendiğini, düzenlenen raporun ardından Savcılık tarafından Sulh Ceza Hakimliğine başvurularak ‘2019/12704 sayılı dosyada ek takipsizlik kararı verilmiş ise de; … söz konusu dosyada kendisinde olan müştekiye ait tek senedin 150.000 TL bedelli senet olduğunu, başkaca bir senedin bulunmadığını beyan etmiş iken, 24.06.2021 tarihinde Kocaeli icra Diaresi 2021/95345 E. Sayılı dosyasından müşteki aleyhine icra takibine giriştiği takibe dayanak senedin 15.01.2019 tarihli ve 1.800.000,00 TL senet olduğu, senet üzerinden yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda ‘T.C. no alanı ile keşideci imzalarının aynı kalemle silik ve düzensiz şekilde tersim edildikleri …’ın yazı ve imza mukayesesi ile yeterli grafolojik ilişki göstermediği kısmi benzerlikler gösterdiği bu yönü ile kaçınma davranışının etkileri niteliğinde değerlendirilebileceği ‘ tespiti yapıldığı, şüphelinin 23.05.2019 tarihli savunmasında olmadığını iddia ettiği senedin varlığının ortaya çıkması ayrıca alınan rapordaki tespitler birlikte değerlendirilmesinde, bu durumun yeni bir delil olarak kabulünün gerektiğini, şüpheli hakkında atılı yağma iddiası yönünden Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/12704 sayılı soruşturma dosyasından verilen ek takipsizlik kararının kaldırılması talep olunduğunu ve ardından da “başkasını bir malı teslimi veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılmak suretiyle yağma” suçundan 2022/729 İddianame No’lu iddianame düzenlendiğini ve iddianame kabul edilerek dava konusu senede ilişkin Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi 2022/129 E. Sayılı dosyası ile davalı … hakkında yağma suçundan kamu davası açıldığını, müvekkili aleyhinde Kocaeli İcra Müdürlüğü 2021/95345 E. Sayılı dosyası ile yapılan icra takibine, Kocaeli 2.İcra Hukuk Mahkemesi 2021/292 E. Sayılı dosyası ile itiraz edildiğini, senedin davalı tarafından yüksek meblağlı doldurulmuş olması dolayısı ile takip miktarının da yüksek olması sebebiyle teminatın temin edilemediğini, icra takibinin durdurulamadığını, Kocaeli İcra Müdürlüğü’nün 2021/95345 Esas Sayılı dosyası hakkında ivedilikle teminatsız olarak ihtiyadi tedbir kararı verilerek takibin durdurulmasına, davacının Kocaeli İcra Müdürlüğü 2021/95345 Esas Sayılı dosyası temelinde davalıya herhangi bir borcu olmadığının, icra dosyasına konu edilen alacak miktarının ve talep edilen faizin-faizin türünün- faiz oranının- haksız ve mesnetsiz olduğunun tespiti ile takibin ve takibe konu 15.01.2019 keşide tarihli 15.05.2020 vade tarihli 1.800.000,00 TL bedelli senedin iptaline, davalı aleyhinde %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
Mahkemece 17/05/2022 tarihli ara karar ile; ” … 1-Davacının ihtiyati tedbir talebinin KISMEN KABUL VE KISMEN REDDİNE,
2-Takibin durdurulması talebinin REDDİNE,
3-İcra takibi başlamış olmakla İİK 72/3. maddesi kapsamında icra takip miktarının %15’i oranında nakit veya banka teminat mektubunun mahkeme veznesine depo edilmesi kaydıyla, Kocaeli İcra Müdürlüğü’nün 2021/95345 Esas sayılı takip dosyasında icra veznesine girecek paranın alacaklısına ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, … ” karar verilmiştir.
Davalı vekili 07/06/2022 tarihli tedbire itiraz dilekçesi ile; ihtiyati tedbir kararı hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, işbu kararla davalının alacağının sürüncemede bırakıldığını, davacı tarafın iddialarının davalının alacağını sürüncemede bırakma amacıyla öne sürüldüğünü, hiçbir hukuki dayanağı olmayan mesnetsiz iddiaların olduğunu, davacı tarafın soyut iddialarına davalının ihtiyati tedbir kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, ihtiyati tedbir talebinde bulunan tarafın davanın esası yönünde kendisinin haklılığını yaklaşık ispat etme zorunluluğunun bulunduğunu belirterek mahkeme tarafından verilen 17/05/2022 tarihli ara karar ile verilen usul ve yasaya aykırı ihtiyati tedbir talebinin kaldırılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 15/06/2022 tarihli ara karar ile; ” … İhtiyati tedbire itirazın reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının, davacı borçlu taraftan alacağını tahsil ettiği takdirde davacı tarafın yukarıda bahsedildiği şekilde telafisi mümkün olmayan zararlarının doğmayacağı, aksine ihtiyati tedbir kararı verilmesi ile asıl telafisi imkansız zararlara uğrayacak tarafın alacaklı konumundaki davalı olduğu dikkate alındığında mahkeme tarafından verilmiş ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerektiğini beyan ile; yerel mahkeme ara kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin tedbir kararı kanunun açık hükmüne dayanmakta olup Mahkemece verilen tedbir kararında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını beyan ile; davalı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini, talep ederiz.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/264 Esas sayılı 15/06/2022 Tarihli İhtiyati Tedbire İtirazın Reddi Kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; bonodan kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Talep; ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davalının bonodan kaynaklı alacağının tahsili için Kocaeli İcra Dairesi’nin 2021/95345 esas sayılı icra takibi ile kambiyo senetlerine mahsus ödeme emri ile icra takibi başlattığı, davacının bononun kendinden cebir ve tehditle açığa imza atılmak suretiyle alındığını belirterek borçlu olmadığının tespitini talep ettiği ve tedbiren icra takibinin durdurulmasını talep ettiği, ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin durdurulması talebinin reddine ancak İİK’nın 72-(3) maddesi uyarınca icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalının itirazı üzerine duruşmalı yapılan inceleme sonunda itirazın reddine karar verildiği, karara karşı ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Dava; niteliği itibari ile İİK’nın 72. maddesi uyarınca, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Bu kapsamda, İİK’nın 72-(3) maddesinde; “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu belirlemelere göre, eldeki dava icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davası olup ancak İİK’nın 72-(3) maddesi kapsamında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi şeklinde ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Bunun dışında, takibin veya satış işleminin durdurulması şeklinde ihtiyati tedbire hükmedilemez.
Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olup İİK’nın 72-(3) maddesinde, ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına karar verilemeyeceği açıkça hüküm altına alınmıştır. Bu nedenle icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında icranın durdurulması kararı verilmesi mümkün değil ise de çoğun içinde azı da vardır ilkesi gereğince davacının ihtiyati tedbir talebinin İİK’nın 72-(3) maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekir. İlk derece mahkemesince bu hüküm (m.72/3) uyarınca icra veznesine girecek paranın takip konusu alacağın %15’inden aşağı olmayacak şekilde teminat yatırılması halinde tedbiren alacaklıya ödenmemesine şeklinde karar verilmiş olup dosyadaki delillere göre ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
Karar başlığında; tarafların T.C. Kimlik numarasının yazılmaması ile taraf vekillerinin adreslerinin yazılmaması İİK’nın 260. ve kıyasen uygulanması gereken HMK’nın 391-(2) maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; İhtiyati tedbire itiraz eden Davalının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yolu için yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davalıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.27/10/2022

Başkan …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Katip …
e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*