Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/20 E. 2022/1577 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/20
KARAR NO : 2022/1577

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :15/09/2021
NUMARASI :2020/588 Esas – 2021/485 Karar

DAVACI :S.S. HARB-İŞ TÜKETİM KOOPERATİFİ – .
VEKİLİ :Av. … -.
DAVALI :… (T.C.No:…) – .
VEKİLİ :Av. … .
DAVANIN KONUSU :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :22/01/2013
KARAR TARİHİ :15/09/2022
KR. YAZIM TARİHİ :26/09/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kooperatife olan borcundan dolayı davalı hakkında Gölcük İcra Müdürlüğü 2012/119 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe borçlu tarafından hiçbir haklı gerekçe gösterilmeden itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyan ederek, borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile itiraz edilen tutarın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığı, ayrıca davanın yönetim kurulu üyelerince açılması gerektiği, talebin 2 yıllık zamanaşımından sonra açıldığı, müvekkilinin davacıya borcu bulunmayıp, kooperatifin maddi sıkıntı çekmesi nedeniyle kendi kişisel kredi kartı ile kooperatif için harcamalar yaptığı için alacaklı durumda olduğu, buna ilişkin kooperatif kararının 27/12/2009 tarihli ve 205 sayılı karar ile alındığı savunmaları ile davanın reddine ve takibe konu alacağın %40’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… davanın kısmen kabulü ile; davalının Gölcük İcra Müdürlüğü 2012/119 takip sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile; takibin 6.320,93-TL asıl alacak ve 52,00-TL işlemiş faizden oluşan toplam 6.372,93-TL üzerinden devamına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkâr tazmınatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı taraflar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 19/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda ve ilgili raporun ek raporu olan 06/05/2019 tarihli raporda hatalı değerlendirmeler bulunduğunu ve bu hatalı değerlendirmelerden kaynaklanan hukuka aykırılıklar olduğunu; davalının, hesap incelemesi yapılan dönemde kooperatifin muhasibi olarak hesaplardan birinci derecede sorumlu olan kişi olduğunu; davalının, kendi adına kayıtlı olan hesabın alacak bakiyesini 10.000,00 TL olarak genel kurula bizzat kendisi sunduğunu ve genel kurulca 2009 yılı bilançosu tasdik edildiğini; bu nedenle davalının, 2009 yılında davacı kooperatifin muhasip üyesi olup hata ve noksanlıkların birinci derecede sorumlu olduğunu; Kooperatifler Kanunu’nda da açıkça düzenlendiği üzere genel kurul kararlarına itiraz edebilmek için genel kurula katılmış olan kişilerin muhalefetini tutanağa şerh ettirmesi şartı arandığını; davalının ise genel kurula katıldığını ve hatta alacak miktarını bizzat kendisi kurula sunduğunu; ancak hiçbir muhalefet şerhinin tutanaklara işlenmediğini; Kanun hükmünün çok açık ve emredici nitelikte olduğunu; davalı tarafın alacağının miktarı genel kurul kararıyla tespit edildiğini ve hatta bu süreci yöneten de davalı tarafın kendisi olduğunu; genel kurul kararında davalının hiçbir muhalefet şerhi koymamış olmasının da oldukça açık bir durum olduğunu; Kooperatifler Kanunu’nun 53/1 maddesi keyfiyeti tutanağa geçirtenlerin, kararlara itiraz edebileceği yönünde olduğunu ve mefhum-u muhalifinden de anlaşılacağı üzere keyfiyeti tutanağa geçirmeyen kararlara itiraz edemeyeceğini; ayrıca kanun koyucu Kooperatifler Kanunu’nun 53.maddesinde genel kurul kararlarına karşı dava açma süresini bir aylık hak düşürücü süreye bağladığını; davacının yönetim kurulu üyesi olduğu da gözetildiğinde ilgili dönemlere ilişkin verileri kabul etmesinden sonra o yıllara ait alacağının olduğunu söylemesinin haksız ve kanunun amacına da aykırı olduğunu; Bilirkişilerce sadece ödemeyi kimin yaptığına bakıldığını; ancak muhasebe kaydına bakılmadığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu davanın süresinde açılmadığını; davacı tarafından açılmış olan dava yönetim kurulu adına açılmış olup açıkça yanlış davacı tarafından açıldığını; bu nedenle genel kurul tarafından verilen yetki ile denetim kurulu üyelerince açılması gereken davanın S.S. Harb-İş Tüketim Kooperatifi yönetim kurulunca açılmış olması söz konusu davanın esasına girilmeden reddine karar verilmesi sebebi olduğunu; gerekçeli kararda hukuka aykırı düzenlenen bilirkişi raporları hükme esas alınarak eksik ve maddi gerçeğe aykırı bir hüküm kurulduğunu; yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan davanın kabulü yoluna gidildiğini; yerel mahkeme tarafından itirazları dikkate alınmadan hukuk yargılamasında sunulan deliller yeterince incelenmeden eksik hüküm kurulduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.

DELİLLER:Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 15/09/2021 tarih, 2020/588 Esas – 2021/485 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı kooperatifin davalıdan mevcut olduğunu beyan ettiği alacak tutarının tahsili amacıyla davacı tarafından başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kısmen karar verilmiş karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.

İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davalının, davacı kooperatifin yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı, kooperatifin 27/12/2009 tarihli ve 206 sayılı yönetim kurulu kararı ile davalıya ait kredi kartlarının davacı kooperatifin ödemelerinin yapılması için kullanılmasına karar verildiği, daha sonra davalının yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldığı, kooperatifin yaptığı hesap mutabakatı sonucu, davalının kredi kartına 13.690,95 TL fazla ödeme yapıldığını iddia ederek bu bedelin tahsili istemiyle Gölcük İcra Dairesinin 2012/119 sayılı dosyasında 09/01/2012 tarihinde icra takibi yaptığı, davalının itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiği ve davacının itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Dosya arasında bulunan; Gölcük İcra Dairesinin 2012/119 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 13.690,95-TL asıl alacak ve 2.019,88-TL işlemiş faizin tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ve yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Somut davada, ilk derece mahkemesince; dairemizin kaldırma kararında işaret edilen eksiklikler tamamlandıktan sonra dosya arasında bulunan 19/03/2018 tarihli bilirkişi heyeti raporuna göre 2009 yılında davalı tarafından davacı lehine 15 adet kredi kartı ile harcama yapıldığı, yapılan harcama tutarının toplamda 25.698,22-TL olduğu, bu harcamalardan Samanyolu Gıda Ltd Şti’ye ait 20/10/2009 tarihinde yapılan 2.478,00-TL. Yıldırım Çay Şeker Ltd. Şti.’ye 23/10/2009 tarihinde yapılan 1.500,00-TL ile Samanyolu Gıda Ltd Şti’ye 21/11/2009 tarihinde yapılan 2.400,00-TL nin, takibe konu alacaktan mahsup edilmediği ve ayrıca davalı tarafından davacı lehine Akbank Axess kredi kartından 267,16-TL, Yapı Kredi Bankası world kredi kartından 724,86-TL nakit çekim nedeniyle masraf kesildiği, bu miktarların da takibe konu alacaktan mahsup edilmediğini, sonuç olarak yukarıda belirtilen üç harcama toplamı olan 6.378,00-TL harcama ile 992,02-TL nakit çekim masrafı toplamıolan 7.370,02-TL nin mahsup edilmesi sonrasında davacının davalıdan 6.372,93-TL alacaklı olduğu gerekçesiyle, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne şeklinde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, ilk derece mahkemesi gerekçelerinin yeterli ve istinaf sebeplerini de karşılar nitelikte olduğu, istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, tarafların istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; taraf vekillerinin istinaf başvurusunun AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı Yönünden; bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-Davalı Yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 435,33 TL İstinaf Karar Harcından, istinafa gelirken peşin alınan 100,83 TL’nin mahsubu ile bakiye 334,50 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
4-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harçlarının hazineye gelir kaydına,
5-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf edenler üzerinde bırakılmasına,
6-İstinaf edenler tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf yatıran taraflara iadesine,
7-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
9-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/09/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*