Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/2102 E. 2022/188 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2102
KARAR NO : 2022/188

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :16/06/2021
NUMARASI :2021/211 Esas – 2021/338 Karar

DAVACILAR :1-… (T.C.No:…) –
:2-… (T.C.No:…) –
VEKİLİ :Av. … –
DAVA :Konkordato
DAVA TARİHİ :24/05/2019

KARAR TARİHİ :01/02/2022
KR. YAZIM TARİHİ :10/02/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların Eran Mühendislik Proje End. İnş. Tes. Montaj San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ortakları olduklarını ve şirketin ekonomik güçlük içinde bulunduğunu, gerçek kişi ortaklar olan davacıların şirketin borçlarına kefil konumunda bulunduklarını, sunulan konkordato projesinin uygulanması durumunda hem alacaklıların alacağına kavuşabileceğini, hem de şirketin iflasının önlenip ticari hayatına devam edebileceğini ileri sürerek, öncelikle İİK 287 ve devamı maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve konkordato taleplerinin kabulü ile müvekkilleri hakkında geçici mühlet ve devamında kesin mühlet verilerek İİK’nın 305 ve devamı maddeleri uyarınca konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; konkordato talebinin ve konkordatoya konu edilen borçların esas itibari ile Eran Mühendislik Ltd. Şti.’ye ilişkin olup şahısların sorumluluğunun yeknesak kefaletten kaynaklandığını, kefalet ile ilgili hususların asıl borçtan ari şekilde değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, bu bakımdan yerel mahkemece verilen tefrik kararı ve akabinde verilen red kararının yasaya aykırı olduğunu, diğer taraftan işbu dosyada verilen kararın yerel mahkemenin 2019/237 sayılı dosyasında kesin mehil süresi devam etmekte olan asıl borçlu Eran Mühendislik Ltd. Şti.’nin konkordato sürecine zarar verecek nitelikte olduğunu, kefalet kapsamındaki borçlar hakkında verilmiş olan kararın bu nedenle de yasaya aykırı olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16/06/2021 tarih, 2021/211 Esas – 2021/338 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İİK’nın 285 vd. maddelerinde düzenlenen konkordato istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davacı gerçek kişilerin konkordato projelerinin tasdiki için gerekli koşulların gerçekleşmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı, davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; davacıların mahkemenin 2019/237 esası üzerinden konkordato talebinde bulunan Eran Müh. Pro. End. İnş. Te. Mon. San. ve Tic. Ltd.Şti’nin ortakları oldukları ve şirketin mali durumunda oluşan daralma ve finansal sıkıntısı nedeniyle borçlarını karşılayamaz duruma geldiğinden bahisle ortaklar ile borçlu şirketin birlikte konkordato talebinde bulunduğu, mahkemece borçlular hakkında geçici ve kesin mühlet kararlarının verildiği, alacaklılar ile yapılan alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü görüşmeleri neticesinde; mahkemece borçlu ortaklar yönünden İİK’nın 302 maddesinde yer alan konkordatonun tasdik için gereken nisabın sağlanmaması nedeniyle borçlu ortakların tefrik edilerek yeni esasa kaydedilen konkordato taleplerinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Konkordato; borçlu ile alacaklıları arasında mahkemenin gözetiminde yapılan ve borçlunun malvarlığının iflas usulüyle tasfiyesini önleyen veya durduran bir borç tasfiyesi sözleşmesidir. Yapılacak olan tasfiye sözleşmesi; yani konkordatonun tasdiki alacaklıların çoğunluğunun kabulüne ve İİK.’nun 305-a)-b)-c)-d)-e) maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesine bağlıdır. Bu kapsamda, konkordato sürecinin her bir borçlu yönünden ayrı ayrı yürütülmesi ve borçlarına yönelik alacaklılar toplantısının ayrı ayrı gerçekleştirilerek kanuni şartların gerçekleşip gerçekleşmediğinin kefil olan şirket ortakları olması halinde dahi birbirinden bağımsız değerlendirilmesi gerekmektedir.

Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; konkordato talebinde bulunan davacıların ortağı bulundukları şirketin kredi borçlarına müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla kefil oldukları, borçlular hakkındaki verilen mühletler neticesinde 05/03/2021 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısında İ.İ.K’nın 302. maddesinde yer alan nisapların sağlanmadığının sabit olması, mahkemece yapılan tefrikin mevcut olgulara göre usule aykırı görülmemesi karşısında aksine dair davacıların istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacı/borçluların istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca, davacıların İSTİNAF BAŞVURULARININ AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından, istinafa gelirken peşin alınan 59,30-TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 21,40-TL istinaf karar harcının davacılardan ayrı ayrı alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın tebliği işlemlerinin kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi’ne TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere oy birliği karar verildi.01/02/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*