Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO :2022/1828
KARAR NO :2023/1938
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :06/04/2022
NUMARASI :2021/204 Esas – 2022/177
Karar
DAVACI :… – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALI :… – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :23/04/2021
KARAR TARİHİ :23/11/2023
KR. YAZIM TARİHİ :23/11/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı arasında akdedilen 29/05/2020 tarihli personel koruyucu ekipman sertifikasyon sözleşmesi neticesinde davacı şirketin sözleşmeye uygun hizmet almaması ve buna bağlı olarak uğramış olduğu zarar bakımından davalıya karşı Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü 2021/43056 sayılı dosyasıyla davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, sözleşme bedeli 155.000,00 USD olarak kararlaştırıldığı ve söz konusu bedelin davacı şirket tarafından 01/06/2020 – 12/06/2020 tarihlerinde 77.880 USD olarak iki seferde ödendiğini, davacı şirket sözleşme bedelini eksiksiz olarak ödemiş olmasına rağmen davalı taraf ve dava dışı olan taraflar sözleşmede belirtmiş edimlerini ifa etmediklerini, söz konusu edimlerini yerine getirmeyecek olduğunu ikrar eden dava dışı Polyamıd Cıvata firması tarafından davacı şirketten haksız olarak tahsil edilen yukarıda belirtilen sözleşme bedelinin 39.968,03 USD kadarı davacı şirkete iade ettiğini, dava konusu icra takibende asıl alacak miktarına ek olarak harçlar, vekalet ücreti, takip giderleri ve takip sonrası işleyecek yaklaşık faiz tutarı üzerinden yaklaşık olarak genel toplam tutarın 126.342,80 USD üzerinden dava dışı borçluların yapmış olduğu ödeme miktarının 45.000,00 USD ve peşin haç mahsubu olan 503.35 USD düşürüldüğünde dosya borcunun yaklaşık olarak 80.839,45 USD olduğunu belirterek davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile icra takibinin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından davalı hakkında haksız olarak Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü 2021/43056 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı ve süresi içerisinde taraflarınca itiraz edildiğini, açılan davanın haksız olduğu, davalının böyle bir borcunun olmadığını, davalıya yapılan bir ödeme olmadığını, davacı tarafça ödeme yapıldığı belirtilen Polyamıd Cıvata firması ile davalı arasında herhangi bir bağlantı bulunmadığını, davalının kendisine ödeme yapılmamasına rağmen sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, bu konuda mail yoluyla defalarca davacı tarafı bilgilendirdiğini, davacı tarafça davalıya yapılan bir ödeme olmamasına rağmen dava dışı ve davalı ile bağlantısı olmayan kişilere yapılan ödemelerin davalıdan talep edilmesinin anlaşılabilir olmadığını, davalının mutabakata varılan yalnızca 01/06/2020 tarihli sözleşme bulunduğunu, 29/05/2020 tarihli sözleşmenin geçerliliğinin bulunmadığını, 29/05/2020 tarihli sözleşme düzenlendikten sonra davacı tarafça imzalanmadığını ve 01/06/2020 tarihli sözleşme üzerinde taraflarca mutabakata varılarak imzalandığını, sözleşmede davacı adına … ve davalı şirketin kaşe imzası bulunduğunu, davacının iddia ettiği 29/05/2020 tarihli sözleşmenin geçerliliğinin bulunmadığını, 01/06/2020 tarihli sözleşmeye göre 4 adet sertifikanın aracılık işlemleri için 80.000 USD sertifika ve test bedeli ile 8.000 USD gözetim ve denetim bedeli olmak üzere 88.000 USD karşılığında anlaşma yapıldığını, davalı tarafından alınan 3 sertifikanın suretlerini teslim ettiğini, halen davacının bu sertifikalarla işlem yaptığını, defalarca ödeme talep edilmesine rağmen davalıya ödeme yapılmadığı için davalı sertifikaların asıllarını teslim etmediğini, davacının şirketten alacağının bulunmayıp aksine davalının alacağının bulunduğunu, dava dilekçesinde sözleşme bedelinin 155.760 USD olduğu belirtildiğini ancak taraf oldukları 01/06/2020 tarihli sözleşmede görüleceği üzere sözleşme bedelinin 80.000 USD sertifika ve test bedeli ile 8.000 USD gözetim ve denetim bedeli olmak üzere toplam 88.000 USD olarak kararlaştırıldığını, davalının sağladığı sertifikaları kullanarak haksız kazanç sağladığını, davacının iddiasını ispata yarar delil bulunmadığını, icra takibine yaptıkları itirazın yerinde olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın REDDİNE, …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından verilen kararın eksik inceleme ile verilmiş olup hukuka aykırı olduğunu, ne gerekçeli kararda ne de yargılama esnasında dikkate alınmayan iki tane dekontun söz konusu olduğunu, davacı şirketin edimlerini eksiksiz olarak ödediğinin işbu dekontlar ile ispatlandığını, buna karşın temerrüte düşen borçlu davalı süresinde borcunu ifa etmediği için davacı tarafından ödenen ve davalı tarafından haksız kazanç olan ödemelerin iadesinin istenmesi gereği işbu davanın açıldığını, davacı tarafından 29.01.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşme bedelinin iade edilmeyen 115.791,97 USD kısmının iadesi talep edildiğini, tüm bunlar bir borcun varlığının ispatı olduğunu, ayrıca taraflarınca başlatılmış olan icra takibi durdurulmuş olsa da Polyamid Civata Bağlantı Elemanları ve Endüstriyel Ürünler Sanayi Tic. Ltd. Şti. ile yine dava dışı … davacı ve tarafları ile iletişime geçerek ödeme yapmak istediklerini ve sulh olmak istediklerini belirttiklerini, (03.03.2021 tarihli protokol) bu Protokol nedeni ile kendilerinin dava dışı bırakıldığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER:Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/04/2022 tarih, 2021/204 Esas – 2022/177 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusu yapılmıştır.
İnceleme; 6100 sayılı HMK.’nun 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde; davacı taraf davalı ile aralarında akdedilen 29.05.2020 tarihli personel koruyucu ekipman sertifikasyon sözleşmesi nedeniyle davalının davacıya sertifikasyon hizmeti vermeyi taahhüt ettiğini, dava dışı Polyamid Cıvata Bağlantı Ekipmanları ve Endüstriyel Ürünler San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin ise tahsil eden taraf olduğunu, sözleşme kapsamında 155.760,00 USD olarak bedelin kararlaştırıldığı, davacının ödemeleri yapmasına rağmen davalının sözleşmeye konu hizmeti vermediğini, dava dışı Polyamid Cıvata Bağlantı Ekipmanları ve Endüstriyel Ürünler San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından iade edilen bedelin mahsubu sonucu iade edilmeyen 115.791,97 USD için takibe girişildiğini, davalının takibe haksız olarak itiraz etmesi üzerine eldeki davanın açıldığını iddia ederek itirazın iptalini davacının talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine davacının istinaf yasa yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun m. 187: “(1) İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir.
(2) Herkesçe bilinen vakıalarla, ikrar edilmiş vakıalar çekişmeli sayılmaz. ” şeklinde olup, yine aynı kanunun m.190: ” (1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” ve m.191:” (1) Diğer taraf, ispat yükünü taşıyan tarafın iddiasının doğru olmadığı hakkında delil sunabilir. Karşı ispat faaliyeti için delil sunan taraf, ispat yükünü üzerine almış sayılmaz.” şeklindedir.
Somut … yukarıdaki açıklamalar ile birlikte değerlendirilecek olursa; Davacı taraf ödeme iddiasına esas olarak dosyaya 01.06.2020 tarihli ve 12.06.2020 tarihli ödeme belgelerini sunmuştur. Ödeme belgelerinde paranın gönderildiği kişinin Polyamid Cıvata Bağlantı Ekipmanları ve Endüstriyel Ürünler San. Ve Tic. Ltd. Şti. olduğu, davalıya yapılan bir ödemenin bulunmadığı gibi, anılan ödeme belgelerinde de ödemenin davalıya yapıldığına dair bir ibarenin bulunmadığı gibi dosya kapsamıyla da davalı ile Polyamid Cıvata Bağlantı Ekipmanları ve Endüstriyel Ürünler San. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında anılan ödemenin tahsili hususunda bir sözleşme olduğunun da ispatlanamadığı, bu şekilde davacının 6100 sayılı yasanın 187 ve 4721 sayılı yasanın 6.maddesi uyarınca üzerine düşen ispat külfetini yerine getiremediği, yine davalı yetkilisinin usulüne uygun yemini de eda ettiği, davacının Çin Halk Cumhuriyeti şirketi olduğu, 28.09.1992 tarihli “Türkiye Cumhuriyeti ve Çin Halk Cumhuriyeti Arasındaki Hukuki, Ticari ve Cezai Konularda Adli Yardımlaşma Anlaşması”nın 16.maddesi atfıyla aynı sözleşmenin 14.maddesine göre akit taraf ülkelerin tüzel kişilerinin açtığı davalarda teminat şartının aranmayacağı (Benzer Yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2020/4824 esas 2020/5025 karar sayılı ilamı) nazara alındığında mahkemece teminat aranmaksızın yargılamaya devam edilerek davanın reddine karar verilmesi isabetlidir.
Gerekçeli karar başlığında; taraf vekillerinin adresinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Dosya kapsamında toplanan delillere, davaya konu paranın borç olarak verildiğinin ispat yükü davacı tarafta olup, davacının bu iddiasını dava değerine göre kesin delillerle ispat edememiş olmasına göre; kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 189,15-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi’ne TEMYİZ yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/11/2023
…
Başkan …
¸e-imzalıdır.
…
Üye …
¸e-imzalıdır.
…
Üye …
¸e-imzalıdır.
…
Katip …
¸e-imzalıdır.
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*