Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1416 E. 2022/1334 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1416
KARAR NO : 2022/1334

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/03/2022
NUMARASI : 2021/490 Esas – 2022/248 Karar

DAVACI :KARAKOÇ PROFİL PLASTİK ÜRETİM PAZARLAMA İTH. İHR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. –
VEKİLİ :Av.
DAVALI :NURPA PAZARLAMA VE TİC. LTD. ŞTİ.
VEKİLİ :Av. …
DAVANIN KONUSU :İstirdat
DAVA TARİHİ :02/08/2016

KARAR TARİHİ :23/06/2022
KR. YAZIM TARİHİ :28/06/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya ait taşınmazda kiracı olarak zebra stor perde üretimi yaptığını, davalının tüm kiracılardan kullandıkları elektrik bedelini belirlediği orana göre tahsil etmekte olduğunu, ancak 2016 senesi Mayıs ayında ödenmesi gereken meblağın 30.800,00 TL olduğundan bahisle davacıya kağıt getirdiğini, davacının ödemenin mahiyetini sorması üzerine 25/04/2016 tarihinde davacıya sadece aydınlatmaya yetecek kadar elektrik vermek suretiyle davacının elektriğini kıstığını, davacı temsilcisinin davalıdan elektriğin neden kısıldığını ve kesildiğini sormak maksadıyla davalının yanına gittiğinde de davalının temsilcisinin bağırıp çağırdığını ve elektriği aynı gün tümden kestiğini, aşamalarda yapılan görüşmeler neticesinde; aracılar vasıtasıyla ödenmesi gereken meblağın önce 15.000,00 TL’ye düşürüldüğünü, bilahare 2.000,00 dolar karşılığı 5.000,00 TL’lik çek ve 620,00 TL nakit verildiğini ve bu suretle elektriğin açıldığını ancak iş bu elektrik kesintisi sebebi ile davacının pazartesiden cumaya kadar üretim yapamadığını, kalıplarının tıkandığını, iki gün kalıpların temizlenmesi ile uğraşmak mecburiyetinde kaldığını, dolayısı ile bir hafta boyunca üretim yapamadığını, elektriğin kesildiği tarihi izleyen pazartesi günü ancak üretime başlayabildiğini, anılan olay sebebiyle davacının Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmanın 2016/10930 Sor. numarası ile halen derdest olduğunu, aşamalarda davalı – kiralayanın henüz mecur tahliye edilmeden önce mecurun kapısını kırıp içeriye girmek suretiyle delil tespiti yaptırdığını, davacının olaydan sonra başka iş yeri bulduğunu, taşınmak için nakliye tırları kiraladığını, ancak davalı – kiralayanın tırların iş yerine girmemesi için kapıyı kilitlediğini ve bu sebeple davacının temsilcilerinin makinaların çalınmasından veya kırılması suretiyle zarar görmesinden endişe yaşayarak mânen mağdur olduğunu, buna ilaveten davacının randevulu müşterileri ile ticari ilişkilerinin zedelendiğini, müşteri kaybı yaşadığını, bu sebeple dahi maddi ve manevi olarak zarara uğradığını, hasılı davalının uzun süre hep pahalı elektrik satmak ve en sonunda da elektriği kesmek suretiyle davacıyı mağdur ettiğini belirterek; davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL iş ve üretim kaybından doğan tazminat, 1.000,00 TL fahiş fiyatla elektrik satımından dolayı oluşan sebepsiz zenginleşme alacağı ve 5.620,00 TL de yukarıda açıklanan fazla ödenen miktarın davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen hususların gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında 01/01/2016 tarihinde yenilenen kira akdi uyarınca davacı – kiracının, davalı – kiralayana ait işyeri vasıflı mecurda faaliyet gösterdiğini, bilahare Mayıs ayı sonunda mecuru tahliye etmeye başladığını, tahliyesi için getirilen tırların bahçeye girmesi ve diğer firmaların çalışmalarını etkilemesi sebebiyle diğer kiracıların şikayeti üzerine, nakliyenin düzenli yapılması, aksi halde tırların bahçeye alınmayacağı hususunun davacıya bildirildiğini, davacının da bu sebeple 10/06/2016 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunması üzerine Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2016/10930 Sor. sayılı soruşturmasının başlatıldığını, davacı – kiracının Haziran ayı başında mecurun boş ve harap ve kapısı açık şekilde bırakarak taşınmazdan ayrıldığını, bundan sonra davacıya Beyoğlu 6. Noterliği’nden 08/06/2016 tarihli ve 4749 yevmiye nolu ihtarnamenin çekildiğini, kira ve elektrik borçlarının ödenmesinin, keza yeni kiracı bulunana kadar da sözleşme uyarınca kira bedelinin ödenmesinin talep edildiğini, yine 24/06/2016 tarihinde Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne müracaat ile 2016/50 D.İş sayılı dosyada delil tespiti yaptırdıklarını, ve anılan dosyadaki rapora göre mecura 15.493,49 TL zarar verildiğinin saptandığını, tespit esnasında mecurun boş ve kapısının açık bulunduğunun dahi saptandığını, bu hadiselerden sonra kira ve elektrik borçlarının ödenmesi ve mecurun anahtarının teslim edilmemesi sebebiyle 26/07/2016 tarihinde Gebze 2. İcra Dairesi’nin 2016/8936 Esas sayılı dosyasıyla 21.049,10 TL üzerinden icra takibine girişildiğini, bundan sonra davacının hukuki ayıbını örtmek maksadıyla işbu davayı açtığını, dava dilekçesinde belirtilen telefonun davalıya değil dava dışı şirkete ait olduğunu, davalının davacıya elektrik verme taahhüdünün bulunmadığını, davacının kendi elektriğini abonman sözleşmesi ile temin yükümlülüğünün mevcut olduğunu, ancak davacı – kiracının trafodan elektrik almak kolayına gittiğinden bu yolu tercih ettiğini, ve fakat bir süre sonra bu yolsuz kullanım sebebiyle SEDAŞ’ın trafoda güç artırımı yapılmadığı takdirde elektriğin kesileceğini davalı – kiralayana bildirdiğini, bunun üzerine davacı – kiracıdan şartlara uymasının istendiğini ancak davacı kiracının hiç aldırış etmeksizin ve olumlu yaklaşım sağlamaksızın elektriği tam kapasite kullanmaya devam etmesi sonucunda ortaya çıkan tehlikenin bertaraf edilmesi maksadıyla enerjide sınırlamaya gidildiğini, dava dilekçesinde sözü edilen meblağın trafo parası değil davacı kiracı tarafından kullanılan elektrik bedeli olduğunu, keza mecurun kapısının kırılmadığını ve davacı tarafından boş ve harap ve kapısı açık halde bırakıldığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davalının TBK’nın 301. maddesi uyarınca teslim etme borcunu ihlal ettiğini, yerel mahkemenin bu hususa ilişkin değerlendirme yapmayarak eksik karar verdiğini, kiraya veren, kiralananda değişikliğin yapılması sırasında kiracının menfaatini gözetmek durumunda olduğunu, kiracının buna ilişkin kira bedelinden indirim ve zararının giderilmesine ilişkin haklarının saklı olduğunu, ancak davalı tarafın, davacı kiracının menfaatini gözetmediğini, aksine elektriği keserek kiracının zarar etmesine neden olduğunu, yerel mahkemenin davalının kusuru nedeniyle oluşan zararları dikkate almadığını, süresinden önce haklı nedenle yapılan fesih sonrasında, tahliye sürecine ilişkin Haziran ve Temmuz ayı dönemlerinde kiralanan başkasına kiralandığından, davalının herhangi bir kira alacağı kaybı olmadığını, müvekkilin zarara uğradığı kesin iken buna dair değerlendirilmenin yapılmaması hukuka aykırı olduğunu, dava dosyası incelendiğinde müvekkilin 5.000,00 TL’lik çek ve 620,00 TL’lik nakit parayı davalı tarafa hukuka aykırı ve haksız olarak ödediği, davalı tarafın bu konuda kusurlu olduğu, müvekkilin elektrik kesintisi sebebiyle iş yerinin zarara uğradığı, müvekkilin iş ve üretim kaybından doğan zararları ve haksız ödemeden kaynaklı kaybı mevcuttur. Bunun yanı sıra davalı tarafın fahiş elektrik satımından kaynaklı sebepsiz zenginleşmesi de bulunmaktadır. Müvekkil maddi olarak davalı tarafından zarara uğradığı, bu nedenle de davacının, davalı kiracının kira sözleşmesinden dolayı hiçbir borcu olmadığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 16/03/2022 tarih, 2021/490 Esas – 2022/248 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; istirdat istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davacının davalıya ait taşınmazda kiracı olarak zebra stor perde üretimi yaptığı, davalının tüm kiracılardan kullandıkları elektrik bedelini belirlediği orana göre tahsil ettiği, 2016 yılı Mayıs ayında ödenmesi gereken elektrik faturasının 30.800,00 TL olarak belirlenip bu miktarın davacıdan talep edildiği,, davacının itiraz etmesi üzerine faturanın önce 15.000,00 TL’ye düşürüldüğü, sonrasında ise 2.000,00 dolar karşılığı 5.000,00 TL’lik çek ve 620,00 TL karşılığı ödemede anlaşıldığı, davacının bu süreçte elektriğinin kesildiği, elektriğin kesildiği dönemde davacının üretim yapamadığı, bu nedenle zarara uğradığı belirtilerek 1.000,00 TL iş ve üretim kaybından doğan tazminat, 1.000,00 TL fahiş fiyatla elektrik satımından dolayı oluşan sebepsiz zenginleşme alacağı ve 5.620,00 TL de fazla ödenen miktarın davalıdan tahsili için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davanın reddine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
1-Kamu düzeni yönünden yapılan incelemede;
Görevle ilgili düzenlemeler; kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Taraflar da, yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile resen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
6100 sayılı HMK’nın 4. maddesinde;
” Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları … görürler” şeklindeki hüküm ile maddede sayılı istisna dışındaki kira sözleşmesinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıklarda Sulh Hukuk Mahkemeleri görevli kılınmıştır.
Eldeki uyuşmazlık taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklandığından görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. İlk derece mahkemesince davanın görevsizlik nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken esastan karar verilmesi doğru olmadığından hükmün kaldırılarak Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.
2-Kaldırma nedenine göre diğer istinaf istemleri incelenmemiştir.
Bu nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararının yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kamu düzeni gereğince kaldırılmasına, davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus da bulunmadığından; dairemizce davanın esası hakkında HMK’nın 353-(1)-b)-2) madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
1-)Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/03/2022 Tarih – 2021/490 Esas – 2022/248 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince kamu düzeni gereğince KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a-Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’ne açılan davanın dava şartı (görev) yokluğu nedeniyle HMK’nın 114-(1)-c) ve 115-(2) maddeler gereğince USULDEN REDDİNE,
Dairemiz kararı kesin nitelikte olduğundan, HMK’nın 20. maddesi uyarınca bu kararının tebliğ tarihinden itibaren (2) haftalık kesin süre içinde ve talep halinde dosyanın yetkili ve görevli GEBZE NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, aksi halde ilk derece mahkekmesince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
b-6100 sayılı HMK’nın 331-(2) maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkemece hükmedilmesine,
c-6100 sayılı HMK’nın 331-(2) maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise, talep halinde mahkemece verilecek ek kararla dosya üzerinden bu durumun tespiti ile yargılama giderleri ve vekalet ücreti hususunda karar verilmesine,
2-)İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-İstinaf Karar Harçlarının talepleri halinde ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
b-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
c-İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların, istinaf eden taraf üzerinde bırakılmasına,
ç-İstinaf eden tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
d-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
f-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/06/2022


Başkan-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Katip-…
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*