Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/896 E. 2022/507 K. 07.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :2021/896
KARAR NO :2022/507

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :13/01/2021
NUMARASI :2019/791 Esas – 2021/17 Karar

DAVACI :……
VEKİLİ :……
DAVALI :……
:……
VEKİLİ :……

DAVA TÜRÜ :Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ :10/09/2019

KARAR TARİHİ :07/03/2022
KR. YAZIM TARİHİ :17/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı müflis işveren nezdinde 24/07/2006 tarihi ile iş sözleşmesinin tek taraflı olarak işverenin içine düştüğü maddi sıkıntılar nedeni ile işveren tarafından feshedildiği, 26/12/2016 tarihine kadar çalıştığını, davalı firmanın mali durumunun bozulması nedeni ile iflas erteleme kararı aldığını ve bu çerçevede almış olduğu işletmesel karar ile işçi çıkarma yoluna başvurduğunu, aradan geçen zaman zarfında verilen sözler nedeni ile davacının iyi niyetle işçilik alacaklarının ödenmesini beklediğini, ancak bir sonuç alamadığını, davacının 21/01/2019 tarihinde bordrolara yansıtılan ancak ödenmeyen 2014-2016 yılları arasındaki fazla Mesai, Ücret, AGİ, Hafta Tatili, Zam Farkı, Prim, İkramiye, Yıllık İzin, Bireysel Emeklilik vs. alacaklarından oluşan 76.976,91-TL ücret, 44.458,39-TL kıdem tazminatı, 10.419,17-TL ihbar tazminatı alacağı olmak üzere toplam 131.854,47-TL alacaklarının iflas masasına kaydını ve en yüksek banka mevduat faizi ile kendisine ödenmesini talep ettiğini, dilekçe ekinde davacının alacaklarını listeleyen belge, kıdem ve ihbar tazminatı bordrolarını ve 26/12/2016 tarihli fesih bildirimini sunduğunu, alacak kayıt talebinin iflas idaresi tarafından reddi üzerine arabuluculuk yoluna başvurulmuşsa da anlaşma sağlanamadığını, davacının 34,34-TL saatli ücret ile 7.726,50-TL Brüt Ücret 123,53 AGİ ile çalıştığı gibi tüm işçilere işyerinde servis ve yemek hizmetinin de işveren tarafından karşılandığını, davacının 2014 yılından iş sözleşmesinin feshedildiği tarihe kadar ücretlerinin ya hiç yatırılmadığını ya da gecikmeli veya eksik olarak yatırıldığını, davacıya yıllık izinleri kullandırılmadığı gibi ücretinin de ödenmediğini, iflas idaresi tarafından işyeri ve SGK kayıtları ile sabit olan davacının işçilik alacaklarının reddinin hatalı olduğunu, tüm bu nedenlerle reddedilen 76.976,91-TL ücret alacağı, 44.458,39-TL kıdem tazminatı, 10.419,17-TL ihbar tazminatı alacaklarının kabulüne, davacının alacaklarının işçilik alacağı olması nedeni ile 1. sıraya kayıt ve kabulü ile 27/12/2018 İflas Tarihine kadar en yüksek banka mevduat faizin de hesaplanmasına, tüm alacak kalemleri için İİK 196. madde gereğince iflasın açılması ile birlikte işleyecek faizin de hesaplanmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın sıra cetvelinin ilanından ya da İİK’nın 223. maddesi gereği tebligata elverişli adresin bildirerek yazı ve tebliğ masrafı vermiş ise, sıra cetveli ve derece kararının tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde dava açmak zorunda olduğunu, iş bu davanın süresinde açılmadığını, kabul anlamına gelmemek şartıyla davacının alacak kayıt başvurusunda bulunduğu dava konusu alacağın zaman aşımına uğradığını, davacının İİK’nın 206 vd. maddelerinde belirtildiği gibi usulüne uygun alacak kaydı başvurusunda bulunmadığını, başvuru harcını ve gider avansını yatırmadığı gibi alacağa ilişkin evrak asıllarını da başvuru esnasında ibraz etmediğini, iflas masasına alacak kayıt başvurusu yaparken İİK’nın 219. maddesi gereğince alacaklılar ve istihkak iddiasında bulunanlar alacaklarını ve istihkaklarını ilândan bir ay içinde kaydettirmeleri ve delillerinin (Senetler ve Defter Hulâsaları, vs.) asıl veya musaddak suretlerini tevdi eylemeleri gerektiğini, davacı tarafça alacağın dayanağı belge asıllarını (Çek, Senet, Gerekçeli Karar, Kesinleşme Şerhi, Ticari Defter Kayıtları, Protokol vs.) veya tasdikli örneklerini ve hesaplamaya yarar belgeleri alacak kayıt başvuru dilekçesi ekinde sunulmadığından alacak kayıt talebinin reddedildiğini, davacının alacak kayıt talebinde bulunurken alacak taleplerini somutlaştırmadığını, davacının alacak kayıt başvurusunda işçilik alacaklarının hangi kalemlerden oluştuğunu bildirmediğini, İşçi Kıdem ve İhbar Tazminatı, Fazla Mesai, Hafta Tatili, İzin Ücreti, AGİ, Prim, İkramiye, Bireysel Emeklilik Kesintisi vs. alacaklarının miktarını belirtmediğini, sadece toplam alacak tutarını belirttiğini, ancak bu alacak kalemlerinin her birinin faiz türü ve miktarının ve temerrüt olgusunun farklı şartlara tabi olup, alacak kalemlerinİn ayrıntılı belirtilmesi gerektiğini, yapılan ödemelerin de öncelik sırasına göre mahsup edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davacının alacak kayıt talebinin haklı olarak reddedildiğini, icra takibine konu edilen alacaklarına ilişkin olarak takibe konu evrak asılları veya icra müdürlüğünce tasdik edilmiş örnekleri ile hesaplamaya yarar Takip Talebi, Kapak Hesabı, Ödeme Emri ve diğer evrakların sunulması gerektiğini, kayıt kabul davalarında alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak tasfiye sonunda anlaşılabildiğinden maktu karar ve ilam harcı alınması ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davacının alacak kayıt talebi dilekçesi ve ekleri alacağını teşvik eder mahiyette olmadığından ve alacak yargılamayı gerektirdiğinden haklı olarak iflas idaresince İİK’nın 219, 230, 232, 233 uyarınca reddedildiğini, tüm bu nedenlerle; davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından ve derdest dava bulunması halinde usulden reddine, aksi halde esastan reddini talep ve beyan etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın kabulüne, 76.976,91-TL ücret alacağı, 44.458,39-TL kıdem tazminatı alacağı, 10.419,17-TL ihbar tazminatı alacağı olmak üzere toplam 131.854,47-TL’nin Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/30 İflas sayılı iflas masasına 4. sıra alacak olarak kayıt ve kabulüne, Davacı vekilinin işlemiş faiz ve İİK 196. madde gereğince işleyecek faiz taleplerinin reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; anılan düzenleme gereğince alacak kalemleri için işlemiş faiz hesaplanmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, en azından temerrrüt şartının yerine gelmediği ihtimalde dahi kıdem tazminatı için iş sözleşmesinin feshi tarihi olan 26/12/2016 tarihinden 27/12/2018 iflas tarihine kadar işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte hesaplanarak 1. sıraya kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerektiğini, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kurulmasından önce Müflis CVS Ltd. Şti. Tarafından Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/42 Esas sayılı dosyasından 28.01.2015 tarihinde verilen İflas Erteleme Kararı bulunmakta olduğunu, davacı işçinin alacağı İflas Erteleme Tedbir Kararı devam ederken 26/12/2016 tarihinde doğmuş olduğunu, bu sebeple İflas Erteleme süresi içerisinde doğan işçi alacaklarının 1 yıllık istisna kapsamında olduğunu, davacı işçi alacaklarının 1. sıraya Kayıt ve Kabulüne Karar verilmek gerekirken 4. sıraya kayıt ve kabulüne karar verilemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kısa karar da alacaklarının Gebze 4. İcra Müdürlüğünün 2018/30 iflas Masasına 1. sıraya Kayıt ve Kabulü yönünde karar verilmemesinin ve alacakları için 27/12/2018 iflas tarihine kadar işlemiş faiz hesaplanmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu istinaf kanun yoluna başvurma zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.

DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/01/2021 tarih, 2019/791 Esas – 2021/17 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, işçilik alacağının iflas masasına kayıt kabul ve sıraya itiraza ilişkindir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Eldeki uyuşmazlıkta davacı; davalı müflis işveren nezdindeki iş sözleşmesinin tek taraflı olarak işveren tarafından feshedildiğini, davalı firmanın mali durumunun bozulması nedeni ile iflas erteleme kararı aldığını beyanla, ödenmeyen 2014-2016 yılları arasındaki ücret alacakları ile ihbar ve kıdem tazminatı alacaklarının 1. sıraya kayıt ve kabulü ile 27/12/2018 İflas tarihine kadar en yüksek banka mevduat faizin ve tüm alacak kalemleri için İİK’nın 196. madde gereğince iflasın açılması ile birlikte işleyecek faizin de hesaplanmasını talep etmiştir.
Davalı İflas İdaresi zamanaşımı def’i de bulunarak, davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; somut davada, davacının Maaş, Kıdem Tazminatı, İhbar Tazminatı alacaklarının, İİK’nın 206. maddesinin birinci sırasında yer alan alacaklardan olduğunu, bu nedenle iflas tarihinden geriye doğru bir yıllık alacakların birinci sıraya, geri kalan kısmının ise dördüncü sıraya kaydının gerektiğini, davacının iş akdinin 26/12/2016 tarihinde feshedildiği, işçilik alacaklarının 26/12/2016 fesih tarihi itibariyle tahakkuk ettiğini, müflis CVS Makina İnş. San. ve Tic. A.Ş. hakkında 27/12/2018 tarihinde iflas kararı verilmiş olup, iflas tarihinden geriye doğru bir yıl, yani 27/12/2017 tarihinden önce doğan davacının işçilik alacaklarının yukarıda değinilen yasal düzenlemeler gereğince imtiyazlı alacak olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, 76.976,91-TL ücret alacağı, 44.458,39-TL kıdem tazminatı alacağı, 10.419,17-TL ihbar tazminatı alacağı olmak üzere toplam 131.854,47-TL’nin Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/30 İflas sayılı iflas masasına 4. sıra alacak olarak kayıt ve kabulüne, davacı vekilinin işlemiş faiz ve İİK’nın 196. madde gereğince işleyecek faiz taleplerinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İİK 206/4. fıkrası gereğince, birinci sırada kaydı gereken alacaklar;
“A) İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları,
B) İşverenlerin, işçiler için yardım sandıkları veya sair yardım teşkilatı kurulması veya bunların yaşatılması maksadıyla meydana gelmiş ve tüzel kişilik kazanmış bulunan tesislere veya derneklere olan borçları,
C) İflâsın açılmasından önceki son bir yıl içinde tahakkuk etmiş olan ve nakden ifası gereken aile hukukundan doğan her türlü nafaka alacakları” olarak sayılmıştır. Yani tüm işçilik alacakları 1. sıraya kaydı gereken imtiyazlı alacak değildir.
Yine İİK’nın 206/5. fıkrasında ise;
“Bir ve ikinci sıradaki müddetlerin hesaplanmasında aşağıdaki süreler hesaba katılmaz:
1.İflâsın açılmasından önce mühlet de dahil olmak üzere geçirilen konkordato süresi,
2.İflâsın ertelenmesi süresi,
3.Alacak hakkında açılmış olan davanın devam ettiği süre,
4.Terekenin iflâs hükümlerine göre tasfiyesinde, ölüm tarihinden tasfiye kararı verilmesine kadar geçen süre.” düzenlemesi yer almaktadır.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2015/351 Esas 2015/8323 Karar sayılı ilamında; ”İİK’nın 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekir. İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. İİK’nın 196/3. maddesi uyarınca asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödenir.” belirtilmektedir.
İmtiyazlı olarak kabul edilen işçilik alacakları, İİK’nın 206/a maddesine göre, iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflas nedeni ile iş ilişkisinin sona ermiş olması üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları olarak düzenlenmiş olup, anılan düzenleme uyarınca iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş maaş alacakları 1. sıraya kaydedilebilecektir.
Somut olayda; davacı tarafça davaya konu alacak kalemleri için işlemiş faiz hesaplanmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, en azından temerrüt şartının yerine gelmediği ihtimalde dahi kıdem tazminatı için iş sözleşmesinin feshi tarihi olan 26/12/2016 tarihinden 27/12/2018 iflas tarihine kadar işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte hesaplanarak 1. sıraya kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerektiği, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kurulmasından önce Müflis CVS Ltd. Şti. Tarafından Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/42 Esas sayılı dosyasından 28/01/2015 tarihinde verilen İflas Erteleme Kararı bulunmakta olduğunu, davacı işçinin alacağı “İflas Erteleme Tedbir Kararı” devam ederken 26/12/2016 tarihinde doğmuş olduğu, bu sebeple İflas Erteleme süresi içerisinde doğan işçi alacaklarının 1 yıllık istisna kapsamında olduğu davacı işçi alacaklarının 1. sıraya kayıt ve kabulüne karar verilmek gerekirken 4. sıraya kayıt ve kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu itirazen ileri sürülmüş ise de; Davacı işbu davada 2014-2016 yılları arasındaki Fazla Mesai, Ücret, AGİ, Hafta Tatili, Zam Farkı, Prim, İkramiye, Yıllık İzin, Bireysel Emeklilik vs. alacaklarını talep etmiş olup, dava dışı Şirketin iflas tarihi göz önüne alındığında, yerel mahkeme kararı yasaya uygundur.
Bununla birlikte; Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin konuya ilişkin kararlarında; İİK’nın 195/1. maddesinin “Borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılması müflisin borçlarını muaccel kılar. İflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları anaya zammolunur.” hükmü uyarınca, iflas tarihine kadar doğan iflas alacağı ve fer’ileri ile takip masrafları konusunda uzman bilirkişiden rapor alınıp, belirlenen tutarın kayıt ve kabulüne karar verilmesi, İİK’nın 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerektiği, iflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılacağı, İİK’nın 196/3. maddesi uyarınca asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödeneceği, kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşeceği ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceğinin ancak bu aşamada anlaşılabileceğinin hükme bağlandığı, iflas masasına başvuru talebi ile kayıt kabul davaları birbirine sıkı sıkıya bağlı olup, davacının başvuru dilekçesinde faiz talep etmediği anlaşılmakla, yerel mahkemenin davacının faiz talebinin reddi kararı da isabetli görülmüştür.
Diğer yönden, bir yıllık sürenin hesaplanmasında şirketin daha önce iflasının açıldığına dair bir iddia ileri sürülüp delil sunulmadığı,şirket tarafından Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan iflas erteleme davasının mahkemece reddedildiği, karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddedildiği, iflas davası açılmasının, İİK’nın 165/1. maddesi anlamında iflasın açılması anlamına gelmeyeceği, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi’ne TEMYİZ yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
07/03/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*