Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/905 E. 2022/455 K. 07.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/905
KARAR NO : 2022/455

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/10/2020
NUMARASI : 2019/793 Esas – 2020/602 Karar

DAVACI : … (T.C. NO:…) – ……
VEKİLİ : Av. … – …………………
DAVALI : MÜFLİS CVS MAKİNA İNŞ. SAN. VE TİC. A.Ş. İFLAS İDARESİ (GEBZE 4. İCRA-İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ 2018/30 İFLAS)
VEKİLİ : Av. … – ………………….

DAVA TÜRÜ : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 10/09/2019

KARAR TARİHİ : 07/03/2022
KR. YAZIM TARİHİ : 04/04/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının davalı müflis işveren nezdinde, 01/08/2010 tarihi ile iş sözleşmesinin tek taraflı olarak davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği 28/09/2015 tarihine kadar çalıştığını, davalı firmanın mali durumunun bozulması nedeniyle iflas erteleme kararı aldığını ve iş akdini haklı nedenle feshetme zorunluluğunun hasıl olduğunu, aradan geçen zaman zarfında verilen sözler nedeni ile davacının iyi niyetle işçilik alacaklarının ödenmesini beklediğini, ancak bundan sonuç alınamadığını, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/12/2018 tarih ve 2017/274 Esas sayılı kararları ile davalı firmanın iflasına, iflasın aynı tarih ve saat 11:20 de açılmasına karar verildiğini, iflas dosyasının Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/30 iflas sayısına kaydedildiğini, davacı işçinin 23/01/2019 tarihleri arasında bordrolara yansıtılan ancak ödenmeyen 2014-2015 yılları arasındaki fazla mesai, ücret, Agi, hafta tatili, zam farkı, prim , ikramiye, yıllık izin,. vs. alacaklarından oluşan 43.474,24.-TL iflas masasına kaydını ve bankalarca uygulanan en yüksek faizi ile kendisine ödenmesini talep ettiğini ve dilekçe ekinde alacağının dayanağı olan 23/02/2018 tarihli protokol ve ibra sözleşmesini sunduğunu, davacı işçinin alacak kayıt talebinin İflas İdaresi tarafından reddedildiğini, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin davacı tarafından tek taraflı olarak 28/09/2015 tarihinde feshedildiğini, işten ayrılış kodunun işçi tarafından zorunlu nedenle fesih olarak bildirildiğini, kıdem tazminatı ile bakiye Mayıs 2014/Eylül 2015 yılları arası ücretleri ile yıllık izin ücretleri, bireysel emeklilik kesintisi alacaklarının ödenmediğini, davacı işçinin 40,49.TL saatlik ücret ile 9.110,25.-TL brüt ücret + AGİ ile çalıştığı gibi tüm işçilere servis ve yemek hizmetinin de işverence karşılandığını, davacının 2014 yılından iş sözleşmesinin feshedildiği tarihe kadar ücretlerinin ya hiç yatırılmadığını ya da gecikmeli veya eksik olarak yatırıldığını, davacı işçinin bordrolarda tahakkuk ettirilen ücretin, Agi, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ücretlerinden oluşan ancak ödenmeyen Mayıs 2014/Eylül 2015 2019 yılları arası bakiye ücretlerinin iş yeri ve SGK kayıtları, bordrolar ve banka kayıtları ile sabit olduğunu, bordrolarda bildirilen ücretlerin davacıya eksik ödendiğini, davacıya yıllık izinlerinin kullandırılmadığı gibi ücretinin ödenmediğini, tüm bu nedenlerle iflas idaresince reddedilen alacakların kabulü ile davacının alacaklarının işçilik alacağı olması nedeniyle 1. sıraya kayıt ve kabulüne, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın süresinde açılmadığını, davacı tarafın İİK 206 vd maddelerinde belirtildiği gibi usulüne uygun alacak kaydı başvurusunda bulunmadığını, davacı tarafın başvuru harcını ve gider avansını yatırmadığı gibi alacağa ilişkin evrak asıllarını da başvuru esnasında ibraz etmediğini, davacı işçinin alacak kayıt başvurusunda işçilik alacaklarının hangi kalemlerden oluştuğunu bildirmediğini, davacı işçinin kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, izin ücreti, AGİ, prim, ikramiye, bireysel emeklilik kesintisi vs alacaklarının miktarını belirtmediğini, İflastan önce dava açılmamış ve iflas ile birlikte alacak kayıt talebinde bulunulmuş alacağın iflas idaresince reddedilmiş olanların (15) gün içerisinde Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açmak zorunda olduğunu, İflas tarihinden önce açılmış ve kesinleşmemiş davaların araştırılarak davacının iş bu davaya konu kayıt kabul talebine ilişkin derdest dava bulunması halinde davanın usulden reddine, karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … 1-44.276,07 TL toplam alacağın Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/30 İflas numaralı iflas masasına 1. Sıra alacak olarak KAYIT VE KABULÜNE, fazlaya ilişkin istemin reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacak kayıt talebinde talep etmiş oldukları İflas tarihine kadar işlemiş %13,20 işlemiş faiz ile birlikte alacağımızın Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/30 iflas masasına 1. sıraya Kayıt ve Kabulü yönünde karar verilmemesi ve alacaklarımız için 27/12/2018 iflas tarihine kadar işlemiş faiz hesaplanmaması, İİK’nın 196. gereğince iflas tarihinden sonra işleyecek faiz taleplerinin reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı tarafça, istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/10/2020 Tarih – 2019/793 Esas – 2020/602 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; alacağın iflas masasına kayıt kabulü istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davacının, davalı müflis şirketindeki 2014-2015 yıllarındaki çalışmasından kaynaklı 43.474,24 TL alacağının, alacağın doğum tarihinden itibaren faizi bile birlikte iflas masasına kaydını 23/01/2019 tarihinde talep ettiği, kayıt kabul talebinin reddedilmesi üzerine eldeki davayı açtığı, ilk derece mahkemesince bilirkişiden alınan 10/04/2020 tarihli rapora göre davacının, davalı müflis şirketle yaptığı protokol de dikkate alındığında 43.474,24 TL alacak ile protokole göre 801,83 TL faiz alacağı bulunduğunun belirlendiği, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.

1-Kamu düzeni yönünden yapılan istinaf incelemesinde;
Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/12/2018 tarih, 2017/2018 E. 2018/1132 K. Sayılı kararı ile davalı şirketin iflasına karar verildiği, davalının kayıt kabul başvurusunun 27/06/2019 tarihinde reddedildiği ve davacıya 31/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacının, dava açmadan önce arabuluculuğa müracaat ettiği, arabuluculuk sürecinin anlaşma ile sonuçlanmaması üzerine eldeki davayı açtığı, bu arada alacak kayıt talebinin reddi kararının davacıya tebliğinden itibaren (15) günlük hakdüşürücü süresinin geçtiği görülmektedir.
Ancak, Dairemizin 27/01/2020 tarih, 2019/1694 E., 2020/84 K., 2020/40 E., 2020/91 K., 05/02/2020 tarih, 2020/215 E., 2020/156 K., 19/02/2020 tarih, 2020/343 E., 2020/247 K. sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, kayıt kabul davalarının arabuluculuk dava şartına tabi olmadığı ancak aynı davalı hakkında açılan kayıt kabul davalarında ilk derece mahkemesince arabuluculuğa müracaat edilmesi dava şartı olarak kabul edilerek davaların arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği gerekçesi ile usulden reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesince bu şekilde geliştirilen uygulama nedeni ile eldeki davada olduğu gibi bir çok alacaklının bu kez (15) günlük hak düşürücü süre içerisinde arabuluculuğa müraacat edilerek davaların arabuluculuk son tutanağının imzalanmasından sonra açıldığı, anılan dosyalar ile dairemize istinaf incelemesine gelen diğer dosyalardan bilinmektedir.
Gelişen bu uygulama nedeni ile, öncelikle arabuluculuğa müracaat eden ve bu arada İİK’nın 235. Maddesinde belirlenen (15) günlük hak düşürücü süreyi geçiren davacıların davalarını hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmesi halinde davacıların mahkemeye erişim hakkının sınırlanmasına neden olunacaktır. Bu davalı hakkında açılan kayıt kabul davaları ile sınırlı olarak, kayıt kabul talebinin reddinin tebliği ile başlayan (15) günlük sürenin arabuluculuğa müracaat edilmesi ile durduğu ve arabuluculuk son tutanağının imzalanmasından itibaren duran sürenin tekrar başladığı kabul edilerek (6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.16), arabuluculuğa müracaat öncesi ve son tutanağın imzalanması ile dava açılması arasında geçen sürenin (15) günlük hak düşürücü süreyi geçmemesi halinde davanın süresinde açıldığı kabul edilerek davanın esasının incelenmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Eldeki uyuşmazlıkta, davacının red kararının kendisine telbiğinden sonra (15) günlük süre içerisinde 09/08/2019 tarihinde arabuluculuğa müracaat ettiği, arabuluculuk son tutanağının 09/09/2019 tarihinde imzalandığı, davanın 10/09/2019 tarihinde açıldığı, yukarıdaki açıklamalara göre davanın süresinde açıldığının kabulünün gerektiği anlaşılmıştır.
2-Davacı vekilinin istinaf isteminin incelenmesinde;
Davacının işçilik alacakları için müflis şirket protokol imzalandığı, dosyaya getirtilen SGK kayıtları, protokol ve diğer delillerin incelenmesi ile hazırlanan 10/04/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre davacının, 43.474,24 TL alacak ile protokole göre 801,83 TL faiz alacağı bulunduğu, davacının eldeki davada 43.474,24 TL alacağının iflas tarihine kadar ki en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte kayıt ve kabulü ile İİK’nın 196. Maddesine göre faiz talep ettiği görülmektedir. Dosyadaki protokol ve bilirkişi raporuna göre davacının 43.474,24 TL işçilik alacağının iflas masasına kaydının gerektiği sonucuna varılmıştır. Her ne kadar, iflas tarihinden önceki dönem için davalı temerrüte düşürülmediğinden işlemiş faize hükmedilemeyecek ise de istinaf edenin sıfatı da dikkate alınarak protokol hükümlerine göre hesaplanan 803,83 TL işlemiş faiz alacağının da iflas masasına kaydının gerektiği anlaşılmıştır.
İİK’nın 196. maddesine göre talep edilen faiz alacağına ilişkin istinaf isteminin incelenmesinde; İİK’nın 195. maddesine göre iflasın açılması ile birlikte müflisin borçları muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler de asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. İİK’nın 196. Maddesine uyarınca, iflasın açılmasından sonra da işleyeme devam ederse de, bu hükme göre tahakkuk edecek faiz ödemeleri 195. Maddeye göre hesaplanan ana paralar ödendikten sonra bakiyesi üzerinden yapılır. Bu nedenle, iflastan sonraki dönem için faiz hesabı yapılası infazda tereddüte yol açacağından, kayıt kabul kararında iflastan sonrası dönem faizine ilişkin hüküm kurulması doğru olmayacaktır (Yargıtay 23. HD. 16/06/2015 tarih, 2014/9156 E., 2015/4635 K.).
Bu açıklamalara göre istinafa konu karar incelendiğinde; ilk derece mahkemesince 43.474,24 TL işçilik alacağının ve protokol hükümlerine göre hesaplanan 803,83 TL işlemiş faiz alacağından oluşan 44.276,07 TL alacağın iflas masasına kaydına karar verildiği halde gerekçeli kararda “ayrıca masaya başvuru dilekçesinde birikmiş işlemiş faiz talebi bulunmadığından ve Mahkememiz masaya müracaat talebiyle bağlı olduğundan işlemiş faiz hesabı da yapılmayarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur” denilmesi sureti ile hüküm ile gerekçeli karar arasında çelişki çıkarılması nedeni ile kararın kamu düzeni gereğince kaldırılmasına, davacının diğer tüm istinaf istemlerinin esastan reddine ve düzeltilmiş gerekçe ile yeniden karar verilmesi gerekmiştir.
Gerekçeli karar başlığında; taraf vekillerinin adreslerinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kararın HMK’nın 355. maddesi uyarınca kamu düzeni gereği kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından; dairemizce davanın esası hakkında HMK’nın 353-(1)-b)-2) madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE;
1-)Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/10/2020 Tarih – 2019/793 Esas – 2020/602 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince kamu düzeni gereğince KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE ,
44.276,07 TL toplam alacağın Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/30 İflas numaralı iflas masasına 1. Sıra alacak olarak KAYIT VE KABULÜNE, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin yatan 44,40-TL harçtan mahsubu ile eksik yatan 10,00.-TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
c-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 peşin harç ve 400,00 TL bilirkişi ücreti, 36,00 TL müzekkere, tebligat ve diğer giderler olmak üzere toplam 524,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan, AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 3.400,00 TL vekâlet ücretinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
e-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek suretiyle, 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
2-)İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-Bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
b-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
c-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
d-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
e-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
f-Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.07/03/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*