Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1279 E. 2022/1606 K. 19.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1279 – 2022/1606
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :2022/1279
KARAR NO :2022/1606

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :….
ÜYE :…
ÜYE :….
KATİP :….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :06/04/2022 Tarihli İhtiyati Tedbire İtirazın Reddi Kararı
NUMARASI :2022/137 Esas (Derdest dosya)

İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN/DAVACI :….
VEKİLİ :Av. …
İHTİYATİ TEDBİRE
İTİRAZ EDENLER/
DAVALILAR :1- UZMAR GEMİ İNŞA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – .
VEKİLİ :Av….
:2- UZMAR UZMANLAR DENİZCİLİK TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ -.
VEKİLİ :Av….
:3- ….
VEKİLİ :Av. …

TALEP :İhtiyati Tedbir
DAVA :Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin)
DAVA TARİHİ :01/03/2022

KARAR TARİHİ :19/09/2022
KR. YAZIM TARİHİ :26/09/2022

İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacının Uzmar A.Ş’nin kurucu ortaklarından biri olduğunu, kurucu ortaklardan …’un vefat ettiğini, müteveffanın Uzmar A.Ş. ve Uzmar Ltd. hakim pay sahibi…’un müvekkilinin Uzmar A.Ş’deki az ve fakat belirleyici nitelikteki altın payına hukuka aykırı olarak el koymak için sistematik olarak yıllara sair kurgusal bir stratejiyi yürürlüğe koyduğunu, …’un babasının vefatı üzerine kardeşi ihbar olunan … ile eşit paya sahip olması gerekirken hukuka aykırı eylemler silsilesi ile tüm kontrolü ele geçiren hakim teşebbüs haline geldiğini, bu kötü niyetli kurgunun son ayağının Uzmar Ltd. tarafından davacıya karşı keşide edilen İzmir 21. Noterliği 3558 yevmiye numaralı ve 24/01/2022 tarihli ihtarname olduğunu, ihtarnamede davacının paylarının 6102 sayılı TTK’nın 208 maddesi tahtında aslında hakim şirket konumunda bulunmayan Uzmar Ltd. tarafından 6.756,00-TL gibi bir bedel üzerinden tek taraflı olarak satın alındığı ve davacının isminin Uzmar A.Ş. pay defterinden silindiğini, şirketin tüm kontrolünü elinde tutan müteveffa …un müvekkilinin Uzmar Ltd’deki üstün başarılarına karşılık oğullarıyla birlikte davacıya yeni kurulan anonim şirkette pay verdiğini, 2010 yılından sonra …, …, … … üçlüsü arasında sorunlar baş göstermeye başladığını ve bu sorunların şirketlerin ticari faaliyetlerine sirayet ettiğini, bu sorunların…’un İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/886 Esas sayılı dosyası nezdinde babasına, kardeşine ve Uzmar Ltd.’ye şirketten çıkma davası açtığını, babalarının vefatından sonrası için hisselerin yarı yarıya kendilerine kalacağını düşünen iki kardeşin şirketlerin yönetimlerinin kendilerine kalması için rekabet içerisine girdiğini, 2012 yılında…’un temsil yetkisinin sona erdirilip … …’a pay devri gerçekleştirilince kendisi tüm genel kurul toplantılarında alınan kararlara karşı menfi oy kullandığı ve muhalif kaldığını, akabinde İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/886 Esas sayılı dosyası ile şirketten çıkma davası açtığını, …un vefat etmesi üzerine…’un yıllardır kurguladığı kompozisyonu hayata geçirerek Uzmar Ltd.’nin hakim hissedarı konumuna geldiğini, davacının pay oranının her ne kadar sembolik olsa da tüm kontrolünü elinde tutan …un vefatı üzerine esasen davacının payının altın pay haline geldiğini, paydan rahatsız olan ve şirket içerisindeki pozisyonunu sağlama almak isteyen davalı…’un 2017 yılından itibaren davacının pay sahipliğinden çıkarılması amaçları yönündeki süreci İzmir 21. Noterliği 3558 yevmiye 24/01/2022 tarihli ihtarnamesi ile taçlandırdığını, davalının var etmeye çalıştığı şirketler topluluğunun amacı hakimiyeti kötüye kullanarak davacının paylarına kötü niyetli şekilde el koymak olduğunu, davalı yanın dayanağı TTK’nın 208 maddesi hükmünün şartlarının oluşmadığını, davacının Uzmar A.Ş.’nin çalışmasını engelleyen fiillerinin söz konusu olmadığını, davacıya fark edilir sıkıntı yarattığı ve pervasızca hareket ettiği yönündeki iddialarının gerçek dışı olduğunu, 6.756,00-TL tutarındaki sembolik dahi olmayan bir bedel ile davacının paylarına el konulmasının davacının mülkiyet hakkını ihlal ettiğini belirterek davanın kabulü ile davacının Uzmar A.Ş.’deki 11 adet paya tekabül eden %0,25 oranında pay sahibi olduğunun tespiti ile pay defterinin bu şekilde düzeltilmesine, davalı hakim teşebbüs…’un hakim teşebbüs olduğunun ve fakat TTK’nın 208’de belirtilen “satın alma hakkı” kullanmak için gerekli %90’lık oy veya pay çoğunluğuna sahip olmadığının tespitine, davacının haksız şekilde pay sahipliğinden çıkarılmasına karar verildiği ihtarnamede 18/01/2022 tarih 2022/1 nolu olduğu belirtilen Uzmar Ltd. müdürler kurulu kararının yokluk hükmünde olduğunun tespitine, davacnın Uzmar A.Ş. pay defterinden silinmesine ilişkin Uzmar A.Ş. tarafından alınan yönetim kurulu kararının/işleminin yoklukla malul olduğunun tespitine, pay defterinden hukuka aykırı şekilde silinen davacının Mart 2022 ayında yapılması planlanan genel kurul toplantısına katılması ve pay sahipliği haklarını kullanabilmesi için davacının Uzmar A.Ş.’de 11 adet paya tekabül eden %0,25 oranında pay sahibi olduğundan bu aşamada tedbiren davacının pay defterine yazımına ilişkin HMK’nın 389 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk derece mahkemesince 16/03/2022 tarihli ara karar ile; ” … 1- Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin KISMEN KABULÜ ile
2- 1.100.000,00 TL üzerinden % 15 teminat yatırılması durumunda davalı UZMAR GEMİ İNŞA VE SAN. T.CANONİM ŞİRKETİ’nde davacı hissedar iken şirket pay defterinden silinen 11 payın üzerine 3. kişilere devrini önleyecek şekilde İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINA ,
3-Davacı vekilinin 11 paya ilişkin olarak pay defterine şerh düşülmesi talebinin REDDİNE … ” karar verilmiştir.
Davalı… vekili ihtiyati tedbire itiraz dilekçesi ile; davacının dava dilekçesinde gerçek dışı beyanlarla mahkemeyi yanıltmaya çalıştığını, davacının Uzmar A.Ş.’deki payının sıfıra yakın bir pay olduğu %0,02 oranında olduğunu, davacının sıfıra yakın bu payının Uzmar A.Ş. kurulurken mülga TTK döneminde A.Ş. ortaklığı için 5 kurucu şartı nedeniyle ortak sayısını tamamlamak adına yapıldığı ve pay bedelinin bizzat … tarafından ödendiğini, davacının dava dilekçesinde belirttiğinin aksine …’in hakim teşebbüs olmadığını, hakim teşebbüs davaya konu olmaya da payı satın alan Uzmar Ltd. Şti. olduğunu, Uzmar Ltd.’nin hakim teşebbüs onusuna rağmen davacının anlaşılmaz bir yorumla davalının Uzmar Denizcilik Ltd. Şti.’nde ağbeyi … …’dan yüzde 2 oranında daha fazla paya sahip olmasını …’un Uzmar Şirketler Topluluğunun hakim teşebbüsü şeklinde adlandırılmasına sebep olarak gösterdiğini, bu kadar küçük bir oy payı ile davalının hiçbir şirketin hakim teşebbüsü olunamayacağını, davacının…’a yakıştırdığı hakim teşebbüs sıfatının mesnetsiz olduğunu belirterek 16/03/2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü kararının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek itirazlarının kabulü ile ihtiyati tedbir kararının HMK’nın 394 gereği kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Uzmar Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekili ihtiyati tedbire itiraz dilekçesi ile; davacının hiçbir zaman ortağı dahi olmadığı Uzmar Uzmanlar Denizcilik Tic. ve San. Ltd. Şti.’nde ortaklığının bulunduğu ve şirketin büyüyüp gelişmesine katkı sağladığını iddia ederek mahkemeyi yanıltmaya çalıştığını, davacı tarafından davalı şirketin kuruluşunda sermaye bedeli ödenmediğini, şirketin kurulduğu tarihte geçerli olan TTK hükümlerine göre anonim şirket kuruluşlarında 5 ortak bulunması zorunluluğu nedeni davacı şirkete ortak yapılmasına etken olduğunu, davacı tarafça davalının Uzmar A.Ş.’deki 11 paya tekabül eden %0,25 oranında pay sahibi olduğunun tespiti talep edilmişse de ortaklık hisselerinin satın alınmasından önce davacı …’un davalı şirketteki hisse oranının %0,002 olduğunu, davacı tarafından…’un Uzmar şirketler topluluğuna ilişkin hakimiyetin davalı…’da olduğunu beyan edilmişse de davanın bu iddiasının mesnetsiz olduğunu, yapılan işlemlerin TTK’nın 208. maddesinde düzenlenen hükme aykırı olmadığını, İzmir 21. Noterliği 19/01/2022 tarih 02888 yevmiye numarası ile onaylı 18/01/2022 tarih 2022/2 sayılı Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi Müdürler Kararında Uzmar Ltd. Şti.’nin davacının da hisselerinin bulunduğu Uzmar A.Ş. hakim şirket olduğunu belirterek Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi’de 11 adet hisse sahibi davacının paylarının tamamının … şirketin çalışmasını engellemesinin dürüstlük kuralına aykırı davranışları farklı edilir derecede şirkette sıkıntı yaratması ve pervasızca hareketlerde bulunması nedeniyle TTK’nın 208. maddesi hükümleri uyarınca satın alınmasına, satın alınan payların devir bedelinin hesaplanan şirket gerçek değerine orantılı olarak toplam 6.756,00-TL olarak belirlendiğini, alınan kararın İzmir 21. Noterliği 24/01/202 tarih 03558 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile bildirildiği ve davacının banka hesabına 6.756,00-TL pay bedeli yatırıldığını, diğer davalı Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi hakim şirket konumunda olduğunu, davacının paylarının parasal karşılığı 6.756,00-TL olduğu ve bu bedelin davacıya ödendiğini, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, doktrindeki fikir birliğine göre verilen tedbir kararının dava sonucunu öne alacak bir sonuç doğurmaması gerektiğini belirterek 16/03/2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne şeklinde vermiş olduğu 1 ve 2 numaralı kararı usul ve yasal düzenlemelere aykırı bulunmakta olduğu itirazlarının kabul edilerek verilen ihtiyati tedbir kararının HMK’nın 394. maddesi gereği kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi vekili ihtiyati tedbire itiraz dilekçesi ile; davacı tarafın dava dilekçesinde mesnetsiz, afaki ve gerçek dışı pek çok yanıltıcı bilgi vererek yerel mahkemeyi yanıltmayı ve etki altında bırakmayı amaçladığını, davacının Uzmar Gemi A.Ş’deki %0,02 oranındaki küçüğün de küçüğü eser miktardaki payı dava dilekçesinde altın hisse şeklinde nitelendirildiğini, buradaki altın hisse güç mücadelesinde iltihak ettiği tarafı kazandıran anahtar hisse anlamında kullandığını, Uzmar Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin kuruluşunda sermaye ödemelerinin 27/04/2006 tarihinde Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi, …, … ve … … tarafından 10.000,00-USD ödenerek yapıldığını, davalı …’un hakim teşebbüs olduğu yönündeki iddialarının mesnetsiz olduğunu, İzmir 21. Noterliği’nin 19/01/2022 tarih 02888 yevmiye numaralı ile onaylı 18/01/2022 tarih 2022/2 sayılı Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi müdür kararı alındığını, satın alınan payların devir bedelinin Uzmar Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret A.Ş geçici vergi beyanına esas teşkil eden 30/09/2021 tarihli bilançosuna göre hesaplanan şirket gerçek değerine orantılı olarak toplan 6.756,00-TL olarak belirlendiği, devir bedelinin …’un hesabına yatırıldığını belirterek 16/03/2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne şeklinde vermiş olduğu 1 ve 2 nolu kararı usule ve yasal düzenlemelere aykırı bulunmakla itirazlarının kabul edilerek verilen ihtiyati tedbir kararının HMK’nın madde 394 gereği kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ 06/04/2022 TARİHLİ ARA KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… İhtiyati tedbire itirazın ve teminat karşılığında tedbirin kaldırılması talebinin reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı, ihtiyati tedbire itiraz eden davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Karşı taraf- davalı Uzmar Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi vekili 13/04/2022 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin ihtiyati tedbire ilişkin ara kararının haksız ve hukuka aykırı olup istinaf incelemesi sonucu talepleri doğrultusunda ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini, davacı yararına tesis edilen ihtiyati tedbir kararının davalı şirketin ticari işlerinin aksamasına sebebiyet vermekte olup istinaf incelemesi sonucu yerel mahkemenin ihtiyati tedbire ilişkin ara kararının kaldırılarak ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkemenin, ihtiyati tedbirin kabulüne ilişkin ara kararı taraflar arasındaki menfaat dengesini davacı yararına bozmakta olduğunu, doktrindeki fikir birliğine göre verilen tedbir kararının “dava sonucunu öne alacak” bir sonuç doğurmaması gerektiğini, doktrindeki fikir birliğine göre verilen tedbir kararının “dava sonucunu öne alacak” bir sonuç doğurmaması gerektiğini, davacının hiçbir zaman ortağı dahi olmadığı Uzmar Uzmanlar Denizcilik Tic. ve San. Ltd. Şti.’nde ortaklığının bulunduğu ve şirketin büyüyüp gelişmesine katkı sağladığı iddia edilerek yerel mahkemeyi yanıltmaya çalışılmakta olduğunu, şirketin kurulduğu tarihte geçerli olan Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre anonim şirket kuruluşlarında 5 ortak bulunması zorunluluğu nedeni ile davacının şirkete ortak yapılmasında etken olduğunu, yapılan işlemler Türk Ticaret Kanunu 208. maddesinde düzenlenen hükme aykırı olmadığını, dava dilekçesinde haksız ve mesnetsiz olarak yer aldığı üzere, ortada ne bir “el koyma” ne de davacı tarafın tabiri ile “mülkiyet hakkının ihlali” söz konusu olduğunu, bu nedenle de, davacı pay bedellerinin müddeabih olarak 1.100.000,00-TL asgari pay bedeli olarak ifade edilmesi fahiş bir değerlendirme olup, bu tutara itiraz ettiklerini, davalı şirketçe “gerçek pay bedelinin” ödenerek yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi nedeniyle, davacının iddia ve taleplerinin yerinde olmadığının açık olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Karşı taraf- davalı… vekili 18/04/2022 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbir koşullarının oluşmamış olduğunu, dava konusu uyuşmazlığın kapsamlı bir inceleme gerektirdiği gözetildiğinde; henüz dilekçelerin teatisi aşaması tamamlanmaksızın tedbir kararı verilmesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, hiçbir gerekçeye dayandırılmayan ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasının zorunlu hale geldiğini doktrindeki yaygın görüş de bu yönde olduğunu, ihtiyati tedbir kararının dava sonucunu öne alacak şekilde verilmemesi gerektiğini, mevcut koşullarda değişme olmaksızın ihtiyati tedbir talebinin kabulü hatalı olduğunu, TTK’nın 208. şartlarının gerçekleşmesi nedeniyle ihtiyati tedbir kararının verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Karşı taraf- davalı Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi vekili 19/04/2022 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece, davaya karşı cevap sürelerinin uzatılmışken ve henüz cevaplarının dosyaya sunulmamışken gıyaplarında tedbir kararı verilmesinin, hukuki dinlenme haklarının ihlali niteliğinde olup, hukuka ve yasal mevzuata aykırı olduğunu, HMK’nın madde 389/1’deki şartlarının oluşmamış olduğunu, davacı tarafın, dava dilekçesinde mesnetsiz, afaki ve gerçek dışı pek çok yanıltıcı bilgi vererek yerel mahkemeyi’de yanıltmayı ve etki altında bırakmayı amaçlamış olduğunu,

Uzmar Gemi İnşa Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi’nin kuruluşunda sermaye ödemeleri, 27/04/2006 tarihinde Uzmar Uzmanlar Denizcilik Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi, … (baba), … (oğul) ve … … (oğul) tarafından 10.000-USD ödenerek yapılmış olduğunu, … Uzmar Ltd. Şti.’nin ortağı olmadığını,
teminat mukabili ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin gerekçe belirtilmeden reddi, “silahların eşitliği” ilkesine açıkça aykırı olduğunu, tedbir kararı, niteliği gereği bir tarafın haklarını korumak gayesine hizmet ederken, diğer tarafın hukuki haklarını ve ticari itibarını zedeleyici sonuçlar doğurmaması gerektiğini,
davalı şirketin davacı tarafın payını 3. kişilere devir etmesi gibi bir durum hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, yerel mahkemenin HMK’nın madde 389’da yer alan şartların gerçekleşmemiş olması nedeniyle, tedbir talebinin reddine karar vermesi gerekirken, tedbir kararının kabulüne dair verilen kararın yasal mevzuata aykırı olduğu ve istinaf incelemesi sonucu kaldırılması gerektiği belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
İhtiyati tedbir talep eden davacı … vekili, Uzmar Uzmanlar Denizcilik Tic. ve San. Ltd. Vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlığa konu maddi vakıalar ve hukuki olgular ihtiyati tedbir talebine konu paylara, davalıların uzun yıllardır kurguladığı bir kurgu neticesinde el konulduğunu, hâkim şirket konumunda olmayan Uzmar Ltd.nin, TTK’nın madde 208’in şartları mevcut değilken ve mahkeme kararı olmadan basit bir ihtarname ile davacının mülkiyet haklarını gasp etmiş olduğunu, ihtiyati tedbir kararı dava öncesinde dahi talep edilebilirken cevap dilekçesi olmadan ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği yönündeki iddialar hukuki temelden yoksun olduğunu, ihtiyati tedbire ilişkin olarak HMK’nın madde 389 f.1’de yer alan tüm şartların sağlanmış olduğunu, davalının Uzmar Ltd.’nin Gelişimine katkı sağlamadığını, Uzmar A.Ş.’nin kuruluşunda sermaye ödemediği ve 5 ortak zorunluluğu sebebiyle ortak olduğu iddiaları olgusal zeminden yoksun olduğunu belirterek; davalının haksız istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhtiyati tedbir talep eden davacı … vekili, Uzmar Gemi İnşa Sanayi ve Tic. A.Ş. istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesinde özetle;
ihtiyati tedbir talebine konu paylara, davalıların uzun yıllardır kurguladığı bir kurgu neticesinde “El Konulmuştur”. yerel mahkeme’nin 03.03.2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı ile 16.03.2022 tarihli ihtiyati tedbir kararına konu taleplerin birbirinden farklı olduğunu, ihtiyati tedbir kararının Uzmar A.Ş.’nin ticari işlerinin aksamasına sebebiyet verdiği iddiası ve taraflar arasındaki menfaat dengesinin bozulduğu tezi tamamıyla mesnetsiz olduğunu, yerel mahkeme’nin ihtiyati tedbir kararı dava sonucunu öne alacak veya uyuşmazlığı esastan çözecek cinsten olmadığını, davalı Uzmar Ltd.’nin gelişimine katkı sağlamadığını, Uzmar A.Ş.’nin kuruluşunda sermaye ödemediği ve 5 ortak zorunluluğu sebebiyle ortak olduğu iddiaları olgusal zeminden yoksun olduğunu, karşı yanın yapılan işlemlerin TTK’nın madde 208’e uygun şekilde yapıldığı iddiası yersiz olup ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat yeterli olduğunu belirterek; davalının haksız istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhtiyati Tedbir Talep Eden Davacı … vekili, … İstinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesinde özetle; hâkim şirket konumunda olmayan Uzmar Ltd., TTK’nın madde 208’in şartları mevcut değilken ve mahkeme kararı olmadan basit bir ihtarname ile davacının mülkiyet haklarını gasp etmiş olduğunu, ihtiyati tedbire ilişkin olarak HMK’nın madde 389 f.1’de yer alan tüm şartların sağlanmış olduğunu, ihtiyati tedbir kararı dava öncesinde dahi talep edilebilirken dilekçeler teatisi tamamlanmadan ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği yönündeki iddiaların hukuki temelden yoksun olduğunu, yerel mahkeme’nin ihtiyati tedbir kararının dava sonucunu öne alacak cinsten olmadığını, yerel mahkeme’nin 03.03.2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı ile 16.03.2022 tarihli ihtiyati tedbir kararına konu taleplerin birbirinden farklı olduğunu, karşı yanın yapılan işlemlerin TTTK’nın madde 208’e uygun şekilde yapıldığı iddiası yersiz olup… hâkim teşebbüs pozisyonunda olduğunu belirterek; davalının haksız istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/137 Esas sayılı 06/04/2022 tarihli Ara kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Anonim Şirket ortağının pay sahipliğinden çıkarılmasına dair kararın yokluğunun tespitine, pay sahipliğinin tespitine ve ortaklık pay defterine işlemesine karar verilmesi taleplerine ilişkindir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Eldeki dosyada davacı taraf; Uzmar A.Ş’nin pay defterinden hukuka aykırı şekilde silinen davacı …’un sahibi olduğu 11 paya ilişkin olarak HMK’nın 389 maddesi uyarınca; pay defterine şerh düşülmesi, payların üçüncü kişilere devrini önleyici mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece; 16/03/2022 tarihli Ara Kararı ile,”Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile 1.100.000,00-TL üzerinden % 15 teminat yatırılması durumunda davalı Uzmar Gemi İnşa ve San. Tic. Anonim Şirketi’nde davacı hissedar iken şirket pay defterinden silinen 11 payın üzerine 3. kişilere devrini önleyecek şekilde ihtiyati tedbir konulmasına, davacı vekilinin 11 paya ilişkin olarak pay defterine şerh düşülmesi talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı karşı taraf davalı vekillerinin itirazı nedeniyle, 06/04/2022 tarihli Ara Kararı ile; “Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; HMK’nın 389/(1). maddesinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nın 390/(2). maddesinde de hakimin talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde karşı taraf dinlenmeden de tedbir kararı verebileceği hüküm altına alına alınmış olup, dava konusu uyuşmazlık olması ve yaklaşık ispat koşulları değerlendirildiğinde davalı Uzmar Gemi İnşa ve San. Tic. Anonim Şirketi’nde davacı hissedar iken şirket pay defterinden silinen 11 payın üzerine 3. kişilere devrini önleyecek şekilde ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş olmakla davalıların ihtiyati tedbire itirazları yerinde görülmemiş olup, davalılar ihtiyati tedbirin teminatsız ya da teminatlı tebdirin kaldırılmasını talep etmiş iseler de davacı taraf pay sahipliğine ilişkin dava açmış olup, talebi gözönüne alındığında teminat karşılığı tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir…” şeklindeki gerekçeyle, ihtiyati tedbire itirazın ve teminat karşılığında tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar vermiş, karara karşı, karşı taraf davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Dosya kapsamından, Uzmar Uzmanlar Denizcilik Tic. ve San. Ltd.nin, Uzmar AŞ’nin % 99,2’sine, Uzmar Bilişim AŞ’nin de 100′ üne sahip olduğu, davacı Mutlü Altuğ’un, Uzmar AŞ’nin %0,02 (onbinde iki) oranında payı maliki olduğu, Uzmar Şirketler Topluluğu”nun hâkim şirketi sıfatıyla, İzmir 21. Noterliğinden gönderdiği 24 Ocak 2022 tarihli ve 03558 yevmiye numaralı ihtarname ile Uzmar Uzmanlar Denizcilik Tic. ve San. Ltd. Şti. Müdürünün 18.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararıyla, …’a ait bulunan onbinde iki oranında Uzmar AŞ. paylarının TTK’nın m. 208 uyarınca satın alındığının, Uzmar AŞ.’nin 30.09.2021 tarihli bilançosuna göre satın alınan payların gerçek değer temelinde hesaplanan toplam değerinin 6.756,00 TL olduğunun, bu tutarın …’un banka hesabına ödendiğinin ifade edildiği ve davacı …’un adının Uzmar AŞ’nin pay defterinden silindiğinin belirtildiği, söz konusu ihtarnamede payların satın alınmasının sebepleri olarak …’un Uzmar – AŞ.’nin faaliyetlerini engelleyen, dürüstlük kuralına aykırılık oluşturan, ortaklar arası ilişkilerde sıkıntılar yaratan, muhasebe ile sorunlara yol açan ve pervasız nitelikteki eylemlerin sıralandığı, davacı vekilinin dava dilekçesinde, davalı şirketler yönünden 6102 sayılı TTK’nın 208. maddesi kapsamında şirketler topluluğu bulunmadığını, Uzmar Ltd. Şti. ve Uzmar Bilişim arasında geçerli bir hakimiyet sözleşmesi bulunmadığını, müvekkilinin hukuka aykırı olarak pay sahipliğinden çıkarılmaya çalışıldığını beyanla, pay sahipliğinden çıkarılmasına ilişkin Müdürler Kurulu kararının yoklukla malul olduğunun davalı Uzmar Gemi İnşa Sanayi ve Tic. A.Ş.’deki pay sahipliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava ettiği, davaya konu bu payların 3. kişiye devrinin önüne geçmek için her iki davalı şirket hesabındaki dava konusu paylar üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini istediği anlaşılmıştır.
Geçici hukuki koruma türlerinden olan ihtiyati tedbir, 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesinde ihtiyatin tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir.
HMK’nın 389. maddesine göre ihtiyati tedbirin şartları; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğmasından endişe edilmesi olarak açıklanmıştır. Ayrıca tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği belirtilmiştir. Yine aynı Yasa’nın 390/3. maddesinde haklılığın yaklaşık olarak ispat edilmesi zorunluluğu koşulu aranmıştır.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Bu bağlamda ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili, hükümsüz olduğunu iddia ettiği 18.01.2022 tarihli müdürler kurulu kararına dayalı olarak davalı şirketler arasında takasa konu olan davacı şirket hisselerinin yargılama sırasında 3. kişilere devredilmesinden endişe ettiğini bildirmiş ve delil olarak, şirket kuruluş ve ortaklık ve yönetim yapısını gösterir belgeleri ile ticaret sicil kayıtları, ihtarnameler ve ilgili dava dosyaları bilgileri gösterilmiştir.
İhtiyati tedbir isteyen davacı tarafından dosyaya ibraz edilen bu belgeler, davacının, davalı Uzmar Ltd. Tarafından satın alınan ,davaya konu Uzmar A.Ş. nezdindeki pay sahipliğinin dava konusu edilen davacı anonim şirket hisselerinin el değiştirmesi halinde davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale geleceğine HMK’nın 389/1. maddesindeki koşulu ve aynı Yasa’nın 390/3. maddesindeki yaklaşık ispat koşulunu gerçekleştirmiştir. O halde ilk derece mahkemesince uyuşmazlık konusu payın el değiştirmesi halinde ihtiyati tedbir talep eden davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale geleceğine ilişkin yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği gözetilerek ihtiyati tedbir talebinin kabulüne dair 16/03/2022 tarihli Ara Kararı ile bu karara yönelik davalıların itirazlarını reddeden 06/04/2022 tarihli Ara Kararı isabetli görülmüştür.
Karar başlığında; davacının T.C. ibaresinin yazılmaması ile davalı Uzmar Gemi İnşa San. ve Tic. A.Ş. ve taraf vekillerinin adreslerinin yazılmaması İİK’nın 260. ve kıyasen uygulanması gereken HMK’nın 391-(2) maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; ihtiyati tedbire itiraz eden davalılar vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; İhtiyati tedbire itiraz eden davalıların İSTİNAF BAŞVURULARININ AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harçlarının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yolu için yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf edenler tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf edenlere iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.19/09/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır.
….
Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip ….
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*