Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/476 E. 2021/2103 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/476 – 2021/2103
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/476
KARAR NO : 2021/2103

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ….
ÜYE : …
ÜYE : ….
KATİP : ….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :28/10/2020
NUMARASI :2019/1098 Esas – 2020/633 Karar

DAVACI :QNB FİNANSBANK A.Ş. –
VEKİLİ :Av. ….
DAVALI :HASIMSIZ
DAVANIN KONUSU :Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ :19/11/2019

KARAR TARİHİ :03/12/2021
KR. YAZIM TARİHİ :29/12/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı bankanın, Vakıflarbankası T.A.O Sultan Orhan/Gebze Kocaeli Şubesi’ne ait 03.01.2017 keşide tarihli 41.500,00 TL bedelli ve keşidecisi (…) olan çeki, müşterisi olan …’den ciro yolu ile aldığını, söz konusu çekin yine müvekkili banka tarafından 03.01.2017 tarihinde ibraz edildiğini ve karşılıksız çıkması nedeni ile arkası da yazıldığını, işbu çekin, işleme konulmak üzere müvekkili bankanın OSDEM Kocaeli-2 şubesi’nden Sanayi Yolu Gebze Şubesi’ne kargo aracılığı ile gönderildiğini, ancak kargoyu teslim alan MNG kargo şirketinin MN379579 kargo numarası ile evrakı kaybettiğini ve bulunamadığını müvekkili bankaya bildirdiğini, çekin şu durumda zayi olduğunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 818. maddesi yollamasıyla uygulanacak 757. maddesi hükmü doğrultusunda söz konusu çekin iptaline karar verilmesini, müvekkilinin hamili olduğu çekin dava sonuna kadar ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve ilgili bankaya müzekkere yazılmasını talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … davanın reddine, karar kesinleştiğinde ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ve bu hususta ilgili banka şubesine müzekkere yazılmasına, davacı tarafça yatırılan teminatın HMK’nın 392/2 maddesi uyarınca ödeme yasağının kalkmasından veya kararın kesinleşmesinden itibaren 1 ay içinde tazminat davası açılmaması halinde davacıya iadesine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; iptali istenen çekin dava dilekçelerinde de belirttikleri gibi ibraz edildikten sonra kaybedildiğinin, bu nedenle ibraz tarihine dikkat edilmeden eksik inceleme ile verilen kararın kaldırılması gerektiğini, ilk derece mahkemesinin kararına dayanak olarak aldığı çekin ibraz edildiğini bildiren müzekkere cevabı tetkik edildiğinde de ibraz tarihinin dava dilekçelerinde de belirttikleri kaybolmadan önceki ibraz ve keşide tarihi olduğunun görüleceğinin, bu nedenle de sadece ibraz bilgisine dayanarak gerekli tarih incelemesi yapılmadan verilen kararın hatalı olduğunu, davaya konu çekin ibraz tarihine yönelik beyanda da bulunmalarına rağmen itirazlarının incelenmeden istirdat için süre verilmesinin ve neticesinde haklı davalarının reddedilmesinin hatalı olduğunu, ilk derece mahkeme tarafından tarihlere dikkat edilmeden sadece ibraz bilgisine dayanarak taraflarına istirdat davası açılmasına yönelik süre verildiğini, dosyadaki beyanlarının çerçevesinde davalarının kabulüne karar verilmesi gerekirken istirdat için süre verilmesinin hatalı olduğunun, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da ibrazdan sonra zayi olan çek hakkında da kıymetli evrakın zayi olması sebebiyle iptal davası açılabileceğinin belirtildiğini, somut olayda çekin ibrazdan sonra zayi olduğunu ve çekin ortaya çıkmadığını, bu nedenle davacı banka tarafından da aleyhe bir durum doğmaması adına bu çekin iptal davasınının açıldığını beyan ederek, öncelikle istinaf incelemesinin sonuna kadar hükmün icra edilebilir tüm alacak kalemleri açısından icranın geri bırakılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/10/2020 Tarih – 2019/1098 Esas -2020/633 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının çek iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davacı bankanın, Vakıflarbankası T.A.O Sultan Orhan/Gebze Kocaeli Şubesi’ne ait 03.01.2017 keşide tarihli 41.500,00 TL bedelli ve keşidecisi (…) olan çeki, müşterisi olan …’den ciro yolu ile aldığı, söz konusu çekin yine davacı banka tarafından 03.01.2017 tarihinde ibraz edildiği ve karşılıksız çıkması nedeni ile arkasının yazıldığı, davaya konu çekin işleme konulmak üzere davacı bankanın OSDEM Kocaeli-2 Şubesi’nden Sanayi Yolu Gebze Şubesi’ne kargo aracılığı ile gönderildiği, ancak kargoyu teslim alan MNG kargo şirketinin MN379579 kargo numarası ile evrakı kaybettiği ve bulunamadığını davacı bankaya bildirdiği belirtilerek; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 818. maddesi yollamasıyla uygulanacak 757. maddesi hükmü doğrultusunda söz konusu çekin iptaline karar verilmesi için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davanın reddine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu çekin ibrazından ve karşılıksız kaşesi vurulduktan sonra da, kaybolması halinde, çeklerin kıymetli evrak vasfı devam ettiği sürece zayi iptali istenebileceği gibi, çek hamiline ödeme yaparak çekleri alan cirantanın çeke dayalı hakların çek borçlularına karşı ileri sürebilmesi mümkündür. Zayi nediyle çek iptali davalarında verilecek hüküm aksi sabit oluncaya kadar durumun tespiti niteliğinde olup hak sahipleri tarafından açılacak davalarda, kesin hüküm ve delil niteliğinde olmayıp, kesin ispat şartı aranmaz. Çeki elinde bulunduran tespit edildiğinde veya ilan üzerine çeki elinde bulunduran mahkemeye başvurarak, çekin elinde olduğunu bildirdiğinde, davacıya çek istirdatı davası açmak üzere süre verilmesi gerekir.
Bankadan gönderilen işleme ilişkin bilgiler ve çek görüntüsünden, dava dilekçesinde iddia edildiği gibi, davacı şirketin, davaya konu çeki ibraz edildikten sonra kaybettiği, en son hamil olan davacı şirketin, 03.01.2017 tarihinde ibraz ettiği ve çekin karşılıksız çıkması nedeni ile arkasının yazıldığı, çekin karşılığının bulunmaması nedeniyle, ödeme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, talep konusu çekin, dava dışı … tarafından ibraz edilmiş olduğu, bu nedenle de TTK’nın 818-(1)-s) bendi yollamasıyla aynı Yasa’nın 763. maddesi gereğince davacı tarafa dava konusu çek için istirdat davası açmak ve mahkeme esas numarasını bildirmek üzere iki hafta kesin mehil verilmiş, süresinde istirdat davası açılmayınca da davanın reddine karar verilmişse de; davacı tarafın iddialarının aksine yönelik dosyada belge ve bilgi bulunmadığı, dosyadaki iddia ve mevcut bilgilere göre, somut olayda, davaya konu çekin, ibrazdan sonra zayi olduğu ve çekin ortaya çıkmadığı anlaşıldığından, ilk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmakla, davacı vekilin istinaf itirazları yerindedir.
Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, yerel mahkemenin kararının davacı lehine kaldırılmasına dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından; dairemizce davanın esası hakkında HMK’nın 353-(1)-b)-2) madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere ;
1-Davacının ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle ESASTAN KABULÜNE, GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 28/10/2020 tarih, 2019/1098 Esas ve 2020/633 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, HMK’nın 353. maddesi gereğince YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
a-Davanın KABULÜ ile,
-Vakıflarbankası T.A.O Sultan Orhan / Gebze Kocaeli Şubesi’ne ait 03.01.2017 keşide tarihli 41.500,00 TL bedelli ve keşidecisi (…) olan çekin İPTALİNE,
b-Ödeme yasağına ilişkin ihtiyati tedbir kararının kesinleşinceye kadar devamına,
c-Karar tarihinde yürürlükte olan Harçlar Kanunu ‘na göre alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının dava açılırken yatırılan 44,40 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 14.90 TL ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
d-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
e-Davacı tarafça yatırılan teminatın karar kesinleştiğinde istem halinde HMK.’nun 392-(2) maddesindeki yasal süre de nazara alınmak suretiyle davacıya iadesine,
f-HMK’nın 120. maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra ve istem halinde HMK’nın 333. maddesi gereğince davacıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-İstinaf Kanun Yoluna Başvuru harcının hazineye irad kaydına,
b-İstinaf Karar Harcının talep halinde ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
c-Davacı tarafından yapılan istinaf kanun yolu masraflarının üzerinde bırakılmasına,
d-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e-Davacının yatırdığı istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davacıya iadesine,
f-Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/12/2021

…..
Başkan…
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye…
¸e-imzalıdır.
….
Katip…
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*