Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/2000 E. 2021/1968 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/2000 – 2021/1968
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2000
KARAR NO : 2021/1968

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/10/2021 Tarihli Ek Karar
NUMARASI : 2015/472 Esas – 2021/90 Karar

DAVACI : DHL LOJİSTİK HİZMETLERİ A.Ş. –
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : SANCAK NAKLİYAT TAAHHÜT VE TİCARET LTD. ŞTİ. –
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/05/2015

KARAR TARİHİ : 18/11/2021
KR. YAZIM TARİHİ : 18/12/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 16/04/2014 tarihinde davalıya ait … plaka sayılı araç ile davalı çalışanı …’ın yaptığı taşımada, Samsung Electronics İstanbul Paz. Tic. Ltd. Şti.’ye taşınan ürünlerin çalındığını, taraflar arasında imzalanan 01/01/2007 başlangıç tarihli Taşıma Hizmetlerine ilişkin Sözleşme uyarınca, Sancak’ın ve çalışanlarının herhangi bir fiili, kastı, hafif veya ağır kusuru, ihmali veya dikkatsizliği sonucu DHL’nin uğradığı zararlar ile sözleşme uyarınca, nakledilen ürünlere gelecek her türlü zarar ziyan ve kayıptan Sancak’ın sorunlu olduğu ve bu konuda DHL’nin uğrayacağı zararların, DHL’nin ilk yazılı talebinde Sancak tarafından nakden ve defaten ödeneceği, zararın ödenmesinde gecikme olması durumunda talep edilen miktara talep tarihinden ödeme tarihine kadar kanuni temerrüt faiz uygulanacağının belirlendiğini, davacıya ihtarname gönderdiklerini, davacıya göndermiş oldukları Kocaeli 6. Noterliği’nin 22/05/2014 tarih 11315 yevmiye nolu cevabi ihtarnamede de bu hususları kabul ettiklerinin görüldüğünü, çalınma olayı sonrası, Samsung’un tazminat talebi ile ilgili olarak AIG Sig. A.Ş. tarafından yapılan incelemelerde, Samsung’un hasar bedelinin 758.979,56 TL olarak tespit edildiği ve söz konusu bedel çalınan ürünlere ilişkin tazminat bedeli olarak AGI Sig. A.Ş tarafından Samsung’a ödendiğini, AIG Sig. Şirketi ile davacı arasındaki sigorta poliçesine göre sigorta şirketinin 40.000 Euroluk muafiyet bedeli bulunduğunu, söz konusu muafiyet bedelinden davacı sorumlu olduğunu, bu nedenle AIG Sig. Şirketi, Samsung’a ödediği 758.979,56 TL’nin 40.000 Euroluk kısmı davacı tarafından yatırıldığını, sözleşme gereği bu bedelden davalı şirketin sorumlu olduğunu, bu nedenle davalıya Beyoğlu 46. Noterliği’nin 06/08/2014 tarih 14779 sayılı ihtarnamesi gönderildiğini ancak bu bedelin ödenmediğini bildirerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, 77.917,40 TL’nin 19/08/2014 tarihinden itibaren akdi faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalının malların dağıtımını yapmak üzere…’ı görevlendirdiğini, emtianın bu kişi adına kayıtlı olan … plakalı araçile taşınacağını davacı DHL’ye bildirildiğini, ancak Gebze Güzeller Organize Sanayi Bölgesi Gebze -7 deposuna… ve … plakalı aracın değil … yönetimindeki … plakalı kamyonun gitmiş olduğunu ve aracın davacı DHL’nin girişindeki güvenlik noktasından bu hususlar kontrol edilmeden geçildiğini ve depoya gidildiğini, bu aracın ve kişinin davacı DHL’nin deposuna hiç alınmaması gerektiğini, depoya geçildikten sonrada davacının çalışanı olan irsaliyeci tarafından da kontrol edilmeden bir kısım malların kamyona yüklenmesine izin verildiğini, olaydan sonra araçta bulunan sevk irsaliyelerine göre 1.814.000,00-TL tutarında ve çeşitli özelliklerde Samsung emtiasının sürücü …’a ait olan … plakalı araca yüklendiğini / teslim edildiğinin davacının sigortacısı AIG tarafından iddia edilmekte ise de davacı DHL tarafından …’a teslim edildiğine dair hiç bir belgenin bulunmadığını, sevk irsaliyelerinde er alan imzanın davacı DHL görevlisi tarafından atılmış olduğunu, ayrıca mallar yüklendikten sonra şoföre, irsaliyeci tarafından kapı çıkış kağıdı verilmesi gerektiğini, bu kapı çıkış kağıdının şoför tarafından davacı DHL çıkış noktasındaki güvenlik görevlilerine tesliminden sonra çıkış yapılabileceğini, güvenlik görevlilerininde bu hususlara dikkat etmeden davacı DHL nin deposundan ayrılmasına izin verildiğini, davacı DHL’nin davaya konu olayın meydana gelmesinde ortaya çıkan ağır kusuru, illiyet (nedensellik) bağını ortadan kaldırmakta olduğunu, davacının, davalının dava konusu zarardan dolayı sorumluluğunun 01/01/2007 tarihli sözleşmeye dayandırıldığını, ancak bu sözleşmenin süresinin sona erdiğini, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin sözlü anlaşmaya dayanmakta olduğunu, davalının olayın açığa çıkması için çok çaba göstertiğini ve dağıtılacak emtianın 1.045.000,00-TL lik kısmı ve 125.000,00-TL nin ele geçirildiğini, şoför …’ın da yakalandığını, davalının bir kusurunun bulunmadığını ve davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … -Davanın KABULÜ İLE ;
77.917,40-TL nin 19/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine … ” karar verilmiştir.
Mahkemece davalının istinafı üzerine 04/10/2021 tarihli karar ile; ” … Mahkememizin 04/10/2021 tarih ve 2015/472 Esas esas 2021/90 karar sayılı ilamının davalı tarafından İSTİNAF EDİLMEMİŞ SAYILMASI’na … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; haftada bir tarafımıza muhtıra gönderilerek harç istenmesi açık olarak yasaya aykırı olduğunu; ilk muhtıra ile harçları ödediklerini ancak istinaf avansının eksik olduğunun belirtildiğini, bu eksikliğinde giderildiğini beyan ile; yerel mahkeme ek kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı tarafça, davalı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/472 Esas – 2021/90 Karar sayılı 04/10/2021 tarihli ek karar ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; taşıma sözleşmesinden kaynaklanan alacak için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu, 27/07/2021 tarihli harç tahsil müzekkeresine göre maktu harçların yatırıldığı, mahkemece 27/07/2021 tarihli muhtıra ile istinaf avansının yatırılması için, 6100 sayılı HMK’nın 344. maddesi gereğince davalı vekiline (1) haftalık kesin süre verildiği, muhtıranın davalı vekiline 02/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, yine eksik harcın yatırılması için 06/09/021 tarihli muhtıra ile eksik harcın yatırılması için aynı hüküm gereğince (1) haftalık süre verildiği, muhtıranın davalı vekiline 12/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin verilen süre içerisinde istinaf harçlarının yatırmaması nedeni ile 04/10/2021 tarihli ek karar ile istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiş karara karşı davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 344. maddesine göre; istinaf eden tarafın istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri dahil tüm giderleri ödeyeceği, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödendiği sonradan anlaşıldığında kararı veren mahkeme tarafından verilecek (1) haftalık kesin süre içerisinde tamamlanmaması halinde başvurudan vazgeçilmiş sayılacağı hususunun tebliğ edileceği, kesin süre içerisinde harç ve giderler tamamlanmadığı taktirde başvurunun yapılmamış sayılacağına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
Yukarıda açıklandığı üzere, ilk derece mahkemesince davalıya istinaf harç ve giderlerinin yatırılması için usulüne uygun muhtıra tebliğ edildiği, süresi içerisinde istinaf harç ve giderlerinin yatırılmaması üzerine istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verildiği, bu kararın anılan hüküm uyarınca usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurunun reddine karar vermek gerekmiştir.
Ek Karar başlığında; davacının ve davalı vekilinin adreslerinin yazılmaması ile davalının unvanının ek kararda yazıldığı gibi hatalı yazılması İİK’nın 260. ve kıyasen uygulanması gereken HMK’nın 391-(2) maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Davalının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davalıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/11/2021


Başkan…
¸e-imzalıdır.

Üye…
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip…
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*