Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1752 E. 2023/1837 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1752 – 2023/1837
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1752
KARAR NO : 2023/1837

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :…(…)
ÜYE :…(…)
KATİP :…(…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :08/03/2022
NUMARASI :2020/587 Esas – 2022/168 Karar

DAVACI :İZAYDAŞ İZMİT ATIK VE ARTIKLARI ARITMA YAKMA VE DEĞERLENDİRME ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALI :MÜNİR ŞAHİN İLAÇ SANAYİİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – …
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :25/12/2018

KARAR TARİHİ :09/11/2023
KR. YAZIM TARİHİ :13/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından, davacı şirketin tesislerine gönderilen atıkların davacı şirket tarafından bertaraf edildiğini, söz konusu bertaraf işlemi neticesinde icra takibine konu edilen faturaların davalı şirkete gönderildiğini ancak davalı şirket tarafından davacı şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine davacı şirketin, davalıdan olan alacağı nedeniyle davalı aleyhine Kocaeli 6. İcra Dairesi’nin 2016/12005 Esas sayılı dosyası üzerinde icra takibi başlattığını, davalı borçlu tarafından haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine konu edilen alacağa, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, takibin borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı üzerine durdurulduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı hakkında %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacının başlattığı takibin haksız ve dayanaksız olduğunu, davalı şirkete fatura kesilmiş olmasının alacağın varlığını tek başına ispatlayamayacağını belirterek; davanın reddine ve davacı hakkında %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın KABULÜ İLE;
Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü’nün 2019/39903 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 8.071,95-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 10,50 oranında ve değişen oranlarda rees kont faiz uygulanmasına,
8.071,95-TL nin %20 si oranında hesap edilecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; faturanın sadece defterlerde kayıtlı olmasının alacağın varlığını ispata yeterli olmayacağını, malın/hizmetin davalıya teslim edildiği/ifa edildiğinin yazılı belgeyle ispat edilmesinin gerektiğini, davalı şirketin alacaklıya karşı herhangi bir borcu bulunmadığını, alacaklının iddiasını ispatlayamadığını, yerel mahkemenin her ne kadar davacı tarafa “harç tamamlatılmasına” ilişkin kesin süre vermişse de daha sonra buna ilişkin herhangi bir ara karar vermeden yargılamaya devam ettiğini, bilirkişi raporu ve vekillikten çekilme dilekçesinin davalı şirkete usulsüz tebliğ edildiğini, bu sebeple bilirkişi raporunun tebliğinin de usulsüz olduğunu, asıl alacağa işletilen faiz oranı ve türünün hukuka aykırı olduğunu, icra inkar tazminatı şartlarının oluşmadığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin mezkür dosyası üzerinden ihdas edilen kararın kanuna ve esas uygun olup, davalının istinaf gerekçeleri yerinde olmadığından, istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER:Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/03/2022 tarih, 2020/587 Esas – 2022/168 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince verilen davanın kabulüne dair 2018/739 Esas,2019/489 Karar sayılı karar davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine, Dairemizin 2020/61 Esas ve 2020/1486 Karar sayılı ilamı ile; ”Dava; davacı şirketin davalıya verdiği atıkların bertaraf edilmesi hizmeti karşılığında düzenlenen faturalara dayanılarak davacı tarafından başlatılan icra takibine yapılan vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Mahkemece her ne kadar davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermek için yeterli değildir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu kapsamda ;
1-Mahkemece davacının ticari defterleri SMMM bilirkişi marifetiyle incelettirilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 17/06/2019 tarihli raporda; davacı şirketin defter kayıtlarına göre, davalı şirketten takip tarihi itibariyle 8.071,95 TL fatura alacağı + 176,48 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.248,43 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Ancak davalının ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla 27/05/2019 tarihli ara kararı ile İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmasına ve bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmesine karar verilmesine rağmen, ara kararı uyarınca talimat yazılmadan ve davalının ticari defterleri incelenmeden davalının savunma hakkını kısıtlayıcı şekilde uygulama yapılmıştır.
Ayrıca gerekçeli kararda da davalının ticari defterlerini verilen süreye rağmen hazır etmediği ve bu nedenle incelenemediği şeklinde yanlış ve oluşa aykırı bir değerlendirmede bulunulmuştur. Zira davalının adresi mahkemenin yargı çevresi dışında olup, davalıya ticari defterlerini mahkemede hazır etmesi edimi yüklenemez. Dolayısıyla, mahkemenin kendi ara kararı gereğini yerine getirmeden ve neden yerine getirmediği de açıklanmadan hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
Davacı davalı aleyhine Kocaeli 7. İcra Dairesi’nin 2016/12005 sayılı dosyasında 8.071,95 TL asıl alacak ve 176,48 TL takip öncesi faiz istemi olmak üzere toplam 8.248,43 TL üzerinden takip başlatmıştır.
Davacı ise dava değerini takipteki asıl alacak tutarı olan 8.071,95 TL olarak göstermiş ve harcı da bu miktar üzerinden yatırmış, ancak mahkeme takip öncesi faiz istemi yönünden de takibin iptaline karar vermiştir. Bu nedenle, takipten önce işlemiş faiz tutarı üzerinden harç yatırılmadığı anlaşılmakla davacı tarafa HMK’nın 31. maddesi uyarınca talebinin açıklattırılması ve sonucuna göre takipten önce faiz istemi mevcut olduğu takdirde eksik harcın tamamlattırılarak yargılamaya devam olunması gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır…” şeklindeki gerekçe ile kaldırılmıştır.
Yerel mahkemece kaldırma sonrasında davacı vekiline talebi açıklattırılarak davalının ticari defterleri talimat yoluyla incelenmiş,taraf iddia ve savunmaları, dosya kapsamında yer alan bilirkişi raporları, icra dosyası, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin 2020/61 Esas ve 2020/1486 Karar sayılı ilamı ile birlikte değerlendirildiğinde davacının takibe konu ettiği alacağın her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, kayıtların birbirini doğruladığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile Kocaeli 8. İcra Dairesi’nin 2019/39903 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 8.071,95-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %10,50 oranında ve değişen oranlarda reeskont faiz uygulanmasına, 8.071,95-TL’nin %20’si oranında hesap edilecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda davacının iddiasını dayandırdığı husus takip talebinde taraflar arasındaki atık imha hizmeti faturasına dayalı alacağı olarak gösterilmiştir. Davacı tarafından düzenlenen ve davalı defterlerinden kayıtlı bulunan fatura içeriklerine göre davacı yüklenicinin davalı iş sahibinden takip tarihi itibariyle 8.071,95-TL tutarında alacaklı olduğu ve davalının faturaları tebliğ aldıktan sonra 8 günlük yasal süre içinde faturalara itiraz etmediği anlaşılmaktadır.
Defterlere kayıtlı faturalardan kaynaklanan alacak likit bir alacak niteliğindendir. Bu sebeple davacının defterlerde kayıtlı faturalar sebebiyle davalıdan takip tarihi itibariyle 8.071,95-TL tutarında alacaklı olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne ve likit alacak nedeniyle davalının takibe konu alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi yerinde olup davalı vekilinin istinaf sair istinaf itirazlarının esastan reddi gerekmiştir.
Bununla birlikte her ne kadar icra dosyasında ve dava açılış formunda asıl alacak ve harca esas değer 8.071,95-TL olarak belirtilmiş ise de dava dilekçesinde davanın değerinin 8.071,15-TL olarak bildirildiği görülmüştür.
Mahkemece, gerekçeli karar başlığında; davacı vekilinin adresinin yazılmamış olması, 6100 sayılı HMK’nın 297/1-b maddesine aykırı olmakla birlikte sonuca etkili olmadığından, kaldırma nedeni yapılmamış ve bu hususa eleştiri getirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun bu nedenle kabulüne, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından; dairemizce davanın esası hakkında HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince düzelterek yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere ;
1-Davalının ilk derece mahkemesi kararına ilişkin davalının istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/03/2022 tarih, 2020/587 Esas ve 2022/168 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince, KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a)Davanın KABULÜ İLE;
-Kocaeli 8. İcra Dairesi’nin 2019/39903 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 8.071,15-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %10,50 oranında ve değişen oranlarda reeskont faiz uygulanmasına,
-8.071,15-TL’nin %20’si oranında hesap edilecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
b)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 551,39-TL harçtan peşin harç olarak alınan 137,85-TL nin mahsubu ile 413,54-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
ç)Davacı tarafından sarf edilen posta masrafları 163,70-TL, bilirkişi ücretleri 942,80-TL olmak üzere toplam 1.106,50-TL yargılama giderinin peşin harç olarak yatırılan 137,85-TL ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d)HMK.nın 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
e)HMK.nın 333.maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a)İstinaf Kanun Yoluna Başvuru harcının hazineye irad kaydına,
b)İstinaf Karar Harcının talep halinde ilk derece mahkemesince davalıya iadesine,
c)Davalı tarafından yapılan 220,70-TL İstinaf Kanun Yoluna Başvurma harcı ile 19,50-TL posta masrafı olmak üzere toplam 240,20-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
ç)Davacı tarafından yapılan istinaf kanun yolu masraflarının üzerinde bırakılmasına,
d)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e)Davalının yatırdığı istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davalıya iadesine,
f)Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.09/11/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*