Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/37 E. 2021/1685 K. 11.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/37
KARAR NO : 2021/1685

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/09/2020
NUMARASI : 2020/105 Esas – 2020/404 Karar

DAVACI :… (T.C. No: …) –
VEKİLİ :Av. … –
DAVALI :MÜFLİS CVS MAKİNA İNŞ. SAN. VE TİC. A.Ş. İFLAS İDARESİ (GEBZE 4. İCRA-İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ 2018/30 İFLAS)
VEKİLİ :Av. … –
DAVANIN KONUSU :Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ :09/09/2019

KARAR TARİHİ :11/10/2021
KR. YAZIM TARİHİ :10/11/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, iflasın açıldığı tarih itibariyle müflis şirketten, Gebze 2. İcra Müdürlüğü 2015/988 Esas sayılı dosyasından mütevellit kesinleşmiş 41.966,56 TL tutarındaki işçilik alacağı için 05.04.2019 tarihinde Gebze 4. İcra Müdürlüğü 2018/30 iflas dosyası üzerinden iflas masasına alacak kaydı başvurusu yaptığını, iflas masasının ise; alacağın dayandığı belge asılları veya tasdikli örnekleri sunulmadığı ve başvuru harcına ilişkin makbuz görülmediği gerekçesiyle 530 alacak kayıt numaralı alacak başvurularının reddine karar verdiğini, fakat iflas masasının işbu kararının usul, yasa ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davacı müvekkilinin, müflis şirkette belirsiz süreli iş sözleşmesi ile elektrik mühendisi olarak çalıştığını, müflis şirketin işlerinin kötü gitmesi ve ekonomik açıdan kriz yaşanması neticesinde müvekkilinin iş akdinin sonlandırıldığını fakat müvekkilinin kıdem tazminatı, ücret alacağı vb. işçilik alacaklarının nakden ödenemediğini, bunun üzerine ise müvekkilinin çalışması karşılığı işçilik alacaklarının işten ayrılış esnasında resmî olarak hesaplandığını, bordroda da gösterilen alacak nakit ödenemediği için müvekkiline 2 adet bono düzenlenerek bordroda yazan miktar üzerinden tevdii edildiğini, bu bono bedellerinden ise bir kısmının ödendiğini bir kısmının ödenemediğini, icra takibinden önce Gebze 1. İş Mahkemesi 2015/1 Değişik İş sayılı ihtiyati haciz taleplerinde detaylı olarak belgelerin ibraz edildiğini, müvekkilinin, senetlerden bakiye kalan bir takım işçilik alacakları için Gebze 2. İcra Müdürlüğü 2015/988 Esas dosyasından başlatılan ilamsız takibin kesinleşmesine rağmen ödenmediğini, iflas masasına yapılan alacak kaydı başvurularına mesnet kesinleşmiş ilamsız icra takibinin müvekkilinin işçilik alacaklarını ihtiva ettiğini, müvekkilinin haklı davalarının kabulü ile davacı müvekkilinin İİK md. 206/1 kapsamındaki, iflasın açıldığı tarih itibariyle müflis şirketen, Gebze 2. İcra Müdürlüğü 2015/988 Esas sayılı dosyasından mütevellit kesinleşmiş, tahsilde tekerrür olmamak üzere mahsubu ile bakiye 41.966,56 TL tutarındaki işçilik alacağının iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … açılan davada HMK’nun 114/2 maddesinde düzenlenen diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin noksanlık bulunduğundan, HMK’nun 115/2. maddesi gereğince davanın usulden reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava, iflas masasının alacak kaydı başvurusunun reddine ilişkin kararının tebliğinden sonra, kanunda öngörülen 15 günlük yasal süresi içerisinde, hak düşürücü sürenin biteceği son gün olan 09.09.2019 tarihinde, kanunda belirtilen yasal süresi içerisinde açıldığı, yerel mahkeme, kayıt kabul davalarının adli tatilde görülecek işlerden olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine hükmetmesinin gerekçesi hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, mahkeme tarafından; dosyaya hüküm tesis edildikten sonra vekaletname ibraz eden davalı iflas idaresi vekili lehine vekalet ücreti takdir edilmesi emsal nitelikteki Yargıtay kararından da anlaşılacağı üzere; yargılamanın hiçbir aşamasında duruşmaya katılmayan, dosyaya herhangi bir cevap, savunma veya delil dilekçesi sunmayan ve yalnızca karar duruşmasından sonra, gerekçeli kararın yazılmasından önce dosyaya vekaletname ibraz eden vekil lehine vekalet ücreti takdir edilmesi usul, yasa ve Yargıtay İçtihatlarına aykırı bulunduğunu beyan ederek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın esastan incelenmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ederek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/09/2020 Tarih – 2020/105 Esas – 2020/404 sayılı kararı ve tüm dosya dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; İİK.’nun 235. maddesine göre alacağın iflas masasına kayıt ve kabul istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın usulden reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosyanın yapılan incelemesinde; davacının, iflasın açıldığı tarih itibariyle müflis şirketten, Gebze 2. İcra Müdürlüğü 2015/988 Esas sayılı dosyasından mütevellit kesinleşmiş 41.966,56 TL tutarındaki işçilik alacağı için 05.04.2019 tarihinde Gebze 4. İcra Müdürlüğü 2018/30 iflas dosyası üzerinden iflas masasına alacak kaydı başvurusu yaptığı, iflas masasının; alacağın dayandığı belge asılları veya tasdikli örnekleri sunulmadığı ve başvuru harcına ilişkin makbuz görülmediği gerekçesiyle 530 alacak kayıt numaralı alacak başvurusunun reddine karar verdiği, verilen ret kararı üzerine müflis şirketten olan alacağın masaya kaydı için eldeki davanın açıldığı, mahkemece davanın usulden reddine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
İİK’nın 234/1. maddesi; “iflas idaresi sıra cetvelini iflas dairesine verir ve alacaklıları 166. maddenin 2. fıkrasındaki usule göre ilan yoluyla haberdar eder” hükmünü, İİK’nın 235/1. maddesinin ilk iki cümlesi; “sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223. maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur” hükmünü içermektedir. İİK’nın 234/2. madde hükmü uyarınca yapılan tebligat bilgi verme mahiyetinde olup, dava açma süresi bu tebligat ile başlamaz. Bu madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, iflas, sıra cetveline itiraz davaları süreye tabi olup, bu süre kural olarak sıra cetvelinin İcra ve İflas Kanunu’nun 166. maddesinde gösterilen usulde ilanından itibaren işlemeye başlar. Eğer davacı aynı Kanun’un 223. maddesine göre tebliğe elverişli adres gösterir ve gerekli masrafı avans olarak yatırırsa, süre kendisine yapılan tebliğden itibaren hesaplanır (Yargıtay 23. H.D. 2017/687 K.).
Gebze 4. İcra Dairesi’nin 26.02.2020 tarihli cevabi müzekkeresinde; Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi 27/12/2018 tarih ve 2017/274 Esas 2018/1132 Karar sayılı ile kararı ile davalı şirketin iflasının açılmasına karar verildiği, sıra cetveli ilanının 01.08.2019 tarihinde Akşam Gazetesinde ilan edildiği, davacının kayıt kabul talebi hakkında ret kararı verildiği, davacı tarafından masraf avansı verildiği, bu sebeple davacıya tebligat çıkarıldığı, ret kararının 06.08.2019 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
6100 sayılı HMK’nın 104. maddesi; “Adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır” hükmünü içermektedir. HMK’nın 104. maddesine göre bitmesi adli tatile rastlayan sürelerin yedi gün daha uzatılmış sayılması, sadece, adli tatilde bakılamayacak olan iş ve davalara ilişkin olup, HMK’nın tayin ettiği süreler içindir. Başka kanunların, özellikle maddi hukuka ilişkin kanunların tayin ettikleri hak düşürücü süreler ile zamanaşımı sürelerinin bitmesi adli tatile rastlarsa, bunların adli tatilin bitmesinden itibaren yedi gün daha uzatılmış sayılmasına imkân yoktur (Bkz. Prof. Dr. …, “Hukuk Muhakemeleri Usulü” 6. Baskı Cilt: 5, sh. 5508 vd.).
Somut olayda, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6100 sayılı HMK’nın 103/1-e bendi uyarınca eldeki dava adli tatilde görülebileceğinden, dava açma süresi adli tatilde de işlemeye devam edecektir. Davacının davasını 15 günlük hak düşürücü süre geçirildikten sonra açtığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesince HMK’ nun 114/2 maddesinde düzenlenen diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin noksanlık bulunduğu gerekçesiyle, HMK’nun 115/2. maddesi uyarınca davanın usulden reddine şeklinde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Bakiye 4,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca temyizi kabil kararın Dairemizce taraflara tebliğine,

İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ilamın tebliğinden itibaren (10) gün içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere oy birliği karar verildi. 11/10/2021


Başkan-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Katip-…
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*