Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/1925 E. 2021/2207 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1925 – 2021/2207
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1925
KARAR NO : 2021/2207

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :16/04/2021
NUMARASI :2019/97 Esas – 2021/255 Karar

DAVACI :……
VEKİLİ :……
DAVA :Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ :06/03/2019

KARAR TARİHİ :20/12/2021
KR. YAZIM TARİHİ :18/01/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı …’ ın sahibi olduğu Marmara Lastik ticaret unvanlı şahıs şirketinin muhasebe kayıtlarının Sapanca Yolu Ataevler Mah. No:24 K:1 D: 15 adresinde mali müşavirlik yapan …’ın bürosunda bulunmakta iken, 27/02/2019 tarihinde çıkan yangında büroda bulunan davacıya ait evrakların zayi olduğunu beyanla yanan evraklar için zayi belgesi kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın kısmen kabulü ile; Davacı tarafından düzenlenen A-29551-29596 seri numaraları arasındaki faturalar ile A- 29599- 29601- 29603- 29604- 29605- 29607- 29609- 29611- 29614- 29616- 29617- 29618-29624-29625 seri nolu satış faturalarının zayi olduğunun tespiti ile davacıya zayi belgesi verilmesine, sair taleplerin reddine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin inceleme yükümlülüğü çerçevesinde mahalde yapılan keşif sonrasında, yargılamanın adil bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olabilecek yeterli ve objektif verilerle desteklenen bir bilirkişi raporu oluşturulduğunu, işbu bilirkişi raporu neticesinde davacının bildirmiş olduğu kayıtlarının zayi olduğunu somut olarak ispat edildiğini, bilirkişi raporunda açıkça defter ve kayıtların yandığı tespit edilmesine rağmen bu hususun yerel mahkemenin dikkatinden kaçarak davanın kısmen kabul kısmen reddine karar vermesinin yerinde olmadığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16/04/2021 tarih, 2019/97 Esas – 2021/255 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, TTK’nın 82. maddesi gereğince ticari defter ve belgelerin zayi olduğunun tespiti ve zayi belge verilmesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
6102 sayılı TTK’nın 82-(7) maddesine göre; bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa; tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Maddede düzenlenen (15) günlük süre hak düşürücü süredir.
6102 TTK’nın 82-(7) maddesinde; zayi belgesi verilebilecek haller olarak sayılmıştır. Tacirin, anılan yasa maddesinden yararlanabilmesi için bir taraftan ticari defterlerin ve belgelerin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında, elinde olmayan bir nedenle meydana gelmiş olması zorunludur. Mücbir nedenlerin ispatı, bunu iddia eden tacire aittir. İleri sürülen mücbir nedenin dayandığı olayların defter ve belgelerin yok olması veya elden çıkması sonucunu doğuracak nitelik ve yoğunlukta olup olmadığı araştırılmalı ve irade dışında defter ve vesikaların tamamen veya kısmen kaybı yahut yok olması sonucu oluştuğunda mücbir neden kabul edilmektedir. Davacı tutmak ve saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeleri özenle korumakla yükümlüdür.
Bu bağlamda, zayi nedeni olarak ileri sürülen yangın davacının muhasebe işlerini yürüten mali müşavirin iş yeri adresinde gerçekleşmiş olup, tanık olarak dinlenen mali müşavir … davacı ticari defterlerinin iş yerinde olmadığını beyan etmiştir. Öte yandan, bilirkişi raporunda defter kalıntılarının varlığı tespit edilmiş ise de, bu kalıntıların davacı defterleri olduğuna dair bir tespitte bulunulmamıştır. Bu şekli ile yangının meydana geldiği iş yerinin niteliği, iş yeri sahibinin beyanı, ticari defterlerin mali müşavire teslim edildiğinin veya iş yerinde bulunduğunun ispat edilememesi karşısında mahkemece, taleple bağlılık kuralı gözetilerek dosya kapsamı delillere göre, hüküm yerinde belirtilen şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davacı istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirmiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Alınması gerekli harç bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,

5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-b)-1) ve 362-(1)-ç) maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.20/12/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*