Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/541 E. 2021/2263 K. 24.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/541 – 2021/2263
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/541
KARAR NO : 2021/2263

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :22/10/2020
NUMARASI :2018/759 Esas – 2020/438 Karar

DAVACI :YAPI VE KREDİ BANKASI AŞ. – Levent, Çamlık Sok. Yapı Kredi Plaza D Blok Beşiktaş/İSTANBUL
VEKİLİ :……
DAVALI :……
:……
:3-ÇAVUŞOĞULLARI REKLAM ORGANİZASYON NAKLİYE PETROL TARIM İNŞAAT GIDA TURİZM HAYVANCILIK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – Fatih Sultan Mah. Ertuğrul Gazi Bulvarı No:123 Derince/KOCAELİ
VEKİLİ :……
:4-DERİNCE KUYUMCULUK GIDA İNŞAAT NAKLİYE MEDİKAL TURİZM SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – Sırrıpaşa Mah. Denizciler Cad. No:103/1 Derince/KOCAELİ
:5-SEÇA TEKSTİL TURİZM AKARYAKIT NAKLİYAT İNŞAAT PAZARLAMA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – Ömerağa Mah. İstiklal Cad. No:138 İzmit/KOCAELİ
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :31/12/2018

KARAR TARİHİ :24/12/2021
KR. YAZIM TARİHİ :21/01/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun davacı bankaya müracaat ederek Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’ni imzaladığını, davacı banka tarafından …… numaralı ticari kredi sözleşmesinin düzenlenerek davalı borçluya teslim edildiğini, davalı borçlunun borcunu ödemekte temerrüde düşmesi nedeniyle hesabı kat edilerek bu hususun kendisine ve kefillere ihtarname ile bildirildiğini, borcun ödenmemesi üzerine girişilen icra takibine borçlu ve kefillerin itirazda bulunduklarını, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı borçlunun davacı banka tarafından gönderilen hesap ekstrelerine bugüne kadar itirazda bulunulmadığını, davalı borçlu ve kefillerin serbest iradesiyle imzaladığı sözleşmeler çerçevesinde yer alan hükümler çerçevesinde banka tarafından gerekli faiz hesaplamaları yapılarak borçluya bildirilmiş olduğunu, ekstrelerde bildirilen son ödeme gününde ödeme yapmayarak temerrüde düştüğünü belirterek borçlu ve kefillerin icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar Çavuşoğulları Reklam Org. Nak. Petrol Tarım İnş. Gıda Tur. Hayvancılık San. ve Tic. Ltd. Şti. ile …. cevap dilekçesinde özetle; akdedilen kredi sözleşmesinin tüketici işlemi olduğunu, huzurdaki davaya bakmaya Tüketici Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacı bankanın alacak taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davacı bankanın icra takibinin yasaya uygun olmadığını, öncelikle asıl kredi borçlusu olan Çavuşoğulları Reklam Org. Ltd. Şti. hakkında takip yapması gerektiğini, kefalet sözleşmesi ve müteselsil kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunu, davacı bankanın dayandığı kefalet sözleşmesinin matbu bir sözleşme olduğunu, sözleşme hükümlerinin müzakere edilmediğini, kefil olanların müteselsil kefalet hakkında hiçbir şekilde bilgi sahibi olmadıklarını, davacı bankanın alacak miktarını kabul etmediklerini, mevcut kredilerin KGF kapsamındaki kredilerden olduğunu, bankanın KGF den kredi riskini tahsil ettiğini, davacı bankanın yıllık faiz oranı üzerinden işlemiş faiz ve takip sonrası işleyecek faiz talebi ve %5 oranında BSMV talep etmesinin yerinde olmadığını, haksız şart ve genel işlem koşulu maddeleri hükümlerine göre hukuka aykırı olduğunu, kredi kullanırken faiz oranları hakkında hiçbir açıklama yapılmadığını, davacı bankanın faiz oranlarını tek taraflı olarak belirlediğini, banka kayıtlarının tek ve kesin delil olamayacağını belirterek davanın reddine, likit olmayan alacak talebi ile reddedilen miktar üzerinden %20 icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalıların davaya cevap vermedikleri anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile,davalıların Kocaeli 8. İcra Müdürlüğünün 2018/55872 Esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazın kısmen iptaline takibin davalı Çavuşoğulları Reklam Organizasyon Nak. Petrol Tarım İnş. Gıda Turizm Hayvancılık San. Ve Tic. Ltd. Şti. Yönünden 138.321,46-TL asıl alacak, 21.374,25-TL işlemiş faiz ve 1.068,72-TL BSMV olmak üzere toplam 160.764,43-TL üzerinden, diğer davalılar yönünden 138.321,46-TL asıl alacak, 14.420,96-TL işlemiş faiz ve 721,05-TL BSMV olmak üzere toplam 153.463,47-TL üzerinden, hüküm altına alınan asıl alacağa yönelik olarak davalılar aleyhine takip tarihinden tahsil tarihine kadar işletilecek %27 temerrüt faizi ve faizin %5 i oranında gider vergisi üzerinden devamına, Alacak likit olduğundan İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca, 138.321,46-TL üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine, fazlaya yönelik talebin reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalılar Çavuşoğulları Reklam Organizasyon Nakliye Petrol Tarım İnşaat Gıda Turizm Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, …… ile ……vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalılar Çavuşoğulları Reklam Organizasyon Nakliye Petrol Tarım İnşaat Gıda Turizm Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, …… ile …… vekili istinaf dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğunu, davacı bankanın alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacı bankanın icra takibinin yasaya uygun olmadığını, kefalet sözleşmesinin ve müteselsil kefalet sözleşmelerinin geçersiz olduğunu, kefalat sözleşmelerinde davalı ……, …… , davalı …… ve …… ‘nun muvafakat beyanı yazısı verdiklerini davalı bankaya gittiklerini hatırlamadıklarını, bu 4 kişinin de belgelerde varsa bu imzaları da kabul etmediklerini ve bu 4 kişinin dava dosyasında görmediği, bankaya ait GKS ve diğer kefalet ve sair belgelerdeki imzalarına da itirazda bulunduklarını, davacı bankanın alacak miktarının, işlemiş faiz ve faiz oranları kesinleşmemiş olup, bu miktarlara itiraz ettiklerini ve alacak miktarını, talep edilen işlemiş faiz ve faiz oranın kabul etmediklerini, bu hususta, alacak miktarının, işlemiş faiz ve faiz oranının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasını talep ettiklerini, davacı bankanın yıllık %27,00 faiz oranı üzerinden işlemiş faiz ve takip sonrası işleyecek temerrüt faiz talebi ve %5 oranında BSMV talep etmesinin hukuken yerinde olmadığını, davalılara kredi kullanırken söz konusu faiz oranları hakkında hiçbir açıklama yapmadığını, davalılar ile davacı banka arasında akdedilen kredi sözleşmesinin davacı banka tarafından matbu, standart ve boş olarak hazırlandığını, boş olan bazı kısımların rakam, isim ve adres yazılarak doldurulduğunu, sözleşmenin güçlü tarafı olan davacı bankanın tek taraflı olarak söz konusu faiz oranlarını belirlediğini ve davalılar aleyhine icra takibi başlattığını, dolayısıyla davalı bankanın yıllık %27 faiz oranı üzerinden işlemiş faiz ve takip sonrası işleyecek faiz talebi ve %5 oranında BSMV talep etmesinin genel işlem koşulu ve haksız şart olduğunu, davacı bankanın dava dilekçesinde kredi sözleşmesinin ilgili maddesi gereği kendisine ait banka kayıtlarının tek ve kesin delil olduğunu iddia ettiğini, huzurdaki davada davacı tarafın %20 icra inkar tazminatı talebinde bulunduğunu, bu hususta emsal Yargıtay kararlarında geçtiği üzere davalıların itirazına konu alacak miktarları kesin ve belirlenebilir olmadığını, ilk derece mahkemesi kararında %20 inkar tazminatı, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden asıl borçlu ve diğer davalı 4 farklı kefillerin ne miktarda sorumlu olduklarına ilişkin hükümde açıklık olmadığını, bu yönden de hüküm fıkrasının yerinde ve isabetli olmadığını, ilk derece mahkemesinde davaya konu edilen alacak iddiası hakkında aldırılan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık bir rapor olmadığını, bu sebeple de eksik rapor ile kurulan hükmün de isabetli olmadığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/10/2020 tarih, 2018/759 Esas – 2020/438 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı banka ile kredi müşterisi ve kefil sıfatıyla hareket eden davalılar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı alacak nedeniyle davacı tarafından başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılan ve mahkemece hükme esas alınan asıl ve ek bilirkişi raporlarındaki tespit ve değerlendirmelerin hukuken isabetli ve yerinde olmasına ve mahkemenin kanıtları takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalıların imza incelemesi yapılmasına yönelik istinaf itirazlarının, 6100 sayılı HMK’nın 357/1 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar istinaf aşamasında dinlenemeyeceğinden ve yeni delillere dayanılamayacağından, yerinde olmadığının; yerel mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen, kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir aykırılığın bulunmadığı,kararın hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca; davalılar Çavuşoğulları Reklam Organizasyon Nakliye Petrol Tarım İnşaat Gıda Turizm Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, …… ile…… ‘nun İSTİNAF BAŞVURULARININ ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 10.981,81 TL istinaf karar harcından, istinafa gelirken peşin alınan 2.362,3 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 8.619,51 TL istinaf karar harcının davalılar Çavuşoğulları Reklam Organizasyon Nakliye Petrol Tarım İnşaat Gıda Turizm Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, …… ile …… ‘dan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302/5 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,

4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-6100 sayılı HMK’nın’nın 359-(4) maddesi uyarınca temyizi kabil kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi’ne TEMYİZ yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.24/12/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*