Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1426 E. 2022/1583 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1426 – 2022/1583
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1426
KARAR NO : 2022/1583

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ….
ÜYE : ….
ÜYE : …
KATİP : ….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/03/2022 Tarihli İhtiyati Tedbir/Haciz Talebinin Reddi Kararı
NUMARASI : 2022/208 Esas

İHTİYATİ HACİZ/
TEDBİR TALEP EDEN
DAVACI : TÜRKİYE CUMHURİYETİ ZİRAAT BANKASI A.Ş.
VEKİLİ : Av. ….
KARŞI TARAF/
DAVALI : TÜRKKAN AGRO TARIM ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ -.
VEKİLİ : Av. ….

DAVA TÜRÜ : Alacak (Cari Hesap veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
TALEP : İhtiyati haciz/tedbir
DAVA TARİHİ : 19/03/2022
KARAR TARİHİ : 15/09/2022
KR. YAZIM TARİHİ : 30/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı banka, kredi borçlusu Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş. aleyhine başlattığı icra takiplerinde alacağını tahsil edemediğini, davacı banka ile Gebze/Kocaeli Ticari Şubesi ile davalı Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında 01.03.2017, 11.05.2018 ve 22.03.2019 tarihlerinde Genel Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, bu sözleşmelere istinaden borçlu şirkete kredi kullandırıldığını, borçlu firmanın kredi koşullarına uymaması, borcun zamanında ödenmemesi sebebi ile borçlu firma ve kefillerine Ankara 12. Noterliği aracılığıyla 13.08.2021 tarih ve 23431 yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarname borçluya ve kefillere tebliğ edildiğini, ancak ihtarnamenin tebliğine rağmen borçlular tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ve genel kredi sözleşmesi kefilleri … ve … aleyhine Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/243 D.İş sayılı dosyası üzerinden alınan ihtiyati haciz kararı ile Gebze İcra Müdürlüğü’nün 2021/25064 E. Sayılı dosyasından haciz yoluyla takip yapıldığını ve borçlunun borcu karşılayacak değerde malvarlığı tespit edilemediğini, alacaklarının tahsil kabiliyeti bulunmadığını, borçlu ve davalılar hukuku kullanarak davacı bankanın alacağını tahsil etmesine engel olmakta olduğunu böylelikle alacaklarının tahsil kabiliyetini ortadan kaldırmakta olduğunu, bu itibarla davacı bankanın alacağının tahsili teminen davalının dava dışı kredi borçlusuna kullandırılan kredilerden sorumlu tutulmasını sağlamak amacıyla, Ticari Uyuşmazlıklarda Dava Şartı Arabuluculuğa başvurulduğunu ve Gebze Arabuluculuk Bürosunun 2022/12442 sayılı dosyasından 18.02.2022 tarihinde anlaşamama tutanağı düzenlendiğini, davalı 06/08/2021 tarihinde 1.000.000.00-TL sermaye ile borçlu Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin yetkilileri … ve … tarafından kurulduğunu, davalının ortakları … ve …, davacı banka tarafından 04/10/2021 tarihinde ihtiyati haciz başvurusu yaptıktan 10 gün sonra, 14/10/2021 tarihinde, şirket yetkilisi ünvanını … ve …’e devrettiğini, Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin ticaret sicile kayıtlı adresi kuruluşundan 09/07/2014 tarihine kadar, davalının ticaret sicile kayıtlı adresi olduğunu, her ne kadar davacı banka borçlusu Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş. ticaret siciline farklı bir adres bildirmiş olsada, şirket internet sitesinde adres bilgisi olarak Dilovası Organize Sanayi Bölgesi 2.Kısım D2003 sokak No:4 Dilovası/Gebze-Kocaeli verildiğini bu hususun 02.02.2022 tarihinde Beyoğlu 48. Noterliğinin 27074 yevmiye numaralı e-tespit tutanağı ile tespit altına alındığını, bu tespitin yanı sıra, … ve …’ın şirket yönetiminde olduğu da aynı tutanakta tespit edildiğini, davacı bankanın dahil olduğu Ziraat Finans Grubunun iştiraki dava dışı Ziraat Bank Montenegro AD Podgorica tarafından Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş. aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığını, Gebze İcra Müdürlüğünün 2021/4764 Talimat sayılı dosyasından 23.11.2021 tarihinde Dilovası Organize Sanayi Bölgesi 2. Kısım D2003 sokak No:4 Dilovası/Gebze-Kocaeli adresine hacze gidildiğini, Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye ait birtakım malların haczedildiğini, haczedilen malların şirket müdürü …’e yediemin olarak bırakıldığını, haczedilen mallar için düzenlenen kıymet takdir raporunun Türkkan Yağ Sanayi A.Ş.’ye tebliğe gönderildiğini, Türkkan Yağ Sanayi A.Ş. tarafından 15.03.2022 tarihinde Gebze 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/158 Esas sayılı dosyasından kıymet takdiri raporuna itiraz edildiğini, söz konusu itiraz dilekçesinde haczedilen malların Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait olduğunun belirtildiğini ve bu iddiayı desteklemek amacıyla fatura örneklerinin şikayet dosyasına ibraz edildiğini, Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş. çalışanlarının, kurum yazışmaları için kullanılan mail adreslerinin imza kısmında şirket adresi olarak Dilovası Organize Sanayi Bölgesi 2. Kısım D2003 sokak No:4 Dilovası/Gebze-Kocaeli’ne yer verildiğini, davacı bankaya borçlu Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş., … ve … faaliyetlerini davalı üzerinden sürdürdüğünü, müvekkili bankanın alacağının tahsilinin imkansız hale gelmesine yol açtığını, her iki şirketin sermayesini … ve …’ın sağladığını, davalı perde gerisinde kalmakta olduğunu böylece faaliyetlerini sürdürmesine rağmen bankadan kullandığı krediler için mal varlığının haczedilmesini önlemekte olduğunu, delillerinin Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş., davacı banka tarafından hesap kat ihtarı gönderilmesinden (8) gün önce faaliyetlerini davalıya aktarılması ve ticari faaliyetin davalı şirket üzerinden sürdürüldüğünün açık bir biçimde ortaya koymuş olduğunu, kredi borçlusu Türkkan Yağ Sanayi Ve Ticaret A.Ş.’nin hissedarları … ve … perde gerisinde kalarak fiili ve organik bağlantıda bulunduğu davalı ile birlikte hareket ettiğini, piyasaya yüklüce miktarda borçlu olan Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin atıl duruma gelmesi, faaliyetlerinin davalı şirket üzerinden yapılmasını sağladığını, Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin pazardaki payı davalı tarafından devralındığını, bu itibarla davalının Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye kullandırılan ve tahsili mümkün olamayan kredi alacaklarından sorumluluklarının tesbitine ve alacağın tahsiline karar verilmesini talep ettiklerini davacı bankanın kredi borçlusu firma ile aralarındaki hukuki ve fiili irtibat organik bağlantı sebebiyle davalı aleyhinde davalılara tebligat yapılmaksızın öncelikle, davalılar adlarına kayıtlı menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla, şimdilik dava konusu alacak miktarı kadarının ihtiyaten haczine ve bu malların davalılar tarafından 3. kişilere rızaen devir ve temliklerinin önlenmesi için tedbir konulmasını talep etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının delilleri taraflarına tebliğ etmediğini; davanın süresinde açılmadığını; talep edilen faiz ve gider vergisinin sebepsiz zenginleşmeye yönelik olduğunu beyan ile; davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ 30/03/2022 TARİHLİ ARA KARAR ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … Davacı vekilinin koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir /ihtiyati haciz talebinin reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı ihtiyati haciz/tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati haciz/tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı Türkkan Agro Tarım Ürünleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin dava dışı Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunu, kredi kullandırdığı dava dışı Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin borçlarından davalı şirketin de sorumlu olması gerektiğini iddia etmiştir. Açılan davanın alacağın tahsiline yönelik olduğundan, perde altına gizlenmiş şirketler ve gerçek kişilerin tüm malvarlığı üzerine tatbik edilecek ihtiyati haciz kararı verilmesi, davalı adlarına kayıtlı menkul, gayri menkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından, fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak, şimdilik dava konusu alacak miktarı kadarının ihtiyaten haczine ve bu malların davalı tarafından 3. kişilere rızaen devir ve temlikinin önlenmesi için tedbir konulmasına karar verilmesi beyan ile; yerel mahkeme ara kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Karşı tarafa davalı tarafça, istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/208 Esas sayılı 30/03/2022 Tarihli İhtiyati Tedbir/Haciz Talebinin Reddi Kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; alacak istemine ilişkindir.
TALEP; ihtiyati haciz/tedbir istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde; davacının genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağı için dava dışı şirket Türkkan Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş. hakkında Gebze İcra Müdürlüğü’nün 2021/25064 E. Sayılı dosyası ile ilmasız icra takibi başlattığı, alacağın tahsil edilememesi üzerine asıl borçlı şirket ile davalı şirket arasındaki hukuki ve fiili irtibat, organik bağlantı olduğu ve perdenin aralanması gerektiği iddiasıyla davalı şirket aleyhine, alacak davası açarak ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinde bulunduğu, davalının davanın ve ihtiyati haciz talebinin reddini istediği,
Mahkeme ara kararı ile davacı vekilinin iddia ettiği hususlar yargılamayı gerektirdiğinden ve nihai karar niteliğinde ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden, HMK’nın 389. maddesi gereği ancak uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebileceğinden davacı vekilinin koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir /ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiştir.
Mahkemece verilen ara karara karşı ihtiyati haciz/tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
İhtiyati tedbir, 6100 sayılı HMK’nın 389. vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
HMK’nın 389. maddesinde; ”Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir”.
6100 sayılı HMK’nın 390-(3) maddesinde; “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek” zorunda olduğu hüküm altına alınmıştır.
Bu hükümler uyarınca davacı lehine ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için davacının iddiasını yaklaşık olarak ispat etmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlık konusu, davalı şirket ile dava dışı şirket arasında organik, hukuki ve fiili irtibat bulunup bulunmadığı, kredi kullandırılan dava dışı şirketin borçlarından davalı şirketin sorumlu olup olmayacağı, açılan davada perde altına gizlenmiş şirketler ve gerçek kişilerin olup olmadığı noktasındadır.
Davacının, davalı ve dava dışı şirketler arasında organik bağ olduğu ve perdenin aralanması gerektiği iddialarına ilişkin davacı ile dava dışı şirketin arasındaki genel kredi sözleşmesi ve davacının kredi alacaklısı olduğunu gösteren belgeden başka bir delil bulunmamaktadır. Sunulan bu deliller ile davacı iddialarını yaklaşık olarak ispat edememiştir. Davacı vekilinin iddia ettiği hususlar yargılama aşamasında yapılacak incelemeler sonucunda tespit edilebileceği için yargılama gerektirmekte olup yaklaşık ispat şartı geçekleşmediğinden ihtiyati haciz kararı verilemeyecektir. HMK’nın 389. gereği ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğinden, davacının talebi de bir miktar alacağın tahsili olduğundan ihtiyati tedbir karar verilemez. Bu nedenle taleplerinin reddi kararı doğru olup istinaf talebinin reddi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; İhtiyati haciz/tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; İhtiyati haciz/tedbir talep eden Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yolu için yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/09/2022


Başkan…
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye…
¸e-imzalıdır.
….
Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*