Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1008 E. 2023/895 K. 29.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1008
KARAR NO : 2023/895

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TARİHİ : 23/06/2021
NUMARASI : 2020/61 Esas – 2021/396 Karar

DAVACI : TÜRKİYE İŞ BANKASI ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALILAR : 1- … (T.C. NO: …) – …
2- … (T.C. NO: …) – …

DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/01/2020

KARAR TARİHİ : 29/05/2023
KR. YAZIM TARİHİ : 09/06/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı bankanın Karadeniz Ereğli Zonguldak Şubesi ile Pestilci Dayanıklı Tüketim Malları Yatırım Ticaret ve San. Ltd. Şti. arasında imzalanan kredi sözleşmelerini davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, borçluların taahhütlerini yerine getirmediğini, borçlulara Karadeniz Ereğli 2. Noterliği 24/06/2019 tarih 005667 Yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, Kocaeli 8. İcra Dairesi’nin 2019/120034 Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe davalıların her ikisinin de haksız ve hukuka aykırı olarak yetkiye, asıl borca, faize ve fer’ilerine itiraz ettiğini, yapılan itiraz neticesinde takibin durduğunu, yapılan itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, dava şartı gereği müracaat edilen zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamam ile son bulduğunu, her iki davalının icra dairesinin yetkisiz olduğu yönündeki iddialarının mesnedinin bulunmadığını, kredi sözleşmelerinin müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan davalıların müvekkili bankaya herhangi bir borçlarının bulunmadığını iddia etmelerinin iyi niyet ve dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığını, imzalanan kredi sözleşmelerinde faiz oranlarının belirlendiğini, faiz oranına yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek davanın kabulü ile Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü’nün 2019/120034 Esas sayılı takip dosyasında borca ilişkin yapılan itirazın 3.100.000,00 TL ‘nin takip tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi üzerinden iptaline, icra takibinin bu miktar ve temerrüt faizi üzerinden davamına, davalıların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Kdz. İcra Müdürlüğü’nün yetkili icra müdürlüğü olduğu ve huzurdaki davada mahkeme yetkisine itiraz ettiklerini, davalı …’nun Türkiye İş Bankası lehine verilmiş Zonguldak ile Kdz Ereğli İlçesi ve İstanbul ili Beşiktaş İlçesi’nde bulunan iki ayrı taşınmazda 4.700.000,00 TL limitli ipotek hakkının bulunduğunu, TBK’nın 586. maddesi uyarınca müşterek borçlu müteselsil kefiller yönünden kefil oldukları miktar için ayrıca kefaletlerinin teminatı olarak rehin vermişlerse haklarında önce rehin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmasının zorunluluğunun olduğunu, alacak rehin ile teminat altına alındığından … hakkında genel haciz yoluyla icra takibi yapılamayacağını, dava konusu takip dosyasında kredi ve teminat mektubu alacağı için Kocaeli 8. İcra Müdürülüğü’nün 2019/117888 Esas sayılı dosyasından ve diğer dosyalardan tahsilde tekerrür hangi icra dosyasında olduğunun belirtilmeden mükerrer takip başlatıldığını, mükerrer takip dolayısı ile dava konusu icra dosyasının iptalinin gerektiğini belirterek davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … Davanın kısmen KABULÜ ile ,
Davalıların Kocaeli 8. İcra Müdürlüğünün 2019/120034 Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın kısmen iptali ile takibin; … yönünden; teminat mektubu borcu için 300.000,00TL asıl alacak ,40.000,00TL işlemiş faiz, taksitli ticari krediler için 2.474.902,44TL asıl alacak, 270.684,01 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.085.586,45 TL üzerinden, … yönünden; teminat mektubu borcu için 300.000,00TL asıl alacak ,40.000,00TL işlemiş faiz, taksitli ticari krediler için 2.474.902,44TL asıl alacak, 272.840,22 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.087.742,66TL üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %58.80 temerrüt faizi ile takibin devamına … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil banka aleyhine hükmedilen 4.080,00 TL karşı vekalet ücreti haksız ve hukuka aykırı olmakla yapılacak inceleme neticesinde kısmen kabul kararının kaldırılmasını ve davanın dosyada mübrez bilirkişi raporu doğrultusunda ve 27.01.2020 tarihli dava dilekçesinde belirtilen tutarlar üzerinden (yerel mahkeme gerekçeli kararında; taleple bağlılık gereği karar verdiğini belirtmiş ise de) kabul edilmesini, ihtarname tarihi itibarıyla asıl alacak ve faiz alacağı yönünden de alacak tutarının kesinleştiğini, dosyada aksini bildirir ek ya da kök başka bir rapor da bulunmadığı halde bilirkişi raporundaki talep üzerinde hesaplanan sorumluluk tutarları göz önüne alınmadan tam kabul kararı verilmek yerine kısmen kabul kararı verilmesi hukuka ve hakkaniyete aykırı bulunduğunu beyan ile tehiri icra talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; dosya tarihinde baz alınan temerrüt tarihinin yanlış belirlendiğini, faiz hesabının doğru yapılmadığını, ödeme emri ile bilirkişi raporunda belirlenen tutarlar arasında farklılıklar bulunduğunu, davalı …’nun T.İş Bankası A.Ş. Lehine verilen ipotekleri bulunduğunu, söz konusu ipoteklerin kefalet borçlarının teminatını teşkil ettiğini kredi alacağına ilişkin başkaca derdest takiplerin bulunduğunu, yetkili icra dairesi müdürlüğünün Kdz. Ereğli İcra Müdürlüğü olması sebebiyle takibin yetkisiz İcra Müdürlüğünde açıldığını beyan ile; davacı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/06/2021 Tarih – 2020/61 Esas – 2021/396 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davacı banka ile dava dışı Pestilci Dayanıklı Tüketim Malları Yatırım Tic. ve San. Ltd. Şti. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladığı, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği ve Karadeniz Ereğli 2. Noterliği’nin 24/06/2019 tarih, 005667 yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesinin borçlulara gönderildiği, borcun ödenmemesi üzerine davacı tarafından borçlulara karşı Kocaeli 8. İcra Müdürlüğünün 2019/120034 Esas sayılı ilamsız icra takibinin başlatıldığı, ödeme emrine süresinde itiraz edilmesi üzerine eldeki davanın açıldığı, davalıların davanın reddini istediği, ilk derece mahkemesince, asıl borçlu şirketin kullanmış olduğu kredinin muaccel olup olmadığı yönünde alınan bilirkişi raporuna göre ödemelerde gecikme yaşandığı ve TBK’nın 586. maddesi gereği müteselsil kefillere başvurabileceği gerekçesiyle bilirkişi raporu ve taleple bağlılık ilkesi göz önüne alınarak davacı bankanın davalı Mehmet Şaban Pestilci’den; teminat mektubu borcu için 300.000,00TL asıl alacak, 40.000,00TL işlemiş faiz, taksitli ticari krediler için 2.474.902,44TL asıl alacak, 270.684,01 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.085.586,45 TL; …’ndan; teminat mektubu borcu için 300.000,00TL asıl alacak, 40.000,00TL işlemiş faiz, taksitli ticari krediler için 2.474.902,44-TL asıl alacak, 272.840,22 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.087.742,66TL alacağı olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verildiği ve davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında alınan 27.04.2021 tarihli bilirkişi raporunda; her iki davalı açısından teminat mektubu ve krediden kaynaklanan asıl alacak, faiz, BMSV miktarlarının ayrı ayrı belirlendiği anlaşılmaktadır. Davacı vekilinin dava değerinin kalemlerini açıklamak için dosyaya sunmuş olduğu 12.11.2020 tarihli beyan dilekçesinde ise teminat mektubu ve kredi alacağı için sadece asıl alacak ve faiz talep ettiği, BMSV istemediği görülmüştür.
İlk derece mahkemesince bilirkişi raporu ve davacı vekilinin dava ve 12/11/2020 tarihli beyan dilekçesi dikkate alınarak; bilirkişi raporunda BMSV alacağının hesaplanmasına rağmen davacının 12.11.2020 tarihli beyan dilekçesinde alacak kalemlerini yazarken BMSV talep etmemesi nedeniyle bu alacağa hükmedilmediği ve teminat mektubundan kaynaklanan faiz alacağı bilirkişi raporunda davalı … için 44.220,82 TL; davalı … için 44.462,47 TL olarak belirlenmesine rağmen her iki davalı yönünden davacı vekilinin 12/11/2020 tarihli beyan dilekçesi doğrultusunda 40.000,00 TL olarak hükmedildiği, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmakla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Gerekçeli karar başlığında; davacının ve taraf vekillerinin adreslerinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Bakiye 120,60 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/05/2023


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*