Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1384 E. 2023/1325 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1384
KARAR NO : 2023/1325

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH :13/12/2021
NUMARASI :2018/775 Esas – 2021/1021 Karar

DAVACI :… (T.C. NO: …) – …
VEKİLİ :Av. … -…
DAVALI :… – …

DAVA :Tazminat
DAVA TARİHİ :28/09/2018

KARAR TARİHİ :14/09/2023
KR. YAZIM TARİHİ :14/09/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatif … Belediyesi, … ada … parselde açılan ihale ile yapmayı taahhüt ettiği binalar ile ilgili olarak hisseleri üyelere satmaya başladığını … numaralı üye … tarafından satın alınan hisse daha sonra tüm hak ve vecibeleri ile 20.07.2005 tarihinde davacı … ya devredildiğini, çekilen kura sonucu davacının hissesine … blok … numaralı daire isabet ettiğini, ilk üye … ödemeleri dâhil davacının 40.000,00-TL aidat ödediğini, davacının tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini. anlaşmaya göre söz konusu dairenin Ekim 2009 teslim edilmesi gerekirken, diğer koop üyelerine daireleri teslim edilmesine rağmen, bu güne kadar teslim yapılmadığını, davalı kooperatif bunun sebebinin blok yapılaması taahhüt edilen arsaya belediye tarafından inşaat izni verilmemesi gerekçe gösterilerek davacının oyalandığını, davacının zarara uğradığını … blok … numaralı dairenin Ekim 2009 da tam ve eksiksiz bitirilip teslim edilmemesinden dolayı davacının maddi zararı bulunmakla beraber, 2009 Ekim ayından beri kira gelirinden de mahrum kaldığını, … blok … nolu daire ile ilgili olarak öncelikle keşif yapılarak, davalı tarafından taahhüt edilen taşınmaz inşa edilse idi değerinin ne olacağı tespit edilerek tespit edilen daire rayiç bedelinin tahsili ile fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00-TL, yoksun kılınan kira bedelinin tahsili talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “..Davanın KABULÜNE, … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Ada, … Parsel üzerinde inşa edilmesi kararlaştırılan S.S. Çayırova Çağdaşkent Konut Yapı Kooperatifi … Blok … Numaralı dairenin dava tarihi itibariyle bedelinin 230.000,00.-TL olduğunun tespiti ile bu bedelin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacının yoksun kalınan kira bedeli talebinin kabulü ile 26.340,00.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; gerek Yerel Mahkeme tarafından hesaplanan kira bedeli gerekse yapılması taahhüt edilen dairenin bedelinin tespiti mevcut piyasa koşulları, emsal dairelerin kira ve satış bedellerinde yaşanan artış dikkate alındığında Yerel Mahkemece takdir edilen bedellerin oldukça düşük kaldığını, tüm bu sebeplerle, hesaplanan rakamların güncel ve objektif rakamlar olmaması sebebiyle Yerel Mahkeme hükmüne itiraz etme zorunluluğunun doğduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER:Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/12/2021 Tarih, 2018/775 Esas – 2021/1021 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kooperatif üyesinin üyelikten kaynaklı kura sonucu taahhüt edilen dairenin 2009 yılında teslim edilmemesinden ötürü dairenin rayiç bedeli ile dairenin kiraya verilmemesinden ötürü kar kaybının tahsili isteminden ibarettir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde; davacının …numaralı üye … tarafından satın alınan hisse daha sonra tüm hak ve vecibeleri ile 20.07.2005 tarihinde davacı … ya devredildiği, Gebze 5. Noterliği’nin 18/05/2008 tarih ve 8496 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Çekiliş Tespit Tutanağı’ndan, … ili, … ilçesi, .,.. Mahallesi, … Köyü, … ada, … parsele kayıtlı arsa üzerine inşa edilen Çağdaşkent Konut Yapı Koopertifindeki … Blok Daire …’nın davacı …’ya isabet ettiği, 12.10.2010 tarihli genel kurul toplantı tutanağı içeriğine göre davacıya isabet eden dairenin de bulunduğu … blokun davaya konu … ili … İlçesi … Mahallesi … ada … parselde bulunduğunun belirtildiği, davacıya dairenin teslim edilmediği anlaşılmıştır.
Yargıtay yerleşik uygulamasına göre, bu tür davalarda uygulanması gereken tazminat hesaplama ilkesi aşağıdaki şekilde formüle edilmiştir.
1-Önce, ortaklara tahsis edilen konut veya işyerinin dava tarihi itibariyle rayiç değeri saptanmalıdır.
2-Davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin, ödeme yaptıkları tarihler itibariyle toplam ödemeleri dava tarihine kadar (Toptan Eşya Fiyat Endeksi Artış ortalama rakamları esas alınarak) taşınarak, güncel değeri bulunmalıdır.
3-Bundan sonra, yukarıda (1) numaralı bentte bulunan değerden (2) numaralı bentte bulunan değer çıkarılarak kooperatife normal ödeme yapan bir ortağın, bu ödemelerine karşı ne miktarda yararlanma elde ettikleri ortaya çıkarılmalıdır.
4-Bunu takiben, eksik ödeme yapan davacı ortağın ödentileri (2) numaralı bentteki ilkelere göre dava tarihine taşınarak eksik ödeme miktarı da güncelleştirilmelidir.
5-Bu hesaplamalardan sonra, normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın yukarıda (2) numaralı bentte bulunan ödemelerinin güncel değeri karşılığı, yine yukarıda (3) numaralı bentte bulunan bir yararlanmayı sağladığına göre, davacının (4) numaralı bentte eksik ödemelerinin güncel değerinin ne miktarda yarar sağlaması gerektiği, orantı kurallarına göre belirlenmelidir. Yani sonuç olarak, (4) numaralı bentte bulunan miktar, (3) numaralı bentte bulunan değerle çarpıldıktan sonra bulunan miktarın (2) numaralı bentte bulunan miktara bölünmesi sonucu bulunacak miktara (4) numaralı bentte bulunan davacı ödemelerinin güncel değerinin ilave edilmesi sonucu bulunacak miktar, davacı ortağın bu davada kooperatiften talep etmesi mümkün olan zarar miktarını belirleyecek ve mahkemece (talep miktarı aşılmadan) bu miktara hükmedilecektir. (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2013/3001 esas 2013/3374 karar sayılı ilamı) Mahkemece Hükme esas alınan 15/12/2020 tarihli bilirkişi heyet ek raporu ve 12/08/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda bu ilkelere uygun bir hesaplama yapılmamıştır.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 17.11.2020 tarih, 2019/2199 E., 2020/3658 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere; kooperatifin tüm ortaklarına eşit davranması Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesinin bir gereğidir. Kooperatif tarafından yapılacak inşaatların farklı parsellerde bulunması bu eşitliğin bozulmasına gerekçe olamaz, nispi eşitliğin de somut olayda uygulanması mümkün değildir. Hal böyle olunca aynı parselde olmasa bile davalı kooperatifin aynı statüdeki üyeleri arasında aynı kur’a da çekilen dairelerin bazı ortaklara teslim edilmiş olması halinde davacının teslim tarihine kadar kira kaybı isteyebileceği hususu da nazara alınarak, diğer üyelere teslim tarihinden dava tarihine kadar kira bedeli hesaplanması gerekirken, dava tarihinden geriye beş yıl süreyle hesaplanması yerinde görülmemiştir.
Bu durumda ilk derece mahkemesince yapılması gereken iş; içinde kooperatif alanında uzman bir bilirkişinin de olduğu öncekinden farklı bir bilirkişi heyetinden yeni bir rapor almak suretiyle yukarıdaki ilkeler doğrultusunda taraf ve mahkeme denetimine uygun yeniden rapor alınması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi olmalıdır.
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesince kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince; yukarıda açılanan hususlara ilişkin olmak üzere ESASTAN KABULÜNE,
2-Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/12/2021 tarih, 2018/775 Esas ve 2021/1021 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edene iadesine,
5-İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Davalı hakkında düzenlenen 13/05/2022 tarihli ve 13.139,14 TL bedelli harç tahsil müzekkeresinin iptaline, mahkemesince işlem yapılmaksızın geri istenilmesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.14/09/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır.
,,,
Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*