Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1990 E. 2022/1897 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1990
KARAR NO : 2022/1897

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/06/2022 Tarihli İhtiyati Tedbirin Pay Defterine Derc Edilmesi Talebinin Reddi Kararı
NUMARASI : 2022/137 Esas

TALEP EDEN/DAVACI : …
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF/
DAVALILAR : 1- UZMAR GEMİ İNŞA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ -…
VEKİLİ : …
: 2- UZMAR UZMANLAR DENİZCİLİK TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : …
: 3- …
VEKİLİ : …

DAVA TÜRÜ : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin)
TALEP : İhtiyati Tedbirin Pay Defterine Derc Edilmesi Talebinin Reddi Kararı
DAVA TARİHİ : 01/03/2022
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
KR. YAZIM TARİHİ : 28/11/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının Uzmar A.Ş’nin kurucu ortaklarından biri olduğunu, kurucu ortaklardan …’un vefat ettiğini, müteveffanın Uzmar A.Ş. ve Uzmar Ltd. hakim pay sahibi …’un müvekkilinin Uzmar A.Ş.’deki az ve fakat belirleyici nitelikteki altın payına hukuka aykırı olarak el koymak için sistematik olarak yıllara sair kurgusal bir stratejiyi yürürlüğe koyduğunu, …’un babasının vefatı üzerine kardeşi ihbar olunan … ile eşit paya sahip olması gerekirken hukuka aykırı eylemler silsilesi ile tüm kontrolü ele geçiren hakim teşebbüs haline geldiğini, bu kötü niyetli kurgunun son ayağının Uzmar Ltd tarafından müvekkiline karşı keşide edilen İzimr 21. Noterliği 3558 yevmiye numaralı ve 24/01/2022 tarihli ihtarname olduğunu, ihtarnamede davacının paylarının 6102 sayılı TTK’nın 208. maddesi tahtında-aslında hakim şirket konumunda bulunmayan Uzmar Ltd. tarafından 6.756,00 TL gibi bir bedel üzerinden tek taraflı olarak satın alındığı ve davacının isminin Uzmar A.Ş. pay defterinden silindiğini, şirketin tüm kontrolünü elinde tutan müteveffa …’un müvekkilinin Uzmar Ltd’deki üstün başarılarına karşılık oğlularıyla birlikte müvekkiline yeni kurulan anonim şirkette pay verdiğini, 2010 yılından sonra …, …, … üçlüsü arasında sorunlar baş göstermeye başladığını ve bu sorunların şirketlerin ticari faaliyetlerine sirayet ettiğini, bu sorunların …’un İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/886 Esas sayılı dosyası nezdinde babasına, kardeşine ve Uzmar Ltd’ye şirketten çıkma davası açtığını, babalarının vefatından sonrası için hisselerin yarı yarıya kendilerine kalacağını düşünen iki kardeşin şirketlerin yönetimlerinin kendilerine kalması için rekabet içerisine girdiğini, 2012 yılında …’un temsil yetkisinin sona erdirilip …’a pay devri gerçekleştirilince kendisi tüm genel kurul toplantılarında alınan kararlara karşı menfi oy kullandığı ve muhalif kaldığını, akabinde İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/886 Esas sayılı dosyası ile şirketten çıkma davası açtığını, …’un vefat etmesi üzerine …’un yıllardır kurguladığı kompozisyonu hayata geçirerek Uzmar Ltd’nin hakim hissedarı konumuna geldiğini, davacının pay oranının her ne kadar sembolik olsa da tüm kontrolünü elinde tutan …’un vefatı üzerine esasen davacının payının altın pay haline geldiğini, paydan rahatsız olan ve şirket içerisindeki pozisyonunu sağlama almak isteyen davalı …’un 2017 yılından itibaren davacı pay sahipliğinden çıkarılması amaçları yönündeki süreci İzmir 21. Noterliği 3558 yevmiye 24/01/2022 tarihli ihtarnamesi ile taçlandırdığını, davalının var etmeye çalıştığı şirketler topluluğunun amacı hakimiyeti kötüye kullanarak müvekkilinin paylarına kötü niyetli şekilde el koymak olduğunu, davalı yanın dayanağı TTK’nın 208. maddesi hükmünün şartlarının oluşmadığını, davacının Uzmar A.Ş.’nin çalışmasını engelleyen fiillerinin söz konusu olmadığını, davacının fark edilir sıkıntı yarattığı ve pervasızca hareket ettiği yönündeki iddialarının gerçek dışı olduğunu, 6.756 TL tutarındaki sembolik dahi olmayan bir bedel ile davacının paylarına el konulmasının davacının mülkiyet hakkını ihlal ettiğini belirterek davanın kabulü ile davacının Uzmar A.Ş’deki 11 adet paya tekabül eden %0,25 oranında pay sahibi olduğunun tespiti ile pay defterinin bu şekilde düzeltilmesine, davalı hakim teşebbüs …’un hakim teşebbüs olduğunun ve fakat TTK’nın 208’de belirtilen “satın alma hakkı” kullanmak için gerekli %90’lık oy veya pay çoğunluğuna sahip olmadığının tespitine, davacının haksız şekilde pay sahipliğinden çıkarılmasına karar verildiği ihtarnamede 18/01/2022 tarih 2022/1 nolu olduğu belirtilen Uzmar Ltd. müdürler kurulu kararının yokluk hükmünde olduğunun tespitine, davacının Uzmar A.Ş paş defterinden silinmesine ilişkin Uzmar A.Ş tarafından alınan yönetim kurulu kararının/işleminin yoklukla malul olduğunun tespitine, pay defterinden hukuka aykırı şekilde silinen davacının Mart 2022 ayında yapılması planlanan genel kurul toplantısına katılması ve pay sahipliği haklarını kullanabilmesi için davacının Uzmar A.Ş.’de 11 adet paya tekabül eden %0,25 oranında pay sahibi olduğundan bu aşamada tedbiren davacının pay defterine yazımına ilişkin HMK’nın 389. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ 15/06/2022 TARİHLİ ARA KARAR ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … 1-Davacı vekilinin tedbir talebinin pay defterine derc edilmesine ilişkin talebinin REDDİNE … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı talep eden davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme verdiği kararla davacının ne gibi hak kayıplarına uğrayabileceğini ve hali hazırda kanun koyucunun ihtiyati tedbir talep eden aleyhine teminat yükümlülüğü ve objektif sorumluluk yüklediğini hesaba katmalıyken, bu haliyle verilen ret kararı hukuka uygun olmadığını beyan ile; yerel ara mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Karşı taraf davalı Uzmar Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; mahkemece iki defa reddedilmesine ve bu kararlar kendileri tarafından istinaf edilmesine karşın, aynı konuda tedbir talep etmeyi sürdürmeleri ihtiyati tedbir talebinin şartları oluşmadığından açıkça kötü niyetli olduğunu beyan ile; davacı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini, talep ederiz.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/137 Esas sayılı 15/06/2022 Tarihli İhtiyati Tedbirin Pay Defterine Derc Edilmesi Talebinin Reddi Kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; anonim şirket ortağının pay sahipliğinden çıkarılmasına dair kararın yokluğunun tespitine, pay sahipliğinin tespitine ve ortaklık pay defterine işlemesine karar verilmesi taleplerine ilişkindir.
Talep; anonim şirket paylarının tedbiren ortaklık defterine işlenmesi istemlidir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; müteveffa …, …, …, Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. ve davacı …’un kurucu ortakları oldukları Uzmar Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret A.Ş. unvanlı şirkette davalının (11) paya tekabül eden %0,25 pay sahibi olduğunu, payın diğer ortak Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. tarafından TTK’nın 208. maddesine göre, usulsüz bir şekilde satın alındığını belirterek eldeki davayı açtığı, dava devam ederken pay sahipleri tedbiren ortaklık pay defterine işlenmesini talep ettiği, davalıların, davanın ve tedbir talebinin reddini talep ettikleri, ilk derece mahkemesince istinafa konu karar ile tedbir talebinin reddine karar verildiği, karara karşı talep eden davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Davacının aynı yöndeki tedbir talebi üzerine ilk derece mahkemesince 16/03/2022 tarihli ara ile, (11) payın 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilerek fazlaya ilişkin tedbir talebinin reddine karar verildiği, kararın istinafı üzerine Dairemizin 02/03/2022 tarih, 2022/1013 esas 2022/1393 karar sayılı kararı ile tedbir talebinin reddine karar verildiği, davalının tekrar (11) payın ortaklık defterine derc edilmesi yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince istinafa konu karar ile bu talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Geçici hukuki koruma türlerinden olan ihtiyati tedbir, 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesinde ihtiyatin tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir.
HMK’nın 389. maddesine göre ihtiyati tedbirin şartları; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğmasından endişe edilmesi olarak açıklanmıştır. Ayrıca tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği belirtilmiştir. Yine aynı Yasa’nın 390/3. maddesinde haklılığın yaklaşık olarak ispat edilmesi zorunluluğu koşulu aranmıştır.
6100 sayılı HMK’nın yukarıda belirtilen maddelerinde ifade edildiği üzere, ihtiyati tedbir için haklılığın tam değil yaklaşık olarak ispatı yeterlidir.
Eldeki uyuşmazlıkta, davacının 6102 sayılı TTK’nın 208. maddesi uyarınca şirket paylarına el konulmasının mümkün olmadığını ileri sürdüğü, davalıların yapılan işlemlerin kanuna uygun olduğunu savundukları görülmektedir. Tarafların bu iddia ve savunmaları davanın esasına ilişkin olup, ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi aşamasında incelenecek hususlardan değildir. Diğer yandan, davacının istediği tedbirin davanın esasını çözer nitelikte olduğu da görülmektedir. Yine aynı yöndeki ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği ve bu kararının istinaf incelemesi sonunda kesinleştiği, dosya kapsamındaki delillere göre tedbir kararı verilmesi için yeni bir durumun ortaya çıkmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının usul ve kanuna uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Karar başlığında; taraf vekillerinin adreslerinin yazılmaması ile davacı ve davalı …’un T.C. Kimlik numaralarının yazılmaması, İİK’nın 260. ve kıyasen uygulanması gereken HMK’nın 391-(2) maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; Talep eden davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Talep eden Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yolu için yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.27/10/2022

Başkan …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Katip …
e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*