Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/1964 E. 2021/2173 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1964 – 2021/2173
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1964
KARAR NO : 2021/2173

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE :…
ÜYE :….
KATİP :…

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :04/08/2021
NUMARASI :2020/134 Esas – 2021/628 Karar

DAVACI/BORÇLU :USF İNŞAAT TURİZM SOSYAL HİZMETLER YEMEK TEMİZLİK VE ORGANİZASYON SAN. VE TİC. A. ŞTİ.
VEKİLİ :Av….
ALACAKLILAR :1-AKBANK TÜRK ANONİM ŞİRKETİ -.
VEKİLİ :Av. …
:2-ANADOLUBANK ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:3-ATIK YÖNETİMİ ARITMA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
VEKİLİ :Av. …
:4-BAZAAR GIDA SANAYİ VE DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ -….
VEKİLİ :Av. …
:5-BİLCEN ET VE SÜT ÜRÜNLERİ PAZARLAMA SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:6-BNP PARİBAS FİNANSAL KİRALAMA ANONİM ŞİRKETİ –

VEKİLİ :Av. …
:7-BURGAN FİNANSAL KİRALAMA ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ :Av. …
:8-ÇETİN GIDA PAZARLAMA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
:9-TOMATO GIDA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:10-DEÇET DEMİR TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:11-FİBABANKA ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:12-İSHAKOĞLU GIDA NAKLİYE SANAYİ VE DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
VEKİLİ :Av. …
:13-KIZILIRMAK ASANSÖR YÜRÜYEN MERDİVEN MONTAJ BAKIM ONARIM İNŞAAT GIDA TARIM HAYVANCILIK SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ. –
VEKİLİ :Av. …
:14-KMO ANADOLU OTOYOL İŞLETMESİ ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:15-MNİ LOJİSTİK TAŞIMACILIK TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:16-ORWELD ELEKTROT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:17-T.C. SOSYAL GÜVEN KURUMU BAŞKANLIĞI –
VEKİLİ :Av. …
:18-ŞEKERBANK TÜRK ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:19-TEKNİK LAZER SAC İŞLEME SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ …
VEKİLİ :Av….
:20-TÜRK EKONOMİ BANKASI ANONİM ŞİRKETİ – .
VEKİLİ :Av. …
:21-TÜRKİYE İŞ BANKASI ANONİM ŞİRKETİ .
VEKİLİ :Av. …
:22-USLU DEMİR ÇELİK PAZARLAMA SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:23-YAPI VE KREDİ BANKASI ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ :Av. …
:24-YAKUP CEMİL YAMAN –
VEKİLİ :Av. …

DAVA TÜRÜ :Konkordato
DAVA TARİHİ :20/02/2020

KARAR TARİHİ :14/12/2021
KR. YAZIM TARİHİ :22/12/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 2014 yılında kurulan davacı şirketin; 2014 yılından bu yana Türkiye’nin en prestijli firmaları ile birlikte çalıştığını ve ülkenin farklı bölgelerinde birçok projenin altına imzasını attığını, Gebze Ticaret sicilin 27678 ticaret sicil numarası ile işlem gören davacının merkez adresinin …. olup, kuruluşunun İstanbul Ticaret Sicili Memurluğu tarafından 23/10/2014 tarihinde tescil edildiğini, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 30/10/2014 tarihli gazetesinde ilan edildiğini, davacı şirketin 15/12/2017 tarihinde Gebze Ticaret Odasına kaydolduğunu, 2014 faliyetlerine 2017 yılından beri Gebze Ticaret Sicil Müdürlüğüne kayıtlı olarak devam ettiğini, 2014 yılında kurulan davacı firmanın bugün itibariyle 2.800.000,00-TL sermayesi olduğunu, davacı şirketin ağırlıklı olarak inşaat firmalarına kalıp sistemleri ürettiğini, geçtiğimiz son bir yılda inşaat sektörünün ciddi anlamda daralma yaşadığını bu sebeple de tedariğini sağladıkları iskele kalıp sistemlerinin siparişlerinin durma noktasına geldiğini, davacı şirketin uzun süre ekonomik krizle mücadele ettiğini geçmişten gelen siparişlerin pozitif etkisi ile günümüze kadar ticari faliyetlerine devam ettiğini, şirketin 31/12/2019 tarihi itibariyle toplam borç tutarının 7.973.645,79 TL olduğunu, davacının asıl amacının konkordato mühleti sürecinde tüm borçlarını yapılandırarak, konkordato ön projesinde belirlenen şekilde ve tarihlerde tüm alacaklıların borcunun ödenmesi olduğunu, nitekim mühlet sürecinde devam eden ve yapılacak projeler de aksamadan ilerlemeye devam edeceğini, aksi durumda vadesi gelen borçların üst üste yığılacağını, konkordato tekliflerine göre 31/12/2019 tarihi itibariyle borçlarından herhangi bir iskonto yapılmadan 2022 yılı başından itibaren sonraki (2) yılda eşit paylı ödeme şeklinde borçlarının ödeneceğini, (2) yılda yıllık borç ödemesi o yıl ödenmesi planlanan borç tutarının 12’ye bölünmesi suretiyle aylık olarak eşit tutarlarda yerine getirileceğini beyan ile; öncelikle davacının faaliyetine devam edebilmesi ve malvarlığının korunabilmesi için konkordato talepleri hakkında bir karar verilinceye kadar, İİK’nın 206-(1) sırasındaki haklar hariç olmak üzere, 6183 sayılı kanundan doğan vergi ve her türlü harç ceza ile SGK alacakları (prim, idari para cezaları dahil) ile ilgili takipler dahil olmak üzere, hangi nedene dayanırsa dayansın davacı hakkında yapılan ve yapılacak olan tüm icra ve iflas takipleri, haciz, ihtiyati haciz hakkında yapılan ve yapılacak olan tüm icra ve ve iflas takipleri, haciz, ihtiyati haciz, e-haciz, tedbir satış, muhafaza işlemlerinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasını, davacı hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılmış ve yapılacak tüm icra takiplerinde satışların durdurulmasını, rehinli menkullerin muhafazasının durdurulmasını, davacı şirketin tüm kurumlar ve şirketler nezdindeki hak ve alacaklarının 3. kişilerce, haciz ve tahsil edilmesinin önlenmesi ve tüm hak ve alacaklarının davacı şirkete ödenmesini, davacı şirketin aleyhine yapılmış ve yapılacak her türlü muhafaza işlemlerinin durdurulmasını ve muhafaza altına alınmış ve alınacak emtia, taşıt cihaz, leasing kapsamındaki makine ve diğer hak ve alacakların davacı şirkete iadesini, davacı şirketin faaliyetini devam ettirdiği taşınmaz, şirketin işlerinin devamı açısından önem arz ettığı ıçın konkordato kapsamında kiralanan taşınmazın tahliyesinin tedbiren önlenmesini, davacı şirketin araçları üzerine haciz veya ihtiyati haciz yolu ile yakalama kararı konulmamasını, konulmuş ise kaldırılması yönünde, davacı şirketin çek hesabı bulunan bankalara davacı tarafından keşide edilmiş çeklerin tahsil edilip alacaklılar arasında eşitsizlik yaratmaması için konkordato geçici mühlet kararı sebebiyle ödeme yasağı konulmasını veyahut geçici mühlet kararı şerhinin işlenmesi için ilgili bankalara bildirilmesini, davacı şirketin takip borçlusu olduğu takiplerde kendisi aleyhine veya üçüncü kişi konumunda oldukları takiplerde kendisine yönelik 89/1 haciz ihbarnameleri gönderilmesinin tedbiren önlenmesini, davacı şirketin işyerinin doğmuş borçlarından dolayı, elektrik, su, doğalgaz, telefon gibi zorunlu ihtiyaçların kullanıma kapatılmasının tedbiren durdurulmasını, davacı şirketin akdetmiş olduğu sözleşmelerde geçen, borçlunun konkordato talebinde bulunmasının sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğine ,haklı fesih sebebi sayılacağına yahut borcu muaccel hale getireceğine dair hükümlerin geçersiz sayılarak bu hükümlerin tedbiren askıya alınması yönünde, yönelik yargılama neticelenmesine kadar tensiben ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve şirkete geçici komiser tayinine; sunulan konkordato projesi çerçevesinde İcra ve İflas Kanunun 287. madesi gereğince (3) aylık geçici mühlet verilmesine ve işbu mühletin İİK’nın 288. maddesi çerçevesinde ilanına; mühlet kararı ile birlikte şirkete mahkemenin öngördüğü tedbirlerin alınması için, tedbir kararı ile atanan komiserin görevinin devamına; (3) aylık geçici mühlet içerisinde ve daha sonra (1) yıllık kesin mühlet içerisinde müvekkili aleyhine yasal istisnalar hariç her türlü icra takibi, haciz muhafaza ve şirketlerin devamını tehlikeye sokacak her türlü işlemin durdurulmasını/ tedbir kararında yer alan tüm tedbirlerin aynen devamına; geçici mühlet içerisinde yapılacak inceleme sonucu (1) yıllık kesin mühlet verilmesini ve İİK. kapsamında dava sonunda konkordatonun tasdikine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davacının konkordato talebinin kabulü ile; İİK’nun 305, 306. maddeleri gereğince konkordato tasdik koşulları oluştuğundan, Gebze Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 27678 nolu sicilinde kayıtlı davacı Usf İnşaat Turizm Sosyal Hizmetler Yemek Temizlik ve Organizasyon Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin konkordato projesinin; alacaklıların talebi, komiserin görüşü nazara alınarak Adi Alacaklar yönünden tasdiki ile; davacının tasdik edilen proje kapsamındaki tüm borçlarının, konkordato tasdik kararının verildiği tarih olan 04/08/2021 tarihinden itibaren 6 ay ödemesiz, ilk ödeme 04/03/2022 tarihinde yapılmak üzere 3 ayda bir taksit ödemeli toplam 36 ayda ve 12 taksit halinde ödenmesine, Konkordato projesine alacaklılar teminat koşulu aranmaksızın katılmış olduğundan teminat alınmasına yer olmadığına, İİK’nun 306/2 maddesi gereğince mahkemece tayin edilen komiserin; konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim tedbirlerini almakla görevli denetim kayyımı olarak atanmasına, Kayyımın; borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda iki ayda bir mahkemeye rapor sunmasına, sunulacak raporların UYAP’a taranarak alacaklıların ve borçlunun incelemesine hazır tutulmasına, Konkordato denetçisi kayyımın yapacağı iş, emek ve mesaileri nazara alınarak aylık 3.000,00’er TL ücret takdiri ile davacının takdir edilen bu ücretin ilk üç ayı olan 9.000,00 TL’yi dosyaya 2 hafta içinde yatırmasına, Davacının konkordato isteminin Rehinli Alacaklılar yönünden reddine, Çekişmeli alacak sahiplerine İİK’nun 308/b maddesi gereğince kararın ilan tarihinden itibaren 1 ay içinde dava açmaları için süre verilmesine, bu süre içinde dava açmayanların konkordatoyu feshettirme haklarının düşeceğinin ihtarına (ihtaratın ilan ile yapılmasına) İİK’nun 306/3 maddesi yollamasıyla İİK’nun 288. Madde uyarınca tasdik kararının ilanına ve geçici mühlet kararında bildirim yapılan ilgili yerlere müzekkere ile bildirilmesine, Mahkememizce davacı lehine verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı borçlu USF İnşaat Tur. Sos. Hiz. San. Tic. A.Ş, alacaklılar Fibabanka A.Ş, Akbank T.A.Ş, Türk Ekonomi Bankası A.Ş, T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ile MNİ Lojistik Taşımacılık Ticaret Ltd. Şti. vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Alacaklı Fibabanka A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; asli müdahil ile Usf İnşaat Turizm Sosyal Hizmetler Yemek Temizlik ve Organizasyon Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında 08.04.2019 tarihinde Genel Kredi/Şirket Kredi Karı Üyelik Sözleşmesi akdedilmiş olduğunu, … tarafından da işbu sözleşmenin müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalandığını, bu sözleşmeye istinaden davacıya kredi kullandırıldığını, ancak sözleşmeye uygun olarak borcun ödenmemesi nedeniyle, borçlu şirkete ve müteselsil kefile Beşiktaş 3. Noterliği’nin 07/10/2020 tarihli 09795 yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderildiğini, mevcut borçların ihtarda bulunulmasına rağmen ödenmesi sebebiyle tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 05/10/2020 tarihi itibariyle kat edildiğini, asli müdahil tarafından davacı şirket adına bastırılmış olan fiili durumun ve akıbetlerinin bilinmeyen ve karşılığı bulunmayan çeklerin yasal yükümlülüklerin depo edilmesi gerektiği ihtar edildiğini, yerel mahkemeye daha önce sözleşme ile bu kapsamdaki davacı borçlunun kredi talimatlarının ve dekontlarının da sunulduğunu, ilgili bilgi ve belgelerden görülebileceği üzere davacı borçlunun asli müdahil banka nezdinde 05.04.2021 tarihi itibariyle toplam 98.383,61-TL tutarında borcu bulunduğunu, asli müdahil bankanın alacağının halen ödenmediğini, ödenmesi hususunda da borçlu davacı tarafından da herhangi bir ödeme girişiminde de bulunulmadığını, asli müdahilin zarara uğradığını, asli müdahilin alacağının da gerek sözleşme gerekse kat ihtarnameleri ile sabit olduğunu, hal böyle olmasına rağmen alacaklarının yazılı delillerde belirtilenin aksine 73.000,00-TL olarak tespit edilmesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Alacaklı Akbank T.A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; konkordato talebinde bulunan davacı şirketin asli müdahil Akbank T.A.Ş. – Güzeller OSB Şubesinin 27651711 müşteri numaralı kredili müşterisi olduğunu, taraflar arasında Genel Kredi Sözleşmeleri akdedilmiş olduğunu, diğer yandan dava dışı …un Genel Kredi Sözleşmelerini müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış olduklarını, imzalanan sözleşmeler çerçevesinde firmaya ticari krediler kullandırıldığını, asli müdahil bankanın 16.09.2020 tarihi itibariyle, Akbank Güzeller OSB Şubesi’nden 218.293,00- TL nakdi ve 35.600,00-TL gayri nakdi olmak üzere toplam 253.893,00-TL kredi alacağı bulunmakta olduğunu, davacı borçlunun kredi borçlarını vadesinde ödememesi ve sözleşmeden doğan diğer edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle 14.09.2020 tarihinde hesap kat edilerek Gebze 16. Noterliğinin 04108 yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilmiş olduğunu, borçlu firmanın konkordato talebinde bulunması sebebiyle davaya müdahil olunduğunu ve bankanın alacak miktarının bildirildiğini, bankanın alacağını gösterir belgeler mahkemeye sunulmasına karşın tasdik kararına esas komiser raporlarında asli müdahil banka alacağının eksik olarak yer almış olduğunu, yerel mahkemeye sunulan 07/01/2020 tarihli komiser raporunun 1 ve 3. sayfalarında yer aldığı üzere Akbank’ın 253.000,00-TL alacaklı gözüktüğü kabul edildiğini, kabul edilen alacak dışında 16.09.2020 tarihi itibariyle fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydı ile asli müdahil bankanın 253.893,00-TL alacağının bulunduğunu, konkordato projesinin tasdiki için gereken kanuni şartların tamamlanmamış olduğunu, İİK madde 305 uyarınca konkordato tasdiki şartları tamamlanmadan tasdik kararının verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, konkordatonun dürüst borçlulara tanınmış bir imkan olduğunu, dürüstlük kuralını ihlal eden borçlunun akdedilen konkordatosu tasdik edilemez olduğunu, konkordato hukukunda dürüstlük kuralının kriterleri mahkeme içtihatlarında da somutlaşmış durumda olduğunu, mezkur davada alacaklılar arasındaki eşitlik ilkesine aykırı işlem mevcut olduğunu, davacı firmanın 20/02/2020 günü konkordato geçici mühletinde başvurduğu dosya kapsamında sabit olduğunu, davacının geçici mühlet tarihinden çok kısa bir süre önce borçlandığını ve alacağının dayanağını teşkil eden çek ve senetlerin geçici mühlet tarihinden sonra düzenlendiğinin dosyaya sunulan müdahale dilekçelerinden anlaşılmış olduğunu, çek, senet ve belgelerle konkordato mühletinden önce çok kısa bir süre içerisinde aşırı borçlanıldığını ve alacağın dayanağını senetlerin/çeklerin geçici mühlet sonrasında düzenlendiğini ve 980.688,91-TL alacak meydana getirildiğinin anlaşıldığını,
davacı firmanın dürüstlük kuralını ihlal etmiş olduğunu, ayrıca borç miktarı ile ödeme teklifinin uyuşmadığını dosya kapsamından anlaşıldığını, borçlunun projesi gerçekçi olmadığını, bu tespitlerin dosyaya yansımasına rağmen yerel mahkemece komiser raporuna bağlı kalınarak müdahillerin itirazlarının gerekçesiz olarak reddedilmiş olduğunu ve tasdik kararının verilmiş olduğunu, davacının borca batık olmadığı iddiası konkordato komiseri tarafından tespit edilmiş olduğunu, projenin başarıya ulaşması için mevcut mallarını satıp satmayacağını, sermaye artırımı veya başka bir yöntemi ile mali kaynaklarının nasıl düzelteceğine ilişkin açıklama getirmemiş olması, davanın açıldığı 20.02.2020 tarihinden bu yana kârlılık rasyolarını gerçekleştirip gerçekleştiremediği gibi hususlar somut veriler ile açıklanamamış olduğunu, öte yandan proje ile öngörülen vade çok fazla uzun olduğunu, hayatın olağan akışına uygun olmadığını, tek bir borçlu firmayı korumak adına alacaklılarının büyük ölçüde mahfına sebep olunduğunu, konkordato projesinin davacı borçlu tarafından yerine getirilemeyeceğini, borçlunun belirtilen tutarları zamanında ödeyemeyeceğini, tüm açıklamalar karşısında tasdik kararının hukuka aykırı olduğunu, komiser raporlarının fiili gerçeği yansıtmadığını, davacının konkordato projesinin başarıya ulaşmasının mümkün olmadığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Alacaklı Türk Ekonomi Bankası A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; asli müdahil Türk Ekonomi Bankası A.Ş.’nin davacı Usf İnşaat Turizm Sosyal Hizmetler Yemek Temizlik ve Org. San. ve Tic. A.Ş.’den, genel kredi sözleşmesi kapsamında alacağının mevcut olduğunu, yerel mahkemeye sunmuş oldukları 06.10.2020 tarihli dilekçe ile bu hususta alacak bildiriminde bulunulduğunu, ancak alacak kaydı dilekçelerinde belirttikleri tutardan gayri nakdi alacaklarının kabul edilmediğini, kabul edilmeyen kısım yönünden hukuki haklarının saklı tuttuklarını, uzun süredir devam eden konkordato süreci ve davacı hakkında tesis edilen tedbirler nedeniyle alacağına kavuşamayan asli müdahilin zarara uğramış olduğunu, takip hukukunun ilkelerinden olan alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak amacı somut durumda göz önünde bulundurulmamış olduğunu, söz konusu karar ile şimdiye kadar hiçbir alacağını tahsil edemediğini, asli müdahil ve diğer davacı yandan alacaklı bulunan müdahillerin alacağını tahsil edebilmesinin mümkün olmadığını, verilen konkordato tasdik kararı, alacaklıların aleyhine, yalnız davacı borçlunun menfaatlerine yarar bir karar olduğunu, gerçekçilikten uzak olduğunu, zira proje ödeme sürecinin çok uzun olduğunu, 6 ay ödeme olmaksızın, ilk ödeme 04.03.2022 tarihinde yapılmak üzere üç ayda bir taksit ödemeli toplam 36 ayda ve 12 eşit taksit halinde ödenecek olmasının, konkordato süreci de değerlendirildiğinde çok uzun bir süreç oluştuğundan alacaklıların mağduriyetine sebebiyet vereceğini, davacı borçlunun, bu uzun sürece rağmen gerekli ödemeleri yapamayacağının aşikar olduğunu, borçlunun iktisadi varlığını devam ettirmesi ile alacaklıların haklarının korunması arasında mahkemece bir denge sağlanması gerektiğini, sürecin borçlu tarafından kötüye kullanılmamasının amaçlanması gerektiğini, konkordatonun tasdiki kararı verilebilmesi için davacı şirketin bu borçlarını ödemek için başarı şansı yüksek ve malvarlığı ile orantılı bir proje sunması gerektiğini, somut durumda davacının tek amacının zaman kazanmak olduğunu, projenin gerçekçi ve uygulanabilir olmadığını, yine konkordato tasdikine dayanak gösterilen raporların ise eksik inceleme ve objektiflikten uzak değerlendirmeler üzerine kurulu olduğunu, davacı şirketin dava süreci boyunca borçlarını ödemek için hiçbir adım atmamış olmasınının mali durumunda ilerlemenin olmayışına karşılık, bankalara ve diğer kurumlara olan borçları yüksek tutarda olduğunu, ödemelerin gerçekleşmesi mümkün olmadığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Alacaklı T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin konkordato ilanını gerektirecek koşulları taşıyıp taşımadığı konusunda eksik inceleme yapıldığını, davacı yanın asli müdahil kuruma olan borçlarının asli müdahil kurumun öncelikli alacaklı olduğu gözetilmeksizin ödeme planlarının oluşturulmuş olduğunu, bu nedenle yapılan ödeme planlarının taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, konkordato projesinin onaylanması halinde asli müdahil kurum alacaklarının 6183 sayılı Kanunun 206. maddesindeki sıra gözetilerek ve tam ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, asli müdahilin alacaklarının konkordato süresi boyunca işleyen gecikme zammı ile birlikte ödenmesi yönünde hükümün kurulması gerektiğini, konkordato müessesinde dengelenmesi gereken husus iflasa göre masanın dağıtacağı tutar ile konkordatonun tasdiki halinde ödenecek miktar arasındaki fark olduğunu, asli müdahil kurumun alacaklarının iflas prosedüründe öncelikli alacaklar olduğunu, yerel mahkeme tarafından verilen bu karar ile asli müdahil kurum aleyhine durum oluştuğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Borçlu Usf İnşaat Tur. Sos. Hiz. San. Tic. A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece hiçbir gerekçe, uyarı veya süre verilmeksizin alacaklıların iradesinin yerine geçerek konkordato ödeme teklifinin başkalaştırılarak değiştirilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkemece hükümde yer verilen ödeme planının, revize edilen ve alacaklılarca kabul edilen ödeme planı olmadığını, yerel mahkemece İİK’nın 308/c maddesine aykırı şekilde tedbirlerin kaldırılmasına karar verildiğini belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Alacaklı MNİ Lojistik Taşımacılık Ticaret Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; asli müdahi alacağının davacı tarafın itirazı ile çekişmeli hale geldiğini, asli müdail tarafından dosyaya sunulan dilekçe üzerine yerel mahkeme tarafından İİK’nın 302/6 kapsamında bir inceleme yapılmaksızın ve karar verilmeksizin hüküm olunduğunu, tasdik edilen konkordato projesinin makul ödeme planı içermediğini, alacaklıların mahvına sebep olacak nitelikte olduğunu, borçlunun tasdik edilen proje kapmasında borçlarını ödemesi şüpeheye mahal vermeyecek şekilde ortaya konulmadığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Alacaklı Akbank T.A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının davacının istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar nedeni ile değil, asli müdahilin istinaf dilekçesinde belirtmiş olduğu gerekçelerle asli müdahil banka lehine kaldırılması gerektiğini belirterek; davacının istinaf başvurusunun reddine, yerel mahkeme kararının istinaf dilekçesinde belirtilen talepleri doğrultusunda kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 04/08/2021 tarih, 2020/134 Esas – 2021/628 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İİK’nın 285 vd. maddelerinde düzenlenen konkordato istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile konkordato projesinin tasdikine karar verilmiş, karara karşı, borçlu, alacaklı T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Fibabanka A.Ş. Akbank T.A.Ş. Türk Ekonomi Bankası A.Ş. MNİ Lojistik Taşımacılık Ticaret Ltd.Şti. tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Çelik konstrüksiyon imalatı sektöründe faaliyet yürüten borçlunun mali durumunda oluşan daralma ve finansal sıkıntısı nedeniyle borçlarını karşılayamaz duruma geldiğinden bahisle konkordato talebinde bulunduğu, mahkemece borçlu hakkında geçici ve kesin mühlet kararlarının verildiği, alacaklılar ile yapılan alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü görüşmeleri neticesinde; mahkemece İİK’nın 302 maddesinde yer alan konkordatonun tasdik için gereken nisabın sağlandığı ve İİK’nın 305. maddesinde yer alan koşulların gerçekleştiğinden bahisle konkordato projesinin adi alacaklar yönünden tasdikine, rehinli alacaklar yönünden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK’nın 308-(a) maddesine göre; “Konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı, kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklılar ise tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu düzenleme uyarınca; konkordato hakkında verilen kararı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı ile itiraz eden diğer alacaklılar istinaf edebilirler. Kanunda yer alan “itiraz eden diğer alacaklılar” konkordato toplantılarında veya iltihak süresi içinde olumsuz oy kullanan alacaklılar olup, tasdik kararını itiraz eden alacaklı ilan tarihinden itibaren 10 gün içerisinde istinaf etmelidir.
Öte yandan, İİK’nın, 288. ve 306-(3) maddelerind; tasdik kararı mahkemece, Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumunun resmi ilan portalında ilan edileceği belirtilmiş olup, ilk derece mahkemesince; verilen tasdik kararı, ticaret sicil gazetesinde 08/09/2021 tarihinde, resmi ilan portalında ise, 04/09/2021 tarihinde ilan edilmiş, alacaklılar yönünden ilan ile yetinilmesi gerekirken ayrıca gerekçeli karar istinaf eden alacaklılara tebliğ edilmiştir. İlk derece mahkemesince, kanun yoluna başvuru süresi yanıltıcı şekilde tebliğden itibaren başlatılmıştır. Bu hale göre; istinaf eden alacaklılardan MNİ Lojistik Taşımacılık Ticaret Ltd. Şti. tarafından istinaf yoluna başvuru süresi ilandan itibaren 10 günlük süreyi geçmiş ise de; istinaf edenin mahkemece kanun yoluna başvurusu süresinde açıkça yanıltılması, yapılan başvurunun tebliğ tarihi başlangıcına göre süresinde olması gözetildiğinde bu alacaklı yönünden de başvurunun süresi içerisinde yapıldığının kabulünün gerektiği değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda;
1-MNİ Lojistik Taşımacılık Ticaret Ltd. Şti’nin istinaf istemi yönünden yapılan inceleme de;
İİK’nın 308-(a) maddesine göre; “Konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı, kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklılar ise tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu düzenleme uyarınca, konkordato hakkında verilen kararı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı ile itiraz eden diğer alacaklılar istinaf edebilirler. Kanunda yer alan “itiraz eden diğer alacaklılar” konkordato toplantılarında veya iltihak süresi içinde olumsuz oy kullanan alacaklılardır (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 25/02/2021 tarih, 2021/1393 esas, 2021/511 karar sayılı ilamı).
Bu bağlamda, nihai komiser raporu ve projeye ilişkin oy durumuna ait kayıtlara göre; kararı istinaf eden alacaklı MNİ Lojistik Taşımacılık Ticaret Ltd. Şti. alacaklılar toplantısına katılan, toplantı veya iltihak süresi içerisinde konkordato projesine olumsuz oy kullanan alacaklılar arasında yer almamaktadır. Bu hale göre; istinaf eden bu alacaklı tasdik edilen konkordato projesine itiraz eden alacaklı (olumsuz oy kullanan) olmadığından kararı istinaf etme hakkına haiz alacaklılardan değildir. Bu nedenle istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

2-T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın istinaf istemi yönünden yapılan incelemede;
İİK’nın 308-(c) maddesinde; “Konkordato, tasdik kararıyla bağlayıcı hale gelir. Tasdik edilen konkordato projesinde konkordatonun, tasdik kararının kesinleşmesiyle bağlayıcı hale geleceği de kararlaştırılabilir; bu takdirde mühletin etkileri, kanunda öngörülen istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hale geldiği tarihe kadar devam eder.
Bağlayıcı hale gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir.
206’ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacaklar, rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 sayılı Kanun kapsamındaki amme alacakları hakkında bu maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulanmaz.
Kredi kurumları tarafından verilen krediler de dahil olmak üzere, mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçlar, adi konkordatoda konkordato şartlarına tabi değildir; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda yahut sonraki bir iflasta masa borcu sayılır. Aynı kural karşı edimin ifasını komiserin izniyle kabul eden borçlunun taraf olduğu sürekli borç ilişkilerindeki karşı edimler için de geçerlidir” hükmü bulunmaktadır.
Bu yasa hükmü uyarınca; SGK Başkanlığı’nın alacakları İcra ve İflas Kanunu’na göre değil 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre takip ve tahsil edilmektedir. Bu Kanuna tâbi alacaklar konkordato hükmünün dışında kaldığından SGK alacaklarının konkordatodan etkilenmediği sonucuna varılmaktadır. Konkordatodan etkilenmeyen alacakların itirazlarının dikkate alınması gerekmediği gibi bunların alacaklılarının toplantıya çağrılmasına da gerek bulunmamaktadır. Diğer bir ifade ile SGK Başkanlığı’nın konkordatonun tasdikine ilişkin olarak istinaf yoluna başvurmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartı olduğu gibi istinaf yasa yoluna başvurulması için de aranan bir şarttır.
Açıklanan nedenlerle müdahil SGK Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunda bulunmakta hukuki yararı bulunmadığından istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
3-Diğer istinaf istemleri yönünden yapılan incelemede;
İİK’nın 308-(c)-2 maddesinde; “Bağlayıcı hale gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Söz konusu bu düzenleme uyarınca İİK’nın 302. maddesinde yer alan nisapların tayini için konkordato talebinden önceki alacakların tamamının gözetilmesi gerekmektedir.
Dosya kapsamındaki deliller ve komiser raporlarına göre; mahkemece imtiyazsız (adi) alacak nisabının tayininde alacaklılar toplantısına katılan, toplantı veya iltihak süresi içerisinde konkordato projesine olumlu veya olumsuz oyu kullanan alacaklı (39) ve bu alacaklıların alacak miktarına (4.306.842,68.-TL) göre, olumlu oy kullanan (31) alacaklı ve (3.491.115,60.-TL) alacak miktarı uyarınca nisabın belirlendiği anlaşılmaktadır. Oysaki aynı komiser tarafından düzenlenen rapor içerikleri ve oy kullanmayan alacaklıların varlığına göre, alacaklı sayısı ve alacak miktarlarının nisabın hesaplamasında gözetilenden daha fazla olduğu, proje oylamasında çekimser kalan alacaklılarında bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, mahkemece nisabın sağlanıp sağlanmadığının yöntemince belirlenmediği anlaşıldığından kararın kaldırılması gerekmiştir.
Öte yandan, borçlunun alacaklılar toplantısı öncesinde sunduğu ve müzakere edilen revize projesi; konkordato projesinin tasdik kararının kesinleşmesinden sonra 6 ay ödemesiz; 1. yıl toplam borcun %20, 2. yıl toplam borcun %35, 3. yıl toplam borcun %45 olacak şekilde her 3 ayda bir ödemeli, 12 eşit taksitle 36 ay vade içerisinde ödenmesi şeklinde olup, bu ödeme planı hüküm yerinde tasdik edilen proje kapsamındaki ödeme planı ile aynı değildir. Mahkemece bu ödeme planı dışındaki ödeme planına karar verilmesine dair hüküm yerinde gerekçeye de yer verilmemiştir. Bu halde, alacaklılar ile müzakere edilen proje ve ödeme planı gözetilerek koşulların gerçekleşmesi halinde karar verilmesi var ise, proje ve ödeme planı dışına çıkmayı gerektiren tereddütün İİK’nın 304/II maddesi kapsamında giderilmesi ve sonucunda karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu halde, mahkemece yapılacak iş, öncelikle çekişmeli alacakları hakkında karar verilmeyen alacaklılar bulunduğundan nisaba hangi oranda katılacaklarına dair İİK’nın 302/6 maddesine göre bir karar verilmesi, sonrasında konkordato nisabının sağlanıp sağlanmadığının değerlendirmesine yönelik olumlu veya olumsuz oy kullanımı gözetilmeksizin konkordato talebinden önceki tüm alacaklılar ve alacak miktarlarına göre nisabın sağlanıp sağlanmadığına yönelik komiserden rapor alınması, sonrasında projenin tasdiki koşullarının gerçeklemesi halinde tasdik edilen proje kapsamına dahil olan alacak miktarı üzerinden var ise eksik tasdik harcı alınarak müzakere edilen proje kapsamına uygun bir karar verilmesi ve yasa yolunun hüküm yerinde doğru gösterilmesinden ibarettir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ve MNİ Lojistik Taşımacılık Ticaret Ltd. Şti.’nin istinaf başvurusunun yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle usulden reddine, borçlu ve diğer alacaklıların istinaf başvurularının (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle kabulü ile kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına, kaldırma nedenlerine göre diğer istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ve MNİ Lojistik Taşımacılık Ticaret Ltd. Şti’nin ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının ayrı ayrı USULDEN REDDİNE, borçlu ve diğer alacaklıların istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; yukarıda açılanan hususlara ilişkin olmak üzere ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/08/2021 tarih, 2020/134 Esas ve 2021/628 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edenlere iadesine,
5-İstinaf edenler tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.14/12/2021

..
Başkan..
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye…
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*