Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1857 E. 2022/1666 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1857
KARAR NO : 2022/1666

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/06/2022 (karar)
NUMARASI : 2022/566 Esas (derdest dosya)

İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN/DAVACI : DEMİRBİLEK İNŞAAT MADENCİLİK NAKLİYET TURİZM GIDA TİC. VE SAN. LTD. ŞTİ. –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : OZAN İNŞAAT YAPI MALZEMELERİ NAKLİYAT MADENCİLİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. – …
VEKİLLERİ : Av. … –
DAVANIN KONUSU : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TALEP : İhtiyati Haciz
DAVA/TALEP TARİHİ : 27/05/2022

KARAR TARİHİ : 28/09/2022
KR. YAZIM TARİHİ : 11/10/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden/davacı vekili dilekçesinde özetle; “Davacı vekil eden … ile davalı … arasında imza edilmiş, 19/06/2012 tarihli İşletme Ruhsatının Satış sözleşmesi başlıklı Sözleşme’nin 5. Maddesinde yer almak olmasına karşın bugüne dek ödenmeyen satım bedelinin, 30/06/2014 gününden başlayacak avans faiz oranı ile tahsiline karar verilmesini, tüm bu nedenlerle; davacı vekil eden Demirbilek İnşaat Madencilik Nakliyat Turizm Gıda ticaret ve Sanayi Limited Şirketi ile davalı davalı Ozan İnşaat yapı Malzemeleri Nakliyat Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında 19/06/2012 tarihinde imza edilmiş İşletme Ruhsatının Satış Sözleşmesi başlıklı sözleşmenin 5. Maddesinde açık biçimde yar almış 350.000,00-TL tutarlı satım bedelinin, davacı vekil eden limited şirketi için talep edilebilir duruma geldiğinin tespitini, davalı Ozan İnşaat Yapı Malzemeleri Nakliyat Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin İşleteni olduğu araçları ile maliki olduğu tüm alacaklarına ihptiyat haciz uygulanmak üzere takdiren teminat alınmaksızın ihtiyati haciz kararı verilmesini, 19/06/2012 tarihinde imza edilmiş İşletme Ruhsatının Satış Sözleşmesi başlıklı Sözleşme’nin haksız biçimde feshi gerekçeli, davalı Limited Şirketten, yoksun kalınan kazanç da dahil olmak üzere her tür tazminat haklarının ile ve taleplerinin saklı tutarak, sözleşmenin 5. Maddesinde açık hüküm kaynaklı, 350.000,00-TL tutarlı “satım bedeli”‘nin, Sakarya 5. Noterliği’nin 14583 Yevmiye sayılı 21/05/2014 günlü ihtarnamesi’ne cevap olarak kaleme alınmış Sakarya 1. Noterliği’nin 9909 günlük iş sayılı 30/06/2014 günlü ihtarnamesinin düzenlendiği 30/06/2014 gününden başlayacak avans faiz oranı ile davalı limited şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ 02/06/2022 TARİHLİ ARA KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı (ihtiyati haciz talep eden) vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı (ihtiyati haciz talep eden) vekili istinaf dilekçesinde özetle; tümü ile para alacaklarını ilgilendirmekte olan işbu davada, davacı lehine hüküm altına alınacak olası alacağın tahsilini sağlayabilmek için 2004 sayılı İcra İflas Kanununun 257 vd. maddelerinde yer alan koşulların oluştuğu inancı ile yerel mahkeme ara kararının istinaf yasa yolu ile esastan incelemesine ve kaldırılarak davalı Ozan İnşaat Yapı Malzemeleri Nakliyat Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin işleteni olduğu araçları ile maliki olduğu tüm taşınmaz tescil kayıtlarına ve üçüncü kişlerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz uygulanmak üzere takdiren teminat alınmaksızın ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ederek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davaya cevap dilekçesinde de belirtildiği üzere davacı tarafa sözleşmenin taraflarınca haklı nedenle fesh edilmiş olmasına rağmen Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/854 Esas sayılı dosyası ile haksız fesih iddiası ile cezai şartın tazmini için aşmış olduğu bir dava söz konusu olup söz konusu dava Yargıtay incelemesinde olup bu anlamda hem haksız fesih iddiası ile cezai şarta ilişkin taleplerine ilişkin dava açıp, sonrada sözleşmenin sanki devam edegeldiği iddiası ile sözleşmede karşılaştırılan edim bedelini talep etmesi açıkça kötü niyet olup MK2 maddesine açıkça aykırı davanın ve tedbir talebinin kabulü mümkün olmadığını bu açıdan bakıldığında yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygunluğunu, kaldı ki müvekkil şirket banka hesapları ve taşınmazlarına bu şekilde tedbir konulması açıkça usul ve yasaya aykırı olacağı açıktır zira müvekkil fiili olarak aktif çalışan bir şirket olup banka hesaplarına ve mal varlığına bu şekilde tedbir konulması haline açıkça ticari hayatı zarar görecek olup davacı tarafın aynı konuya ilişkin Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/634 Esas ve Sakarya 3 Asliye Hukuk kesinleşmemiş devam eden bir davası bulunduğu da gözetildiğinde aynı alacak iddiası ile haksız olarak 3 adet dava açmış bulunmasını da göz önüne alınmasını talep ettiklerini, sözleşmedeki edimlerini yerine getirmeyen ve bu yolla müvekkil şirketin mağduriyetine sebep olan kusurlu taraf davacı taraf iken iş bu dava ile ruhsat devrine ilişkin sözleşmeden kaynaklı bedelin tahsilini istemesi gerek taraflar arasındaki sözleşmeye gerekse hukuk kurallarına açıkça aykırılık teşkil etmektedir zira sözleşmede karşılaştırılan ruhsat devri davacı tarafça gerçekleştirilmemiştir, beyanında bulunarak haksız ve dayanaktan yoksun istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/566 Esas – 02/06/2022 Tarihli ara kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; alacak istemine ilişkindir.
Talep, ihtiyati haciz talebine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş karara karşı, haciz talep eden davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; ihtiyati haciz talep eden/davacının, 19/06/2012 tarihli İşletme Ruhsatının Satış sözleşmesine istinaden, sözleşme’nin 5. Maddesinde yer alan bedelin davalıdan alınması için eldeki davayı açtığı, açılan davada davalının taşınır ve taşınmaz malları üzerine ihtiyati haciz uygulanmasının talep edildiği, ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, verilen karara karşı ihtiyati haciz talep eden/davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İİK’nın 257-(1) maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.”
İİK’nın 257-(2) maddesi; “Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder”.
İİK’nın 258-(1) maddesi; ” … Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur … ” hükmü düzenlenmiştir.
Rehinle temin edilmemiş muaccel bir alacağın var olması halinde ihtiyati hacze karar verilebilir. Mahkemece ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi şart olmayıp alacağın varlığı hakkında yeterli kanaate sahip olunması için mahkemeye bu konuda delillerin sunulması yeterli kabul edilmelidir. Başka bir söyleyişle alacağın varlığının yaklaşık olarak ispat edilmesi gerekli ve yeterlidir.
İİK’nın 265-(1) maddesindeki; “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere,mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.” şeklindeki hüküm ile itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır.
Eldeki uyuşmazlıkta, ilk derece mahkemesince; yukarıda yazılı kanun maddesinden anlaşılacağı üzere ihtiyati haczin rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcu için verilebileceği, ihtiyati haciz talep edenin alacaklı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, dava dilekçesi ekindeki belgeler incelendiğinde, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği, davacının alacaklı olup olmadığı hususunun yargılama sırasında ortaya çıkacağı, bu nedenlerle ihtiyati haczin şartlarının bulunmadığı anlaşıldığından; davacı/ihtiyati haciz talep eden vekilinin talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
Karar başlığında; davacı vekilinin adresinin yazılmaması İİK’nın 260. ve kıyasen uygulanması gereken HMK’nın 391-(2) maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, ihtiyati haciz talep eden davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; ihtiyati haciz talep eden davacının istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yolu için yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/09/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*